Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
İşaratü'l İcâz
Işarat-ül İ'caz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ahmet.1" data-source="post: 568071" data-attributes="member: 1040028"><p><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><strong>Üçüncü Mes'ele: </strong></em></span></span></span></p><p><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><strong></strong></em></span></span></span><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺳَﺒْﻊَ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">kelimesi hakkındadır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Ey arkadaş! Semavatın dokuz tabakadan ibaret olduğu, eski hikmetin hurafelerinden biridir. Onların o hurafevari fikirleri, efkâr-ı âmmeyi istila etmişti. Hattâ bazı müfessirler, bazı âyetlerin zahirini onların mezheblerine meylettirmişlerdir. Hikmet-i cedide ise, feza denilen şu boşlukta yalnız yıldızların muallak bir vaziyette durmakta olduklarına kaildir. Bunların mezhebinden, semavatın inkârı çıkıyor. Ve bu iki hikmetin birisi ifrata varmışsa da ötekisi tefritte kalmıştır. Şeriat ise, Cenab-ı Hakk'ın yedi tabakadan ibaret semavatı halketmiş olduğuna hâkimdir ve yıldızların da balık gibi o semalar denizlerinde yüzmekte olduklarına kaildir. Hadîs ise, semanın </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻣَﻮْﺝٌ ﻣَﻜْﻔُﻮﻑٌ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">den ibaret bulunduğunu emrediyor. Şu hak olan mezhebin, altı mukaddeme ile tahkikatını yapacağız.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Birinci Mukaddeme: </span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'"></span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Şu geniş boşluğun esîr ile dolu olduğu, fennen ve hikmeten sabittir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">İkinci Mukaddeme: </span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'"></span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Ecram-ı ulviyenin kanunlarını rabteden ve ziya ve hararetin emsalini neşr ve nakleden fezayı doldurmuş bir madde mevcuddur.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Üçüncü Mukaddeme: </span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'"></span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Madde-i esîriyenin yine esîr olarak kalmak şartıyla, sair maddeler gibi muhtelif teşekkülâtı ve ayrı ayrı nevi'leri vardır. Buhar ile su ve buzun teşekkülâtları gibi.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Dördüncü Mukaddeme: </span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'"></span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Ecram-ı ulviyeye dikkat edilirse, tabakaları arasında muhalefet görünür. Evet yeni teşekküle ve in'ikada başlamış milyarlarca yıldızlardan ibaret Kehkeşan ile anılan tabaka-i esîriye, sabit yıldızların tabakasına muhaliftir. Bu da manzume-i şemsiyenin tabakasına ve hâkeza yedi tabakaya kadar birbirine muhalif tabakalar vardır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Beşinci Mukaddeme: </span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'"></span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Araştırmalar neticesinde sabit olmuştur ki: Bir maddede teşkil, tanzim, tesviyeler vaki' olursa, birbirine muhalif tabakalar husule gelir. Bir madenden kül, kömür, elmas meydana gelir; ateşten alev, duman husule gelir. Müvellidülma ile müvellidülhumuzanın imtizacından su, buz, buhar tevellüd eder.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Altıncı Mukaddeme: </span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'"></span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Şu müteaddid emarelerden anlaşıldı ki; semavat müteaddiddir, şeriat sahibi de yedidir demiştir, öyle ise yedidir. Maahâza yedi, yetmiş, yediyüz sayıları Arab üslûblarında kesret için kullanılır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Arkadaş! Pek geniş bulunan Kur'an-ı Kerim'in hitablarına, manalarına, işaretlerine dikkat edilmekle bir âmiden tut bir veliye kadar bütün tabakat-ı nâsa ve umum efkâr-ı âmmeye olan müraatları, okşamaları fevkalâde hayrete, taaccübe mûcibdir. Meselâ: </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺳَﺒْﻊَ ﺳَﻤَﻮَﺍﺕٍ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">kelimesinden bazı insanlar hava-i nesîmiyenin tabakalarını fehmetmiştir. Öbür bazı da, Arz'ımız ile arkadaşları olan hayatdar küreleri ihata eden nesîmî küreleri fehmetmiştir. Bir kısım da, seyyarat-ı seb'ayı fehmetmiştir. Bir kısmı da, manzume-i şemsiye içinde esîrin yedi tabakasını fehmetmiştir. Bir kısım da, şu bildiğimiz manzume-i şemsiye ile beraber altı tane daha manzume-i şemsiyeyi fehmetmiştir. Bir kısım da, esîrin teşekkülâtı yedi tabakaya inkısam ettiğini fehmetmiştir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"><u>Hülâsa</u>: </span><span style="font-family: 'arial'">Herbir kısım insanlar, istidadlarına göre feyz-i Kur'andan hisselerini almışlardır. Evet Kur'an-ı Kerim bütün şu mefhumlara şamildir diyebiliriz.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Birinci Cümle: </span></strong></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺧَﻠَﻖَ ﻟَﻜُﻢْ ﻣَﺎ ﻓِﻰ ﺍﻟْﺎَﺭْﺽِ ﺟَﻤِﻴﻊً</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Bu cümlenin beş vecihle mâkabliyle irtibatı vardır:</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Birinci Vecih: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Evvelki âyet, vücud ve hayat nimetlerine işarettir. Bu âyet, beka ve bekanın esbab ve levazımatına işarettir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">İkinci Vecih: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Kur'an-ı Kerim vakta ki evvelki âyetle beşer için mertebelerin en yükseği olan rücuu isbat etti, sâmiin zihnine şöyle bir sual geldi: Şu zelil insanların bu yüksek mertebeye liyakatları nereden gelmiştir? Kur'an-ı Kerim bu cümle ile o suali şöylece cevablandırmıştır: Bütün dünya dest-i itaat ve teshirine verilen insanın, elbette Hâlıkının yanında büyük bir mevkii vardır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Üçüncü Vecih: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Evvelki âyet beşer için haşir ve kıyametin vücuduna işaret etmesi, sâmi'ce güya "Beşerin ne kıymeti vardır ki onun saadeti için kıyamet kopacak?" diye vârid olan sual, bu âyetle: "Arz bütün müştemilâtıyla istifadesi için yaratılan ve bütün enva' itaat ve emrine verilen insan, netice-i hilkattir. Elbette ve elbette onun saadeti için kıyamet kopacaktır." diye cevablandırılmıştır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Dördüncü Vecih: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Evvelki âyet, kıyamette esbab ve vesaitin ortadan kalkmasıyla, insanın mercii yalnız Cenab-ı Hakk'a münhasır kalacağına işaret etmiştir. Bu âyet ise, dünyada da insanın merci-i hakikîsi Cenab-ı Hakk'a münhasır olduğunu söylüyor. Zira esbab ve vesaitin arkasında, kudretin şuaı görünür; tesir onundur, esbab ise perdedir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Beşinci Vecih: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Evvelki âyet, saadet-i ebediyeye işarettir. Bu âyet de, saadet-i ebediyenin insana verilmesini iktiza eden ve sebeb olan Cenab-ı Hak'tan sebkat etmiş fazl u in'ama işarettir ki; kendisine Arz'ın müştemilâtı ihsan edilmiş insanın elbette saadet-i ebediyeye liyakatı vardır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺛُﻢَّ ﺍﺳْﺘَﻮَٓﻯ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﺴَّﻤَٓﺎﺀِ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: <strong>Bunun mâkabliyle cihet-i irtibatı dörttür:</strong></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"><strong></strong></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Birinci Cihet: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Arz ve sema tev'em yani ikizdirler, birbirinden ayrılmazlar; zikirde, fikirde daima beraber dolaşıyorlar. Bu cümleden evvelki cümlede Arz zikredildiği gibi, bu cümlede de sema zikredilmiştir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">İkinci Cihet: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Beşerin Arz'dan istifadesini ikmal ve itmam eden, ancak semavatın tanzimidir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Üçüncü Cihet: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Evvelki âyet, ihsan ve fazl delillerine işaret etmiştir. Bu âyet de, kudret ve azamete işaret ediyor.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Dördüncü Cihet: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Bu cümle, beşerin istifadesi yalnız Arz'a münhasır olmadığına, sema dahi onun istifadesine teshir edildiğine işarettir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻓَﺴَﻮَّﻳﻬُﻦَّ ﺳَﺒْﻊَ ﺳَﻤَﻮَﺍﺕٍ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: <strong>Bu cümlenin mâkabliyle irtibatı, üç çeşittir:</strong></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"><strong></strong></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">1- </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻛُﻦْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">ile </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻓَﻴَﻜُﻮﻥُ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">arasındaki irtibat gibidir. Nasılki memurun husulü </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻛُﻦْ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'"> emrine bağlıdır; semavatın tesviyesi de </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍِﺳْﺘَﻮَﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">ya bağlıdır. </span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">2- Kudretin taallukuyla iradenin taalluku arasındaki irtibat gibidir. Yani "istiva" iradenin taallukuna, "tesviye" de kudretin taallukuna benzer bir irtibattır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">3- Netice ile mukaddeme arasında bulunan irtibat gibidir. Çünki semavatın tesviyesi, mukaddemesi olan "istiva"ya terettüb eder.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻭَﻫُﻮَ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻋَﻠِﻴﻢٌ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: <strong>Bu cümle mâkabliyle iki vecihle merbuttur:</strong></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"><strong></strong></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Birinci Vecih: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Bu cümledeki ilm-i küllî, semavatın tanzim ve tesviyesine delil olduğu gibi, tanzim ve tesviyenin vücudu da ilm-i küllînin vücuduna delildir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">İkinci Vecih ise: </span></strong><span style="font-family: 'arial'">Evvelki cümle kudret-i kâmileye, bu cümle ise küllî ve şümullü ilme delalet eder.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><strong><span style="font-family: 'arial'">Cümlelerin nüktelerini beyan edeceğiz: </span></strong></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">ilââhir... Bu cümle mâkabliyle bağlı değildir. Ancak müste'nife olup beş sual ile cevablarına işarettir ki, bundan önce beyan edildiğinden tekrarına lüzum yoktur.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'"> deki </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻫُﻮَ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">mübtedadır, </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍَﻟَّﺬِﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">sılasıyla beraber haberdir. Bu cümlede mübteda ile haberin tarifleri tevhide işaret olduğu gibi, hasra da delalet eder. Yani müştemilât-ı Arziyenin halkı Cenab-ı Hakk'a münhasır olduğu gibi, Hâlıkı da yalnız Cenab-ı Hak'tır. Bu hasr, </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺛُﻢَّ ﺍِﻟَﻴْﻪِ ﺗُﺮْﺟَﻌُﻮﻥَ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">cümlesinde</span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍِﻟَﻴْﻪِ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'"> nin takdimiyle hasıl olan hasra delildir. Yani müştemilât-ı Arziyenin halkı Cenab-ı Hakk'a münhasır olduğu için, kıyamette merciiyet de Cenab-ı Hakk'a münhasırdır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍَﻟَّﺬِﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">sılasıyla beraber haberdir. Haberin aslı ve müstehakkı, nekre olmaktır. Burada marife olarak gelmesi, hükmün zahir ve malûm olduğuna işarettir. Yani: "Cenab-ı Hakk'ın müştemilât-ı Arziyenin Hâlıkı olduğu malûm ve zahirdir." </span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Menfaat için kullanılan </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻟَﻜُﻢْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">deki "lâm" eşyanın hilkaten mubah, helâl, menfaatli olarak yaratılıp, bazı ârızalardan dolayı haram olmuş olduklarına işarettir. Meselâ ağyarın malı, ismet-i şer'iye için haram olmuştur. İnsanın eti, hürmet ve keramet için; zehir, zarar için; lâşe eti, necaset için haram olmuşlardır. Ve keza herbir şeyde bir faide, bir menfaat olduğuna remizdir. Ve keza beşer için herşeyde bir menfaati bulunduğuna remizdir. Evet hangi şey olursa olsun, beşere bir cihetten bir istifadeyi temin eder, velev ibret almak için olsun. Ve keza Arz'ın karnında istikbal insanlarını intizar eden pek çok rahmetin hazine ve definelerinin bulunduğuna remizdir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻟَﻜُﻢْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">câr ve mecrurunun </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻣَﺎ ﻓِﻰ ﺍﻟْﺎَﺭْﺽِ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">üzerine takdimi, beşere ait istifadelerin her gayeden evvel ve evlâ olduğuna işarettir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">Umumu ifade eden </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻣَﺎ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">herşeyde menfaatleri aramaya insanları tergib ve teşvik içindir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻓِﻰ ﺍﻟْﺎَﺭْﺽِ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">daki </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻓِﻰ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">nin </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻋَﻠَﻰ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">ya tercihi, en çok menfaatlerin Arz'ın karnında olduğuna ve Arz'ın karnındaki eşyanın taharrisine insanları teşci' ettiğine işarettir. Ve keza Arz'ın içindeki maden ve maddelerin istifade-i beşer için yaratılışı, Arz'ın içinde henüz keşfedilemiyen anasır ve maddelerden -tekâlif-i hayatın zahmetlerinden müstakbelin insanlarını kurtaracak- bazı gıdaî vesaire maddelerin vücudu mümkün olduğuna delalet eder.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺟَﻤِﻴﻌًﺎ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Arz'daki bazı eşyanın abes ve faidesiz olduklarına ait evhamı def'etmek içindir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺛُﻢَّ ﺍﺳْﺘَﻮَﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">daki</span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'"> ﺛُﻢَّ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">Arz'ın hilkatiyle semavatın tesviyesi arasındaki Cenab-ı Hakk'ın ef'al ve şuunatının silsilesine işarettir. Ve keza beşere menfaat hususunda, semavatın tesviyesi Arz'ın hilkatinden rütbece uzak olduğuna delalet eder. Îcaz ve ihtisar için </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍَﺭَﺍﺩَ ﺍَﻥْ ﻳُﺴَﻮِّﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">yerinde </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍِﺳْﺘَﻮَﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">denilmiştir.</span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍِﺳْﺘَﻮَﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">kelimesinin istimali, burada mecazdır. Yani hedefe kasdını hasredip sağa sola bakmayanlar gibi, semavatın tesviyesini irade etmiştir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﺴَّﻤَٓﺎﺀِ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Bu semadan maksad, semavatın maddesi olan buhardır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻓَﺴَﻮَّﻳﻬُﻦَّ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">deki </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻑ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">tefrîi ifade ettiğine nazaran, tesviyenin istivaya bağlanması; </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻓَﻴَﻜُﻮﻥُ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">nün </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻛُﻦْ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">emrine veya kudretin taalluku iradenin taallukuna veya kazanın kadere olan terettüblerine benziyor ve takibi ifade ettiğine göre, mukadder bazı fiillere îmadır. Takdir-i kelâm:</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻧَﻮَّﻋَﻬَﺎ ﻭَ ﻧَﻈَّﻤَﻬَﺎ ﻭَ ﺩَﺑَّﺮَ ﺍﻟْﺎَﻣْﺮَ ﺑَﻴْﻨَﻬَﺎ ﻓَﺴَﻮَّﻳﻬُﻦَّ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">ilââhir...den ibarettir. Yani: "Nevi'lere ayırdı, tanzim etti, aralarında lâzım gelen emirleri, tedbirleri yaptı; sonra yedi tabakaya tesviye etti."</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺳَﻮَّﻯ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Yani "Muntazam, müstevî; enva'ı, eczaları mütesavi olarak yarattı."</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻫُﻦَّ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Bu zamirin cem'i, semavat olacak maddenin nevi'lere münkasım olduğuna işarettir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺳَﺒْﻊَ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">tabiri, semavat tabakalarının kesretine işarettir ve bu tabakaların teşekkülât-ı Arziyenin edvar-ı seb'asıyla sıfât-ı seb'aya münasebetdar olduğuna îmadır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺳَﻤَﻮَﺍﺕٍ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Bu semaların bir kısmı, seyyarat balıklarına denizdir; bir kısmı da sabit yıldızlara mezraadır; bir kısmı da sema çiçekleri hükmünde olan "derârî" yıldızlara bahçe ve bostandır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻭَﻫُﻮَ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻋَﻠِﻴﻢٌ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Bu "vav" atıf içindir. Halbuki burada atfın tarafeyni arasında münasebet yoktur. Öyle ise, bu münasebeti bulmak için takdire ihtiyaç vardır. Şöyle ki: </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻭَﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻗَﺪِﻳﺮٌ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">"Öyle ise, bu büyük ecramın Hâlıkı odur."</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻭَﻫُﻮَ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻋَﻠِﻴﻢٌ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">"Öyle ise o ecramdaki san'atı tanzim, tahkim eden odur."</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'">İlsakı ifade eden </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺑِﻜُﻞِّ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">kelimesindeki </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺏ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'"> , ilmin, malûmdan infikâk ve infisalinin mümkün olmadığına işarettir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻛُﻞِّ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">, tamimi ifade eden bir edattır. Burada ifade ettiği tamimden hiçbir şeyin, hiçbir ferdin tahsisi ve daire-i şümulünden ihracı yoktur. Bu itibarla </span></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻣَﺎ ﻣِﻦْ ﻋَﺎﻡٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻭَﻗَﺪْ ﺧُﺺَّ ﻣِﻨﻪُ ﺍﻟْﺒَﻌْﺾُ</span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'"> olan kaide-i külliyeyi tahsis ediyor. Çünki kendisi bu kaidenin şümulünden hariç kalmıştır.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﺷَﻲْﺀٍ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Bu kelime; vâcib, mümkin, mümteni'a şamildir.</span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em><span style="font-family: 'arial'"></span></em></span></span></p><p><span style="font-size: 12px"><span style="color: #000000"><em></em><span style="color: #a52a2a"><span style="font-size: 18px"><span style="font-family: 'arial'">ﻋَﻠِﻴﻢٌ </span></span></span><em><span style="font-family: 'arial'">: Yani, zâtı ile ilim arasında zarurî, lüzumî bir sübut vardır.</span></em></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ahmet.1, post: 568071, member: 1040028"] [COLOR=#000000][FONT=arial][SIZE=3][I][B]Üçüncü Mes'ele: [/B][/I][/SIZE][/FONT][/COLOR][SIZE=3][COLOR=#000000][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺳَﺒْﻊَ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]kelimesi hakkındadır. [/FONT] [FONT=arial]Ey arkadaş! Semavatın dokuz tabakadan ibaret olduğu, eski hikmetin hurafelerinden biridir. Onların o hurafevari fikirleri, efkâr-ı âmmeyi istila etmişti. Hattâ bazı müfessirler, bazı âyetlerin zahirini onların mezheblerine meylettirmişlerdir. Hikmet-i cedide ise, feza denilen şu boşlukta yalnız yıldızların muallak bir vaziyette durmakta olduklarına kaildir. Bunların mezhebinden, semavatın inkârı çıkıyor. Ve bu iki hikmetin birisi ifrata varmışsa da ötekisi tefritte kalmıştır. Şeriat ise, Cenab-ı Hakk'ın yedi tabakadan ibaret semavatı halketmiş olduğuna hâkimdir ve yıldızların da balık gibi o semalar denizlerinde yüzmekte olduklarına kaildir. Hadîs ise, semanın [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻣَﻮْﺝٌ ﻣَﻜْﻔُﻮﻑٌ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]den ibaret bulunduğunu emrediyor. Şu hak olan mezhebin, altı mukaddeme ile tahkikatını yapacağız. [/FONT] [B][FONT=arial]Birinci Mukaddeme: [/FONT][/B] [FONT=arial]Şu geniş boşluğun esîr ile dolu olduğu, fennen ve hikmeten sabittir. [/FONT] [B][FONT=arial]İkinci Mukaddeme: [/FONT][/B] [FONT=arial]Ecram-ı ulviyenin kanunlarını rabteden ve ziya ve hararetin emsalini neşr ve nakleden fezayı doldurmuş bir madde mevcuddur. [/FONT] [B][FONT=arial]Üçüncü Mukaddeme: [/FONT][/B] [FONT=arial]Madde-i esîriyenin yine esîr olarak kalmak şartıyla, sair maddeler gibi muhtelif teşekkülâtı ve ayrı ayrı nevi'leri vardır. Buhar ile su ve buzun teşekkülâtları gibi. [/FONT] [B][FONT=arial]Dördüncü Mukaddeme: [/FONT][/B] [FONT=arial]Ecram-ı ulviyeye dikkat edilirse, tabakaları arasında muhalefet görünür. Evet yeni teşekküle ve in'ikada başlamış milyarlarca yıldızlardan ibaret Kehkeşan ile anılan tabaka-i esîriye, sabit yıldızların tabakasına muhaliftir. Bu da manzume-i şemsiyenin tabakasına ve hâkeza yedi tabakaya kadar birbirine muhalif tabakalar vardır. [/FONT] [B][FONT=arial]Beşinci Mukaddeme: [/FONT][/B] [FONT=arial]Araştırmalar neticesinde sabit olmuştur ki: Bir maddede teşkil, tanzim, tesviyeler vaki' olursa, birbirine muhalif tabakalar husule gelir. Bir madenden kül, kömür, elmas meydana gelir; ateşten alev, duman husule gelir. Müvellidülma ile müvellidülhumuzanın imtizacından su, buz, buhar tevellüd eder. [/FONT] [B][FONT=arial]Altıncı Mukaddeme: [/FONT][/B] [FONT=arial]Şu müteaddid emarelerden anlaşıldı ki; semavat müteaddiddir, şeriat sahibi de yedidir demiştir, öyle ise yedidir. Maahâza yedi, yetmiş, yediyüz sayıları Arab üslûblarında kesret için kullanılır. [/FONT] [FONT=arial]Arkadaş! Pek geniş bulunan Kur'an-ı Kerim'in hitablarına, manalarına, işaretlerine dikkat edilmekle bir âmiden tut bir veliye kadar bütün tabakat-ı nâsa ve umum efkâr-ı âmmeye olan müraatları, okşamaları fevkalâde hayrete, taaccübe mûcibdir. Meselâ: [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺳَﺒْﻊَ ﺳَﻤَﻮَﺍﺕٍ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]kelimesinden bazı insanlar hava-i nesîmiyenin tabakalarını fehmetmiştir. Öbür bazı da, Arz'ımız ile arkadaşları olan hayatdar küreleri ihata eden nesîmî küreleri fehmetmiştir. Bir kısım da, seyyarat-ı seb'ayı fehmetmiştir. Bir kısmı da, manzume-i şemsiye içinde esîrin yedi tabakasını fehmetmiştir. Bir kısım da, şu bildiğimiz manzume-i şemsiye ile beraber altı tane daha manzume-i şemsiyeyi fehmetmiştir. Bir kısım da, esîrin teşekkülâtı yedi tabakaya inkısam ettiğini fehmetmiştir. [/FONT] [FONT=arial][U]Hülâsa[/U]: [/FONT][FONT=arial]Herbir kısım insanlar, istidadlarına göre feyz-i Kur'andan hisselerini almışlardır. Evet Kur'an-ı Kerim bütün şu mefhumlara şamildir diyebiliriz. [/FONT] [B][FONT=arial]Birinci Cümle: [/FONT][/B][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ ﺧَﻠَﻖَ ﻟَﻜُﻢْ ﻣَﺎ ﻓِﻰ ﺍﻟْﺎَﺭْﺽِ ﺟَﻤِﻴﻊً[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Bu cümlenin beş vecihle mâkabliyle irtibatı vardır: [/FONT] [B][FONT=arial]Birinci Vecih: [/FONT][/B][FONT=arial]Evvelki âyet, vücud ve hayat nimetlerine işarettir. Bu âyet, beka ve bekanın esbab ve levazımatına işarettir. [/FONT] [B][FONT=arial]İkinci Vecih: [/FONT][/B][FONT=arial]Kur'an-ı Kerim vakta ki evvelki âyetle beşer için mertebelerin en yükseği olan rücuu isbat etti, sâmiin zihnine şöyle bir sual geldi: Şu zelil insanların bu yüksek mertebeye liyakatları nereden gelmiştir? Kur'an-ı Kerim bu cümle ile o suali şöylece cevablandırmıştır: Bütün dünya dest-i itaat ve teshirine verilen insanın, elbette Hâlıkının yanında büyük bir mevkii vardır. [/FONT] [B][FONT=arial]Üçüncü Vecih: [/FONT][/B][FONT=arial]Evvelki âyet beşer için haşir ve kıyametin vücuduna işaret etmesi, sâmi'ce güya "Beşerin ne kıymeti vardır ki onun saadeti için kıyamet kopacak?" diye vârid olan sual, bu âyetle: "Arz bütün müştemilâtıyla istifadesi için yaratılan ve bütün enva' itaat ve emrine verilen insan, netice-i hilkattir. Elbette ve elbette onun saadeti için kıyamet kopacaktır." diye cevablandırılmıştır. [/FONT] [B][FONT=arial]Dördüncü Vecih: [/FONT][/B][FONT=arial]Evvelki âyet, kıyamette esbab ve vesaitin ortadan kalkmasıyla, insanın mercii yalnız Cenab-ı Hakk'a münhasır kalacağına işaret etmiştir. Bu âyet ise, dünyada da insanın merci-i hakikîsi Cenab-ı Hakk'a münhasır olduğunu söylüyor. Zira esbab ve vesaitin arkasında, kudretin şuaı görünür; tesir onundur, esbab ise perdedir. [/FONT] [B][FONT=arial]Beşinci Vecih: [/FONT][/B][FONT=arial]Evvelki âyet, saadet-i ebediyeye işarettir. Bu âyet de, saadet-i ebediyenin insana verilmesini iktiza eden ve sebeb olan Cenab-ı Hak'tan sebkat etmiş fazl u in'ama işarettir ki; kendisine Arz'ın müştemilâtı ihsan edilmiş insanın elbette saadet-i ebediyeye liyakatı vardır. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺛُﻢَّ ﺍﺳْﺘَﻮَٓﻯ ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﺴَّﻤَٓﺎﺀِ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: [B]Bunun mâkabliyle cihet-i irtibatı dörttür: [/B][/FONT] [B][FONT=arial]Birinci Cihet: [/FONT][/B][FONT=arial]Arz ve sema tev'em yani ikizdirler, birbirinden ayrılmazlar; zikirde, fikirde daima beraber dolaşıyorlar. Bu cümleden evvelki cümlede Arz zikredildiği gibi, bu cümlede de sema zikredilmiştir. [/FONT] [B][FONT=arial]İkinci Cihet: [/FONT][/B][FONT=arial]Beşerin Arz'dan istifadesini ikmal ve itmam eden, ancak semavatın tanzimidir. [/FONT] [B][FONT=arial]Üçüncü Cihet: [/FONT][/B][FONT=arial]Evvelki âyet, ihsan ve fazl delillerine işaret etmiştir. Bu âyet de, kudret ve azamete işaret ediyor. [/FONT] [B][FONT=arial]Dördüncü Cihet: [/FONT][/B][FONT=arial]Bu cümle, beşerin istifadesi yalnız Arz'a münhasır olmadığına, sema dahi onun istifadesine teshir edildiğine işarettir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻓَﺴَﻮَّﻳﻬُﻦَّ ﺳَﺒْﻊَ ﺳَﻤَﻮَﺍﺕٍ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: [B]Bu cümlenin mâkabliyle irtibatı, üç çeşittir: [/B][/FONT] [FONT=arial]1- [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻛُﻦْ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]ile [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻓَﻴَﻜُﻮﻥُ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]arasındaki irtibat gibidir. Nasılki memurun husulü [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻛُﻦْ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial] emrine bağlıdır; semavatın tesviyesi de [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍِﺳْﺘَﻮَﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]ya bağlıdır. 2- Kudretin taallukuyla iradenin taalluku arasındaki irtibat gibidir. Yani "istiva" iradenin taallukuna, "tesviye" de kudretin taallukuna benzer bir irtibattır. [/FONT] [FONT=arial]3- Netice ile mukaddeme arasında bulunan irtibat gibidir. Çünki semavatın tesviyesi, mukaddemesi olan "istiva"ya terettüb eder. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻭَﻫُﻮَ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻋَﻠِﻴﻢٌ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: [B]Bu cümle mâkabliyle iki vecihle merbuttur: [/B][/FONT] [B][FONT=arial]Birinci Vecih: [/FONT][/B][FONT=arial]Bu cümledeki ilm-i küllî, semavatın tanzim ve tesviyesine delil olduğu gibi, tanzim ve tesviyenin vücudu da ilm-i küllînin vücuduna delildir. [/FONT] [B][FONT=arial]İkinci Vecih ise: [/FONT][/B][FONT=arial]Evvelki cümle kudret-i kâmileye, bu cümle ise küllî ve şümullü ilme delalet eder. [/FONT] [B][FONT=arial]Cümlelerin nüktelerini beyan edeceğiz: [/FONT][/B] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]ilââhir... Bu cümle mâkabliyle bağlı değildir. Ancak müste'nife olup beş sual ile cevablarına işarettir ki, bundan önce beyan edildiğinden tekrarına lüzum yoktur. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻫُﻮَ ﺍﻟَّﺬِﻯ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial] deki [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻫُﻮَ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]mübtedadır, [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍَﻟَّﺬِﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]sılasıyla beraber haberdir. Bu cümlede mübteda ile haberin tarifleri tevhide işaret olduğu gibi, hasra da delalet eder. Yani müştemilât-ı Arziyenin halkı Cenab-ı Hakk'a münhasır olduğu gibi, Hâlıkı da yalnız Cenab-ı Hak'tır. Bu hasr, [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺛُﻢَّ ﺍِﻟَﻴْﻪِ ﺗُﺮْﺟَﻌُﻮﻥَ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]cümlesinde[/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍِﻟَﻴْﻪِ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial] nin takdimiyle hasıl olan hasra delildir. Yani müştemilât-ı Arziyenin halkı Cenab-ı Hakk'a münhasır olduğu için, kıyamette merciiyet de Cenab-ı Hakk'a münhasırdır. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍَﻟَّﺬِﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]sılasıyla beraber haberdir. Haberin aslı ve müstehakkı, nekre olmaktır. Burada marife olarak gelmesi, hükmün zahir ve malûm olduğuna işarettir. Yani: "Cenab-ı Hakk'ın müştemilât-ı Arziyenin Hâlıkı olduğu malûm ve zahirdir." Menfaat için kullanılan [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻟَﻜُﻢْ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]deki "lâm" eşyanın hilkaten mubah, helâl, menfaatli olarak yaratılıp, bazı ârızalardan dolayı haram olmuş olduklarına işarettir. Meselâ ağyarın malı, ismet-i şer'iye için haram olmuştur. İnsanın eti, hürmet ve keramet için; zehir, zarar için; lâşe eti, necaset için haram olmuşlardır. Ve keza herbir şeyde bir faide, bir menfaat olduğuna remizdir. Ve keza beşer için herşeyde bir menfaati bulunduğuna remizdir. Evet hangi şey olursa olsun, beşere bir cihetten bir istifadeyi temin eder, velev ibret almak için olsun. Ve keza Arz'ın karnında istikbal insanlarını intizar eden pek çok rahmetin hazine ve definelerinin bulunduğuna remizdir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻟَﻜُﻢْ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]câr ve mecrurunun [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻣَﺎ ﻓِﻰ ﺍﻟْﺎَﺭْﺽِ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]üzerine takdimi, beşere ait istifadelerin her gayeden evvel ve evlâ olduğuna işarettir. [/FONT] [FONT=arial]Umumu ifade eden [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻣَﺎ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]herşeyde menfaatleri aramaya insanları tergib ve teşvik içindir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻓِﻰ ﺍﻟْﺎَﺭْﺽِ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]daki [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻓِﻰ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]nin [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻋَﻠَﻰ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]ya tercihi, en çok menfaatlerin Arz'ın karnında olduğuna ve Arz'ın karnındaki eşyanın taharrisine insanları teşci' ettiğine işarettir. Ve keza Arz'ın içindeki maden ve maddelerin istifade-i beşer için yaratılışı, Arz'ın içinde henüz keşfedilemiyen anasır ve maddelerden -tekâlif-i hayatın zahmetlerinden müstakbelin insanlarını kurtaracak- bazı gıdaî vesaire maddelerin vücudu mümkün olduğuna delalet eder. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺟَﻤِﻴﻌًﺎ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Arz'daki bazı eşyanın abes ve faidesiz olduklarına ait evhamı def'etmek içindir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺛُﻢَّ ﺍﺳْﺘَﻮَﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]daki[/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial] ﺛُﻢَّ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]Arz'ın hilkatiyle semavatın tesviyesi arasındaki Cenab-ı Hakk'ın ef'al ve şuunatının silsilesine işarettir. Ve keza beşere menfaat hususunda, semavatın tesviyesi Arz'ın hilkatinden rütbece uzak olduğuna delalet eder. Îcaz ve ihtisar için [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍَﺭَﺍﺩَ ﺍَﻥْ ﻳُﺴَﻮِّﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]yerinde [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍِﺳْﺘَﻮَﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]denilmiştir.[/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍِﺳْﺘَﻮَﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]kelimesinin istimali, burada mecazdır. Yani hedefe kasdını hasredip sağa sola bakmayanlar gibi, semavatın tesviyesini irade etmiştir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺍِﻟَﻰ ﺍﻟﺴَّﻤَٓﺎﺀِ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Bu semadan maksad, semavatın maddesi olan buhardır. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻓَﺴَﻮَّﻳﻬُﻦَّ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]deki [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻑ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]tefrîi ifade ettiğine nazaran, tesviyenin istivaya bağlanması; [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻓَﻴَﻜُﻮﻥُ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]nün [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻛُﻦْ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]emrine veya kudretin taalluku iradenin taallukuna veya kazanın kadere olan terettüblerine benziyor ve takibi ifade ettiğine göre, mukadder bazı fiillere îmadır. Takdir-i kelâm: [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻧَﻮَّﻋَﻬَﺎ ﻭَ ﻧَﻈَّﻤَﻬَﺎ ﻭَ ﺩَﺑَّﺮَ ﺍﻟْﺎَﻣْﺮَ ﺑَﻴْﻨَﻬَﺎ ﻓَﺴَﻮَّﻳﻬُﻦَّ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]ilââhir...den ibarettir. Yani: "Nevi'lere ayırdı, tanzim etti, aralarında lâzım gelen emirleri, tedbirleri yaptı; sonra yedi tabakaya tesviye etti." [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺳَﻮَّﻯ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Yani "Muntazam, müstevî; enva'ı, eczaları mütesavi olarak yarattı." [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻫُﻦَّ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Bu zamirin cem'i, semavat olacak maddenin nevi'lere münkasım olduğuna işarettir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺳَﺒْﻊَ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]tabiri, semavat tabakalarının kesretine işarettir ve bu tabakaların teşekkülât-ı Arziyenin edvar-ı seb'asıyla sıfât-ı seb'aya münasebetdar olduğuna îmadır. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺳَﻤَﻮَﺍﺕٍ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Bu semaların bir kısmı, seyyarat balıklarına denizdir; bir kısmı da sabit yıldızlara mezraadır; bir kısmı da sema çiçekleri hükmünde olan "derârî" yıldızlara bahçe ve bostandır. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻭَﻫُﻮَ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻋَﻠِﻴﻢٌ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Bu "vav" atıf içindir. Halbuki burada atfın tarafeyni arasında münasebet yoktur. Öyle ise, bu münasebeti bulmak için takdire ihtiyaç vardır. Şöyle ki: [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻭَﻫُﻮَ ﻋَﻠَﻰ ﻛُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻗَﺪِﻳﺮٌ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]"Öyle ise, bu büyük ecramın Hâlıkı odur." [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻭَﻫُﻮَ ﺑِﻜُﻞِّ ﺷَﻲْﺀٍ ﻋَﻠِﻴﻢٌ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]"Öyle ise o ecramdaki san'atı tanzim, tahkim eden odur." [/FONT] [FONT=arial]İlsakı ifade eden [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺑِﻜُﻞِّ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]kelimesindeki [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺏ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial] , ilmin, malûmdan infikâk ve infisalinin mümkün olmadığına işarettir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻛُﻞِّ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial], tamimi ifade eden bir edattır. Burada ifade ettiği tamimden hiçbir şeyin, hiçbir ferdin tahsisi ve daire-i şümulünden ihracı yoktur. Bu itibarla [/FONT][/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻣَﺎ ﻣِﻦْ ﻋَﺎﻡٍ ﺍِﻟﺎَّ ﻭَﻗَﺪْ ﺧُﺺَّ ﻣِﻨﻪُ ﺍﻟْﺒَﻌْﺾُ[/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial] olan kaide-i külliyeyi tahsis ediyor. Çünki kendisi bu kaidenin şümulünden hariç kalmıştır. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﺷَﻲْﺀٍ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Bu kelime; vâcib, mümkin, mümteni'a şamildir. [/FONT] [/I][COLOR=#a52a2a][SIZE=5][FONT=arial]ﻋَﻠِﻴﻢٌ [/FONT][/SIZE][/COLOR][I][FONT=arial]: Yani, zâtı ile ilim arasında zarurî, lüzumî bir sübut vardır.[/FONT][/I][/COLOR][/SIZE] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
İşaratü'l İcâz
Işarat-ül İ'caz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst