Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 247494" data-attributes="member: 1"><p><strong>Onuncu Söz - Mukaddime - Sekizinci Hakikat - Sayfa 123</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Hiç mümkün müdür ki, Alîm-i Mutlak ve Kadîr-i Mutlak olan şu masnuatın Sânii, bütün enbiyanın tevatürle haber verdikleri ve bütün sıddıkîn ve evliyanın icmâ ile şehadet ettikleri mükerrer vaad ve vaîd-i İlâhîsini yerine getirmeyip—hâşâ—acz ve cehlini göstersin? Halbuki, vaad ve vaîdinde bulunduğu emirler, kudretine hiç ağır gelmez. Pek hafif ve pek kolay; geçmiş baharın hesapsız mevcudatını gelecek baharda kısmen aynen,<strong><u><strong><u>HAŞİYE-1</u></strong></u></strong> kısmen mislen<strong><u><strong><u>HAŞİYE-2</u></strong></u></strong> iadesi kadar kolaydır. İfa-yı vaad ise, hem bize, hem herşeye, hem kendisine, hem saltanat-ı Rububiyetine pek çok lâzımdır. Hulfü’l-vaad ise, hem izzet-i iktidarına zıttır, hem ihata-i ilmiyesine münafidir. Zira, hulfü’l-vaad ya cehilden, ya aczden gelir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Ey münkir! Bilir misin ki, küfür ve inkârınla ne kadar ahmakça bir cinayet işliyorsun ki, kendi yalancı vehmini, hezeyancı aklını, aldatıcı nefsini tasdik edip, hiçbir vech ile hulf ve hilâfa mecburiyeti olmayan ve hiçbir vech ile hilâf Onun izzetine ve haysiyetine yakışmayan ve bütün görünen şeyler ve işler sıdkına ve hakkaniyetine şehadet eden bir Zâtı tekzip ediyorsun! Nihayetsiz küçüklük içinde nihayetsiz büyük cinayet işliyorsun. Elbette ebedî, büyük cezaya müstehak olursun. “Bazı ehl-i Cehennemin bir dişi, dağ kadar olması,”<strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong> cinayetinin büyüklüğüne bir mikyas olarak haber verilmiş. Misalin şu yolcuya benzer ki, güneşin ziyasından gözünü kapar, kafası içindeki hayaline bakar. Vehmi, bir yıldız böceği gibi, kafa fenerinin ışığıyla dehşetli yolunu tenvir etmek istiyor.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Madem şu mevcudat hak söyleyen sadık kelimeleri, şu hâdisât-ı kâinat doğru söyleyen nâtık âyetleri olan Cenâb-ı Hak vaad etmiş. Elbette yapacaktır. Bir Mahkeme-i Kübrâ açacaktır. Bir saadet-i uzmâ verecektir.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span>[NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'">Haşiye-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Ağaç ve otların kökleri gibi.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Haşiye-2</span> <span style="font-family: 'Tahoma'">Yapraklar, meyveler gibi.</span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'">Dipnot-1</span> <span style="font-family: 'Tahoma'"> bk. <em>Müslim</em>, Cennet: 44; <em>Tirmizi</em>, Cehennem: 3; <em>İbni Mâce</em>, Zühd: 38; <em>Müsned</em>, 2:26, 328, 3:29.</span>[/NOT]<span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span><span style="font-family: 'Tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'Tahoma'"></span> <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Alîm-i Mutlak</strong>: ilmi herşeyi kuşatan, sınırsız ilim sahibi Allah (bk. a-l-m; ṭ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Kadîr-i Mutlak</strong>: herşeye gücü yeten, sınırsız güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ṭ-l-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Mahkeme-i Kübrâ</strong>: öldükten sonra âhirette Allah’ın huzurunda kurulacak olan büyük mahkeme (bk. ḥ-k-m; k-b-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>Sâni</strong>: herşeyi sanatla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>acz</strong>: acizlik, güçsüzlük (bk. a-c-z)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>cehl</strong>: cahillik, bilgisizlik</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ebedî</strong>: sonsuz (bk. e-b-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ehl-i Cehennem</strong>: Cehennem ehli</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>enbiya</strong>: peygamberler (bk. n-b-e)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>evliya</strong>: veliler, Allah dostları (bk. v-l-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hak</strong>: doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hakkaniyet</strong>: doğruluk (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haysiyet</strong>: itibar, şeref</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>haşiye</strong>: dipnot, açıklayıcı not</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hezeyancı</strong>: saçmalayan</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hilâf</strong>: yalan, cayma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hulf</strong>: verdiği sözü tutmama</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hulfü’l-vaad</strong>: verdiği sözden dönme (bk. v-a-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâdisât-ı kâinat</strong>: kâinatta meydana gelen olaylar (bk. k-v-n)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>hâşâ</strong>: asla, öyle değil</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>icma</strong>: fikir birliği (bk. c-m-a)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ifa-yı vaad</strong>: sözünü yerine getirmek (bk. v-a-d)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ihata-i ilmiye</strong>: Allah’ın herşeyi kuşatan ilmi (bk. a-l-m)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>izzet</strong>: şeref, yücelik (bk. a-z-z)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>izzet-i iktidar</strong>: herşeyi idaresi altında bulunduran Allah’ın izzet ve şerefi (bk. a-z-z; ḳ-d-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>kudret</strong>: güç, iktidar (bk. ḳ-d-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>küfür</strong>: inanmama, kabul etmeme (bk. k-f-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>masnuat</strong>: sanat eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mevcudat</strong>: varlıklar (bk. v-c-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mikyas</strong>: ölçek</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mislen</strong>: benzer olarak (bk. m-s̱-l)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>mükerrer</strong>: tekrar tekrar</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>münafi</strong>: zıt</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>münkir</strong>: inkâr eden (bk. n-k-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>müstehak</strong>: layık (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nefis</strong>: insanı maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>nâtık</strong>: konuşan</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saadet-i uzmâ</strong>: en büyük mutluluk (bk. a-ẓ-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sadık</strong>: dos doğru (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>saltanat-ı Rububiyet</strong>: Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. s-l-ṭ; r-b-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sıddıkîn</strong>: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>sıdk</strong>: doğruluk (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tasdik</strong>: doğrulama, onaylama (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tekzip etmek</strong>: yalanlamak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tenvir</strong>: nurlandırma, aydınlatma (bk. n-v-r)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>tevatür</strong>: çeşitli kanallardan gelen ve doğruluğu kesin olarak kanıtlanan haber</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vaad etmek</strong>: söz vermek (bk. v-a-d)</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vaad ve vaîd-i İlâhî</strong>: Cenab-ı Allah’ın mükafat için söz vermesi ve azapla korkutması (bk. v-a-d; e-l-h)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vecih</strong>: yön, şekil</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>vehm</strong>: kuruntu, zan</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>ziya</strong>: ışık</span></td><td><span style="font-family: 'Tahoma'"><strong>âyet</strong>: delil, Allah’ın varlığına işaret eden şey</span></td></tr></tbody></table></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 247494, member: 1"] [b]Onuncu Söz - Mukaddime - Sekizinci Hakikat - Sayfa 123[/b] [FONT=Tahoma]Hiç mümkün müdür ki, Alîm-i Mutlak ve Kadîr-i Mutlak olan şu masnuatın Sânii, bütün enbiyanın tevatürle haber verdikleri ve bütün sıddıkîn ve evliyanın icmâ ile şehadet ettikleri mükerrer vaad ve vaîd-i İlâhîsini yerine getirmeyip—hâşâ—acz ve cehlini göstersin? Halbuki, vaad ve vaîdinde bulunduğu emirler, kudretine hiç ağır gelmez. Pek hafif ve pek kolay; geçmiş baharın hesapsız mevcudatını gelecek baharda kısmen aynen,[B][U][B][U]HAŞİYE-1[/U][/B][/U][/B] kısmen mislen[B][U][B][U]HAŞİYE-2[/U][/B][/U][/B] iadesi kadar kolaydır. İfa-yı vaad ise, hem bize, hem herşeye, hem kendisine, hem saltanat-ı Rububiyetine pek çok lâzımdır. Hulfü’l-vaad ise, hem izzet-i iktidarına zıttır, hem ihata-i ilmiyesine münafidir. Zira, hulfü’l-vaad ya cehilden, ya aczden gelir. [/FONT] [FONT=Tahoma]Ey münkir! Bilir misin ki, küfür ve inkârınla ne kadar ahmakça bir cinayet işliyorsun ki, kendi yalancı vehmini, hezeyancı aklını, aldatıcı nefsini tasdik edip, hiçbir vech ile hulf ve hilâfa mecburiyeti olmayan ve hiçbir vech ile hilâf Onun izzetine ve haysiyetine yakışmayan ve bütün görünen şeyler ve işler sıdkına ve hakkaniyetine şehadet eden bir Zâtı tekzip ediyorsun! Nihayetsiz küçüklük içinde nihayetsiz büyük cinayet işliyorsun. Elbette ebedî, büyük cezaya müstehak olursun. “Bazı ehl-i Cehennemin bir dişi, dağ kadar olması,”[B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B] cinayetinin büyüklüğüne bir mikyas olarak haber verilmiş. Misalin şu yolcuya benzer ki, güneşin ziyasından gözünü kapar, kafası içindeki hayaline bakar. Vehmi, bir yıldız böceği gibi, kafa fenerinin ışığıyla dehşetli yolunu tenvir etmek istiyor. [/FONT] [FONT=Tahoma]Madem şu mevcudat hak söyleyen sadık kelimeleri, şu hâdisât-ı kâinat doğru söyleyen nâtık âyetleri olan Cenâb-ı Hak vaad etmiş. Elbette yapacaktır. Bir Mahkeme-i Kübrâ açacaktır. Bir saadet-i uzmâ verecektir. [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][NOT][FONT=Tahoma]Haşiye-1[/FONT] [FONT=Tahoma]Ağaç ve otların kökleri gibi. Haşiye-2[/FONT] [FONT=Tahoma]Yapraklar, meyveler gibi. Dipnot-1[/FONT] [FONT=Tahoma] bk. [I]Müslim[/I], Cennet: 44; [I]Tirmizi[/I], Cehennem: 3; [I]İbni Mâce[/I], Zühd: 38; [I]Müsned[/I], 2:26, 328, 3:29.[/FONT][/NOT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT][FONT=Tahoma] [/FONT] <table border="0" cellpadding="0" cellspacing="2"><tbody><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Alîm-i Mutlak[/B]: ilmi herşeyi kuşatan, sınırsız ilim sahibi Allah (bk. a-l-m; ṭ-l-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Kadîr-i Mutlak[/B]: herşeye gücü yeten, sınırsız güç ve kudret sahibi Allah (bk. ḳ-d-r; ṭ-l-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]Mahkeme-i Kübrâ[/B]: öldükten sonra âhirette Allah’ın huzurunda kurulacak olan büyük mahkeme (bk. ḥ-k-m; k-b-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]Sâni[/B]: herşeyi sanatla yaratan Allah (bk. ṣ-n-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]acz[/B]: acizlik, güçsüzlük (bk. a-c-z)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]cehl[/B]: cahillik, bilgisizlik[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ebedî[/B]: sonsuz (bk. e-b-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ehl-i Cehennem[/B]: Cehennem ehli[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]enbiya[/B]: peygamberler (bk. n-b-e)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]evliya[/B]: veliler, Allah dostları (bk. v-l-y)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hak[/B]: doğru (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hakkaniyet[/B]: doğruluk (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]haysiyet[/B]: itibar, şeref[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]haşiye[/B]: dipnot, açıklayıcı not[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hezeyancı[/B]: saçmalayan[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hilâf[/B]: yalan, cayma[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hulf[/B]: verdiği sözü tutmama[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hulfü’l-vaad[/B]: verdiği sözden dönme (bk. v-a-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]hâdisât-ı kâinat[/B]: kâinatta meydana gelen olaylar (bk. k-v-n)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]hâşâ[/B]: asla, öyle değil[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]icma[/B]: fikir birliği (bk. c-m-a)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]ifa-yı vaad[/B]: sözünü yerine getirmek (bk. v-a-d)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ihata-i ilmiye[/B]: Allah’ın herşeyi kuşatan ilmi (bk. a-l-m)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]izzet[/B]: şeref, yücelik (bk. a-z-z)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]izzet-i iktidar[/B]: herşeyi idaresi altında bulunduran Allah’ın izzet ve şerefi (bk. a-z-z; ḳ-d-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]kudret[/B]: güç, iktidar (bk. ḳ-d-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]küfür[/B]: inanmama, kabul etmeme (bk. k-f-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]masnuat[/B]: sanat eseri varlıklar (bk. ṣ-n-a)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mevcudat[/B]: varlıklar (bk. v-c-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mikyas[/B]: ölçek[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]mislen[/B]: benzer olarak (bk. m-s̱-l)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]mükerrer[/B]: tekrar tekrar[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]münafi[/B]: zıt[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]münkir[/B]: inkâr eden (bk. n-k-r)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]müstehak[/B]: layık (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]nefis[/B]: insanı maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]nâtık[/B]: konuşan[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saadet-i uzmâ[/B]: en büyük mutluluk (bk. a-ẓ-m)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sadık[/B]: dos doğru (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]saltanat-ı Rububiyet[/B]: Allah’ın herbir varlığa yaratılış gayelerine ulaşmaları için muhtaç olduğu şeyleri vermesi, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulundurması (bk. s-l-ṭ; r-b-b)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]sıddıkîn[/B]: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]sıdk[/B]: doğruluk (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tasdik[/B]: doğrulama, onaylama (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tekzip etmek[/B]: yalanlamak[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]tenvir[/B]: nurlandırma, aydınlatma (bk. n-v-r)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]tevatür[/B]: çeşitli kanallardan gelen ve doğruluğu kesin olarak kanıtlanan haber[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vaad etmek[/B]: söz vermek (bk. v-a-d)[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vaad ve vaîd-i İlâhî[/B]: Cenab-ı Allah’ın mükafat için söz vermesi ve azapla korkutması (bk. v-a-d; e-l-h)[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]vecih[/B]: yön, şekil[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]vehm[/B]: kuruntu, zan[/FONT]</td></tr><tr><td>[FONT=Tahoma][B]ziya[/B]: ışık[/FONT]</td><td>[FONT=Tahoma][B]âyet[/B]: delil, Allah’ın varlığına işaret eden şey[/FONT]</td></tr></tbody></table> [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Onuncu Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst