Vefa

kayýp_gül

Well-known member
VEFA


Vefa, dost yüzünde biten nadide bir güldür. Onu düşmanlık atmosferinde görmek mümkün değildir. Aldatma, ihanet ve yalan vefa iklimine hiç uğramaz. Sevgi, bağlılık, dostluk ve güzel ahlaksa, vefanın boy atıp serpilmesi için, en bereketli topraklardır. Vefa meltemi, duyguda, düşüncede, tasavvurda aynı şeyleri paylaşanların etrafında üfür, üfür eser. Kinler, nefretler, kıskançlıklarsa, onu bir an bile yaşatmaz, hemen yok eder. Vefa duygusu, bireylerin birbiriyle paylaşıp, bütünleşmesini temsil eder. Vefa sayesinde, ayrı, ayrı parçalar bir araya gelerek birliğe ulaşır. İnsan, vefa duygusuyla emniyet ve itimada riyakat kazanır, maddeten ve manen yükselir. Bir aile vefa duygusu üzerine kurulmuşsa devam edebilir. Bir millet bu yüce duyguyla faziletlere erebilir. Bir devlet, kendi milletine karşı ancak bu duyguyla itibarını koruyabilir. Kadere itiraz eden, başını örse vurur, kırar.
Arası bozulmuş karı-kocanın arasını kızarak, sinirlenerek, azarlayarak yapılamaz, yine vefayı devreye koyarak yapabilirsiniz.
--Şeytan karı-kocanın arasına girerken, işini gücünü bırakır, yardımcılarını da izne gönderir, o evde tam mesai yapar.
--Onun en çok sevdiği iş karı koca arasına girmektir. Rüzgarın iğne deliğine girmesi gibi. Hiç kimseye belli etmez. Araya girer, başlar üflemeye,
--Büyükler tecrübelidir. Siz tecrübelisiniz. Gün görmüşsünüz. genç olanlar daha fidan taze. Gözünüz hep onların üstünde olmalı. Ağacın kökü sallanmadan tedbir almak lazım.
-- Peki tedbir nedir derseniz.
--Rüzgarı hissedeceksiniz. Rüzgar ne yandan gelirse hemen orayı kapatın. Perdeyi yırtırmayın. Perde yırtılırsa fırtınanın önü artık alınmaz. Yuva muva kalmaz ortada.
Hiç teyellenmemiş elbiseyle dışarı çıkılır mı? Çıkılmaz. Çünkü az hareket etsen elbise liğme, liğme dökülür.
--Öyleyse bu yuvayı yalanla tezgahla, teyellemek yerine, sağlam dikişlerle yeniden dikmek lazım. Yalan kapısını bir açarsanız, bir daha kapanmaz. O kapıya da bir tane doğru uğramaz.
-- Evet doğrular acımasız ama hep doğru söylemek lazım, lakin doğruyu parçalayarak söylemek lazım. Mesela, birbirileri hakkında ne kadar güzel söz varsa öbürüne duyurmak yalan değildir. Ama gerçeğinde hepsi değildir. Şimdi siz oturun ortak noktaları belli edin. Onlar birbirilerini ne kadar seviyorlarmış anlasınlar. Siz akıllarına yol gösterin. Kendilerini serbest bırakın. Su yolunu bulur.
 
Üst