Konuya cevap cer

RESÛLİ EKREM'İN RÜYASI


Bu arada, Peygamber Efendimiz bir rüya gördü. Rüyasında kendilerine bir kab tereyağı ikram ediliyor, bir horoz ise gagasıyla kabı devirip içindeki yağı döküyordu.


Efendimiz rüyasını anlatınca, Hz. Ebû Bekir, "Yâ Resûlallah!.. Sanırım, Taifliler hakkında umduğun şeye bugünlerde eremeyeceksin!" dedi.


Peygamber Efendimiz de aynı kanaatte idi; "Buna, ben de imkân görmüyorum!" buyurdu.


Muhasaranın Kaldırılması


Resûli Ekrem, Taif i fethetmenin o anda kendisine nasîb olamayacağını artık anlamıştı. Bundan sonraki bekleme, vakit kaybetmekten başka bir işe yaramayacaktı.


Bu arada ashabına, şimdilik kendilerine Taif i fethetme izni verilmediğini de duyurdu.


Bunun üzerine Hz. Ömer gelerek, "Göç etmeye hazırlanmaları, halka duyurulacak mıdır?" diye sordu.


Peygamber Efendimiz, "Evet..." diye buyurdu.


Bunun üzerine Hz. Ömer, Müslümanlara Taif i terk etme hazırlıklarına geçmelerini ilân etti. Hz. Ömer, o arada bir de, "Yâ Resûlallah!.. Sakifliler aleyhinde dua etsen olmaz mı?" diye sordu.


Peygamber Efendimiz, "Allah, onlar aleyhinde dua etmeye de izin vermedi." buyurdu; sonra da, "Siz hemen göç etmeye bakınız." diye emretti.886


Fakat, mücâhidlerin bir kısmı, netice almadan buradan ayrılmak istemiyordu; hattâ, "Taif i fethetmeden nereye gideceğiz?" dedikleri de duyuluyordu.


Bu mücâhidler, gidip Hz. Ebû Bekir'e başvurdular. Hz. Sıddık onlara, "Bu işi, Allah ve Resulü daha iyi bilir! Emir, Resûlullah'a gökten gelir." diyerek cevap verdi.


Bunun üzerine Hz. Örnerü'lFaruk'un yanına vardılar, onunla konuştular. Hz. Ömer ise, onlara şu cevabı verdi:


"Biz, Hudeybiye Hâdisesini gördük. Hudeybiye'de içime, Allah'tan başkasına malûm olmayan bir şüphe girmişti. O gün, Resûlullah'a (a.s.m.), hiç söylemediğim sözlerle başvurdum. Az kalsın, ev halkım ve malım mahvolup gidecekti! Resûlullah'ın (a.s.m.), Allah tarafından yaptığı işte bizim için hayır vardı. Halk için, Hudeybiye Sulhünden daha hayırlı bir fetih olmamıştır. Resûlullalrın (a.s.m.) Peygamber olarak gönderildiği günden Hudeybiye'de sulh şartlarının yazıldığı güne kadar Müslüman olanlardan daha çok kimse, kılıç kullanılmadan Müslüman oldular! Resûlullah'ın yaptığı işte hayır vardır! Ben, o Hudeybiye işinden sonra, hiçbir zaman, hiçbir iş hakkında ona dönüp itiraz edemem. Bu iş Allah'ın işidir; O, dilediğini Peygamberine vahyeder!"887


Peygamber Efendimiz, umumî kanaatin, Taif te bir müddet kalmak yönünde olduğunu fark edince, mücâhidlere, "Öyle ise, yarın sabah çarpışmaya hazır olunuz!" diye buyurdu.


Sabah olunca, çarpışmaya girdiler. Ancak, bu çarpışma, yara almalarından başka hiçbir işe yaramadı. Bundan öteye bir netice elde edemeyeceklerine artık kendileri de kanaat getirdiler. Peygamber Efendimiz tekrar, "İnşallah yarın döneceğiz!" deyince sevindiler. Hemen göç hazırlıklarına başladılar. Peygamberimiz, onların bu hâline tebessüm buyurdu.


Resûli Ekrem Efendimiz, ordusuyla 30 gün kadar süren bir kuşatmadan sonra Taif ten ayrıldı.


Sakifliler, mücâhidleri fazlasıyla uğraştırmış, yormuş, yaralamış ve 14 kadar Müslümanı da şehid etmişlerdi. Bu sebeple, ayrıldıkları sırada, Peygamber Efendimizden Sakifliler aleyhinde dua etmesini istediler. Fakat, âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz, ellerini açarak, "Allah'ım, Sakiflilere doğru yolu göster; onları bize getir!" diye dua etti.888


Kâinatın Efendisi, öylesine engin bir merhamet duygusuna, öylesine bitmez tükenmez bir şefkat deryasına sahipti ki, en azılı düşmanlarının bile mahvolmasına gönlü razı olmuyor, bilâkis onların da İslâm ve îman nuruyla manen hayat bulmasını istiyor ve bunu Yüce Rabbinden niyaz ediyordu.


Cirane 'ye Dönüş


Resûli Ekrem Efendimiz, kuşatmayı kaldırdıktan sonra mücâhidlerle birlikte Huneyn ve Evtas'ta alınan ganimetlerin muhafaza edildiği Cirane mevkiine dönmek üzere Taif ten ayrıldı.


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst