tersten okuyoruz

Eyvàh!

Well-known member
10005warlong.jpg


Tersten Okumak

Her malın, hizmetin, düşüncenin, fikrin, haberin ya da bilgilendirmenin pazarlama stratejisi vardır. Dünya ülkesi olduklarını iddia edenler, birden fazla planla hedeflediklerini gerçekleştirmeyi tesadüflere bırakmaz, istediklerini elde etmek için olur olmaz yollara başvurur, akla gelmeyecek insanları da kullanırlar. Toplumu öyle bir hale getirirler ki siz en iyisine karar verdiğinizi zannederken o istediğini çoktan elde etmiş, başka hedeflerin peşinde koşmaya başlamıştır bile…
Ülkemiz, stratejik konumu, enerji kaynaklarının merkezinde oluşu, değerli madenleri, çevresindeki birçok ülke ile ortak kültür ve kan bağı ile üzerinde oyunların çok fazla oynandığı ülkelerin her zaman en önlerinde olmuştur. Bu nedenle de yanıltıcı bilgilendirmenin ve olayın çok sık yaşandığı bir dolu gündem, gözler önüne serilmekte manşetlere çıkarılmaktadır.
Millet olarak kendimize sormamız gereken konulardan birisi de bu olayları doğru yorumlayıp yorumlayamadığımızdır. Buna izin veriliyor mu? Orası meçhul.
Bir yorumda : “Psikolojik savaş, bir tür ***************laştırma operasyonudur. Savaşı yürütenler zihinleri alır ve kendi hesabına kullanırlar. Onların istediği gibi düşünmeye, inanmaya, konuşmaya ve sonuçta onların durmanızı istediği yerde durmaya başladığınızda psikolojik savaş hedefine ulaşmış demektir.

Medya, psikolojik savaşın en etkili aracıdır. Savaşı yürütenler önce medyayı ***************laştırır, onun kanalıyla da insanları...

Psikolojik savaşta yalan dolan her şey meşrudur. ***************laştığınızı yıllar sonra anlarsınız. "Aaa, demek böyleymiş!" dersiniz. İnsanlar, şimdilerde Irak olayında nasıl ***************laştırıldıklarına tanık oluyorlar.” Diyor.

Gerçekleri öğrenmek çok zaman alacak. Ama gerçekleri öğrendiğimizde ise çok geç kalmış olacağız. Oyun içinden oyun beğenin. Hem de binlercesinin içinden. Manşetlerden yansıyanları yorumlamak okuyana duyuna ait ama gerçekler her zaman göründüğünden farklı.

Bugünlerde ise her zamankinden daha fazla bilgi bombardımanına tutuluyoruz. Gelenin gidenin hesabını yapamıyoruz! Neden geliyorlar? Asıl amaçları nedir? Bu noktada sağlıklı değerlendirme yapmak tabii ki zor. Bir de buna köşe (yi tutmuş) yazarlarının yorumları da eklenince işimiz daha da zorlaşıyor. Kendi düşüncelerini mi yazıyorlar? Yoksa köşelerini mi kiralıyorlar? –ABD bu yıl için tüm dünyadaki yazarlara köşelerini yazılarını ayırmak için 400 milyon dolar ayırdığını açıkladı. Bize ne kadar düştü acaba ?

* * *
Biz sıradan vatandaşların kafasında ise cevapsız kalan bir çok soru var. Cevapları belki de hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz. Belki de gerçekleri görmek işimize gelmiyor…
ABD’e İran’a saldırıcak mı?
İran halkı gerçekten cumhurbaşkanını kendisi mi seçti ?
AB neyin peşinde?
Doğalgazı kaç paraya alıyoruz?
Doğalgaza neden bu kadar bağımlı olduk?
Bir ülkeyi ele geçirmek için bankalarını ve enerji kaynaklarını ele geçirmek sözü doğru mudur?
Hükümetin dediği mi olacak? Yoksa YÖK’ün mü?
Açık öğretim lisesi yönetmeliğinde mahkeme sonucu ne olacak?
Dini magazinleştirmede amaç dinin kutsiyetini ortadan kaldırmak mı?
Kuş gribi mi? Kış gribi mi?
Hem kuş, hem kış garibi mi?
Ülkemizin birçok yerinde kuş gribi görülmesinin hikmeti ne?
Ağca neden serbest bırakıldı? Zamanlaması gerçekten tesadüf müydü ?
Kim doğruyu söylüyor?
Kim neden doğruyu söylemiyor?
Sırada acaba ne var?
Su sorunu mu? Madenler mi? Uzat uzatabildiğin kadar…
* * *
Kola pazarlama temsilcilerinden biri Ortadoğu'daki görevinden büyük bir hayal kırıklığıyla dönmüştü...
Arkadaşı sordu:
- Araplara niçin kola satmada başarılı olamadınız?"

-"Beni Ortadoğu'ya ilk gönderdiklerinde kendime çok güveniyordum, bir tek sorun vardı o da Arapça bilmemem.. O yüzden onlara vermek istediğim mesajı yan yana 3 poster halinde düzenledim..
1. posterde kızgın bir çölde kumların üstünde sürünen, susuzluktan kavrulmuş bir adam vardı...
2. posterde adam yerde bulduğu kolayı alıp içiyordu..
3. posterde ise adam birden canlanıyor, ayağa kalkıyordu ve dipdiri duruyordu"
-"Eee? Bu harika bir reklâm, işe yaramadı mı yani?"
-"Arapların sağdan sola doğru okuduklarını bilmiyordum ki !"
Acaba biz nasıl okuyoruz? Bize nasıl okutmak istiyorlar?
Doğruyu yanlış, yanlışı doğru mu görüyoruz?
* * *
Hoca Nasreddin'e sormuşlar; "Hocam, neden eşşeğe ters biniyorsun?" Hoca cevabını yapıştırmış, "Olaya eşşeğin tarafından bakarsanız ben ters binmişim, benim tarafımdan bakınca ben eşşeğe düz bindim, eşşek altımda ters duruyor" demiş.

“İşe yarayan adam kimdir?” diye sorulduğunda Goethe, “İtaat eden ve itaat ettiren adamdır” diyor.

Hâlâ eşşek yönünden bakanlar işe yarayan adam yapmakta kararlı görünüyorlar.


Nereden baktığınıza iyi karar verin? Bir de haberleri, olayları tersten okumayı deneyin!
H. Fikri Ulusoy
 
Üst