Senİ daha Çok taniyoruz !

kasif1

Well-known member

Dünya gemisi; kendi ağırlığıyla beraber, 7 milyara yakın insanı, sayısız hayvanat ve hesaplara sığmayan ağırlıklarıyla, üstelik itici-çekici gücü, motoru ve yakıtı olmaksızın feza denizinde süratle yüzüyor, yani yüzdürülüyor.
Güneşimiz; binlerce yıldır yandığı halde ateşi sönmediği gibi belli bir ayarda ve belli uzaklıkta nasıl muhafaza ediliyor?
Devamlı genişleyen bu kâinatın, bize henüz ışığı ulaşmamış yıldızları olduğu düşünülürse bizim idrakte âcizliğimiz, hilkatte ise sonsuz bir Kudret görülüyor…
Dünya ile semanın âhenkli(uyumlu) faaliyetlerine ne demeli? Mevsimler ve gece ile gündüzün hassas dönüşümleri, hava, yer çekimi, met-cezir vs.. Havada, karada ve suda yaşayan sayısız canlıların hiçbirisi lüzumsuz olmayıp yerli yerinde yaratılmışlar.
Ardı ardına gönderilen ve tükenmeyen rızıklar… Bir nimet veren (mün’im) in varlığını apaçık gösteriyor. Meselâ; kara toprağın içinde nasıl bir fabrika var ki; meyve, sebze ve çiçeklerin tadını, rengini ve kokularını verebiliyor? Bu muazzam ve İlâhî bir mucize değilse nedir ?..
Pire ve daha küçük mikro-organizmaların gözü, midesi, sivrisineğin incecik hortumlu iğnesi, yarasadaki radar sistemi, bukalemunun renkten renge girebilmesi bakmasını bilenlere büyük tevhid dersleri veriyor…
Bal arısına petek ve bal yapma sanatındaki olağanüstü ustalık marifetini ilham eden kim?
Saç, sakal ve bıyık uzuyor da, niçin kaş ve kirpikler sâbit uzunlukta kalıyor? Çünkü şayet bunlar da uzasaydı görüşümüzü engeller, sıkıntı olur, makas ile kısaltmaya kalksak göze kaçacak kıl taneleri bizi perişan ederdi… Meselâ burun uzunluğu 3-4 cm. daha uzun yaratılsaydı yemekte zorlanır ve paket lastiği ile ucundan kulağımıza asmak mecburiyetinde kalırdık! Örnekleri çoğaltmak mümkün… Bütün bu ince hesaplı ve hikmetli ayarlanmalar tesadüfen olmuş olabilir mi?
Parmak izleri bile farklı olan tüm insanların, yüzlerindeki farklılıklar da ne büyük mucize! Bütün insanlar tıpa tıp aynı olsalardı hayat yaşanır mıydı?
Cenâb-ı Hak’kın sonsuz şefkat ve merhametinin tecellisi olan bütün annelerdeki şefkat duygusuna bakınız; kendi yemese de yavrusuna yediriyor. Üşüse de çocuğuna giydiriyor.. Koca aslan, mübarek kedi ve bir âciz tavuk önce yavrusunu doyuruyor. Bu sevgi ve şefkat hissini bütün anaların içine koyan kim?
Eserlerine ibret gözüyle baktıkça seni daha çok tanıyor ve tanıdıkça da daha çok seviyoruz Rabbimiz!..
 
Üst