Mektubat'taki bir çok suali ben sordum
"Üstad'la ilk görüşmemizden sonraki mektuplaşmalarımız Mektubat'ın tulûuna sebep olmuştu. Bazı sualleri başkaları bana sorardı. Ben de Üstad Hazretlerine sorardım. Meselâ 'Ceddidû imâneküm bilâilâhe illâllâh' hadîsine Arapgirli rüştiye hocalarından İbrahim Efendi bana sormuştu. Ben de zannediyorum, l932'de Elâzız'den, Barla'ya yazarak Üstad'dan sormuştum.
"Dost istersen Allah yeter. Evet o dost ise her şey dosttur. Yarân istersen Kur'ân yeter. Evet, ondaki enbiya ve melâike ile hayalen görşür ve vukuatlarını seyredip, ünsiyet eder. Mal istersen kanaat yeter. Evet kanaat eden, iktisad eder; iktisad eden bereket bulur. Düşman istersen, nefis yeter. Evet kendini beğenen belâyı bulur zahmete düşer; kendini beğenmeyen safayı bulur, rahmete gider. Nasihat istersen ölüm yeter. Evet ölümü düşünen hubb-u dünyadan kurtulur ve âhiretine ciddî çalışır."
"Bu parça, levha halinde dedem H.İbrahim Efendi'nin elyazısı ile duruyordu. l930 baharında bunu, Üstad'a gönderdim. 23'üncü Mektubun sonuna koydu.