Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Kelime Analizi
Kelime Analizi 191: Enfal, Bedir
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="kenz-i mahfi" data-source="post: 601670" data-attributes="member: 1024011"><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">“Bedir” kelimesi Risale-i Nur’da toplam 38 defa zikredilmiştir. Bunlardan 5 yerde “dolunay” manasında zikredilmiştir. Bu bahislerde Bedir Muharebesi, Gazve-i Bedir, Gaza-i Bedir, Gazve-i Meşhure-i Bedir, Gazve-i Kübra-yı Bedir, Ashab-ı Bedir, Gazve-i Bedr, bedr-i münevver, bedr-i tam ve Bedr şekillerinde kullanılmıştır. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">Risale-i Nur’da “dolunay” manasına gelen “bedir” kelimesinin geçtiği yerler; </span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">1.Adeta sen, manen tecerrüd cihetiyle Küre-i Arz kadar büyüyüp, hava gibi ruhen inbisat edip ve Kamer kadar yükselip, bedir gibi mukabil geldikten sonra bizzat perdesiz onunla görüşüp, bir derece yanaşmak dava edebilirsin. (Sözler, sayfa 198)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">2.Perdesiz, vasıtasız Kur’an’a bakınca, zülâl gibi hakaikın tecelli ettiği, bulutsuz havada güneş ve böyle bir havada yıldızlarla süslenmiş semada bedirlenmiş kamer gibi müşahede olunuyor. (Barla Lahikası, sayfa 296)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">3.Ondokuzuncu Söz’de tarif edilen ve kitab-ı kebirin âyet-i kübrası ve o Kur’an-ı Kebirdeki ism-i a’zamı ve şecere-i kâinatın çekirdeği ve en münevver meyvesi ve o saray-ı âlemin güneşi ve Âlem-i İslâmın bedr-i münevveri ve rububiyet-i İlahiyenin dellâl-ı saltanatı ve tılsım-ı kainatın keşşafı zîhikmeti olan Seyyidimiz Muhammedü’l-Emin Aleyhissalatü Vesselâm.... (Sözler, sayfa 307)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">4.Felillahilhamd Hazre-i Fatıma’nın nesl-i mübareki, Hasan ve Hüseyin gibi iki nurani silsilenin bedr-i münevveri, Şems-i Nübüvvet’in manevî ve maddî neslini idame ediyorlar. (Sözler, sayfa 413)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">5.Kamer bu hızla çıkışı esnasında, bir hadde geldi ki parladı, büyüdü. Bedr-i tam halinin birkaç misli cesamet arzetti. (Barla Lahikası, sayfa 202)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px"></span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">Risale-i Nur’da “Bedir” kelimesi “Bedir Muharebesi” manasında olarak şu yerlerde geçmektedir. </span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">1.Resul-i Ekrem (Aleyhissalatü Vesselam) Efendimiz, dünyanın en muazzam siyasî hâdisesi olan Bedir Muharebesinde; sahabe-i kirama, nöbet nöbet cemaatla namaz kıldırmıştır. (Sözler, sayfa 756)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">2.Mesela Hazret-i Cebrail ve Mikail, iki muhafız yaver hükmünde Gazve-i Bedir’de yanında bulunan bir Zât-ı Mübarek... (Mektubat, sayfa 97)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">3.Hem -nakl-i sahih-i katî ile- Gazâ-i Bedir’den evvel ferman etmiş. (Mektubat, sayfa 102)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">4....Şu hadise Gazve-i Meşhure-i Bedir’de vuku bulmuş. (Mektubat, sayfa 124)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">5....Gazve-i Bedir’de, şu ayet haber veriyor ki... (Mektubat, sayfa 135)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">6... Gazve-i Huneyd’de, -Bedir gibi- küffar, şiddetle hücum ederken... (Mektubat, sayfa 136)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">7.İşte Bedir’de ve Huneyn’deki harika olan şu hadise, esbab-ı âdi ve kudret-i beşer dâhilinde olmadığından... (Mektubat, sayfa 136)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">8.Bir menba-i garaib olan Gazve-i Kübra-yı Bedir’de, Ukkaşe İbni’l-Mihnasi’l-Esedi’nin müşriklerle döğüşürken kılıncı kırıldı. (Mektubat, sayfa 137)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">9....fakat İbn-i Vehb gibi bir imam tashih etse, Gazve-i Bedir gibi bir menba-i mu’cizat olan bir gazvede olsa, hem bu iki vakıayı andıracak çok misaller bulunsa; elbette şu iki vakıa, kat’i ve vaki’dir denilebilir. (Mektubat, sayfa 139)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">10.İbn-i Mes’ud der ki: Kasem ederim, o bed muameleyi yapan ve onun bedduasına mazhar olanların, Gazve-i Bedir’de birer bire lâşelerini gördüm. (Mektubat, sayfa 147)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">11. Hattâ rüesa-yı Kureyş’ten, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’ın eli ile Gazve-i Bedir’de öldürülen, Übeyy İbn-i Halef mağaraya bakmış. (Mektubat, sayfa 152) (Aynı bahis Emirdağ Lahikasında da geçmektedir. )</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">12.Gazve-i Bedir’de beşbin melaike, -nass-ı Kur’an ile- önde, sahabeler gibi ona hizmet edip, asker olmuşlar. Hatta o melekler, melaikeler içinde, Ashab-ı Bedir gibi şeref kazanmışlar. (Mektubat , sayfa 156)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">13.”Gazve-i Bedir’de, gök ile yer arasında, beyaz libaslı atlı zâtları gördük.” (Mektubat, sayfa 157)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">14.Hem şu hadise gibi, Gazve-i Bedir’de bir münafık, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’ı bir gaflet vaktinde kimse görmeden, tam arkasından kılınç kaldırıp vururken, birden Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselam bakmış. O titreyip, kılınç elinden yere düşmüş. (Mektubat, sayfa 159)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">15.Ve elfazıyla, sahabenin evsafını ifade ettikleri gibi, hurufatıyla ve o âyetteki hurufatın tekerrür-ü adediyle yine Ashab-ı Bedir, Uhud, Huneyn, Suffe, Rıdvan gibi tabaka-i meşhure/i Sahabede bulunan zatlara işaret ettikleri gibi.. (Lem’alar, sayfa 33)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">16.... Ashab-ı Suffe, Bedir, Rıdvan gibi mümtaz zevata işaret ederek... (Lem’alar, sayfa 34)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">17.Mesela Bedir gibi bazı gazalarda Ashab-ı Kiram’a yardım etmek üzere küffar ile muharebe etmek için melaikenin semadan inzalini iktiza eden isim.... (Mesnevi-i Nuriye, sayfa 205)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">18.... sahabenin tabakat-ı meşhuresinin ki Ashab-ı Bedir, Şüheda-i Uhud, Ashab-ı Suffa, Ehl-i Biat-ı Rıdvan gibi şöhretgir-i alem tabakatın esmasının adedine işaret ediyor ve şu ayetten evvelki “hüvellezi ersele rasulühu” ayeti altmışüç harf olduğundan ömr-ü nebeviyeye işaret ettiği gibi, bahsettiğimiz ayetle beraber Ashab-ı Bedir ve Suffa ve Uhud ve Ehl-i Beyt-i Nebevi’nin adedini gösterir. İşte ahirdeki ayetin adedi ikiyüz altmıştır. Ashab-ı Bedir, Şühedai Uhud ile beraber, Bedir ve Uhud Şühedasından bulunan bir tek sayılmak, hem isimleri bir olanlar bir sayılmak şartıyla ikiyüz altmıştır. Aynı ayetteki hurufat gibi Ashab-ı Bedir, Ashab-ı Suffa ile söylediğimiz şart ile beraber, ikiyüz altmışdört eder. Ayetten dört fazladır ki, Hulefa-i Erbaa veya Hamse-i Al-i Aba’dan dördüne işaret vardır. Ayette herbir harfin ne kadar tekerrür ettiği ve Ashab-ı Bedir ve Uhud ve Suffa’nın esmasına ne derece muvafık aded göstermesine, gelecek hurufata dikkat et. (Barla Lahikası, sayfa 273)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">19.İşte bu hurufatın yarısı Ashab-ı Bedir ve Suffa ve Uhud’da muvafık gelmesiyle gösteriyor ki, gayr-i muvafık olanlar başka tabakatın adedine muvafıktır. (Barla Lahikası, sayfa 274)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">20. Ashab-ı Huneyn ve Feth, Uhud ve Bedir’deki Sahabelerin namdar yiğitlerine işaret ettiği gibi... (Barla Lahikası, sayfa 275)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">21.... Cercis Aleyhisselam gibi ve Bedir ve Uhud muhaberelerinde çok cefa çekenler gibi sabır ve rıza ile karşıladım. (Emirdağ Lahikası II, sayfa 241)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">22.Alem-i İslamiyetin en acib harbi olan Bedir Harbinde namaz vaktinde cemaatten hissesiz kalmamak için, düşmanın hücumu ile beraber mücahidlerin yarısı silahını bırakıp, cemaat hayrına şerik olmak, iki rek’at sonra onlar da hissedar olsun diye Fahr-i Âlem Aleyhissalatü Vesselam bir hadis-i şerifiyle emretmiş olmasıdır. (Emirdağ Lahikası II, sayfa 246)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">23....Bedir, Uhud muharebelerinin ehemmiyeti nev’inden... (Tarihçe-i Hayatı, sayfa 159)</span></span></p><p><span style="font-family: 'Times New Roman'"><span style="font-size: 18px">24.Gazve-i Bedr’in ondört şehidinden birisi olan Muavviz İbn-i Afra’ Ebu Cehil ile döğüşürken, Ebu Cehil-i Lain, o kahramanın bir elini kesmiş. (Mektubat, sayfa 139)</span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="kenz-i mahfi, post: 601670, member: 1024011"] [FONT=Times New Roman][SIZE=5]“Bedir” kelimesi Risale-i Nur’da toplam 38 defa zikredilmiştir. Bunlardan 5 yerde “dolunay” manasında zikredilmiştir. Bu bahislerde Bedir Muharebesi, Gazve-i Bedir, Gaza-i Bedir, Gazve-i Meşhure-i Bedir, Gazve-i Kübra-yı Bedir, Ashab-ı Bedir, Gazve-i Bedr, bedr-i münevver, bedr-i tam ve Bedr şekillerinde kullanılmıştır. Risale-i Nur’da “dolunay” manasına gelen “bedir” kelimesinin geçtiği yerler; 1.Adeta sen, manen tecerrüd cihetiyle Küre-i Arz kadar büyüyüp, hava gibi ruhen inbisat edip ve Kamer kadar yükselip, bedir gibi mukabil geldikten sonra bizzat perdesiz onunla görüşüp, bir derece yanaşmak dava edebilirsin. (Sözler, sayfa 198) 2.Perdesiz, vasıtasız Kur’an’a bakınca, zülâl gibi hakaikın tecelli ettiği, bulutsuz havada güneş ve böyle bir havada yıldızlarla süslenmiş semada bedirlenmiş kamer gibi müşahede olunuyor. (Barla Lahikası, sayfa 296) 3.Ondokuzuncu Söz’de tarif edilen ve kitab-ı kebirin âyet-i kübrası ve o Kur’an-ı Kebirdeki ism-i a’zamı ve şecere-i kâinatın çekirdeği ve en münevver meyvesi ve o saray-ı âlemin güneşi ve Âlem-i İslâmın bedr-i münevveri ve rububiyet-i İlahiyenin dellâl-ı saltanatı ve tılsım-ı kainatın keşşafı zîhikmeti olan Seyyidimiz Muhammedü’l-Emin Aleyhissalatü Vesselâm.... (Sözler, sayfa 307) 4.Felillahilhamd Hazre-i Fatıma’nın nesl-i mübareki, Hasan ve Hüseyin gibi iki nurani silsilenin bedr-i münevveri, Şems-i Nübüvvet’in manevî ve maddî neslini idame ediyorlar. (Sözler, sayfa 413) 5.Kamer bu hızla çıkışı esnasında, bir hadde geldi ki parladı, büyüdü. Bedr-i tam halinin birkaç misli cesamet arzetti. (Barla Lahikası, sayfa 202) Risale-i Nur’da “Bedir” kelimesi “Bedir Muharebesi” manasında olarak şu yerlerde geçmektedir. 1.Resul-i Ekrem (Aleyhissalatü Vesselam) Efendimiz, dünyanın en muazzam siyasî hâdisesi olan Bedir Muharebesinde; sahabe-i kirama, nöbet nöbet cemaatla namaz kıldırmıştır. (Sözler, sayfa 756) 2.Mesela Hazret-i Cebrail ve Mikail, iki muhafız yaver hükmünde Gazve-i Bedir’de yanında bulunan bir Zât-ı Mübarek... (Mektubat, sayfa 97) 3.Hem -nakl-i sahih-i katî ile- Gazâ-i Bedir’den evvel ferman etmiş. (Mektubat, sayfa 102) 4....Şu hadise Gazve-i Meşhure-i Bedir’de vuku bulmuş. (Mektubat, sayfa 124) 5....Gazve-i Bedir’de, şu ayet haber veriyor ki... (Mektubat, sayfa 135) 6... Gazve-i Huneyd’de, -Bedir gibi- küffar, şiddetle hücum ederken... (Mektubat, sayfa 136) 7.İşte Bedir’de ve Huneyn’deki harika olan şu hadise, esbab-ı âdi ve kudret-i beşer dâhilinde olmadığından... (Mektubat, sayfa 136) 8.Bir menba-i garaib olan Gazve-i Kübra-yı Bedir’de, Ukkaşe İbni’l-Mihnasi’l-Esedi’nin müşriklerle döğüşürken kılıncı kırıldı. (Mektubat, sayfa 137) 9....fakat İbn-i Vehb gibi bir imam tashih etse, Gazve-i Bedir gibi bir menba-i mu’cizat olan bir gazvede olsa, hem bu iki vakıayı andıracak çok misaller bulunsa; elbette şu iki vakıa, kat’i ve vaki’dir denilebilir. (Mektubat, sayfa 139) 10.İbn-i Mes’ud der ki: Kasem ederim, o bed muameleyi yapan ve onun bedduasına mazhar olanların, Gazve-i Bedir’de birer bire lâşelerini gördüm. (Mektubat, sayfa 147) 11. Hattâ rüesa-yı Kureyş’ten, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’ın eli ile Gazve-i Bedir’de öldürülen, Übeyy İbn-i Halef mağaraya bakmış. (Mektubat, sayfa 152) (Aynı bahis Emirdağ Lahikasında da geçmektedir. ) 12.Gazve-i Bedir’de beşbin melaike, -nass-ı Kur’an ile- önde, sahabeler gibi ona hizmet edip, asker olmuşlar. Hatta o melekler, melaikeler içinde, Ashab-ı Bedir gibi şeref kazanmışlar. (Mektubat , sayfa 156) 13.”Gazve-i Bedir’de, gök ile yer arasında, beyaz libaslı atlı zâtları gördük.” (Mektubat, sayfa 157) 14.Hem şu hadise gibi, Gazve-i Bedir’de bir münafık, Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselâm’ı bir gaflet vaktinde kimse görmeden, tam arkasından kılınç kaldırıp vururken, birden Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselam bakmış. O titreyip, kılınç elinden yere düşmüş. (Mektubat, sayfa 159) 15.Ve elfazıyla, sahabenin evsafını ifade ettikleri gibi, hurufatıyla ve o âyetteki hurufatın tekerrür-ü adediyle yine Ashab-ı Bedir, Uhud, Huneyn, Suffe, Rıdvan gibi tabaka-i meşhure/i Sahabede bulunan zatlara işaret ettikleri gibi.. (Lem’alar, sayfa 33) 16.... Ashab-ı Suffe, Bedir, Rıdvan gibi mümtaz zevata işaret ederek... (Lem’alar, sayfa 34) 17.Mesela Bedir gibi bazı gazalarda Ashab-ı Kiram’a yardım etmek üzere küffar ile muharebe etmek için melaikenin semadan inzalini iktiza eden isim.... (Mesnevi-i Nuriye, sayfa 205) 18.... sahabenin tabakat-ı meşhuresinin ki Ashab-ı Bedir, Şüheda-i Uhud, Ashab-ı Suffa, Ehl-i Biat-ı Rıdvan gibi şöhretgir-i alem tabakatın esmasının adedine işaret ediyor ve şu ayetten evvelki “hüvellezi ersele rasulühu” ayeti altmışüç harf olduğundan ömr-ü nebeviyeye işaret ettiği gibi, bahsettiğimiz ayetle beraber Ashab-ı Bedir ve Suffa ve Uhud ve Ehl-i Beyt-i Nebevi’nin adedini gösterir. İşte ahirdeki ayetin adedi ikiyüz altmıştır. Ashab-ı Bedir, Şühedai Uhud ile beraber, Bedir ve Uhud Şühedasından bulunan bir tek sayılmak, hem isimleri bir olanlar bir sayılmak şartıyla ikiyüz altmıştır. Aynı ayetteki hurufat gibi Ashab-ı Bedir, Ashab-ı Suffa ile söylediğimiz şart ile beraber, ikiyüz altmışdört eder. Ayetten dört fazladır ki, Hulefa-i Erbaa veya Hamse-i Al-i Aba’dan dördüne işaret vardır. Ayette herbir harfin ne kadar tekerrür ettiği ve Ashab-ı Bedir ve Uhud ve Suffa’nın esmasına ne derece muvafık aded göstermesine, gelecek hurufata dikkat et. (Barla Lahikası, sayfa 273) 19.İşte bu hurufatın yarısı Ashab-ı Bedir ve Suffa ve Uhud’da muvafık gelmesiyle gösteriyor ki, gayr-i muvafık olanlar başka tabakatın adedine muvafıktır. (Barla Lahikası, sayfa 274) 20. Ashab-ı Huneyn ve Feth, Uhud ve Bedir’deki Sahabelerin namdar yiğitlerine işaret ettiği gibi... (Barla Lahikası, sayfa 275) 21.... Cercis Aleyhisselam gibi ve Bedir ve Uhud muhaberelerinde çok cefa çekenler gibi sabır ve rıza ile karşıladım. (Emirdağ Lahikası II, sayfa 241) 22.Alem-i İslamiyetin en acib harbi olan Bedir Harbinde namaz vaktinde cemaatten hissesiz kalmamak için, düşmanın hücumu ile beraber mücahidlerin yarısı silahını bırakıp, cemaat hayrına şerik olmak, iki rek’at sonra onlar da hissedar olsun diye Fahr-i Âlem Aleyhissalatü Vesselam bir hadis-i şerifiyle emretmiş olmasıdır. (Emirdağ Lahikası II, sayfa 246) 23....Bedir, Uhud muharebelerinin ehemmiyeti nev’inden... (Tarihçe-i Hayatı, sayfa 159) 24.Gazve-i Bedr’in ondört şehidinden birisi olan Muavviz İbn-i Afra’ Ebu Cehil ile döğüşürken, Ebu Cehil-i Lain, o kahramanın bir elini kesmiş. (Mektubat, sayfa 139)[/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Lahika Analizi
Kelime Analizi
Kelime Analizi 191: Enfal, Bedir
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst