Konuya cevap cer

Cevap: Açıklamalı Risale Dersleri 54 - Zahirî Çirkinlikler ve Ardındaki Güzellikler


[NOT]Hem, nebatat ve hayvanat âleminde gayet  güzel, sevimli ve çok kıymettar  san’atta olan zîhayatların bir dakikada  gözünü açıp bu seyrangâh-ı  kâinata bakar, dakikasıyla mahvolur, gider.  Bu hali temâşâ ettikçe  ciğerlerim sızlıyordu. Ağlamakla şekvâ etmek  istiyor; “Neden  geliyorlar, hiç durmadan gidiyorlar?” diye feleğe karşı  kalbim dehşetli  sualler soruyor ve böyle faidesiz, gayesiz, neticesiz,  çabuk idam  edilen bu masnucuklar gözümüz önünde bu kadar ihtimam ve  dikkat ve  san’at ve cihazat ve terbiye ve tedbir ile kıymettar bir  surette icad  edildikten sonra gayet ehemmiyetsiz paçavralar gibi  parçalanıp hiçlik  karanlıklarına atılmalarını gördükçe, kemâlâta meftun  ve güzelliklere  müptelâ ve kıymettar şeylere âşık olan bütün lâtifelerim  ve duygularım  feryad edip bağırıyorlardı ki: “Neden bunlara merhamet  edilmiyor? Yazık  değiller mi? Bu baş döndürücü deverandaki fenâ ve zevâl  nereden gelip  bu biçarelere musallat olmuş?” diye mukadderat-ı  hayatiyenin dış  yüzünde bulunan elîm keyfiyetleriyle kadere karşı müthiş  itirazlar  başladığı hengâmda, birden nur-u Kur’ân, sırr-ı îmân, lûtf u  Rahmân ile  tevhid imdadıma yetişti, o karanlıkları aydınlattı, benim  bütün o “ah”  ve “of”larımı “oh”lara ve o ağlamalarımı sürurlara ve o  yazık  demelerimi maşaallah, barekâllah’lara çevirdi; “Elhamdü lillahi  alâ  nûri’l-îmân” dedirtti. Çünkü, sırr-ı vahdetle şöyle gördüm ki:[/NOT]


Evet baharın gelişiyle birlikte, bir nevi haşri andıran manzara hepimizi etkilediği gibi, Üstad Hazretlerini de derinden etkiliyor. Üstadın ifadesiyle üçyüzbin nevinin birden hayat bulduğu bu mevsim, haşrin bir numunesini gösterdiği gibi, aynı zamanda insana sürur ve neşe de veriyor.


Yüzbinlerce tür hayvanat ve nabatat birden, ihtimamlı bir şekilde, hiç karıştırılmadan, fevkalade bir surette, maddi ve manevi tüm azalarımızı kendisiyle meşgul edecek güzellikte yaratılıyor. Ancak o canlılar gözümüzün önünde çok durmuyorlar. Kısa sürede gözden kayboluyorlar. Bazıları da var ki hayata mazhar olur olmaz kaybolup gidiyor, hayatı sönüyor. Fevkalade güzellikte yaratılan çiçekler, kısa bir süre sonra gözden kayboluyor. Rengarenk kelebekler bazısı birgün, bazısı birkaç gün yaşayıp kayboluyorlar. Bunun gibi çok güzellikler bir an yaşayıp ardından kaybolup gidiyor. Bu güzellikler içinde, firak ve zavali hatırlatan bu hazin durum Üstad Hazretlerini ve bizlerin ruhunu derinden derine yaralıyor. Neden bunca masraf ve sonrasında neden bu ayrılıklar ? Madem o kadar kısa kalacaklardı, o halde neden bu kadar güzel ve cazibedar yaratıldılar ? Bu gidişler merhametle izah edilebilir mi ? Üstad bu manzarayı tefekkür ederken, bu soruların cevabını arıyor. Yoksa maksat haşa kaderi ve Allah'ın bu muhteşem faaliyet-i azimesini sorgulamak değil. Maksat imani bir tefekkürün, bu hazin manzarayı nasıl birden bire sürura çevirdiğini göstermek. Evet Üstad Hazretleri aradığı bu suallerin cevabını imanın nurunda buluyor. İman o karanlıklı manzarayı birden ışıklandırıyor.


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst