Risale-i Nur için, Kur'an’ın manevi bir mucizesidir,deniliyor.Ne demek istenmiştir?
(Risale-i Nur)
Belki, doğrudan doğruya Kur'ân-ı Hakimin bu zamanda bir nevi mucize-i maneviyesi olarak, rahmet-i İlahiye tarafından ihsan edilmiştir. O adam, binler arkadaşıyla beraber, o hediye-i Kur'aniyeye el atmışlar; her nasılsa birinci tercümanlık vazifesi ona düşmüş.(Sikke-i Tasdik-i Gaybi)
Üstad'ın, Risale-i Nur için, Kur'an’ın manevi bir mucizesi demesi, Risale-i Nur'a değil, Kur'an’a bir atıftır. Yani, mucize Kur'an’ın bir vasfıdır, Risale-i Nur bu mucizeyi izhar ve ispat ettiği için, onun ile vasıflanıyor. Yani Risale-i Nur bizzat değil, dolaylı yönden, mucizeyi izhar ediyor, onu da Kur'an namına yapıyor. Olsa olsa, Risale-i Nur'lardaki harikalar, keramet nevinden olabilir.
Risale-i Nur, Kur'an’a ince ve şeffaf bir ayna olduğu için, Kur'an’ın ışıkları bu aynada şaşaalı bir şekilde cevalan ediyor. Aynaya hasrı nazar edenler, ışığın aynadan kaynayıp geldiğini zannediyorlar. Halbuki ayna, sadece bir araç, bir vasıtadır, asıl kaynak ve menba Kur'an'dır.
Özet olarak; Kur'an’ın mucizeleri, Risale-i Nur'a keramet olarak yansımıştır, bu kerametlerdeki meziyetlerin aslı ve özü ise; Kur'an’a aittir. Bu yüzden Üstad, Kur'an’ın manevi bir mucizesi demektedir, yoksa direkt olarak Risale-i Nur'a mucize demek, sakıncalı ve yanlıştır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale-i Nur
(Risale-i Nur)
Belki, doğrudan doğruya Kur'ân-ı Hakimin bu zamanda bir nevi mucize-i maneviyesi olarak, rahmet-i İlahiye tarafından ihsan edilmiştir. O adam, binler arkadaşıyla beraber, o hediye-i Kur'aniyeye el atmışlar; her nasılsa birinci tercümanlık vazifesi ona düşmüş.(Sikke-i Tasdik-i Gaybi)
Üstad'ın, Risale-i Nur için, Kur'an’ın manevi bir mucizesi demesi, Risale-i Nur'a değil, Kur'an’a bir atıftır. Yani, mucize Kur'an’ın bir vasfıdır, Risale-i Nur bu mucizeyi izhar ve ispat ettiği için, onun ile vasıflanıyor. Yani Risale-i Nur bizzat değil, dolaylı yönden, mucizeyi izhar ediyor, onu da Kur'an namına yapıyor. Olsa olsa, Risale-i Nur'lardaki harikalar, keramet nevinden olabilir.
Risale-i Nur, Kur'an’a ince ve şeffaf bir ayna olduğu için, Kur'an’ın ışıkları bu aynada şaşaalı bir şekilde cevalan ediyor. Aynaya hasrı nazar edenler, ışığın aynadan kaynayıp geldiğini zannediyorlar. Halbuki ayna, sadece bir araç, bir vasıtadır, asıl kaynak ve menba Kur'an'dır.
Özet olarak; Kur'an’ın mucizeleri, Risale-i Nur'a keramet olarak yansımıştır, bu kerametlerdeki meziyetlerin aslı ve özü ise; Kur'an’a aittir. Bu yüzden Üstad, Kur'an’ın manevi bir mucizesi demektedir, yoksa direkt olarak Risale-i Nur'a mucize demek, sakıncalı ve yanlıştır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale-i Nur