86-
Âkil-ül lahm vahşilerin helal rızıkları, hayvanatın hadsiz cenazeleridir; hem ruy-i zemini temizliyorlar, hem rızıklarını buluyorlar. 87-
Bir lokma kırk paraya, diğer bir lokma on kuruşa. Ağıza girmeden ve boğazdan geçtikten sonra birdirler. Yalnız, birkaç saniye ağızda bir fark var. Müfettiş ve kapıcı olan kuvve-i zaikayı taltif ve memnun etmek için birden ona gitmek, israfın en sefihidir. (Bediüzzaman Said Nursi - Hakikat Çekirdekleri'nden 86-87)
Lügatler
Âkil-ül lahm
:et yiyen, etle beslenen Cenaze:
ölü Hadsiz :
sayısız, sınırsız Hakikat:
gerçek Hayvanat
: hayvanlar Helal
:Allah’ın müsaade ettiği şey İsraf
:lüzumsuz yere harcamak, boşa götürmek Kuvve-i zaika :
tatma kuvvesi, tad alma duyusu Müfettiş
:teftiş eden, inceleyen Rızık :
maddi manevi ihtiyaca lazım olan nimet, yiyip içilecek şey Ruy-i zemin
:yeryüzü Sefih
:zevk ve eğlenceye yasak şeylere düşkün Taltif
:iltifat etmek, bir iyilik yaparak gönlünü almak Vahşi
:merhametsiz, canavar, medeni olmayan, yabani