Okul Öncesi Çocuğun Dinî Gelişim Özellikleri - 1

Ezeli_Nur

Member
Din eğitimi, çocuğa sadece ihtiyacı olan dinî bilgileri aktarıp öğretme ve onları zihnine yerleştirme ameliyesi değildir. İslâm'ın, insanı ulaştırmak istediği nihai hedef, iman, ahlâk ve davranış olgunluğu ile beraber, ahiret mutluluğu da olduğuna göre, bilginin, bu seviyeye ulaşmada sadece temel bir araç olduğu rahatlıkla görülecektir.

Şu anda okullarımızdaki Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Dersleri 4. sınıftan itibaren başladığına göre, doğumdan itibaren çocuğu sarması gerektiğini düşündüğümüz dinî değerlerin hemen hemen tek taşıyıcısı anne ve baba olmaktadır diyebiliriz.

Okul öncesi çağda, çocuğa göre Allah (cc), peygamber ve melek gibi kavramlar henüz örtülü olsa da o, bunların üzerindeki sır perdesinin kalkmasını ister ve kendine göre sorular sorarak merakını gidermeye çalışır. Bu çağda çocuğun dinî nitelikli ilgi ve merakının rasgele, gelişigüzel bir şekilde cevaplandırılması veya cevapsız bırakılması, büyüdüklerinde bu çocukların bazı ruhi boşluklar duymalarına sebep olacaktır. Dolayısı ile, küçük yaşlarda bireyin kişiliğinde meydana gelecek manevi boşlukları ileride kapatmaya çalışmak ise ya çok zor ya da büsbütün imkansız hale gelebilecektir.

Rasûlüllah (sas): "Şüphesiz sizler Kıyamet Günü isimlerinizle, babalarınızın isimleri ile çağrılacaksınız. O halde güzel isimler koyunuz." buyurmaktadır. (Ebu Davut, Edeb,70) Bu hadis­i şeriften hareketle diyebiliriz ki din eğitimi faaliyeti daha çocuğun ilk günlerinde bu şekilde başlatılmış olmaktadır. İleriki günlerde ise içinde Allah (cc) sözünün geçtiği "Maşaallah, Allah bağışlasın, Allah'a emanet ol, Allah'a ısmarladık" vb. gibi sözler ve dualar, çocuğun sürekli bu söze muhatap olmasına imkan tanıyacak ve olumlu etkilenmeler meydana gelmiş olacaktır.
 
Üst