Hersiniyen
Well-known member
MEKSİKA'DA OSMANLI SAAT KULESİ
Yıl 1909. İstanbul'dan binlerce kilometre uzaktaki Aztekler'in yurdu, yakın
zamanda çalkantılı bir devrime sahne olmuş ve ülke dökülen onca kanın
ardından kısmen de olsa istikrarlı bir siyasal düzene geçmiştir. Emiliano
Zapata ve Pancho Villa adlı iki halk kahramanının ünlerinin yavaş yavaş
yayıldığı bu dönemde, Sultan Reşad Meksika'ya bir selam göndermek
gerektiğini düşünür. Ardından da saraya bağlı mühendis grubuna "Meksika
halkı ile Osmanlı halkının dostluğunu simgeleyecek kalıcı bir armağan
hazırlamaları" yönünde talimat verir. Mühendisler de bu emir üzerine, birkaç
aylık bir çalışmanın ardından, çağdaş Osmanlı mimarisinin esintilerini
taşıyan, eski Türkçe kadranlı ve dış yüzeyi İznik çinileriyle kaplı bir kent
saati imal ederler.
Mexico City kentinin en işlek caddelerinden birinde, gövdesi İznik
çinileriyle kaplı zarif bir saat kulesi yükseliyor. Bu anıtın üzerinde yer
alan plaket ise Türk toplumu olarak "özgüven duygusu" açısından nereden
nereye geldiğimizin acıklı bir kanıtını oluşturuyor.
"La Colona Otomana a Mexico. Septembre de 1910."
(Osmanlı Devleti'nden Meksika'ya. Eylül 1910)
Bolivar Caddesi'nin tam kavşak noktasında Meksika’lılara 92 yıldır zamanı
gösteren Osmanlı saatinin mekanizması tıkır tıkır işliyor. Ancak, aynı şeyi
anıtı kaplayan İznik çinileri için söyleyebilmek mümkün değil. Çiniler, bir
asra yakın sürede oldukça zarar görmüş. Çini tamirinden anlamayan
Meksikalılar Türklerin bu çinileri onarmasını bekliyor.
Yıl 1909. İstanbul'dan binlerce kilometre uzaktaki Aztekler'in yurdu, yakın
zamanda çalkantılı bir devrime sahne olmuş ve ülke dökülen onca kanın
ardından kısmen de olsa istikrarlı bir siyasal düzene geçmiştir. Emiliano
Zapata ve Pancho Villa adlı iki halk kahramanının ünlerinin yavaş yavaş
yayıldığı bu dönemde, Sultan Reşad Meksika'ya bir selam göndermek
gerektiğini düşünür. Ardından da saraya bağlı mühendis grubuna "Meksika
halkı ile Osmanlı halkının dostluğunu simgeleyecek kalıcı bir armağan
hazırlamaları" yönünde talimat verir. Mühendisler de bu emir üzerine, birkaç
aylık bir çalışmanın ardından, çağdaş Osmanlı mimarisinin esintilerini
taşıyan, eski Türkçe kadranlı ve dış yüzeyi İznik çinileriyle kaplı bir kent
saati imal ederler.
Mexico City kentinin en işlek caddelerinden birinde, gövdesi İznik
çinileriyle kaplı zarif bir saat kulesi yükseliyor. Bu anıtın üzerinde yer
alan plaket ise Türk toplumu olarak "özgüven duygusu" açısından nereden
nereye geldiğimizin acıklı bir kanıtını oluşturuyor.
"La Colona Otomana a Mexico. Septembre de 1910."
(Osmanlı Devleti'nden Meksika'ya. Eylül 1910)
Bolivar Caddesi'nin tam kavşak noktasında Meksika’lılara 92 yıldır zamanı
gösteren Osmanlı saatinin mekanizması tıkır tıkır işliyor. Ancak, aynı şeyi
anıtı kaplayan İznik çinileri için söyleyebilmek mümkün değil. Çiniler, bir
asra yakın sürede oldukça zarar görmüş. Çini tamirinden anlamayan
Meksikalılar Türklerin bu çinileri onarmasını bekliyor.