ABDULLAH4
Forum Yöneticisi
Affedicilik, Kabahat Örtücülük
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"Ey dil ile iman edip kalblerine iman yerleşmeyenler! İnsanları gıybet etmeyin, gizli şeylerini araştırmayın. Çünkü bir müslümanın sır perdesini yırtıp gizli şeylerini açığa vuranın Allah Teâlâ sır perdesini yırtar, isterse kendi evinde olsun, kötülüklerini meydana çıkarır."
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den:
Bir gün Rasûl-i Zîşan Efendimiz aramızda oturuyordu. Birden gördük ki gülüyor.
Ta iki mübarek yan dişleri görününceye kadar.
Sahabe-i kiram tarafından soruldu:
Neden tebessüm buyurdunuz ya Rasûlallah? Buyurdu:
Benim ümmetimden iki adam huzur-ı ilahîde diz çökmüşler, O iki kişinin birisi diyor ki:
Ya rabbî, benim hakkımı zalim kardeşimden al.
(Kur'ân-ı Kerim'de, Sûre-i İbrahim'de:
"Yevm-i kıyâmette herkes hakkını ister. Velev en yakın akrabası dahi olsa bile" buyurulur.
Allahü Teâlâ buyurur:
Ey zalim, mazlum din kardeşinin hakkını ver! Zalim der ki:
Ya rabbi, hasenatımdan hiçbir şey kalmamıştır. Mazlum:
Ya rabbi, o zalim benim günahımdan yüklensin!
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz ağladı ve buyurdu ki:
"Muhakkak o gün öyle bir gündür ki o günde insanın kendi günahlarını diğer kimselere yüklemeğe şiddetle ihtiyacı vardır.
Allah-ü Teâlâ, hakkını talep eden mü'mine buyurur:
Başını sema tarafına kaldır, cennetlere bak!
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
"Ey dil ile iman edip kalblerine iman yerleşmeyenler! İnsanları gıybet etmeyin, gizli şeylerini araştırmayın. Çünkü bir müslümanın sır perdesini yırtıp gizli şeylerini açığa vuranın Allah Teâlâ sır perdesini yırtar, isterse kendi evinde olsun, kötülüklerini meydana çıkarır."
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den:
Bir gün Rasûl-i Zîşan Efendimiz aramızda oturuyordu. Birden gördük ki gülüyor.
Ta iki mübarek yan dişleri görününceye kadar.
Sahabe-i kiram tarafından soruldu:
Neden tebessüm buyurdunuz ya Rasûlallah? Buyurdu:
Benim ümmetimden iki adam huzur-ı ilahîde diz çökmüşler, O iki kişinin birisi diyor ki:
Ya rabbî, benim hakkımı zalim kardeşimden al.
(Kur'ân-ı Kerim'de, Sûre-i İbrahim'de:
"Yevm-i kıyâmette herkes hakkını ister. Velev en yakın akrabası dahi olsa bile" buyurulur.
Allahü Teâlâ buyurur:
Ey zalim, mazlum din kardeşinin hakkını ver! Zalim der ki:
Ya rabbi, hasenatımdan hiçbir şey kalmamıştır. Mazlum:
Ya rabbi, o zalim benim günahımdan yüklensin!
Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz ağladı ve buyurdu ki:
"Muhakkak o gün öyle bir gündür ki o günde insanın kendi günahlarını diğer kimselere yüklemeğe şiddetle ihtiyacı vardır.
Allah-ü Teâlâ, hakkını talep eden mü'mine buyurur:
Başını sema tarafına kaldır, cennetlere bak!