Haşa bin kere haşa;
Hiç bir müslüman böylesi bir düşünceye girmez..Allah muhafaza böylesi bir düşünce insanı şirke götürür..İslam bir bütün ve emredilen bütün İlahi emirlere kul gücü nisbetince itaat eder;
Bahsettiğiniz soru ;
Tamamen ecel ve kader işidir..Buda Cenabı Allah'ın mutlak iradesidir..Kainatta ki tüm mahlukata belli bir ömür verilmiştir..Kadere iman'da imanımızın mührüdür ;Üstad hz'leride Allah'ın (c.c) öncellikle Abd'diydi (kuluydu)elbetteki vakti saati gelince vefat edecekti;Aslında neden zehirlendiğinde ölmedi diyeceğimize daha ilginç ve güzel olan yanına bakmak daha ibret vericidir derim ve o zehirlendiği vakit çok ızdırap çektiğinde dahi bir rekat namazını kaçırmamış ve kılmışlardır..bu kısmna bakıp ibret almak daha faydalıdır kanımca..
Allah Mümît'tir; Eceli Takdir Eden, Ölümü Yaratan Allah’tır
Allah’ın 99 esmâü’l-hüsnâsından biri, “el-Mümît”tir. El-Mümît, canlı mahlukların ölümünü yaratan anlamına gelir. Hayatı nasıl Allah veriyorsa, ölümü de yine O yaratmaktadır. "O (öyle Yüce Allah) ki, hanginizin daha güzel amel işleyeceğini sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır. O, mutlak gâliptir, çok bağışlayıcıdır." (67/Mülk, 2)
Ölümü de dirilmeyi de Allah (c.c) yaratır (67/Mülk 2). Her insan eceliyle ölür, hiç kimse ölüme müdâhale edemez. Ancak Allah’ın yazmış olduğu ecele göre ölür (3/Al-i İmran, 145).
ve her insan ölümüne sebeb bir vesilede tayin edilmiştir..sebebler sadece ecelin bir anahtarıdır diye düşünelim;
selametle..