Hür Adam'a vizyona girmeden soruşturma

NuruAhsen

Sonsuz Temâþâ
71773.jpg


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Said Nursi'nin hayatını anlatan "Hür Adam" filmi hakkında, film daha sinemalarda gösterime girmeden soruşturma başlattı. Ankara Barosu avukatlarından Ömer Ediz Yoruz'un suç duyurusu dilekçesinde, yönetmen ve yapımcı Mehmet Tanrısever, senaristler Ahmet Çetin, Mehmet Uyar ile Feza Film Şirketi'nin yargılanması talep edildi.


Habertürk'ün haberine göre, filmin "Atatürk'ün manevi kişiliğine hakaret" ettiği savunulan dilekçede, "Tehdit, hakaret, yargı kararını etkisiz kılmak, Atatürk'e ve manevi kişiliğine hakaret, basın yoluyla hakaret; halkı ve toplumu kin, nefret ve suç işlemeye teşvik; iftira, terör propagandası, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ortadan kaldırma amaçlı organize eylemler ve Başsavcılığınızın resen göz önüne alacağı suç teşkil eden eylemler" denildi.

DELİLİLLER FRAGMANDA
Suç duyurusunda, filmin internet sitesindeki, fotoğraf, fragman ve yazılar incelendiğinde pek çok sahnede, "Atatürk'e yönelik gerçeğe aykırı pek çok iftira ve hakaretler içerdiği" belirtildi.


Yönetmen ve senaristlerin Fethullah Gülen’e yakınlığıyla bilindiği iddia edilen dilekçede, filmin kim ya da kimler tarafından finanse edildiğinin ve örgütsel bağlantılarının da araştırılması talep edildi. Dilekçede, “Filmin gösteriminin tedbiren ve derhal durdurulması, kamu vicdanını kısmen de olsa rahatlatacak bir tedbir olacaktır” denildi.


Kaynak:risalehaber
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
toplumu kin, nefret ve suç işlemeye teşvik eden
isyana teşvik eden kim asayişi sağlamaya çalışan kim.

Yargıyı etkileme yolu ne kadar basit. Komik avukat gülünesi haline sızlanıyor. Aklıma Kemal Sunal'ın Bekçiler Kralı filmi geldi her ne kadar orada bir nevi asayişin tesisi sağlansa da Kemal Sunal hani diyor ya "Halkı isyana teşvik" ..

Hadi diyelim sayın avukat haklı ve burada hakaret var acaba bu basireti körlenmiş sayın avukat Hz. Peygamberimiz a.s.v. için de karikatür meselesinde aynı hassasiyette bulunmuş mu? Yoksa mesele Mustafa Kemal olunca ortalığı mı bulandırmaya çalışıyor?

En vahşi, en bedevi insanlıktan meded bulmayan yaratıkların dahi bir adalet anlayışı var iken mezarından dahi korkmuş, ürkmüş bu çürümüş örümcek ağları bağlamış zihniyetiniz şimdide hayatını konu alan filmlerden mi korkuyor?

Bir seks ve erotizmi konu alarak Osmanlı Padişahlarına yapılan hakaretlerle dolu filmlerde adaletiniz nerede?

Sayın avukat siz ne bu cumhuriyetin nede Mustafa Kemalin avukatı olamayacak kadar basiretsiz bir avukat iken sizi avukat yapıp o makama oturtanların kuklasından başka birşey değilsiniz?

Sayın avukat bırak bu safsataları Türkiye İstiklal Mahkemelerini kurup istediğinizi idam edeceğiniz ne bir yargıya nede bir sisteme sahip değil.
 

topraktoprak

Well-known member
Bediüzzaman Said Nursi'nin hayatını anlatan Mehmet Tanrısever imzalı 'Hür Adam' ile ilgili tartışmalar alevleniyor.
Mustafa Kemal Atatürk ile Bediüzzaman arasında geçen bir sahnenin neden olduğu eleştiriler, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açtığı dava ile farklı bir boyuta taşındı. 'Atatürk'ün manevi kişiliğine hakaret' edildiği gerekçesiyle açılan dava gösterime girmemiş filmin yayınını etkiler mi bilinmez ancak filmin yapımcısı ve yönetmeni Mehmet Tanrısever, karşı dava açacaklarını söyledi.
Filmin gündeme gelmesiyle birlikte bazı köşe yazarlarının 'Hür Adam'ın şöhretinden istifade etmeye çalıştığını dile getiren Tanrısever, insanların filmi izlemeden konuşmasını doğru bulmuyor: Tanrısever; "Ben yönetmenim. Yüzlerce danışmanla çalıştık. Her sahne üzerinde günlerce düşündük. O insanlar izlemeden konuşup mahkemeye gidiyorlar. Hele film bir gösterime girsin. Önce bir izleyin. Üstad bacak bacak üstüne atmış ne var bunda? Oturup fikir alışverişinde bulunuyorlar. Sonuçta Atatürk de bir insan. Hakaret yok. Kardeşlik, barış istiyor Üstad. Kürt-Türk kardeşiz diyor. Biz de olup biteni yakından izliyoruz. Karşı dava açacağız. Bizi şimdiden yıpratmaya çalışıyorlar" diyor.
Filmde Atatürk'le görüşen Bediüzzaman bacak bacak üstüne atıp namaz konusunda ikazlarda bulunuyor. Tartışmaya neden olan bu görüşmede Üstad'ın üslubunun sert olduğuyla ilgili yorumlara Mehmet Fırıncı, Abdullah Yeğin, Abdülkadir Badıllı ve Necmettin Şahiner gibi talebeleri de katılmıştı. Atatürk ile Bediüzzaman görüşmesini doğrulamışlar ancak bacak bacak üstüne atma konusunu sinema üslubu olarak yorumlamışlardı. 7 Ocak'ta gösterime girecek 'Hür Adam'da Bediüzzaman'ı Mürşit Bağ oynarken, filmde, Üstad'ın çocukluğundan ölümüne kadar geçen sürede yaşadıkları anlatılıyor.
Dava dilekçesi İstanbul'da
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Hür Adam filminde "Atatürk'ün manevi kişiliğine hakaret" edildiği iddiasıyla verilen dilekçeyi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Ankara Barosu avukatlarından Ömer Ediz Yoruz, 3 gün önce Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği suç duyurusu dilekçesinde, yönetmen ve yapımcı Mehmet Tanrısever, senaristler Ahmet Çetin, Mehmet Uyar ile Feza Film Şirketi'nin yargılanmasını talep etti. Filmin internet sitesindeki fotoğraf, fragman ve yazıları inceleyerek suç duyurusunda bulunan Yoruz, pek çok sahnenin "Atatürk'e yönelik gerçeğe aykırı iftira ve hakaretler içerdiğini" iddia etti.
Zaman
 

topraktoprak

Well-known member
Bediüzzaman Said-i Nursi Dini bir lider. Zaten Atatürk de Said-i Nursi'nin dini liderliğini beğendiği için
Sibel Oral'ın röportajı:
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Said-i Nursi’nin hayatını anlatan Hür Adam- Bediüzzaman Said-i Nursî filmiyle ilgili olarak “Atatürk’ün manevî kişiliğine hakaret” ettiği gerekçesiyle film vizyona girmeden filmin yapımcıları hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Biz de 7 ocakta vizyona girecek filmle ilgili iddiaları yönetmen ve yapımcı Mehmet Tanrısever’e sorduk...

Daha galası bile yapılmadan çok tartışılmaya başlandı film...
Uzanamayan murdar diyor tabii... Tartışılsın, tartışılması iyidir. Tartışılmadığı zaman korkacaksın.
Klasik soru ama neden Said-i Nursî?
Çünkü o hakkı yenmiş bir kahraman. 84 yıllık hayatının 35 yılını zindanlarda, sürgünlerde geçirmiş. O kadar şey yaşamasına rağmen ülkeden kaçamaz mıydı? Bu kadar büyük bir adamın filmini yapmayacaksın kimin filmini yapacaksın?
Siz ya da başkaları şimdiye kadar neden yapmadı peki?
Biz 20 yıl önce yapmak istedik ama olmadı. Zaman ve zemin müsait değildi, ayrıca siyasî şartlar da müsait değildi.
Film çok fazla politik olduğu için Cumhuriyetçi laik hassasiyetleri olan çevrelerce tepki çekti, bunun nedeni ne?
Bazı tabular var tabii ama filmde, her şey gayet sakin, kibar bir şekilde veriyor. Rejim tabuları bunlar...
Yasaklar vs. Üstad "Ben Dindar Cumhuriyetçiyim" diyor. Kimse siyaset yapmıyor, politik bir film değil.
Filmde Atatürk'ü Said-i Nursi karşısında ezik gösterdiğiniz konusu eleştiri topladı. En çok konuşulan da; Said-i Nursi'nin Atatürk karşısında bacak bacak üstüne atma ya da kapıyı çarpıp çıkma olayı...
Bediüzzaman Said-i Nursi Dini bir lider. Zaten Atatürk de Said-i Nursi'nin dini liderliğini beğendiği için "Gel berabar çalışalım" diyor. Böyle bir durum varsa nasıl otururlar. Beyaz Saray'ı düşünün; Tayyip Erdoğan, Obama karşısında nasıl oturuyor? İkisi de bacak bacak üstüne atabiliyorlar.
Yani gayet insani bir durum diyorsunuz...
Az önce de örnek verdim; Obama'nın karşısında bir çalışanı bacak bacak üstüne atamaz ama Tayyip Erdoğan atar. Aynı güce sahipler. Burada da öyle; Biri dini bir güce, diğeri de siyasi bir güce sahip.
Filmin finansı nasıl sağlandı peki?
Arkasında birileri var gibi yazıldı ama hiç kimseden destek almadım. Said-i Nursi'nin ölüsünden bile korktular.
Eminim bu daha tartışmaların başı. Hazır mısınız eleştirilere ?
Ben bu filmi yapmakla şeref duyuyorum. Bunu ister kabul etsinler, ister etmesinler; Kendimi yorgun bir kahraman olarak görüyorum. Gerçekleri yansıttığım kadar eleştirilere de açık bir insanım. Daha iyisini yapabilen bir varsa yapsın. Ben paramı, yüreğimi koydum bu işe. Eleştirilere kızmam, iltifatlara da sevinmem.
Az önce Ölüsünden bile korkuyorlar dediniz ... Ne demek bu?
Said-i Nursi hem Kürtlerin hem Türklerin yanındaydı. Korkuyorlar tabii. 50 yıl geçmiş vefat edeli, cesedi kayıp ve hala korkuyorlar. Ona inanan insanlarda korkuyor. Ne korkuyorsunuz ? Türkan Saylan vardı, o da bir kahramandı değil mi? geçtiğimiz yıllarda vefat etti ve hemen dizisi filmi yapıldı. Neden Said-i Nursi için bu yapılmadı ? Korku tüm bunların nedeni.
Taraf
 

faris

Well-known member
Sayın Mehmet Tanrısever bacak bacak üstüne atma meselesinde çok haksız öyle bir sahne yapmamalıydı belki bu da bir nevi şefkat tokatıdır. Neden mi bacak bacak üstüne atmayı Mustafa Kemale hakaret adediyorlar oysaki Ustadımız Bediüzzamanın yapmayacağı hayatında yapmadığı bir davranışı ortaya koymuş ve bir alim ile hiç bağdaşmayacak bir düstur diye düşünerek bunu bir şefkat tokatı olarak buluyorum. Yayına girmeden Ustadımız Bediüzzamanın yapmayacağı hareketleri düzeltmesini temenni ediyorum..
 

faris

Well-known member
Altını çize çize vurgulamak istediğim bir diğer husus ise Sayın Tanrısever her fırsatta filmin politik ve siyası içeriiğinden bahsediyor. Bu bazı çevreler tarafından yanlış anlaşılabilir. Gerek Ustadım Bediüzzaman gerek talebeleri gerek Risale-i Nur eserleri şiddetle siyasetten ehli nuru men etmektedir. Hal böyle olduğu halde zamanın siyasetcileri ve yöneticileri tarafından nur eserleri ve müellifi ve talebelerine çok şiddetli saldırılarda bulunulduğundan belki filmi politik ve siyasi içeriği bunlardan oluşmaktadır..
 

Bezminur

Well-known member
Sayın Mehmet Tanrısever bacak bacak üstüne atma meselesinde çok haksız öyle bir sahne yapmamalıydı belki bu da bir nevi şefkat tokatıdır. Neden mi bacak bacak üstüne atmayı Mustafa Kemale hakaret adediyorlar oysaki Ustadımız Bediüzzamanın yapmayacağı hayatında yapmadığı bir davranışı ortaya koymuş ve bir alim ile hiç bağdaşmayacak bir düstur diye düşünerek bunu bir şefkat tokatı olarak buluyorum. Yayına girmeden Ustadımız Bediüzzamanın yapmayacağı hareketleri düzeltmesini temenni ediyorum..

Bende bacak bacak üstüne atma meselesinde çok haksız görüyorum öyle bir sahne olmamalıydı üstadımıza söz söylemelerine dayanamıyorum inş yayınlarda düzeltilmeler olur. Bazı şeyleri abartmıyorlarmı ; ya bacak bacak üstüne atma sahnesi hiç hoş değil.
 

Garib

Well-known member
Bana öyle kat'i kanaat gelmiş ki eğer bizler nurlarla alakamızı kessek üstad hazretleri bize arkasını çevirir. | Hulûsi YAHYAGİL - Barla Lahikası

Rabbim. Risaleinuru anlamayı, hakikatleri yaşamayı ve yaşatmayı sen bizlere nasib et.. üstadımıza layık risaleinur talebesi olmamızı nasib et. Bizim dualarımızı da onların dualarına elyak et..bizi nefsimizin eline bırakma. Insi ve cinni şeytanlardan muhafaza et.. Hzmetimizi daim ve kaim et. Kemiyetli keyfiyetli talebeler ihsan et.Risaleleri nefsimize ve dünya islerine alet etmekten sana sıgınırım.Tüm risaleinur talebelerin ve umum ehli imanın da hayır dualarını kabul et.. Elfü elfi amin.
 

Garib

Well-known member
Hizmet-i Kur'ân, beni hayat-ı içtimâiye-i siyasiye-i beşeriyeyi düşünmekten menediyor. Şöyle ki: Hayât-ı beşeriye bir yolculuktur. Şu zamanda, Kur'ân'ın nuriyle gördüm ki, o yol bir bataklığa girdi. Mülevves ve ufûnetli bir yolda gider. Bir kısmı, mümkün olduğu kadar çamurdan, bataklıktan kurtulmak için bâzı vasıtaları bulmuş. Bir kısm-ı ekseri; o ufûnetli, pis, çamurlu bataklık içinde karanlıkta gidiyor. Yüzde yirmisi, sarhoşluk sebebiyle, o pis çamuru misk ü amber zannederek yüzüne gözüne bulaştırıyor; düşerek kalkarak gider, tâ boğulur. Yüzde sekseni ise; bataklığı anlar, ufûnetli, pis olduğunu hisseder, fakat mütehayyirdirler, selâmetli yolu göremiyorlar...
İşte bunlara karşı iki çare var:
Birisi: Topuz ile o sarhoş yirmisini ayıltmaktır.
İkincisi: Bir nur göstermekle mütehayyirlere selâmet yolunu irâe etmektir.
Ben bakıyorum ki, yirmiye karşı seksen adam, elinde topuz tutuyor. Halbuki o bîcâre ve mütehayyir olan seksene karşı hakkıyle nur gösterilmiyor; gösterilse de bir elinde hem sopa, hem nur olduğu için emniyetsiz oluyor. Mütehayyir adam, "Acaba nurla beni celb edip topuzla dövmek mi istiyor?" diye telâş eder. Hem de bâzan ârızalarla topuz kırıldığı vakit, nur dahi uçar veya söner.
İşte o bataklık ise, gafletkârane ve dalâlet-pîşe olan sefihane hayat-ı içtimâiye-i beşeriyedir. O sarhoşlar; dalâletle telezzüz eden mütemerridlerdir. O mütehayyir olanlar, dalâletten nefret edenlerdir, fakat çıkamıyorlar; kurtulmak istiyorlar, yol bulamıyorlar; mütehayyir insanlardır. O topuzlar ise, siyaset cereyanlarıdır. O nurlar ise, hakaik-ı Kur'âniyedir. Nûra karşı kavga edilmez, ona karşı adâvet edilmez. Sırf şeytân-ı racîmden başka ondan nefret eden olmaz. İşte ben de Nûr-u Kur'ân'ı elde tutmak için, "Şeytandan ve siyasetten Allah'a sığınırım" deyip, siyaset topuzunu atarak, iki elim ile nûra sarıldım. Gördüm ki: Siyaset cereyanlarından; hem muvâfıkta, hem muhalifte o nurların âşıkları var. Bütün siyaset cereyanlarının ve tarafgirliklerin çok fevkınde ve onların garazkârane telâkkiyatlarından müberra ve sâfi olan bir makamda verilen ders-i Kur'ân ve gösterilen envâr-ı Kur'âniyeden hiçbir taraf ve hiçbir kısım çekinmemek ve ittiham etmemek gerektir. Meğer dinsizliği ve zındıkayı siyaset zannedip ona tarafgirlik eden insan sûretinde şeytanlar ola veya beşer kıyafetinde hayvanlar ola...
Elhamdülillâh, siyasetten tecerrüd sebebiyle, Kur'ân'ın elmas gibi hakikatlarını propaganda-i siyaset ittihamı altında cam parçalarının kıymetine indirmedim. Belki gittiçe o elmaslar kıymetlerini her taifenin nazarında parlak bir tarzda ziyadeleştiriyor.
Mektubat, s. 52-53.
 

teblið

Vefasýz
demekki tağutların köleleri telaşlanmış kendilerince ayağı kalkıp korkutmaya çalışıyorlar..

oh ne ala ..demekki gene sallandı tağut sarayları;

tebrik ed,iyorum o yönetmeni ;doğru yoldasın kardeş..çomak soktun yılanların ,çiyanların kuyularına;

endişe etme kardeş;

MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR..TARİH TEKERÜRDEN İBARET DEĞİLMİDİR;

Bu zavallılar hep böyledir ...kendi tağutlarına laf gelince ecnebi yasaları devreye girer hemen..sanki insan hakları bir tek onlara işler..ya peki ağızlarından salyalar akarak kudurmuş bir şekilde başörtülü hanımların hakları ihlal ettiklerinde nerdeymiş o muhteşem ve adil yasaları;

zavallı mahlukatler bilmiyorlar ki;

kim ki ALLAH 'A düşmanlık eder ziyandadır..

cesur olacağız iman ehli olarak..

Cesaret insanı zafere, kararsızlık tehlikeye, korkaklık da mağlûbiyet ve zillete götürür..

ne kadarda korkak ve zavalısınız ey küffar topluluğu..

bunlar çok bencildir, korktuklarına uğramamak için başkalarını korkutmayı yeğler. Aslında bu bumerangdır. Başkalarını korkutanın, kendisi de hep korku içinde yaşar. Dünyevî korku içinde yaşayan adam da, asla özgür değildir; tutsaktır o, korkusunun tutsağı

Çağdaş câhiliye insanının en büyük korkusu İslâm’dandır.

tağutlarının sonuna gelince;

dedikya tarih tekkerürüden ibaret ;

RABBUL ALEMİN BU PUTLARA ANCAK VE ANCAK SİNEĞİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLACAK DEĞERİ VERİR..NEMRUT GİBİ;

BIRAKIN DOSTLAR ÇIRPINSINLAR KARA BATAKLARINDA;ÇIRPINDIKÇA BATIYORLAR HER GÜN BİİZNİLLAHİ...
 

Bezminur

Well-known member
bana öyle kat'i kanaat gelmiş ki eğer bizler nurlarla alakamızı kessek üstad hazretleri bize arkasını çevirir. | hulûsi yahyagil - barla lahikası

rabbim. Risaleinuru anlamayı, hakikatleri yaşamayı ve yaşatmayı sen bizlere nasib et.. üstadımıza layık risaleinur talebesi olmamızı nasib et. Bizim dualarımızı da onların dualarına elyak et..bizi nefsimizin eline bırakma. ınsi ve cinni şeytanlardan muhafaza et.. Hzmetimizi daim ve kaim et. Kemiyetli keyfiyetli talebeler ihsan et.risaleleri nefsimize ve dünya islerine alet etmekten sana sıgınırım.tüm risaleinur talebelerin ve umum ehli imanın da hayır dualarını kabul et.. Elfü elfi amin.

amin amin amin...
 

DAVAMÞEHADET

Well-known member
inşallah filmi izleyeceğim çünkü benim de senaryosunda beğenmediğim eleştirdiğim bölümler oldu,fragmanda biraz izlenim elde ettim,ama tam olarak izlemediğimizden herhangi birşey söylemek istemiyorum....
tabi ki eleştirdiğim konular atatürk veyahut o buyla ilgili değil,üstadın bazı sözlerinin farklı lanse edilmesi durumunu gördüm...
 

Bezminur

Well-known member
üstadın bazı sözlerinin farklı lanse edilmesi durumunu gördüm...

Bu çok üzücü bir durum:(neden abartıya kaçıyorlar anlamıyorum, bir çok insan üstadımız hakkında eleştirilerde bulunucak mesela geçen hafta pazartesi derse gittim,hür adam bediüzzaman sinemalarda dediğimde, cemaat evet biliyoruz dedi haberlerde atatürkün karşısında bacak bacak üstüne atmış olduğu için hakeret olarak algılanıyor ve tartışma haline geldi dediler, ya dedim üstad bacak bacak üstüne atmaz atmamıştır, sonra ablanın biri sinemada abartılıyor dedi gerçektenden bazı durumlar abartıya kaçmış bu durum beni çok üzüyor:( herkese söz anlatılmaz ki üstadımıza en ufak kötü söz söylenilmesini istemiyorum, cemaatteki bazı ablaların çocukları oğulları nurları tanıyor elh tanıyor ki abartıya gidildiğini düşündüler. bakalım daha bilmediğimiz görmediğimiz neler var, neden tam anlamıyla tam hakikatıyla insanlara yansıtmıyorlar?neden insanların kafalarında soru işareti bırakıyorlar? üstadımızı tanımayanların kafalarında soru işareti olmazmı? tam yansıtılmadığı için muhakkak olacak:( kendi ablam haberlerde görmüş anlatıyor ve diyor ki üstad bacak üstüne atmış ama atmamıştır öyle yansıtmışlardır dedi,biliyormusunuz kendiside risale- i nur derslerini yeni başladı 2 hafta oldu gideli anlayacağınız daha çok yeni umarım sürekli gider derslere.
 

DAVAMÞEHADET

Well-known member
evet kardeşim ayak ayak üstüne atma meselesi,göze çarpan bir durum atatürk değil kim olursa olsun üstadımız böyle bir şey yapmaz,o mübarek zatın fikirleri yanlış lanse ediliyor,ama merakımdan da olsa izleyeceğim inş...
 
Üst