Taraf/YILDIRAY OĞUR Şehzadeye son veda

harp

Well-known member
Taraf/YILDIRAY OĞUR



Şehzadeye son veda

Sultanahmet Camii’nin arka bahçesinde Şehzade Ertuğrul Osman Efendi’yi uğurlarken Bertolucci’nin filmi geldi aklıma


[FONT=verdana,sans-serif]Bertolucci’nin efsane filmi Son İmparator‘un son sahnesinde 3(üç) yaşında [/FONT][FONT=verdana,sans-serif]tahta çıkan Puyi’yi artık iyice yaşlanmış fakir bir çiftçi olarak[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Yasak Şehri bu kez bir turist olarak gezerken görürüz. İmparatorların[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]lüks hayatı aleyhine atıp tutan cumhuriyetçi bir rehber eşliğindeki[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]gezi sırasında bir zamanlar oturduğu tahtın önüne geldiklerinde, artık[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]daha fazla sırrını saklayamaz Puyi. Bir çocuğa “Ben burada[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]oturuyordum” deyiverir. Çocuk ona inanmaz “O halde ispatla bunu” diye[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]tutturur.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Filmin son karesi unutulmazdır: Son imparator, sarayda hayvan beslemek[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]yasak olduğu için yıllar önce tahtının altında bir kutu içinde[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]sakladığı kertenkeleyi çıkarır ve çocuğa uzatır.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Sultanahmet Camisi’nin uzun yıllar sonra ilk kez bir cenaze için[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]açılan bahçesinde 97 yaşında hayata veda eden Şehzade Ertuğrul Osman[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Efendi’ye son görev için beklerken insanın aklına Bertolucci’nin filmi[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]geliyor.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Osmanlı İmparatorluğu yaşasaydı ya da Cumhuriyet, Osmanlı hanedanını[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]“hainler” diye sürgüne göndermeyip Britanya’ya benzeyen bir ara yol[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]bulmuş olsaydı, bu cenaze 1994’te tahta oturmuş olan 15 yıllık[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]hükümdarımız IV. Osman ya da I. Ertuğrul’un cenazesi olacaktı.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Toplanan büyük kalabalığın izdihama varan ilgisini uzaktan izleyen[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]turistler böyle anlamış olacak ki “Sultanınız için çok üzgünüz”[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]diyerek bize taziyelerini bildirdi.[/FONT]

[FONT=verdana,sans-serif]Son saraylı şehzade[/FONT]

[FONT=verdana,sans-serif]II. Abdülhamit’in en sevdiği oğlu Şehzade Burhaneddin Efendi’nin oğlu[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]olan Şehzade Ertuğrul Osman belki son Osmanlı değildi ama hanedanın[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]imparatorluk döneminde dünyaya gelmiş 37 şehzadesinden hayatta kalmış [/FONT][FONT=verdana,sans-serif]son kişiydi. Yani bir nevi o bizim tahtı görmüş son imparatorumuzdu.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Yerine geçtiği büyük kuzeni Şehzade Mehmet Orhan, 1994 yılında Nice’te[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]yoksulluk içinde vefat ettiğinde cenazesini 7(yedi) kişi defnetmişti.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]1924 yılında 12 yaşındayken Türkiye’den gönderilen Osmanlı hanedanı[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]mensubu 155 kişiden biri olan Ertuğrul Osman’ı son yolculuğuna[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]uğurlayan kalabalık ise Türkiye’nin de küçük bir resmiydi.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]AKP’li bakanlar, Koç Ailesi, Yaşar Kemal, Mehmet Eymür, Mahmut[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Ustaosmanoğlu’nu başka hangi cenaze yan yana getirebilirdi ki?[/FONT]

[FONT=verdana,sans-serif]Bir kırmızı çizgi daha...[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Yıllar sonra ilk kez bir cenaze namazına açılan Sultanahmet’in[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]bahçesine gelenler arasında Ertuğrul Günay, Beşir Atalay, Cemil Çiçek[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]gibi bakanların da olması Cumhuriyet’in bir kırmızı çizgisinin daha[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]ihlali gibiydi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de çelengiyle son padişahı[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]selamladı. Ama Cumhuriyetin kırmızı çizgilerini ihlalde AKP’liler[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]yalnız değildi.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Türk burjuvazisinden pek çok isim cenazedeydi. En göze çarpan isimler[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Vehbi Koç’un kızlarından Semahat Arsel ve holdingin veliaht[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]prenslerinden Ali Koç’tu.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Aslında şaşılacak bir şey yok. Bütün dünyada burjuvazi parayla satın[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]alınamayacak bir asalete doğuştan sahip olan aristokrasiyle[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]takılmaktan hoşlanır. Hatta devrimden önce Fransa’da yükselen[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]burjuvalar aristokrasiden makam ve mevki satın alarak bu ihtiyaçlarını[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]gidermeye çalışırdı. 1990’larla birlikte Osmanlı Hanedanı’nın etrafından[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]‘hainler’ kültü kalkmaya başlayınca Türk burjuvalar da kendileri gibi[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]“laik ve beyaz” olan Osmanlı hanedanını keşfettiler. O gün bugündür[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]hanedan mensuplarını davetlere çağırmak ve onlarla ahbap olmak prestij[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]vesilesi oldu. Bu elitizmin kokusunu iyi takip eden Erkan Özerman’ın[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]da cenazede olması sürpriz değil.[/FONT]

[FONT=verdana,sans-serif]Yaşar Kemal, Mahmut Hoca...[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Sadece burjuvazi de orada değildi. Türkiye’nin dünyaca ünlü “solcu ve[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]cumhuriyetçi” yazarı Yaşar Kemal ve eşi de şehzadenin cenazesinde[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]hazır bulundu. Yaşar Kemal bir ara gazetecilere röportaj verirken tam[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]arkasında ise bir başka çok tanıdık bir isim görüldü: MİT’in çok[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]tartışma yaratmış eski Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Eymür’e Şehzade’yi nereden tanıdığını sorduk. Kız kardeşiyle birlikte[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]cenazeye gelen Eymür, Şehzade Ertuğrul Osman’ın ikinci eşi Afgan[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Kraliyet ailesinden Zeynep Tarzi’nin yakınıymış. Daha fazla bir şey[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]söylemedi.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Cenazedeki en dikkat çekici katılım ise İsmailağa cemaati[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]mensuplarından geldi. Bu yoğun katılımın sebebi daha sonra anlaşıldı.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Cemaatin lideri Mahmut Ustaosmanoğlu ilerlemiş yaşına ve hastalığına[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]aldırmadan tekerlekli sandalyeyle son padişahı uğurlamaya gelmişti.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Ustaosmanoğlu, tekerlekli sandalyesi ve arkasında aralarında Cübbeli[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Ahmet Hoca’nın da olduğu büyük kalabalıkla cenazenin ardından[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Sultanahmet’ten, 500 metre ilerdeki II.. Abdülhamit türbesine kadar[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]geldi. Türbenin içine girdi ve dua etti.[/FONT]

[FONT=verdana,sans-serif]Laik hanedan, dindar halk[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Cenaze Osmanlılara bakışımızla ilgili karmaşık bir resmi de ortaya[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]çıkarmış oldu.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Cami avlusunun bir tarafında renkli gözlü sarışın, şık kıyafetli[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]“beyaz Osmanlı” hanedan kadınları, Afgan kraliyet ailesi kökenli[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Tarzi ailesinin “beyaz Afgan” aile efradı, onların beyaz ve laik[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]ahbapları, klişe ifadeyle “seçkin bir davetli topluluğu” ve bir diğer[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]tarafında ise yakasına küçük bir kağıda “Allah sizden razı olsun”[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]pankartı asmış başörtülü kadınlar, son şehzadenin tabutuna dokunmak[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]için birbirini ezen dindar erkekler vardı.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Öğle namazı bitip Sultanahmet Camisi’ni hınç hınç dolduran cemaat[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]cenaze için akın akın bahçeye doğru koşarken cenazeyi bekleyen ‘seçkin[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]kalabalık’ ezilmemek için arkaya doğru çekildi. Bir nevi halk[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]‘padişahını’ seçkinlerin elinden aldı.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Türkiye’ye ilk kez 1992 yılında gelmiş, hayatının çoğunu New York’ta[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]geçirmiş, Türkçesi bile aksanlı olan şehzadeyi bu kalabalık uzaktan ya[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]da televizyondan bile tanımıyordu ama cenazeyi kıldıran Sultanahmet[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Camii’nin imamı Emrullah Hatipoğlu’nun “nasıl bilirdiniz”sorusuna[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]kalabalıktan gür bir “iyi bilirdik” sesi yükseldi.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]İmam Hatipoğlu, “Hakkınızı helal ediyor musunuz” sorusunu sormadan[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]önce Sultanahmet Camisi’ni gösterdi. “Bizim onlara geçmiş ne hakkımız[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]olabilir ki, asıl onların bize geçmiş hakları var” dedi ve sonra her[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]faniyi beleyen o soruyu sordu: “Siz yine de varsa hakkınızı helal[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]ediyor musunuz?” Cami’nin avlusu bu kez “helal olsun” sesleriyle[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]inledi, ağlayanlar oldu.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Kabe’nin eski bir örtüsünden bir parçasının serili olduğu, daha sonra[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]küçük bir Türk bayrağının da üzerine örtüldüğü tabut eller üzerine[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]alındığında cami avlusunda izdiham yaşandı. Cenazenin fotoğrafını[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]çekmek için cep telefonlarını havaya kaldıranlarla, cenazeye el sürmek[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]isteyenler birbirini ezdi. İzdihama karşı sık sık kalabalık uyarıldı.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Kalabalıktan önce dalga dalga tekbir sesleri yükseldi sonra da segah[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]tekbirleri. Ülkücüler bozkurt işareti, Alperenler işaret parmaklarını[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]havaya kaldırarak, İslamcılar benzer bir parmak hareketiyle cenazenin[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]arkasında sıralandılar. Herkes öylesine hararetliydi ki biri “Topkapı[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Sarayı’na saltanatı geri getirmeye gidiyoruz” deseydi arkasından[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]epeyce bir kişi gelirdi.[/FONT]

[FONT=verdana,sans-serif]Özden Toker’in çelengi[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Peki, bu kalabalık artık pek de kendilerine benzemeyen, daha doğrusu[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]karşı oldukları cumhuriyet elitlerine benzeyen Osmanlı hanedanını geri[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]mi istiyordu? Herhalde hayır. İlk kez bir Osmanlı veliahtı[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]İstanbul’dan uğurlandı.[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Kalabalıktaki hararetin arkasında ise hanedanın uğradığı mağduriyet ve [/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]haksızlığa [/FONT][FONT=verdana,sans-serif]olan sessiz bir tepki vardı. Bir rejim değişmiş ve 1924’te[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif] Osmanlı [/FONT][FONT=verdana,sans-serif]ailesi ülkeden kovulmuştu. Cumhuriyet Osmanlı’yı reddetmişti. [/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]Cenaze [/FONT][FONT=verdana,sans-serif]namazındaki mahşeri vicdan için haksız bir reddediş ve sürgündü[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif] bu.[/FONT][FONT=verdana,sans-serif]“Dört kıtaya at koşturmuş atalarımıza” yapılmış bir vefasızlıktı. [/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]New [/FONT][FONT=verdana,sans-serif]Yorklu bir işadamı olan Şehzade Ertuğrul Osman’a evliya muamelesi[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]yapılmasının, ülkenin en Ortodoks tarikatının bu cenazeye tam kadro[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]katılmasının ardında bu tarihi hesaplaşma yatıyordu. Ve bu tarihi[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]hesaplaşmayı sadece halk yapmıyordu. Cenazedeki çelenklerden birinin[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]üstünde Özden Toker’in adı vardı. Eğer bir isim benzerliği yoksa İsmet[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]İnönü’nün kızı Özden Toker olmalı o çelengi gönderen. O çelenk Osmanlı[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]hanedanları hakkında cumhuriyetin kırmızı çizgilerinin artık hükümsüz[/FONT]
[FONT=verdana,sans-serif]olduğunun da ispatıydı aslında.[/FONT]
 
Üst