ya ben istanbulu alırım ya da istanbul beni alır.....!!!!!

SaYa

Well-known member
Fatih Sultan Mehmet en iyi hocalar elinde yetismis, ilim ve

imani mecetmis, Turk kulturu ve Islam imanina bihakkin

vakif olmustur. Yuksek ideal sahibi bir genc olarak

ve hakikaten genc bir yasta Osmanli Devleti'nin basin

gecmistir. Butun kaynaklar onun 19 yasinda tahta

oturdugunda muttefiktirler. Demek oluyor ki o 21

yasinda bizim dunyamizda ve Islam dunyasinda soylendiginde,

ilk akla gelen sultan olarak Fatih sanini almistir.

Fatih unvanini yalnizca bu genc bilge, faziletli, cesaretli,

kararli, imanli Osmanli hukumdari kullanmistir. Cunku;

Hazreti Peygamber (s.a.s)'in, alinmasini cok arzuladigi

ve mutlaka alinacagini mujdeledigi, Istanbul'un

fatihidir. Hazreti Peygamber (s.a.s.)'in ifadesiyle o

kutlu komutandir. Askerleri, kutlu askerlerdir.

Pek hakli olarak "Ebul-feth Sultan Muhammet Han"

olarak dunya tarihinde mustesna yerini almistir.

Ahmet Cevdet Pasa unlu, Kisas-i Enbiya'sinda

Osmanli tarihine ayirdigi kisimda bu devletin

kurucusu olan Gazi Osman Bey'e oldukca sade

Turkce soylenmis bir siire yer vermektedir.

Burada kendisinden sonra geleceklere vasiyet olmak uzere

Istanbul'u ' gulizar' etmelerini istemistir.

Gercekten de Istanbul fethedilmis ve fethin ilk 10

yili zarfinda bir gul bahcesine dondurulmustur.

Fatih, 6 dil bilmektedir. Demek ki; o dunyanin

neresinde olursa olsun ortaya cikan buluslari,

biliyor, dunyanin mevcut bilim adamlarini taniyordu.

-Turk devleti ve tek bir iman idealini gerceklestirmek

uzere Osmanli Devleti icin, Islam dunyasi icin fevkalade

ehemmiyetli olan Istanbul'u fethetmistir. Bunun icin

muthis bir kararlilik gosterisinde bulunmus, bu isin

imkansizligini dusunenlere asla iltifat etmemis, bu yonde

telkinatta bulunan Bizans elcilerine "Benim

gerceklestirdiklerimi sizin imparatorunuz hayal bile edemez" demistir

"Ya ben Istanbul'u alirim, ya

da Istanbul beni" diyerek Bir

Orduy-u Humayun'la yola

cikmis ve Istanbul'u kusatmistir.

Baltaoglu Suleyman Bey'in Bogaza girme

tesebbusunde
basarisiz olmasi uzerine hic tereddut

etmeden atini denize surmustur.

Bizzat basinda bulunarak, adini

aldigi Hazreti Peygamber

(s.a.s.)'in Hendek'te ve daha

nice yerlerde yaptigi gibi ozveriyle komutan ve askerleriyle

unlu Rumelihisari'ni insa etmis, Kasimpasa'dan Halic'e

gemileri indirmis, asrin en gelismis toplariyla zamana

meydan okuyan surlarda gedikler acmistir. Bizzat mucidi

oldugu bu silahlarla yalniz Istanbul'un fethini gerceklestirmekle

kalmamis, ayni zamanda Avrupa'da feodalizmin yikilmasini

saglamistir. Istanbul'u bir cihan devletinin payitahti

kilmanin nisanesi olarak Ortodoks kilisesini,

Ermeni ve Yahudiler'i teskilatlandirmis, bunlara atamalarda

bulunmus ve hepsinin "Osmanli Devlet Tahti Emanetinde"

bulunduklarini ilan etmistir.

Ayasofya'yi fethin bir nisanesi olarak camiye tahvil

etmis, ilk cuma namazini bu kutlu sehirde hocalariyla,

kutlu askerleriyle eda etmistir.

Bugun Turk- Islam medeniyetinin hulasasi olan

Istanbul, onun bize ve butun Muslumanlar'a temiz bir armaganidir..

Istanbul bu tarihten itibaren Osmanli hukumdarlari

tarafindan muzeyyen kilinmis, suslenmis, bir cazibe

merkezi haline gelmis, hangi dilden dinden, renkten,

olursa olsun butun bilginlerin bir araya getirildikleri

ve Osmanli medeniyetine hizmette bulunan bir merkez olmustur.

"-
ne güzel demiş peygamberim(s.a.v) istanbul ne kutlu şehirdir orayı fetheden kumandan ne kutlu kumandan dır......


alıntı
 
Üst