Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
On Birinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 247873" data-attributes="member: 1"><p><strong>Onbirinci Söz - Sayfa 183</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"><em>Hamisen: </em>Mistar-ı kader üstünde kalem-i kudretiyle yazılan mektubât-ı Rabbâniyeyi mütalâa makamında tefekkür ve istihsan vazifesine başladılar.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><em>Sadisen:</em> Eşyanın yaratılışında ve masnuatın san’atındaki lâtif incelik ve nazenin güzellikleri temâşâ ile tenzih makamında, Fâtır-ı Zülcelâl, Sâni-i Zülcemâllerine muhabbet ve iştiyak vazifesine girdiler.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Demek, kâinata ve âsâra bakıp, gaibâne muamele-i ubûdiyetle mezkûr makamatta mezkûr vezâifi eda ettikten sonra, Sâni-i Hakîmin dahi muamelesine ve ef’âline bakmak derecesine çıktılar ki, hazırâne bir muamele suretinde evvelâ Hâlık-ı Zülcelâlin kendi san’atının mucizeleriyle kendini zîşuura tanıttırmasına karşı hayret içinde bir marifet ile mukabele ederek</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">سُبْحَانَكَ مَا عَرَفْناَكَ حَقَّ مَعْرِفَتِكَ </span></span>dediler. “Senin tarif edicilerin, bütün masnuatındaki mu’cizelerindir.”</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Sonra, o Rahmân’ın, kendi rahmetinin güzel meyveleriyle kendini sevdirmesine karşı, muhabbet ve aşk ile mukabele edip <strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />2</u></strong> <span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَاِيَّاكَ نَسْتَعِينُ </span></span>dediler.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Sonra, o Mün’im-i Hakikînin, tatlı nimetleriyle terahhum ve şefkatini göstermesine karşı, şükür ve hamd ile mukabele ettiler, dediler:</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'"><span style="font-family: 'Trebuchet MS'"><span style="font-size: 22px">سُبْحَانَكَ وَبِحَمْدِكَ</span></span> <strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />3</u></strong> “Senin hak şükrünü nasıl eda edebiliriz? Sen öyle şükre lâyık bir meşkûrsun ki, bütün kâinata serilmiş bütün ihsânâtın açık lisan-ı hâlleri,</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Ey Rabbimiz! Seni bütün noksan sıfatlardan tenzih ederiz. Seni hakkıyla tanıyamadık.” El-Münâvî, <em>Feyzu’l-Kadîr</em> 2:410; Mer’î b. Yûsuf; <em>Ekâvîlü’s-Sikât </em>s. 45.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-2</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> “Yalnız Sana ibadet eder ve yalnız Senden yardım dileriz.” Fâtiha Sûresi, 1:5.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-3</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> Bu ifade pekçok hadiste geçmektedir: <em>Müslim</em>, salât 218; <em>Ebû</em> <em>Dâvûd</em>, edeb 98; <em>Nesâî,</em> iftitâh 17; <em>Müsned</em> 6:77,151.</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Fâtır-ı Zülcelâl</strong>: sonsuz haşmet sahibi olan ve herşeyi benzersiz üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-l-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Hâlık-ı Zülcelâl</strong>: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi ve herşeyin yaratıcısı olan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; ẕü; c-l-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Mün’im-i Hakikî</strong>: gerçek nimet verici olan Allah (bk. n-a-m; ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Rahmân</strong>: rahmet ve şefkati sınırsız olan Allah (bk. r-ḥ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni-i Hakîm</strong>: herşeyi hikmetle ve san’atlı bir şekilde yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni-i Zülcemâl</strong>: sonsuz güzellik sahibi olan ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-m-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>eda etmek</strong>: yerine getirmek</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ef’âl</strong>: fiiller, işler (bk. f-a-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>evvelâ</strong>: ilk olarak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>eşya</strong>: varlıklar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>gaibâne</strong>: yüzyüze olmadan, gaybî olarak (bk. ğ-y-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hak</strong>: doğru, gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hamd</strong>: övgü ve teşekkür (bk. ḥ-m-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hamisen</strong>: beşinci olarak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hazırâne muamele</strong>: yüz yüze, karşılıklı muamele</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihsânât</strong>: ihsanlar, ikramlar, bağışlar (bk. ḥ-s-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>istihsan</strong>: beğenme, güzel bulma (bk. ḥ-s-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>iştiyak</strong>: şiddetli arzu ve istek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kalem-i kudret</strong>: varlıkların ve olayların düzenli olarak vücuda gelişinde bir kalem gibi eserini gösteren İlâhî güç (bk. ḳ-d-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lisan-ı hâl</strong>: hal ve beden dili</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>lâtif</strong>: ince, güzel (bk. l-ṭ-f)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>makamat</strong>: makamlar, yerler</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>marifet</strong>: Allah’ı bilme ve tanıma (bk. a-r-f)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>masnuat</strong>: san’at eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mektubât-ı Rabbâniye</strong>: şuur sahiplerine hitap eden birer mektup gibi anlamlı şekilde yaratılmış varlıklar (bk. k-t-b; r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mezkûr</strong>: sözü geçen</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>meşkûr</strong>: kendisine şükredilen (bk. ş-k-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mistar-ı kader</strong>: kader şablonu (bk. ḳ-d-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muamele-i ubûdiyet</strong>: kulluğa ait davranışlar (bk. a-b-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>muhabbet</strong>: sevgi (bk. ḥ-b-b)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mukabele etmek</strong>: karşılık vermek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mu’cize</strong>: bir benzerini yapma konusunda başkalarını âciz bırakan olağanüstü şey (bk. a-c-z)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mütalâa</strong>: inceleme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nazenin</strong>: pek ince ve değerli</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>rahmet</strong>: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sadisen</strong>: altıncı olarak</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>suret</strong>: şekil (bk. ṣ-v-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tarif edici</strong>: tanıtıcı (bk. a-r-f)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tefekkür</strong>: düşünme (bk. f-k-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>temâşâ</strong>: seyretme</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tenzih</strong>: eksik ve çirkinliklerden arınmış tutma (bk. n-z-h)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>terahhum</strong>: şefkat ve merhamet gösterme (bk. r-ḥ-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vezâif</strong>: görevler</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>zîşuur</strong>: şuurlu, bilinçli (bk. ẕî; ş-a-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âsâr</strong>: eserler</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 247873, member: 1"] [b]Onbirinci Söz - Sayfa 183[/b] [FONT=Tahoma][I]Hamisen: [/I]Mistar-ı kader üstünde kalem-i kudretiyle yazılan mektubât-ı Rabbâniyeyi mütalâa makamında tefekkür ve istihsan vazifesine başladılar. [/FONT] [FONT=Tahoma][I]Sadisen:[/I] Eşyanın yaratılışında ve masnuatın san’atındaki lâtif incelik ve nazenin güzellikleri temâşâ ile tenzih makamında, Fâtır-ı Zülcelâl, Sâni-i Zülcemâllerine muhabbet ve iştiyak vazifesine girdiler. [/FONT] [FONT=Tahoma]Demek, kâinata ve âsâra bakıp, gaibâne muamele-i ubûdiyetle mezkûr makamatta mezkûr vezâifi eda ettikten sonra, Sâni-i Hakîmin dahi muamelesine ve ef’âline bakmak derecesine çıktılar ki, hazırâne bir muamele suretinde evvelâ Hâlık-ı Zülcelâlin kendi san’atının mucizeleriyle kendini zîşuura tanıttırmasına karşı hayret içinde bir marifet ile mukabele ederek [/FONT] [FONT=Tahoma][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B] [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]سُبْحَانَكَ مَا عَرَفْناَكَ حَقَّ مَعْرِفَتِكَ [/SIZE][/FONT]dediler. “Senin tarif edicilerin, bütün masnuatındaki mu’cizelerindir.” [/FONT] [FONT=Tahoma]Sonra, o Rahmân’ın, kendi rahmetinin güzel meyveleriyle kendini sevdirmesine karşı, muhabbet ve aşk ile mukabele edip [B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]2[/U][/B] [FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَاِيَّاكَ نَسْتَعِينُ [/SIZE][/FONT]dediler. [/FONT] [FONT=Tahoma]Sonra, o Mün’im-i Hakikînin, tatlı nimetleriyle terahhum ve şefkatini göstermesine karşı, şükür ve hamd ile mukabele ettiler, dediler: [/FONT] [FONT=Tahoma][FONT=Trebuchet MS][SIZE=6]سُبْحَانَكَ وَبِحَمْدِكَ[/SIZE][/FONT] [B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]3[/U][/B] “Senin hak şükrünü nasıl eda edebiliriz? Sen öyle şükre lâyık bir meşkûrsun ki, bütün kâinata serilmiş bütün ihsânâtın açık lisan-ı hâlleri, [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma] Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] “Ey Rabbimiz! Seni bütün noksan sıfatlardan tenzih ederiz. Seni hakkıyla tanıyamadık.” El-Münâvî, [I]Feyzu’l-Kadîr[/I] 2:410; Mer’î b. Yûsuf; [I]Ekâvîlü’s-Sikât [/I]s. 45. Dipnot-2[/FONT] [FONT=Tahoma] “Yalnız Sana ibadet eder ve yalnız Senden yardım dileriz.” Fâtiha Sûresi, 1:5. Dipnot-3[/FONT] [FONT=Tahoma] Bu ifade pekçok hadiste geçmektedir: [I]Müslim[/I], salât 218; [I]Ebû[/I] [I]Dâvûd[/I], edeb 98; [I]Nesâî,[/I] iftitâh 17; [I]Müsned[/I] 6:77,151.[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Fâtır-ı Zülcelâl[/B]: sonsuz haşmet sahibi olan ve herşeyi benzersiz üstün sanatıyla yaratan Allah (bk. f-ṭ-r; ẕü; c-l-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Hâlık-ı Zülcelâl[/B]: sonsuz haşmet ve yücelik sahibi ve herşeyin yaratıcısı olan Allah (bk. ḫ-l-ḳ; ẕü; c-l-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Mün’im-i Hakikî[/B]: gerçek nimet verici olan Allah (bk. n-a-m; ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Rahmân[/B]: rahmet ve şefkati sınırsız olan Allah (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni-i Hakîm[/B]: herşeyi hikmetle ve san’atlı bir şekilde yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ḥ-k-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni-i Zülcemâl[/B]: sonsuz güzellik sahibi olan ve herşeyi san’atla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a; ẕü; c-m-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]eda etmek[/B]: yerine getirmek[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ef’âl[/B]: fiiller, işler (bk. f-a-l)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]evvelâ[/B]: ilk olarak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]eşya[/B]: varlıklar[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]gaibâne[/B]: yüzyüze olmadan, gaybî olarak (bk. ğ-y-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hak[/B]: doğru, gerçek (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hamd[/B]: övgü ve teşekkür (bk. ḥ-m-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hamisen[/B]: beşinci olarak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hazırâne muamele[/B]: yüz yüze, karşılıklı muamele[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ihsânât[/B]: ihsanlar, ikramlar, bağışlar (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]istihsan[/B]: beğenme, güzel bulma (bk. ḥ-s-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]iştiyak[/B]: şiddetli arzu ve istek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]kalem-i kudret[/B]: varlıkların ve olayların düzenli olarak vücuda gelişinde bir kalem gibi eserini gösteren İlâhî güç (bk. ḳ-d-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]lisan-ı hâl[/B]: hal ve beden dili[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]lâtif[/B]: ince, güzel (bk. l-ṭ-f)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]makamat[/B]: makamlar, yerler[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]marifet[/B]: Allah’ı bilme ve tanıma (bk. a-r-f)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]masnuat[/B]: san’at eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mektubât-ı Rabbâniye[/B]: şuur sahiplerine hitap eden birer mektup gibi anlamlı şekilde yaratılmış varlıklar (bk. k-t-b; r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mezkûr[/B]: sözü geçen[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]meşkûr[/B]: kendisine şükredilen (bk. ş-k-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mistar-ı kader[/B]: kader şablonu (bk. ḳ-d-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]muamele-i ubûdiyet[/B]: kulluğa ait davranışlar (bk. a-b-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]muhabbet[/B]: sevgi (bk. ḥ-b-b)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mukabele etmek[/B]: karşılık vermek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mu’cize[/B]: bir benzerini yapma konusunda başkalarını âciz bırakan olağanüstü şey (bk. a-c-z)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mütalâa[/B]: inceleme[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nazenin[/B]: pek ince ve değerli[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]rahmet[/B]: şefkat, merhamet (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sadisen[/B]: altıncı olarak[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]suret[/B]: şekil (bk. ṣ-v-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tarif edici[/B]: tanıtıcı (bk. a-r-f)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tefekkür[/B]: düşünme (bk. f-k-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]temâşâ[/B]: seyretme[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tenzih[/B]: eksik ve çirkinliklerden arınmış tutma (bk. n-z-h)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]terahhum[/B]: şefkat ve merhamet gösterme (bk. r-ḥ-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vezâif[/B]: görevler[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]zîşuur[/B]: şuurlu, bilinçli (bk. ẕî; ş-a-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âsâr[/B]: eserler[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
On Birinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst