Huseyni
Müdavim
Kerimov’un Risâle-i Nur’la savaşı
Özbekistan’ı Sovyet cumhuriyetine döndüren Kerimov rejiminin Risale-i Nur’la savaşı sürüyor. Şiddetin “ş”sine bulaşmayan ve bulaşanları da tenkit eden Risale-i Nur talebeleri terörist muamelesi görerek tutuklanıyor, zindana atılıyor.
29 Nisan’da yine mahkeme kuruldu, Risale-i Nur talebeleri 6 ila 10 yıl ağır hapis cezalarına çarptırıldı.
Cenab-ı Allah, neticesini hayreylesin. Bu mezalim son tahlilde Nur’a yarayacak inşaallah. Belki de Nur’un yükselmesi için Özbekistan’da da Medrese-i Yusufiye safhasından geçmek gerekiyor…
MAZLUMDER Genel Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu, Geçen Çarşamba günü, Ankara’daki Özbekistan Büyükelçiliği’nin önünde, konuyla ilgili bir açıklama yaptı:
“Özbekistan idarecileri insan hak ve özgürlüklerini tehdit olarak algıladıklarını uygulamaları ile göstermeye devam etmektedir. Özellikle son dönemde din özgürlüğü alanında çok ciddi ihlallerin yaşandığı tüm dünyanın bilgisi dahilindedir. Özbek Mahkemeleri tarafından artık insanlar inandıkları ve bir cemaat mensubu oldukları için mahkum edilmeye başlanmıştır.
Hiçbir şekilde şiddet çağrısı yapmayan ve dini makaleler yayınlayan dergi ve gazeteleri suç unsuru sayarak, Nur cemaati üyelerini tutuklayan Özbekistan rejimi, cemaatle ilişkisi olduğu öne sürülen bazı kişileri birkaç ay önce tutuklamış, geçtiğimiz hafta Buhara kentinde başlayan davada, cemaat üyeleri sözde ‘radikallikle’ suçlanırken, savcılık makamları ortaya hiçbir delil koyamamışlardır.
Tutuklular Özbekistan ceza yasasındaki İçtimai hayatın asayişlerine ve tertiplerine zarar veren makaleleri neşir etmek ve dağıtmak ve dini, ekstremistik (aşırılık), separatistik, fundamentalistik ve yasak olan cemaatleri kurmak onları yönetmek ve onlara iştirak etmek, maddelerine karşı gelmekle suçlanıyorlardı.
29 Nisan 2009 tarihinde yapılan son duruşmada adil yargılanma haklarından mahrum bir şekilde yargılanan 10 Risâle-i Nur Talebesinden bir tanesi 9 diğerleri ise 6 yıl hapis cezası almıştır. Özbekistan geçtiğimiz yıl yine Said-i Nursi’nin fikirlerine yer verdiği için iki gazeteyi kapatmış ve yazıları yazan gazetecileri ağır hapis cezasına çarptırmıştı.
Yetti İklim gazetesi sahibi Şevket İsmailov ve İrmoq dergisi genel yayın yönetmeni Davron Tojibayev, gazete ve dergilerinde Said-i Nursi’nin fikirlerine yer verdiği gerekçesiyle 8’er yıl ağır hapis cezasına çarptırılmıştı.
Özbekistan’daki Ezgulik isimli insan hakları örgütü, ülkede Nur cemaatine sempati duyan 50 kişinin tutuklandığını, tutuklananlara karşı hiçbir somut delil ortaya konmadığına dikkat çekmektedir.
Şiddetin her türlüsünü reddeden eserlerin bugün Özbekistan’da misyonerlik gerekçesiyle yasaklanmış olmasını manidar bulmaktayız.
Özbekistan’daki bu yasaktan dolayı birçok Özbek vatandaşın mahkemece hapis cezasına çaptırılmış olması ifade özgürlüğü , din ve vicdan özgürlüğünün açık ihlalidir. Bu ihlalin faili olan Özbekistan yönetimi uluslar arası mekanizmalarca uyarılmalı ve bu ihlalin yarattığı mağduriyetler derhal giderilmelidir.
MAZLUMDER Her sene hazırladığı Dünya insan hakları raporlarında Özbekistan’da gittikçe artan hak ihlallerinin olduğunu gözlemlemektedir. İfade özgürlüğü alanında yaşananlar kaygılarımızı her geçen gün daha da arttırmaktadır. Özbekistan büyükelçiliği ile 18 Mart 2009 tarihinde tutuklamalarla ilgili olarak yaptığımız görüşmede en temel ifade özgürlüklerinin bile tehlikeli bir faaliyet olarak görüldüğünü üzüntü ile gözlemlemiştik. Adil olmayan yargılamalarla verilen haksız ve ağır mahkumiyet kararları Özbekistan’da belki tüm dünyayı umursamadan verilebilir. Ancak Özbekistan’ın şu anda hukuku hiçe sayan bir dikta olduğunu da tüm dünyaya ispat eder.
MAZLUMDER kararı önceden verilmiş bu yargılamayı ve ifade özgürlüğüne karşı yapılan ağır saldırıları şiddetle kınamaktadır. T.C. hükümetinden Özbekistan ile ilişkilerini gözden geçirmesini istemektedir. Uluslararası kuruluşları bu tüm dünyayı hiçe sayan adil olmayan yargılamalar karşısında seslerini daha da yükseltmeye çağırmaktadır.
Baskıcı ve zalim yönetimler insanlığın adalet arayışı karşısında her geçen gün gerilerken Özbekistan’daki pervasız uygulama sahipleri tüm dünyayı şoke etmiştir. MAZLUMDER dünyanın neresinde olursa zulme uğrayan her dilden, dinden, ırktan insan ile dayanışma içinde olacağını ilan etmektedir. Zulmedenler zindanlarını mazlumlar için hazırlasa da karanlığın asıl ev sahiplerinin zalimler olduğu açıktır.”
Mahkum kardeşlerimize ve onların ailelerine, yakınlarına, gönüldaşlarına sabır diliyoruz.
Allah yâr ve yardımcıları olsun.
Allah yâr ve yardımcıları olsun.
Yeni Şafak, 9.5.2009
Hakan Albayrak
10.05.2009
Basından Seçmeler/Yeniasya
Hakan Albayrak
10.05.2009
Basından Seçmeler/Yeniasya
Bu vesileyle kardeşlerimiz için tekrar dualarınızı rica ediyoruz.