Konuya cevap cer

Murat İNCEİMAMOĞLU

irfanmektebi


 


Alman filozoflardan Johan Jacob Reisig (bazı Arapça eski eserleri basan bir kimse) diyor ki: 


“Biraz Arapça öğrenen bazı kimseler, Kur’ân ile istihzaya kalkışıyor. Fakat bunlar Kur’ân’ın te’sirli, fasih ve inananları elektrikleyen okunuşunu dinlemiş olsalar, Hazret-i Peygamber’in Ashâbına Kur’ân anlatırken kullandığı, akıllara hayret verici lisanı duysalar, Allah’ın huzurunda secdeye kapanırlar ve hepsi de “Ya Resûlallah! Bizim elimizden tut ve bizi senin ümmetine dahil olmak şerefinden mahrum etme, derlerdi.”




İngiliz bilginlerinden H. Leider, Müslümanların bugünkü medeniyet üzerindeki etkilerinden bahsederken der ki: 


“İslam çocukları tahsillerine Kur’ân ile başlıyorlardı. Çünkü Kur’ân bütün din ve dünya faziletlerinin kaynağıdır. Fakat bu mekteplerin yanlarında yine Kur’ân’ın ilhamıyla felsefe ve hikmet dersleri okunan medreseler vardı, sonradan bu medreseler üniversite olmuştur. Bundan dolayıdır ki, Afrika’nın o zamanlar dünyanın en karanlık noktası denen köşeleri, maddî terakkîler itibariyle, çağdaşı olan Avrupa ülkelerinden çok yüksek bulunuyordu.”







Peygamberimizin en büyük mûcizesi olan Kur’ân-ı Kerîm sadece Müslümanların değil başka din tâbilerinin de tasdik ve takdirini görmüştür. Kur’ân bütün insanlığa gönderildiği için tesiri de bu ölçüde geniş olmuştur.

İslâm dinine girmeyen bazı mütefekkirler, Kur’ân’ın semavî bir kitap olduğunu bazıları da insanlar için bir ahlâk kitabı, bir terbiye kitabı olduğunu kabul etmişlerdir. Üzerindeki ortak görüş ise Kur’ân dünyada tesiri en fazla olan, en fazla okunan bir din kitabıdır.

 

Aşağıda bir kısım Avrupalı müsteşrikler, din adamları, Asyalı düşünür ve devlet adamları ile ansiklopedi ve gazetelerde Kur’ân lehine yazılan yazı ve görüşlere yer verilmiştir:


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst