Konuya cevap cer

İ'lem Eyyühel-Aziz! Bu  küre-i arz misafirhanesi, insanların mülk ve malı değildir. Ancak insanlar,  amele gibi o misafirhanenin çeşit çeşit işlerinde ve tezyinatında çalışırlar.  Eğer küre-i arzın haricinden yabancı birisi gelip misafirhanenin bir mu'cize ve  harika olduğuna ve insanların da aciz, fakir, muhtaç olduklarına dikkat ederse,  bu insanlar bu binaya sahib ve sani' olacak bir iktidarda değildir, ancak böyle  harika bir masnuun sanii de mu'ciznüma olduğuna kat'iyyetle hükmedecektir. Ve bu  insanlar, o Sultan-ı Ezeli'nin makasıdına çalışan amelelerdir. Bu ameleler,  aldıkları ücretlerinden maada bu binadan bir şeye malik ve sahib olmadıklarına  tekraren hükmedecektir. Ve keza o çiçeklerin zevilhayata karşı gösterdiği  teveddüdlerine ve tahabbüblerine ve tebessümlerine dikkat eden anlar ki: Bir  Hakim-i Kerim tarafından misafirlerine hizmetle muvazzaf bir takım hedaya ve  behayadır ki, Sani' ile masnu arasında bir vesile-i tearüf ve tahabbüb olsun. 

 

 (Bediüzzaman Said Nursi -  Mesnevi-i Nuriye'den)

 

 Lügatler

                   Âciz :güçsüz, zayıf

       Amele :işçi

       Behaya : güzel, parlak, lâtif şeyler;        hediyeler

       Fakir :ihtiyaç sahibi, muhtaç,        yoksul

       Hakîm-i Kerîm : herşeyi hikmetle belirli gayelere        yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde yaratan ve sonsuz        cömertlik ve ikram sahibi Allah

       Hariç :dış, dışarı, dışında

       Harika :hayret uyandıran,        hayranlık veren, imkânların üstünde olan

       Hedaya :hediyeler

       Hükmetmek :idare etmek, hakim        olmak,yönetmek

       İ’lem Eyyühel Aziz :Ey aziz        kardeşim, bil ki

       İktidar :güç, takat, kudret,        idare

       Kat’iyet :kesinlik,        şüphesizlik

       Keza : bunun gibi, aynı, aynı        biçimde

       Küre-i arz :yeryüzü, dünya

       Maada :başka, fazla, bundan        gayrı

       Makasıd :maksatlar, gayeler

       Mâlik: sahip

       Masnu :yapılan, yapılmış, sanatlı        yapılmış

       Mesnevi-i Nuriye :nurlu parçalar,        nurlu manzumeler

       

            Misafir :ikamet yeri dışında        olan, konuk, yolcu

       Misafirhane :misafir ağırlanan        yer

       Mu’cize :insanların yapmaktan        aciz kaldıkları, ancak Allah tarafından yapılabilen ve ancak Allah        tarafından peygamberlere nasip olan harika hadiseler

       Mu’ciznüma :mucize gösteren

       Muhtaç :ihtiyacı olan

       Muvazzaf :vazifeli, bir işle        meşgul

       Mülk :mal, sahip olunan şey

       Sahip :koruyan, elinde tutan,        mâlik olan

       Sâni’ : her şeyi mükemmel ve sanatla        yaratan Allah

       Sultan-ı ezeli : başlangıcı        olmayan zamanın Sultanı(Allah)

       Tahabbüb :sevgi besleme, sevgi        duyma

       Tebessüm: gülümseme, gülme

       Tekraren :tekrar ederek,        yineleyerek

       Teveddüd :birini kendine        sevdirme

       Tezyinat :süslemeler, donatmalar,        ziynetler

       Ücret :hizmet karşılığı verilen        şey

       Vesile-i tearüf ve tahabbüb: birbirlerini tanıma ve birbirlerini        sevme vesilesi, aracı

       Zevil hayat :hayat sahipleri


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst