Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Sadeleştirme Analizi - Sekizinci Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Huseyni" data-source="post: 432752" data-attributes="member: 27"><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #000000">Otuz ikinci cümle:</span><span style="color: #0000ff"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #0000ff"></span><span style="color: #000000"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #000000"></span>Şimdi bunun <span style="color: #ff0000">kalbi ve ruh ve aklı şu elîm vaziyetten gizli feryad ü figan ettikleri halde,</span> <span style="color: #008000">nefs-i emmâresi, güya birşey yokmuş gibi tecâhül edip, ruh ve kalbin ağlamasından kulağını kapayıp,</span> <span style="color: #800080">kendi kendini aldatarak,</span> <span style="color: #0000ff">bir bahçede bulunuyor gibi, o ağacın meyvelerini yemeye başladı. </span><span style="color: #000000">O.M.</span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #ff0000">Kalbi, ruhu ve aklı şu elemli vaziyetten içten içe feryat ettiği halde,</span> <span style="color: #008000">nefs-i emmaresi, güya bir şey yokmuş gibi bilmezden gelerek ruhunun ve kalbinin ağlamasına kulağını tıkayıp</span> <span style="color: #800080">kendini aldattı,</span> <span style="color: #0000ff">adam sanki bir bahçedeymişçesine o ağacın meyvelerini yemeye başladı. </span><span style="color: #000000">S.M.</span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">Bu uzun cümlede, anlaşılamayacak tek bir kelime <strong>"tecâhül"</strong> kelimesidir. Bunun dışındaki <strong>"elîm, feryad ü figan ve nefs-i emmâre"</strong> kelime ve terkibleri çok kullanılmasa da bilinen kelimelerdir. Buna rağmen cümlenin hemen her tarafı değiştirilmiş, tahrif edilmiştir.</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">1. Baştaki<strong> "şimdi bunun" </strong>kısmı kaldırılmış. Daha önce de bu değişikliğin tersine şahit olmuştuk. İşte tahrifçilerin keyfen bu işi yaptıklarına bir delil daha. Yirmi üçüncü, yirmi dördüncü ve yirmi beşinci cümleleri hatırlayalım..</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="font-size: 10px"><span style="color: #000000">Yirmi üçüncü ve yirmi dördüncü cümle:</span></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="font-size: 10px"><span style="color: #000000"></span></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="font-size: 10px"><span style="color: #000000"></span></span><span style="color: #000000"><span style="font-size: 10px">"Başını kaldırmış, otuz arşın yukarıdaki ayağına takarrüp etmiş. Ağzı kuyu ağzı gibi geniştir." </span>O.M.</span><span style="color: #008000"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #008000"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #008000"></span><span style="color: #000000">"Ağzı, kuyu ağzı gibi geniş olan o ejderha başını kaldırmış, </span><span style="color: #ff0000">adamın </span><span style="color: #000000">otuz arşın yukarıdaki ayağına yaklaşmıştı."</span> <span style="color: #000000">S.M.</span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong>Yirmi beşinci cümle: </strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #000000"><span style="font-size: 10px">"Kuyunun duvarına baktı, gördü ki, ısırıcı muzır haşarat,etrafını sarmışlar" </span></span><span style="color: #0000ff"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #0000ff"></span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"><strong><span style="color: #0000ff">"</span><span style="color: #FF0000">Sonra adam</span><span style="color: #000000"> kuyunun duvarına baktı, gördü ki etrafını ısırıcı, zararlı böcekler sarmış" </span></strong></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">Bu cümlelerde <strong>"adam"</strong> diye gerideki cümlelerde belirtilmesine rağmen, ayrıca belirtme gereği duydukları halde, bu <strong>otuz ikinci cümle</strong>de neden <strong>"şimdi bunun"</strong> terkibini kaldırmışlardır ? Bu yaptıkları tamamen keyiflerine göre davrandıklarını göstermiyor mu ? Müellifinin <strong>"adam"</strong> diye belirtmediği yerlerde belirteceksin,<strong> "adam"</strong> diye belirttiği yeri de kaldıracaksın, sonra da buna iyi niyet diyeceksin..İnsan iyi niyet beslediği, saygı duyduğu müellifin, nerde <strong>"adam"</strong> diye belirtip, nerde belirtmeyeceğine karışır mı ?</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">2.<strong> "Kalbi ve ruh ve aklı", "kalbi, ruhu ve aklı"</strong> şeklinde değiştirilmiş. Manayı çok, belki de hiç etkilemiyor olabilir, ama bir o kadar da gereksiz ve keyfi bir değişiklik olduğu aşikar bellidir.</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">3. <strong>"Elîm"</strong> yerine <strong>"elemli"</strong> kelimesi tercih edilmiş. Gayet kolay anlaşılabilecek bir kelimedir. Eğer ki bu kelime anlaşılmıyorsa, <strong>"elemli"</strong> de anlaşılmayan bir kelimedir. </span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">4. <strong>"Gizli feryad ü figan ettikleri halde" "içten içe feryat ettiği halde"</strong> şeklinde değiştirilmiş. Buradaki değişiklikler de yapılan işin samimiyetten ziyade keyfiyet olduğunu gösteriyor. Mesela <strong>"gizli"</strong> kelimesine <strong>"içten içe"</strong> şeklinde mana verilmiş. Cümle içindeki manası bu şekilde olması muhtemeldir, ancak <strong>"gizli"</strong> kelimesini anlamıyacak birinin, kitap okuyabildiğini de sanmıyorum. Ya da <strong>"gizli"</strong> kelimesini bilmeyen insan hangi kelimeleri biliyor olabilir ? Mesela bu cümledeki <strong>"vaziyet, ruh"</strong> gibi kelimeleri biliyor olabilir mi ?</span></p><p> <span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">Sonra <strong>"feryad ü figan" "feryad"</strong> mı demektir ? <strong>"Feryad"</strong> demek ise, orjinalinde kelimenin arkasına <strong>"ü figan"</strong> ilavesi boşuna mı yapılmış ? Ordaki <strong>"ü figan"</strong> ilavesi, Allahu alem, feryadın şiddetine bir vurgu manası taşır. Tahrif edilmiş metinde ise, sadece <strong>"feryat"</strong> denmekle bu mana daraltılmıştır.</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">Sonra <strong>"ettikleri halde"</strong> yerine <strong>"ettiği halde"</strong> tercih edilmiş. Bu da keyfiyetin delillerinden. Yani bu işte keyfiyet, samimiyetin önüne geçmiş, her satırda görüyoruz.</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">5. <strong>"Ruh ve kalbin ağlamasından kulağını kapayıp" "ruhunun ve kalbinin ağlamasından kulağını tıkayıp"</strong> şeklinde değiştirilmiş. Hem mana kısmen bozulmuş, hem tamamen lüzumsuz değişiklikler yapılmış. <strong>"Ruh ve kalbin ağlamasından"</strong> terkibi, misal verilen kişi üzerinden, onun gibi olanların haline atıfta bulunuyor. <strong>"Ruhunun ve kalbinin ağlamasından"</strong> terkibi ise, sadece kişinin kendine has olan bir halini belirtiyor. Bu da manayı kısmen bozan bir değişikliktir. Ve orjinal kısımda anlaşılmayan bir kelime olmadığı halde bu lüzumsuz değişiklikler yapılmıştır. Tamamen anlaşılması zor olan bir yerde, cümlenin manasına etki eden bir değişiklik, hata olmakla beraber, bir derece mazur görülebilir. Ancak hiç anlaşılmayan bir kelime olmadığı halde, hem değişiklik yapmak, hem de manaya etki etmek, iyi niyetli olduğunu söylemekle veyahut muhtelif mazeretlerle telafi edilemez.</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">Hem <strong>"kulağını kapayıp"</strong> yerine "<strong>kulağını tıkayıp"</strong> konulmuş. <strong>"Kapamak"</strong> fiil olarak, belki günde yüzlerce kez yaptığımız bir iştir. Ağzımızı kaparız, gözümüzü kaparız, kapıyı kaparız vs.. Tıkamak fiili ise o kadar hayatımızın içinde olan birşey değildir. Şimdi insaf ehline soralım. Burdaki <strong>"kapayıp"</strong> ı <strong>"tıkayıp"</strong> yapmanın kime nasıl bir faydası vardır ? Sadeleştirilmiş eseri savunanlardan biri çıksın desin ki, "ben <strong>"tıkayıp"</strong> şeklinde okuduğumda daha iyi anladım." İşte bariz keyfiyet misallerinden biri daha. Bu kadar basit kelimeleri sırf bişeyleri değiştirmiş olmak için değiştirenlere <strong>"samimiyet"</strong> kelimesi hiç mi hiç yakışmıyor..Hele ki <strong>"iyi niyetli"</strong> vasfı asla yakışmıyor. İnşaallah bu hatalarını kendileri de itiraf edip bu faaliyetlerinden vazgeçerler..</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">6.<strong> "Kendini aldatarak" "kendini aldattı" </strong>şeklinde değiştirilmiş. Bu değişiklikle hem cümlenin şekli şemali de bozulmuş ve hem de çok lüzumsuz bir iş yapılmış. Zira cümleyi bu şekilde değiştirmenin ekstradan bir fayda sağladığını kimse iddia edemez.</span></p><p><span style="font-family: 'verdana'"></span></p><p><span style="font-family: 'verdana'">7. <strong>"Bir bahçede bulunuyor gibi" "adam sanki bir bahçedeymişçesine" </strong>şeklinde değiştirilmiş. Orjinalinde olmayan <strong>"adam"</strong> buraya konmuş. Cümlenin başında da tersi bir durum mevcuttu. Yine fazladan bir <strong>"sanki"</strong> ilave edilmiş. Ve <strong>"bahçede bulunuyor gibi" "bahçedeymişçesine" </strong>şeklinde değiştirilerek, katmerli bir tahrifat daha yapılmış. Oysa orjinal kısımda hem anlaşılmayan kelime yoktur, hem de gayet düzgün bir terkibtir. Tahrif edilmiş metinde ise hem fazladan ilaveler yapılmış ve hem de okuması bile sıkıcı olan çok saçma değişiklikler yapılmıştır.</span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Huseyni, post: 432752, member: 27"] [FONT=verdana][B][COLOR=#000000]Otuz ikinci cümle:[/COLOR][COLOR=#0000ff] [/COLOR][COLOR=#000000] [/COLOR]Şimdi bunun [COLOR=#ff0000]kalbi ve ruh ve aklı şu elîm vaziyetten gizli feryad ü figan ettikleri halde,[/COLOR] [COLOR=#008000]nefs-i emmâresi, güya birşey yokmuş gibi tecâhül edip, ruh ve kalbin ağlamasından kulağını kapayıp,[/COLOR] [COLOR=#800080]kendi kendini aldatarak,[/COLOR] [COLOR=#0000ff]bir bahçede bulunuyor gibi, o ağacın meyvelerini yemeye başladı. [/COLOR][COLOR=#000000]O.M.[/COLOR][/B] [B][COLOR=#ff0000]Kalbi, ruhu ve aklı şu elemli vaziyetten içten içe feryat ettiği halde,[/COLOR] [COLOR=#008000]nefs-i emmaresi, güya bir şey yokmuş gibi bilmezden gelerek ruhunun ve kalbinin ağlamasına kulağını tıkayıp[/COLOR] [COLOR=#800080]kendini aldattı,[/COLOR] [COLOR=#0000ff]adam sanki bir bahçedeymişçesine o ağacın meyvelerini yemeye başladı. [/COLOR][COLOR=#000000]S.M.[/COLOR][/B] Bu uzun cümlede, anlaşılamayacak tek bir kelime [B]"tecâhül"[/B] kelimesidir. Bunun dışındaki [B]"elîm, feryad ü figan ve nefs-i emmâre"[/B] kelime ve terkibleri çok kullanılmasa da bilinen kelimelerdir. Buna rağmen cümlenin hemen her tarafı değiştirilmiş, tahrif edilmiştir. 1. Baştaki[B] "şimdi bunun" [/B]kısmı kaldırılmış. Daha önce de bu değişikliğin tersine şahit olmuştuk. İşte tahrifçilerin keyfen bu işi yaptıklarına bir delil daha. Yirmi üçüncü, yirmi dördüncü ve yirmi beşinci cümleleri hatırlayalım.. [B][SIZE=2][COLOR=#000000]Yirmi üçüncü ve yirmi dördüncü cümle: [/COLOR][/SIZE][COLOR=#000000][SIZE=2]"Başını kaldırmış, otuz arşın yukarıdaki ayağına takarrüp etmiş. Ağzı kuyu ağzı gibi geniştir." [/SIZE]O.M.[/COLOR][COLOR=#008000] [/COLOR][COLOR=#000000]"Ağzı, kuyu ağzı gibi geniş olan o ejderha başını kaldırmış, [/COLOR][COLOR=#ff0000]adamın [/COLOR][COLOR=#000000]otuz arşın yukarıdaki ayağına yaklaşmıştı."[/COLOR] [COLOR=#000000]S.M.[/COLOR][/B] [B]Yirmi beşinci cümle: [/B] [B][COLOR=#000000][SIZE=2]"Kuyunun duvarına baktı, gördü ki, ısırıcı muzır haşarat,etrafını sarmışlar" [/SIZE][/COLOR][COLOR=#0000ff] "[/COLOR][COLOR=#FF0000]Sonra adam[/COLOR][COLOR=#000000] kuyunun duvarına baktı, gördü ki etrafını ısırıcı, zararlı böcekler sarmış" [/COLOR][/B] Bu cümlelerde [B]"adam"[/B] diye gerideki cümlelerde belirtilmesine rağmen, ayrıca belirtme gereği duydukları halde, bu [B]otuz ikinci cümle[/B]de neden [B]"şimdi bunun"[/B] terkibini kaldırmışlardır ? Bu yaptıkları tamamen keyiflerine göre davrandıklarını göstermiyor mu ? Müellifinin [B]"adam"[/B] diye belirtmediği yerlerde belirteceksin,[B] "adam"[/B] diye belirttiği yeri de kaldıracaksın, sonra da buna iyi niyet diyeceksin..İnsan iyi niyet beslediği, saygı duyduğu müellifin, nerde [B]"adam"[/B] diye belirtip, nerde belirtmeyeceğine karışır mı ? 2.[B] "Kalbi ve ruh ve aklı", "kalbi, ruhu ve aklı"[/B] şeklinde değiştirilmiş. Manayı çok, belki de hiç etkilemiyor olabilir, ama bir o kadar da gereksiz ve keyfi bir değişiklik olduğu aşikar bellidir. 3. [B]"Elîm"[/B] yerine [B]"elemli"[/B] kelimesi tercih edilmiş. Gayet kolay anlaşılabilecek bir kelimedir. Eğer ki bu kelime anlaşılmıyorsa, [B]"elemli"[/B] de anlaşılmayan bir kelimedir. 4. [B]"Gizli feryad ü figan ettikleri halde" "içten içe feryat ettiği halde"[/B] şeklinde değiştirilmiş. Buradaki değişiklikler de yapılan işin samimiyetten ziyade keyfiyet olduğunu gösteriyor. Mesela [B]"gizli"[/B] kelimesine [B]"içten içe"[/B] şeklinde mana verilmiş. Cümle içindeki manası bu şekilde olması muhtemeldir, ancak [B]"gizli"[/B] kelimesini anlamıyacak birinin, kitap okuyabildiğini de sanmıyorum. Ya da [B]"gizli"[/B] kelimesini bilmeyen insan hangi kelimeleri biliyor olabilir ? Mesela bu cümledeki [B]"vaziyet, ruh"[/B] gibi kelimeleri biliyor olabilir mi ? Sonra [B]"feryad ü figan" "feryad"[/B] mı demektir ? [B]"Feryad"[/B] demek ise, orjinalinde kelimenin arkasına [B]"ü figan"[/B] ilavesi boşuna mı yapılmış ? Ordaki [B]"ü figan"[/B] ilavesi, Allahu alem, feryadın şiddetine bir vurgu manası taşır. Tahrif edilmiş metinde ise, sadece [B]"feryat"[/B] denmekle bu mana daraltılmıştır. Sonra [B]"ettikleri halde"[/B] yerine [B]"ettiği halde"[/B] tercih edilmiş. Bu da keyfiyetin delillerinden. Yani bu işte keyfiyet, samimiyetin önüne geçmiş, her satırda görüyoruz. 5. [B]"Ruh ve kalbin ağlamasından kulağını kapayıp" "ruhunun ve kalbinin ağlamasından kulağını tıkayıp"[/B] şeklinde değiştirilmiş. Hem mana kısmen bozulmuş, hem tamamen lüzumsuz değişiklikler yapılmış. [B]"Ruh ve kalbin ağlamasından"[/B] terkibi, misal verilen kişi üzerinden, onun gibi olanların haline atıfta bulunuyor. [B]"Ruhunun ve kalbinin ağlamasından"[/B] terkibi ise, sadece kişinin kendine has olan bir halini belirtiyor. Bu da manayı kısmen bozan bir değişikliktir. Ve orjinal kısımda anlaşılmayan bir kelime olmadığı halde bu lüzumsuz değişiklikler yapılmıştır. Tamamen anlaşılması zor olan bir yerde, cümlenin manasına etki eden bir değişiklik, hata olmakla beraber, bir derece mazur görülebilir. Ancak hiç anlaşılmayan bir kelime olmadığı halde, hem değişiklik yapmak, hem de manaya etki etmek, iyi niyetli olduğunu söylemekle veyahut muhtelif mazeretlerle telafi edilemez. Hem [B]"kulağını kapayıp"[/B] yerine "[B]kulağını tıkayıp"[/B] konulmuş. [B]"Kapamak"[/B] fiil olarak, belki günde yüzlerce kez yaptığımız bir iştir. Ağzımızı kaparız, gözümüzü kaparız, kapıyı kaparız vs.. Tıkamak fiili ise o kadar hayatımızın içinde olan birşey değildir. Şimdi insaf ehline soralım. Burdaki [B]"kapayıp"[/B] ı [B]"tıkayıp"[/B] yapmanın kime nasıl bir faydası vardır ? Sadeleştirilmiş eseri savunanlardan biri çıksın desin ki, "ben [B]"tıkayıp"[/B] şeklinde okuduğumda daha iyi anladım." İşte bariz keyfiyet misallerinden biri daha. Bu kadar basit kelimeleri sırf bişeyleri değiştirmiş olmak için değiştirenlere [B]"samimiyet"[/B] kelimesi hiç mi hiç yakışmıyor..Hele ki [B]"iyi niyetli"[/B] vasfı asla yakışmıyor. İnşaallah bu hatalarını kendileri de itiraf edip bu faaliyetlerinden vazgeçerler.. 6.[B] "Kendini aldatarak" "kendini aldattı" [/B]şeklinde değiştirilmiş. Bu değişiklikle hem cümlenin şekli şemali de bozulmuş ve hem de çok lüzumsuz bir iş yapılmış. Zira cümleyi bu şekilde değiştirmenin ekstradan bir fayda sağladığını kimse iddia edemez. 7. [B]"Bir bahçede bulunuyor gibi" "adam sanki bir bahçedeymişçesine" [/B]şeklinde değiştirilmiş. Orjinalinde olmayan [B]"adam"[/B] buraya konmuş. Cümlenin başında da tersi bir durum mevcuttu. Yine fazladan bir [B]"sanki"[/B] ilave edilmiş. Ve [B]"bahçede bulunuyor gibi" "bahçedeymişçesine" [/B]şeklinde değiştirilerek, katmerli bir tahrifat daha yapılmış. Oysa orjinal kısımda hem anlaşılmayan kelime yoktur, hem de gayet düzgün bir terkibtir. Tahrif edilmiş metinde ise hem fazladan ilaveler yapılmış ve hem de okuması bile sıkıcı olan çok saçma değişiklikler yapılmıştır.[/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale Analiz ve Çalışmalar
Sadeleştirme Analizi
Sadeleştirme Analizi - Sekizinci Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst