SÜKRETMEKLE MÜKELLEFIZ

FaKiR

Meþveret Bþk.
Bir zat, bir biçareyi bir minarenin başına çıkarıyor. Minarenin her basamağında ayrı ayrı birer ihsan, birer hediye veriyor.

Tam minarenin başında da en büyük bir hediyeyi veriyor. O mütenevvi hediyelere karşı ondan teşekkür ve minnettarlık istediği halde,

o hırçın adam, bütün o basamaklarda gördüğü hediyeleri unutup veyahut hiçe sayıp, şükretmeyerek, yukarıya bakar.

"Keşke bu minare daha uzun olsaydı, daha yukarıya çıksaydım! Niçin o dağ gibi veyahut öteki minare gibi çok yüksek değil?"

deyip şekvâya başlarsa, ne kadar bir küfran-ı nimettir, bir haksızlıktır. Öyle de, bir insan hiçlikten vücuda gelip, taş olmayarak,

ağaç olmayıp, hayvan kalmayarak, insan olup, Müslüman olarak, çok zaman sıhhat ve âfiyet görüp yüksek bir derece-i nimet

kazandığı halde, bazı arızalarla, sıhhat ve âfiyet gibi bazı nimetlere lâyık olmadığı veya sû-i ihtiyarıyla veya sû-i istimaliyle elinden

kaçırdığı veyahut eli yetişmediği için şekvâ etmek, sabırsızlık göstermek, "Aman, ne yaptım böyle başıma geldi?" diye rububiyet-i

İlâhiyeyi tenkit etmek gibi bir hâlet, maddî hastalıktan daha musibetli, mânevî bir hastalıktır. Kırılmış elle döğüşmek gibi, şikâyetiyle hastalığını ziyadeleştirir. Âkıl odur ki,


sırrıyla teslim olup sabretsin, tâ o hastalık vazifesini bitirsin, gitsin.
 

FaKiR

Meþveret Bþk.
Hazreti Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)’ın rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Allah Rasûlü (aleyhissalatü vesselam) şöyle buyurmuştur:

İman iki kısımdan müteşekkil bir bütündür; onun bir yarısını sabır, diğer yarısını da şükür oluşturur.

(Şuabü’l-İman, 123/7; Feyzu’l-Kadîr, 188/3)
 

Zuhr

Talebe
Ey insan-i müstekî!
Sen mâdum kalmadin,
vücut nimetini giydin, hayati tattin,
câmid kalmadin, hayvan olmadin,
islâmiyet nimetini buldun, dalâlette kalmadin,
sihhat ve selâmet nimetini gördün, ve hâkezâ...

Ey nankör!
Daha sen nerede hak kazaniyorsun ki,
Cenâb-i Hakkin sana verdigi mahz-i nimet olan vücut mertebelerine mukàbil sükretmeyerek,
imkânât ve ademiyat nev’inde ve senin eline geçmedigi ve
sen lâyik olmadigin yüksek nimetlerin sana verilmediginden,
bâtil bir hirsla Cenâb-i Haktan sekvâ ediyorsun ve küfrân-i nimet ediyorsun?


Mektubat ..
 

genççevreci

Active member
Ya RAB ! Kusurumuzu affat bizi kendine kul kabul et emanetini kabzetmek zamanına kadar bizi emanetinde emin kıl nimeti şükür için isteyen kullarından eyle amin
 
Üst