Cevap: 9. Ders: Eserin Kemali Müessirin Kemalini Gösterir..
[NOT]ON ÜÇÜNCÜ LEM’A: Arkadaş! Zerrelerden tut, seyyarelere kadar ve nakışlardan şemslere varıncaya kadar herşey, zâtında, hakikatinde sabit olan acz ve fakrın lisan-ı haliyle Sâniin vücub-u vücudunu ilân eder.[/NOT]
Canlı cansız herşeyde, yaratılış itibari ile acz ve fakr hakikati hükmediyor. Ve bu
yönüyle mevcudat, bir Saniinin var olduğunu ve aynı zamanda Saniinin yani
Sanatkarının tek olduğunu lisanı halleriyle söylüyorlar. Çünkü eser müessirsiz,
sanat sanatkarsız olmaz. Ve bütün mevcudatın acz ve fakrlarına istinaden, şefkatli
bir Zat tarafından terbiye edildiklerine şahit oluyoruz.
Mesela rızka muhtaç bütün yavruların rızkının, en temiz ve en gıdalı şekilde, o
yavrulara en muhtaç olduğu bir zamanda verilmesi faaliyeti, mutlak Rahim bir Zatın
varlığını ve dahi birliğini gerekli kılıyor. Çünkü bütün mevcudatta sistem aynı şekilde
işliyor. Demek bir elden çıkıyor. Farklı eller karışsa farklı neticeler ortaya çıkacak.
Demek Halık bir, Rezzak birdir.
Acz ve fakr gerçeğine binaen, sadece rızıklandırma faaliyeti bile, Halıkımızın var ve
bir olduğunu ispat etmeye kafi iken, bu hakikati sebeplere, tabiata veya kendi kendine
olma palavrasına, tesadüflere verenler, bu davalarını ispat etmek durumundalar.
Ki Üstad Hazretleri o asılsız iddiaları, Tabiat Risalesinde ve sair bir çok risalede tam
olarak çürütmüş ve kökünden kesmiştir. Tabiiyyunların ve maddiyyunların öne sürdüğü
bu iddiaları, Tabiat Risalesinden okuyalım inşaallah.
[TAVSIYE]Birincisi: Evcedethu’l-esbab, yani, “Esbab bu şeyi icad ediyor.”
İkincisi: Teşekkele binefsihî, yani, “Kendi kendine teşekkül ediyor, oluyor, bitiyor.”
Üçüncüsü: İktezathu’t-tabiat, yani, “Tabiîdir, tabiat iktiza edip icad ediyor.”
[/TAVSIYE]