Kýrýk Testi
Well-known member
Peygamberimizin ataları arasında bulunan ve Peygamberimizin dedesi Abdulmuttalip’ten yukarı doğru yedinci sırada yer alan Ka’b bin Lüeyy, Araplar içinde şerefli bir insandı. Cuma gününe Cuma ismini ilk defa o takmıştı. Araplar daha önce Cuma gününe Arûbe derlerdi. Ka’b bin Lüeyy Cuma günü halkını toplar ve onlara hutbe okurdu. Ayrıca Hac mevsiminde de halka hitap ederdi. Hutbesinde, “Siz şu hareminize (Kâbe’ye) son derece saygı gösteriniz, onu süsleyiniz, ona sımsıkı sarılınız. Yakında onun hakkında büyük bir haber gelecek. Peygamberlerin sonuncusu kerîm peygamber ondan çıkacak, gönderilecektir. Mûsâ ve İsâ da bu haberle geldi” derdi.
Ka’b bin Lüeyy, Resul-i Ekrem (a.s.m.) hakkında bir şiir yazmış ve şiirinde, “Ne olurdu onun gizlice davete başladığı ve kabilesinin, hakkı ve kendisine yardımı terk ettikleri zaman orada bulunaydım. Vallahi ben ona işiten kulak, gören göz, tutan el, yürüyen ayak, asılı kırba olur; onun davet nidasına sevinerek koşardım” demiştir.
Ka’b bin Lüeyy vefat ettiği zaman, Kureyşliler onun ölüm tarihini Fil Yılına kadar tarih başlangıcı edindiler.
Ka’b bin Lüeyy, Resul-i Ekrem (a.s.m.) hakkında bir şiir yazmış ve şiirinde, “Ne olurdu onun gizlice davete başladığı ve kabilesinin, hakkı ve kendisine yardımı terk ettikleri zaman orada bulunaydım. Vallahi ben ona işiten kulak, gören göz, tutan el, yürüyen ayak, asılı kırba olur; onun davet nidasına sevinerek koşardım” demiştir.
Ka’b bin Lüeyy vefat ettiği zaman, Kureyşliler onun ölüm tarihini Fil Yılına kadar tarih başlangıcı edindiler.