Nişanlı mısınız? Öyleyse buyurun
Nişanlılık evlilik öncesi yaşanan, evliliğe çok fazla katkıları olmakla birlikte birtakım stresli durumların yaşandığı bir süreçtir Bu süreçte yaşanan gerilim ne kadar az olursa evliliğe başlangıç bir o kadar kolay ve güzel olur Bu dönemde yaşanan en büyük sorun ‘acaba doğru bir karar mı verdim?’ sorusuyla başlar Bu sorunun akabinde taraflar birbirlerinin hemen her davranışını veya tepkisini inceleme, sonrasında da eleştirme zorunluluğu yaşıyorlarmışçasına negatif bakış açısı geliştirmeye başlarlar Örneğin, aslında çok mutmain bir biçimde evliliğe onay verdiği muhatabının gerek fiziksel durumundan ve gerekse gülüşü, oturuşu, mimikleri gibi tepkilerinden rahatsız olma gibi durumlar baş göstermeye başlar Hatta kimi zaman başlangıçta problem olmayan meseleler (iş durumlarından dolayı çok seyrek görüşme imkanları gibi) evlilik yaklaştıkça yaşanan gerilimden dolayı problemmiş gibi görünüp tarafları gereksiz bir stres durumuna sürüklemektedir Peki öyleyse bu tarz düşünceler niçin insan beynini kemirir ve bunun çözümü nedir? Nişanlılık dönemi evliliğe en yakın olunan süreç olması hasebiyle son kararların alınacağı ve sanki sonrasında asla geri dönüşün yaşanamayacağı dönemmiş gibi algılanır Bu sebeple taraflar birbirlerini tam anlamıyla benimseyemezler Çiftler birbirlerini duygusal anlamda ne kadar severlerse sevsinler hep “karşı taraf” psikolojisi yaşanır Bu düşünce, tarafları gerilime sürükler Bütün bunlardan dolayı nişanlı çiftler kendilerini rahatsız eden mevzu her ne ise bunu muhatapları ile paylaşmalı ve gereksiz takıntılı düşüncelerden sıyrılmaya çalışmalıdırlar Unutmayın ki her sorunun mutlaka bir cevabı vardır Muhatabınız ile ilgili sorunları tek başınıza çözmeye çalışırsanız çok vakit kaybedersiniz
YASEMİN YALÇIN AKTOSUN
Ailem Dergisi
Sayı:58