molla_zehra
Well-known member
Abdulkadir Geylani Hazretlerinden Öğütler..
"Dört şey kalbin düzelmesine medar olur:
1-Yenilen lokmaya dikkat etmek,
2-İbâdet için zaman ayırmak,
3-Kerameti muhafaza etmek (gizli tutup etrafa duyurmamaya çalışmak),
4-İnsanı Allah’tan alıkoyan şeyleri terketmek.”
...
“Genç kardeşim! Sen ne nefisle beraber ol, ne de şehvânî arzularınla... Ne dünya ile beraber ol, ne de âhiretle... Hak’dan başkasına uyma... Böyle yapacak olursan tükenmek bilmiyen bir hazineye kavuşursun. Artık Azîz ve Celîl olan Allah’tan sana arkasında delâlet olmayan bir hidâyet gelir."
Senin azmü gayretin yeme, içme, giyme ve evlenme gibi basit şeyler olmasın. (Çünkü bunlar gaye değil, gayeye ulaşmak için vasıtadır.Vasıtayı gaye yerine koyma). Unutmaki bunların hepsine olan istek nefis ve tabiattan gelmektedir. Kalb ve sırrın azm-u gayreti nerede? Asıl onu bilmek ve bulmak lâzımdır. Şüphen olmasın ki, bu Hakk’ı talepten başka bir şey değildir. Senin himmetin, en önemli meselen olmalıdır. O halde azm-u himmetin sadece Rabbin ve O’nun katındaki şeyler olsun...”
_________________________________________________" Ey evlâd! Dünyada daimi kalmak için yaratılmış değilsin. Onda yalnız yiyip içmek için durmuyorsun. Bulunduğun hali hemen değiştir. Bulunduğun halde Allah'ın sevmediği haller mevcuttur. Mücerred Kelime-i Tevhid'le yetindin. Taat olarak yalnız bununla yetinmek senin için iyi bir iş değildir. Bu, sana fayda sağlamaz. Bunu başka ibadetler de takip etmeli.
İman, söz ve işten ibarettir. Mücerret iman sahibi olman seni düştüğün çukurdan çıkaramaz. Bu halinde ısrar eder; namazı, orucu ve diğer farz ibadetleri bir yana atarsan, sadaka tanımazsan iyi olmaz. Bunları terketmek senin için felâketten başka bir şey doğurmaz. Günah çukurundan seni tevhidin hangi harfi seni çeker, çıkarır?
-"Allah'tan başka ilah yok..." dediğin zaman bir dâva peşine düşmüş oluyorsun. Her dâvada şahit isterler. Şahidi olmayan kaybeder. Bu durumda şahit, emirleri tutmak ve yasakları bir yana atmaktır. Ayrıca bu uğurda gelecek her türlü belâ ve mihnete göğüs gerip sabırlı olmakta bir şahit sayılır. Aynı zamanda bunlar senin için yol delili demektir. Söylediklerimiz yapılacağı zaman da ihlâsa sarılmak gerekir. Hiç bir söz amelsiz kabul edilmez. Ve hiçbir amel de ihlâs olmadan kabul edilir değildir. Peygamberin (S.A.) yolu ihlâstan ibarettir. "
"Dört şey kalbin düzelmesine medar olur:
1-Yenilen lokmaya dikkat etmek,
2-İbâdet için zaman ayırmak,
3-Kerameti muhafaza etmek (gizli tutup etrafa duyurmamaya çalışmak),
4-İnsanı Allah’tan alıkoyan şeyleri terketmek.”
...
“Genç kardeşim! Sen ne nefisle beraber ol, ne de şehvânî arzularınla... Ne dünya ile beraber ol, ne de âhiretle... Hak’dan başkasına uyma... Böyle yapacak olursan tükenmek bilmiyen bir hazineye kavuşursun. Artık Azîz ve Celîl olan Allah’tan sana arkasında delâlet olmayan bir hidâyet gelir."
Senin azmü gayretin yeme, içme, giyme ve evlenme gibi basit şeyler olmasın. (Çünkü bunlar gaye değil, gayeye ulaşmak için vasıtadır.Vasıtayı gaye yerine koyma). Unutmaki bunların hepsine olan istek nefis ve tabiattan gelmektedir. Kalb ve sırrın azm-u gayreti nerede? Asıl onu bilmek ve bulmak lâzımdır. Şüphen olmasın ki, bu Hakk’ı talepten başka bir şey değildir. Senin himmetin, en önemli meselen olmalıdır. O halde azm-u himmetin sadece Rabbin ve O’nun katındaki şeyler olsun...”
_________________________________________________" Ey evlâd! Dünyada daimi kalmak için yaratılmış değilsin. Onda yalnız yiyip içmek için durmuyorsun. Bulunduğun hali hemen değiştir. Bulunduğun halde Allah'ın sevmediği haller mevcuttur. Mücerred Kelime-i Tevhid'le yetindin. Taat olarak yalnız bununla yetinmek senin için iyi bir iş değildir. Bu, sana fayda sağlamaz. Bunu başka ibadetler de takip etmeli.
İman, söz ve işten ibarettir. Mücerret iman sahibi olman seni düştüğün çukurdan çıkaramaz. Bu halinde ısrar eder; namazı, orucu ve diğer farz ibadetleri bir yana atarsan, sadaka tanımazsan iyi olmaz. Bunları terketmek senin için felâketten başka bir şey doğurmaz. Günah çukurundan seni tevhidin hangi harfi seni çeker, çıkarır?
-"Allah'tan başka ilah yok..." dediğin zaman bir dâva peşine düşmüş oluyorsun. Her dâvada şahit isterler. Şahidi olmayan kaybeder. Bu durumda şahit, emirleri tutmak ve yasakları bir yana atmaktır. Ayrıca bu uğurda gelecek her türlü belâ ve mihnete göğüs gerip sabırlı olmakta bir şahit sayılır. Aynı zamanda bunlar senin için yol delili demektir. Söylediklerimiz yapılacağı zaman da ihlâsa sarılmak gerekir. Hiç bir söz amelsiz kabul edilmez. Ve hiçbir amel de ihlâs olmadan kabul edilir değildir. Peygamberin (S.A.) yolu ihlâstan ibarettir. "