üstad bediüzzaman

Þefkat_

Well-known member
ÜSTÂD BEDÎÜZZAMÂN


show_image.php
-Vefâtının 50. yılı münâsebetiyle-

Ne vakit niyyet edersem kalemim acze düşer:
Seni tavsîf edemez zannederim lafz-ı beşer...


Kimsenin istemedin şahsını medhetmesini;
O büyük gàyen için, sâde, duyurdun sesini.


Bütün ömrünce o tek gàyeyi da'vâ saydın.
Ve o da'vânı ne zorluklara rağmen yaydın...


Hizmetinden alıkor zannederek zincirler,
Sana yıllarca zulüm etdi bütün münkirler.


Nice sürgünlere, mahbeslere gitdin gülerek;
İhtiyaç var ki, kader hizmete yollar, bilerek...


Döndü cennetlere, zindanları aydınlatdın;
Nûra muhtaçlara gerçekleri hep anlatdın.


Nice kàtilleri ıslâh ederek kurtardın,
En onulmaz nice bin yâreye merhem sardın...


Uyarıp memleket evlâdını her tehlikeden
Korudun milleti inkâr denilen pis lekeden...


İlk koşan hizmete Sendin, geri hiç kalmazdın;
Lâkin, ücret ve mükâfâtı durup almazdın.


Rehberin sünnet-i Peygamber olurken her an
Oldu da'vâna Senin en yüce hüccet Kur'ân...


İlmi irfâna katıp Hakk, Sana vehben vermiş;
Belli, timsâl-i fazîlet olarak göndermiş...


Yaşıyor yeryüzü üstünde bugün âsârın,
Duymayan kalmayacak belki de dünyâda yarın...


Elli yıl geçti, evet, rıhletinin üstünden:
Yine dillerde, duâlarda ve kalblerdeki Sen...

 
Üst