Ana sayfa
Forumlar
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Blog
Neler yeni
Yeni mesajlar
Son aktiviteler
Giriş yap
Kayıt ol
Neler yeni
Ara
Ara
Sadece başlıkları ara
Kullanıcı:
Yeni mesajlar
Forumlarda ara
Menü
Giriş yap
Kayıt ol
Install the app
Yükle
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dokuzuncu Söz
JavaScript devre dışı. Daha iyi bir deneyim için, önce lütfen tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.
Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya
alternatif bir tarayıcı
kullanmalısınız.
Konuya cevap cer
Mesaj
<blockquote data-quote="TaLHa" data-source="post: 267293" data-attributes="member: 1"><p><strong>Yirmi Dokuzuncu Söz - Sayfa 722</strong></p><p></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">bütün enbiya ve mürselînin ve evliya ve sıddıkînin, vukuunda müttefik olup haber verdikleri gibi, şu kâinat, bütün âyât-ı tekvîniyesiyle, vukuundan haber veriyor.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"><strong><em>Elhasıl: </em></strong>Onuncu Söz bütün hakaikiyle, Yirmi Sekizinci Söz İkinci Makamında, Lâsiyyemâlardaki bütün berâhiniyle, gurub etmiş güneşin sabahleyin yeniden tulû edeceği derecesinde bir kat’iyetle göstermiştir ki, hayat-ı dünyeviyenin gurubundan sonra, şems-i hakikat hayat-ı uhreviye suretinde çıkacaktır.</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">İşte, baştan buraya kadar beyanatımız, ism-i Hakîmden istimdat ve feyz-i Kur’ân’dan istifade suretinde, kalbi kabule, nefsi teslime, aklı iknaa ihzar için Dört Esas söyledik. Fakat biz neyiz ki buna dair söz söyleyeceğiz? Asıl şu dünyanın Sahibi, şu kâinatın Hâlıkı, şu mevcudatın Mâliki ne söylüyor, onu dinlemeliyiz. Mülk sahibi söz söylerken başkalarının ne haddi var ki fuzuliyâne karışsın?</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">İşte, o Sâni-i Hakîm, dünya mescidinde ve arz mektebinde, asırlar arkasında oturan taifelerin umum saflarına hitaben irad ettiği hutbe-i ezeliyesinde, kâinatı zelzeleye veren</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span><p style="text-align: center"><span style="font-family: 'tahoma'"><span style="font-size: 22px"><span style="font-family: 'trebuchet ms'">اِذَا زُلْزِلَتِ اْلاَرْضُ زِلْزَالَهَا وَاَخْرَجَتِ اْلاَرْضُ اَثْقَالَهَا وَقَالَ اْلاِنْسَانُ مَالَهَا يَوْمَئِذٍ تُحَدِّثُ اَخْبَارَهَا بِاَنَّ رَبَّكَ اَوْحٰى لَهَا يَوْمَئِذٍ يَصْدُرُ النَّاسُ اَشْتَاتًا لِيُرَوْا اَعْمَالَهُمْ فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَاهُ </span></span><strong><u><img src="http://www.erisale.com/images/blank.gif" alt="" class="fr-fic fr-dii fr-draggable " style="" />1</u></strong></span></p> <p style="text-align: center"></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">ve bütün mahlûkatı neş’elendiren, şevke getiren</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'">[NOT]Dipnot-1</span></p><p> <span style="font-family: 'tahoma'">“Ne zaman ki yer müthiş bir sarsıntıyla sarsılır. Ve yeryüzü bütün ağırlıklarını dışarı çıkarır. Ve insan ‘Ne oluyor buna?’ der. O gün yeryüzü, üzerinde herkesin ne iş yaptığını haber verir. Çünkü Rabbin ona konuşmasını emretmiştir. O gün insanlar yaptıklarının karşılığını görmek için hesap yerinden bölük bölük dönerler. Kim zerre kadar bir iyilik yaparsa onun mükâfâtını görür. Kim zerre kadar bir kötülük yaparsa onun cezasını görür.” Zilzal Sûresi, 99:1-8.[/NOT]</span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span> <table style='width: 100%'><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Hâlık</strong>: yaratıcı, herşeyi yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Lâsiyyemâ</strong>: Mesnevî-i Nuriye adlı eserde yer almaktadır</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Mâlik</strong>: herşeyin sahibi olan Allah (bk. m-l-k)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>Sâni-i Hakîm</strong>: herşeyi hikmetle ve san’atla yapan Allah (bk. ṣ-n-a; ḥ -k-m)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>arz</strong>: yer, dünya</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>berâhin</strong>: mantıkî, güçlü deliller</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>beyanat</strong>: açıklamalar (bk. b-y-n)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>elhasıl</strong>: özetle, sonuç olarak</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>enbiya</strong>: nebiler, peygamberler (bk. n-b-e)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>evliya</strong>: veliler, Allah’ın sevgili kulları (bk. v-l-y)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>feyz-i Kur’ân</strong>: Kur’ân’ın verdiği ilham, bereket ve ilim bolluğu (bk. f-y-ḍ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>fuzuliyâne</strong>: lüzumsuzca</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>gurub</strong>: batma</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hakaik</strong>: gerçekler (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hayat-ı dünyeviye</strong>: dünya hayatı (bk. ḥ-y-y)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hayat-ı uhreviye</strong>: âhiret hayatı (bk. ḥ-y-y; e-ḫ-r)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hitaben</strong>: hitap ederek, seslenerek (bk. ḫ-ṭ-b)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>hutbe-i ezeliye</strong>: varlığının başlangıcı olmayan Allah’ın insanlara ve cinlere bir hutbesi olan Kur’ân (bk. ḫ-ṭ-b; e-z-l)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ihzar</strong>: hazırlama (bk. ḥ-ḍ-r)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>irad etme</strong>: sunma, söyleme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>ism-i Hakîm</strong>: Allah’ın herşeyi hikmetle yaptığını bildiren ismi (bk. s-m-v; ḥ-k-m)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>istimdat</strong>: yardım isteme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kat’iyet</strong>: kesinlik</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>kâinat</strong>: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mahlûkat</strong>: yaratıklar (bk. ḫ-l-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mektep</strong>: okul (bk. k-t-b)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mevcudat</strong>: varlıklar (bk. v-c-d)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mülk</strong>: sahip olunan ve hükmedilen şey (bk. m-l-k)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>mürselîn</strong>: resuller, peygamberler (bk. r-s-l)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>müttefik</strong>: ittifak etmiş, birleşmiş</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>nefis</strong>: kişinin kendisi; insanı daima kötülüğe, maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>neş’e</strong>: sevinç</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>suret</strong>: şekil, biçim (bk. ṣ-v-r)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>sıddıkîn</strong>: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>taife</strong>: topluluk</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>tulû</strong>: doğma</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>umum</strong>: bütün</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>vuku</strong>: meydana gelme</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>zelzele</strong>: deprem, sarsıntı</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>âyât-ı tekvîniye</strong>: kâinatta Allah’ın varlığına ve birliğine delil olan varlıklar (bk. k-v-n)</span></td></tr><tr><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>şems-i hakikat</strong>: hakikat güneşi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)</span></td><td><span style="font-family: 'tahoma'"><strong>şevk</strong>: şiddetli arzu ve istek</span></td></tr></table><p><br /> <tbody> <br /> </tbody></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p><p><span style="font-family: 'tahoma'"></span></p></blockquote><p></p>
[QUOTE="TaLHa, post: 267293, member: 1"] [b]Yirmi Dokuzuncu Söz - Sayfa 722[/b] [FONT=tahoma]bütün enbiya ve mürselînin ve evliya ve sıddıkînin, vukuunda müttefik olup haber verdikleri gibi, şu kâinat, bütün âyât-ı tekvîniyesiyle, vukuundan haber veriyor. [B][I]Elhasıl: [/I][/B]Onuncu Söz bütün hakaikiyle, Yirmi Sekizinci Söz İkinci Makamında, Lâsiyyemâlardaki bütün berâhiniyle, gurub etmiş güneşin sabahleyin yeniden tulû edeceği derecesinde bir kat’iyetle göstermiştir ki, hayat-ı dünyeviyenin gurubundan sonra, şems-i hakikat hayat-ı uhreviye suretinde çıkacaktır. İşte, baştan buraya kadar beyanatımız, ism-i Hakîmden istimdat ve feyz-i Kur’ân’dan istifade suretinde, kalbi kabule, nefsi teslime, aklı iknaa ihzar için Dört Esas söyledik. Fakat biz neyiz ki buna dair söz söyleyeceğiz? Asıl şu dünyanın Sahibi, şu kâinatın Hâlıkı, şu mevcudatın Mâliki ne söylüyor, onu dinlemeliyiz. Mülk sahibi söz söylerken başkalarının ne haddi var ki fuzuliyâne karışsın? İşte, o Sâni-i Hakîm, dünya mescidinde ve arz mektebinde, asırlar arkasında oturan taifelerin umum saflarına hitaben irad ettiği hutbe-i ezeliyesinde, kâinatı zelzeleye veren [/FONT][CENTER][FONT=tahoma][SIZE=6][FONT=trebuchet ms]اِذَا زُلْزِلَتِ اْلاَرْضُ زِلْزَالَهَا وَاَخْرَجَتِ اْلاَرْضُ اَثْقَالَهَا وَقَالَ اْلاِنْسَانُ مَالَهَا يَوْمَئِذٍ تُحَدِّثُ اَخْبَارَهَا بِاَنَّ رَبَّكَ اَوْحٰى لَهَا يَوْمَئِذٍ يَصْدُرُ النَّاسُ اَشْتَاتًا لِيُرَوْا اَعْمَالَهُمْ فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَاهُ [/FONT][/SIZE][B][U][IMG]http://www.erisale.com/images/blank.gif[/IMG]1[/U][/B][/FONT] [/CENTER] [FONT=tahoma] ve bütün mahlûkatı neş’elendiren, şevke getiren [NOT]Dipnot-1 “Ne zaman ki yer müthiş bir sarsıntıyla sarsılır. Ve yeryüzü bütün ağırlıklarını dışarı çıkarır. Ve insan ‘Ne oluyor buna?’ der. O gün yeryüzü, üzerinde herkesin ne iş yaptığını haber verir. Çünkü Rabbin ona konuşmasını emretmiştir. O gün insanlar yaptıklarının karşılığını görmek için hesap yerinden bölük bölük dönerler. Kim zerre kadar bir iyilik yaparsa onun mükâfâtını görür. Kim zerre kadar bir kötülük yaparsa onun cezasını görür.” Zilzal Sûresi, 99:1-8.[/NOT] [/FONT][TABLE] <tbody>[TR] [TD][FONT=tahoma][B]Hâlık[/B]: yaratıcı, herşeyi yaratan Allah (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Lâsiyyemâ[/B]: Mesnevî-i Nuriye adlı eserde yer almaktadır[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]Mâlik[/B]: herşeyin sahibi olan Allah (bk. m-l-k)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]Sâni-i Hakîm[/B]: herşeyi hikmetle ve san’atla yapan Allah (bk. ṣ-n-a; ḥ -k-m)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]arz[/B]: yer, dünya[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]berâhin[/B]: mantıkî, güçlü deliller[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]beyanat[/B]: açıklamalar (bk. b-y-n)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]elhasıl[/B]: özetle, sonuç olarak[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]enbiya[/B]: nebiler, peygamberler (bk. n-b-e)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]evliya[/B]: veliler, Allah’ın sevgili kulları (bk. v-l-y)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]feyz-i Kur’ân[/B]: Kur’ân’ın verdiği ilham, bereket ve ilim bolluğu (bk. f-y-ḍ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]fuzuliyâne[/B]: lüzumsuzca[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]gurub[/B]: batma[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hakaik[/B]: gerçekler (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hayat-ı dünyeviye[/B]: dünya hayatı (bk. ḥ-y-y)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hayat-ı uhreviye[/B]: âhiret hayatı (bk. ḥ-y-y; e-ḫ-r)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]hitaben[/B]: hitap ederek, seslenerek (bk. ḫ-ṭ-b)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]hutbe-i ezeliye[/B]: varlığının başlangıcı olmayan Allah’ın insanlara ve cinlere bir hutbesi olan Kur’ân (bk. ḫ-ṭ-b; e-z-l)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ihzar[/B]: hazırlama (bk. ḥ-ḍ-r)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]irad etme[/B]: sunma, söyleme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]ism-i Hakîm[/B]: Allah’ın herşeyi hikmetle yaptığını bildiren ismi (bk. s-m-v; ḥ-k-m)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]istimdat[/B]: yardım isteme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]kat’iyet[/B]: kesinlik[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]kâinat[/B]: evren, yaratılmış herşey (bk. k-v-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mahlûkat[/B]: yaratıklar (bk. ḫ-l-ḳ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mektep[/B]: okul (bk. k-t-b)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mevcudat[/B]: varlıklar (bk. v-c-d)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]mülk[/B]: sahip olunan ve hükmedilen şey (bk. m-l-k)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]mürselîn[/B]: resuller, peygamberler (bk. r-s-l)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]müttefik[/B]: ittifak etmiş, birleşmiş[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]nefis[/B]: kişinin kendisi; insanı daima kötülüğe, maddî zevk ve isteklere sevk eden kuvvet (bk. n-f-s)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]neş’e[/B]: sevinç[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]suret[/B]: şekil, biçim (bk. ṣ-v-r)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]sıddıkîn[/B]: daima doğruluk üzere ve Allah’a ve peygambere sadakatte en ileride olanlar (bk. ṣ-d-ḳ)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]taife[/B]: topluluk[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]tulû[/B]: doğma[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]umum[/B]: bütün[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]vuku[/B]: meydana gelme[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]zelzele[/B]: deprem, sarsıntı[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]âyât-ı tekvîniye[/B]: kâinatta Allah’ın varlığına ve birliğine delil olan varlıklar (bk. k-v-n)[/FONT][/TD] [/TR] [TR] [TD][FONT=tahoma][B]şems-i hakikat[/B]: hakikat güneşi (bk. ḥ-ḳ-ḳ)[/FONT][/TD] [TD][FONT=tahoma][B]şevk[/B]: şiddetli arzu ve istek[/FONT][/TD] [/TR] </tbody>[/TABLE] [FONT=tahoma] [/FONT] [/QUOTE]
Adı
İnsan doğrulaması
Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Cevap yaz
Forumlar
Risale-i Nur Okuma ve Anlama
Risale-i Nur Külliyatı
Sözler
Yirmi Dokuzuncu Söz
Bu site çerezler kullanır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Accept
Daha fazla bilgi edin.…
Üst