Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="Ahmet.1" data-source="post: 567592" data-attributes="member: 1040028"><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><strong>Kur'an, kendi kendini himaye edip hâkimiyetini idame eder </strong></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><strong></strong><span style="color: #008000">{(*): Otuzbeş sene evvel yazılan bu makam, bu sene yazılmış tarzını gösteriyor. Demek Ramazan bereketiyle yazdırılmış bir nevi ihbar-ı gaybîdir.}</span></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><span style="color: #008000"></span></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Bir zâtı gördüm ki yeis ile mübtela, bedbînlikle hasta idi. Dedi: Ülema azaldı, kemmiyet keyfiyeti. Korkarız dinimiz sönecek de bir zaman</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Dedim: Nasıl kâinat söndürülmezse, iman-ı İslâmî de sönemez. Öyle de, zeminin yüzünde çakılmış mismarlar hükmünde her an</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Olan İslâmî şeair, dinî minarat, İlahî maabid, şer'î maalim itfa olmazsa, İslâmiyet parlayacak an be-an!..</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Her bir mabed bir muallim olmuş tab'ıyla tabayia ders verir. Her maalim dahi birer üstad olmuştur; onun lisan-ı hali eder telkin-i dinî; hatasız, hem bînisyan.</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Herbir şeair bir hoca-i dânâdır, ruh-u İslâmı daim enzara ders veriyor. Mürur-u a'sar ile sebeb-i istimrar-ı zaman.</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Güya tecessüm etmiş envâr-ı İslâmiyet, şeairi içinde. Güya tasallüb etmiş zülâl-i İslâmiyet, maabidi içinde. Birer sütun-u iman.</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Güya tecessüd etmiş ahkâm-ı İslâmiyet, maalimi içinde. Güya tahaccür etmiş erkân-ı İslâmiyet, avalimi içinde. Birer sütun-u elmas. Onunla murtabıttır zemin ile âsuman.</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Lâsiyyema bu Kur'an-ı hatib-i mu'ciz-beyan; daima tekrar eder bir hutbe-i ezelî, aktar-ı İslâmîde kalmamış hiç de bir köy, hem dahi hiçbir mekân;</em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em>Nutkunu dinlemesin, talimi işitmesin. </em></span></span><span style="font-size: 18px"><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'arial'">ﺍِﻧَّﺎ ﻟَﻪُ ﻟَﺤَﺎﻓِﻈُﻮﻥَ</span></span></span><span style="color: #000000"><span style="font-family: 'arial'">Ž </span></span><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>sırrıyla hâfızlıktır pek de büyük bir rütbe. Tilavet ise, ibadet-i ins ü cânn.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Onun içinde talim, hem müsellematı tezkir. Tekerrür-ü zamanla nazariyat, kalbolur müsellemata hem döner bedihiyata. İstemez daha beyan.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Zaruriyat-ı dinî, nazariyattan çıkıp zaruriyat olmuştur. Tezkir ise kâfidir. İhtar ise vâfidir. Şâfîdir her dem Kur'an.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>İhtara, hem tezkire, şu intibah-ı İslâm, hem içtimaî yakaza her birine veriyor: Umuma ait olan delail ve hem mizan.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Madem içtimaî hayat İslâmda başlamıştır; her birinin imanı kendine mahsus olan delile münhasıran değil; müstenid vicdan.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Belki cemaatın kalbinde gayr-ı mahdud esbaba dahi eder istinad. Hattâ cây-ı dikkattir: Bir mezheb-i zaîfi, mürur ettikçe zaman,</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>İbtali müşkil olur. Nerede kaldı ki İslâm, vahy ile fıtrat gibi, iki metin esasa hem istinad etmiştir; hem bu kadar a'sarda nafizane hükümran!..</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Râsih esaslarıyla, bahir eserleriyle kürenin yarısıyla iltiham peyda etmiş, bir ruh-u fıtrî olmuş; nasıl küsufa girer.. küsuftan çıkmış el-ân!</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Fakat maatteessüf, bazı zevzek kefere, safsatalı adamlar şu kasr-ı âlînin metin esaslarına ilişir buldukça imkân.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Onları deprettirir. Esaslara ilişilmez, onlarla oynanılmaz, sussun şimdi dinsizlik! İflas etti o teres. Bestir tecrübe-i küfran ve yalan.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Bu âlem-i İslâmın âlem-i küfre karşı en ileri karakolu şu dârülfünun idi. Lâkayd ve gafletlikle hasm-ı tabiat-yılan</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Gediği açtı cephenin arkasında, dinsizlik hücum etti, millet epey sarsıldı. En ileri karakol, İslâmiyet ruhuyla tenevvür etmiş cinan.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>En mütesallib olmalı, en müteyakkız olmalı yahut o dar olmamalı, İslâmı aldatmamalı. İmanın yeri kalbdir; dimağ ise oluyor ma'kes-i nur-u iman.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Bazan da mücahiddir, bazan süpürgecidir. Dimağda vesveseler, hem pek çok ihtimaller kalb içine girmese, sarsılmaz iman, vicdan.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Yoksa bazıların zannınca iman dimağda olsa; ruh-u iman olan hakkalyakîne, ihtimalât-ı kesîre olur birer hasm-i bîeman.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Kalb ile vicdan, mahall-i iman. Hads ile ilham, delil-i iman. Bir hiss-i sâdis; tarîk-ı iman... Fikr ile dimağ, bekçi-i iman.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>* * * </em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em><strong>Talim-i nazariyattan ziyade, tezkir-i müsellemata ihtiyaç var </strong></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em><strong></strong></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Zaruriyat-ı dinî, müsellemat-ı Şer'î; kulûblerde hasıldır, ihtar ile huzuru, tezkir ile şuuru.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Matlub da hasıl olur. İbare-i Arabî <span style="color: #008000">{(*): On sene sonra gelen bir hâdiseyi hissetmiş, mukabeleye çalışmış.} </span>daha ulvî ediyor tezkiri, hem ihtarı.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Onun için Cum'ada hutbe-i Arabiye, zaruriyatı ihtar, müsellematı tezkir, maalkifaye olur onun tarz-ı tezkiri.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Nazariyatı talim onda maksud değildir. Hem İslâmın vahdanî sîmasında şu Arabî ibare bir nakş-ı vahdettir; kabul etmez teksiri.</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>* * * </em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em><strong>Hadîs der âyete: Sana yetişmek muhal! </strong></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em><strong></strong></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Hadîs ile âyeti müvazene edersen, bilbedahe görürsün beşerin en beligi, vahyin de mübelliği, o dahi baliğ olmaz</em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em></em></em></span></span></p><p><span style="font-family: 'arial'"><span style="font-size: 12px"><em><em>Belâgat-ı âyete. O da ona benzemez. Demek ki: Lisan-ı Ahmedî'den gelen herbir kelâm her dem onun olamaz.</em></em></span></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="Ahmet.1, post: 567592, member: 1040028"] [FONT=arial][SIZE=3][I][B]Kur'an, kendi kendini himaye edip hâkimiyetini idame eder [/B][COLOR=#008000]{(*): Otuzbeş sene evvel yazılan bu makam, bu sene yazılmış tarzını gösteriyor. Demek Ramazan bereketiyle yazdırılmış bir nevi ihbar-ı gaybîdir.} [/COLOR] Bir zâtı gördüm ki yeis ile mübtela, bedbînlikle hasta idi. Dedi: Ülema azaldı, kemmiyet keyfiyeti. Korkarız dinimiz sönecek de bir zaman Dedim: Nasıl kâinat söndürülmezse, iman-ı İslâmî de sönemez. Öyle de, zeminin yüzünde çakılmış mismarlar hükmünde her an Olan İslâmî şeair, dinî minarat, İlahî maabid, şer'î maalim itfa olmazsa, İslâmiyet parlayacak an be-an!.. Her bir mabed bir muallim olmuş tab'ıyla tabayia ders verir. Her maalim dahi birer üstad olmuştur; onun lisan-ı hali eder telkin-i dinî; hatasız, hem bînisyan. Herbir şeair bir hoca-i dânâdır, ruh-u İslâmı daim enzara ders veriyor. Mürur-u a'sar ile sebeb-i istimrar-ı zaman. Güya tecessüm etmiş envâr-ı İslâmiyet, şeairi içinde. Güya tasallüb etmiş zülâl-i İslâmiyet, maabidi içinde. Birer sütun-u iman. Güya tecessüd etmiş ahkâm-ı İslâmiyet, maalimi içinde. Güya tahaccür etmiş erkân-ı İslâmiyet, avalimi içinde. Birer sütun-u elmas. Onunla murtabıttır zemin ile âsuman. Lâsiyyema bu Kur'an-ı hatib-i mu'ciz-beyan; daima tekrar eder bir hutbe-i ezelî, aktar-ı İslâmîde kalmamış hiç de bir köy, hem dahi hiçbir mekân; Nutkunu dinlemesin, talimi işitmesin. [/I][/SIZE][/FONT][SIZE=5][COLOR=#000000][FONT=arial]ﺍِﻧَّﺎ ﻟَﻪُ ﻟَﺤَﺎﻓِﻈُﻮﻥَ[/FONT][/COLOR][/SIZE][COLOR=#000000][FONT=arial]Ž [/FONT][/COLOR][FONT=arial][SIZE=3][I][I]sırrıyla hâfızlıktır pek de büyük bir rütbe. Tilavet ise, ibadet-i ins ü cânn. Onun içinde talim, hem müsellematı tezkir. Tekerrür-ü zamanla nazariyat, kalbolur müsellemata hem döner bedihiyata. İstemez daha beyan. Zaruriyat-ı dinî, nazariyattan çıkıp zaruriyat olmuştur. Tezkir ise kâfidir. İhtar ise vâfidir. Şâfîdir her dem Kur'an. İhtara, hem tezkire, şu intibah-ı İslâm, hem içtimaî yakaza her birine veriyor: Umuma ait olan delail ve hem mizan. Madem içtimaî hayat İslâmda başlamıştır; her birinin imanı kendine mahsus olan delile münhasıran değil; müstenid vicdan. Belki cemaatın kalbinde gayr-ı mahdud esbaba dahi eder istinad. Hattâ cây-ı dikkattir: Bir mezheb-i zaîfi, mürur ettikçe zaman, İbtali müşkil olur. Nerede kaldı ki İslâm, vahy ile fıtrat gibi, iki metin esasa hem istinad etmiştir; hem bu kadar a'sarda nafizane hükümran!.. Râsih esaslarıyla, bahir eserleriyle kürenin yarısıyla iltiham peyda etmiş, bir ruh-u fıtrî olmuş; nasıl küsufa girer.. küsuftan çıkmış el-ân! Fakat maatteessüf, bazı zevzek kefere, safsatalı adamlar şu kasr-ı âlînin metin esaslarına ilişir buldukça imkân. Onları deprettirir. Esaslara ilişilmez, onlarla oynanılmaz, sussun şimdi dinsizlik! İflas etti o teres. Bestir tecrübe-i küfran ve yalan. Bu âlem-i İslâmın âlem-i küfre karşı en ileri karakolu şu dârülfünun idi. Lâkayd ve gafletlikle hasm-ı tabiat-yılan Gediği açtı cephenin arkasında, dinsizlik hücum etti, millet epey sarsıldı. En ileri karakol, İslâmiyet ruhuyla tenevvür etmiş cinan. En mütesallib olmalı, en müteyakkız olmalı yahut o dar olmamalı, İslâmı aldatmamalı. İmanın yeri kalbdir; dimağ ise oluyor ma'kes-i nur-u iman. Bazan da mücahiddir, bazan süpürgecidir. Dimağda vesveseler, hem pek çok ihtimaller kalb içine girmese, sarsılmaz iman, vicdan. Yoksa bazıların zannınca iman dimağda olsa; ruh-u iman olan hakkalyakîne, ihtimalât-ı kesîre olur birer hasm-i bîeman. Kalb ile vicdan, mahall-i iman. Hads ile ilham, delil-i iman. Bir hiss-i sâdis; tarîk-ı iman... Fikr ile dimağ, bekçi-i iman. * * * [B]Talim-i nazariyattan ziyade, tezkir-i müsellemata ihtiyaç var [/B] Zaruriyat-ı dinî, müsellemat-ı Şer'î; kulûblerde hasıldır, ihtar ile huzuru, tezkir ile şuuru. Matlub da hasıl olur. İbare-i Arabî [COLOR=#008000]{(*): On sene sonra gelen bir hâdiseyi hissetmiş, mukabeleye çalışmış.} [/COLOR]daha ulvî ediyor tezkiri, hem ihtarı. Onun için Cum'ada hutbe-i Arabiye, zaruriyatı ihtar, müsellematı tezkir, maalkifaye olur onun tarz-ı tezkiri. Nazariyatı talim onda maksud değildir. Hem İslâmın vahdanî sîmasında şu Arabî ibare bir nakş-ı vahdettir; kabul etmez teksiri. * * * [B]Hadîs der âyete: Sana yetişmek muhal! [/B] Hadîs ile âyeti müvazene edersen, bilbedahe görürsün beşerin en beligi, vahyin de mübelliği, o dahi baliğ olmaz Belâgat-ı âyete. O da ona benzemez. Demek ki: Lisan-ı Ahmedî'den gelen herbir kelâm her dem onun olamaz.[/I][/I][/SIZE][/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst