• Bu konu 24 yanıt içerir, 11 izleyen vardır ve en son Anonim tarafından güncellenmiştir.
11 yazı görüntüleniyor - 16 ile 26 arası (toplam 26)
  • Yazar
    Yazılar
  • #720122
    Anonim

      Bu meselede bakmak ve görmek ilgili olduğu için;
      bakmak ve görmek nedemek onu biraz açıklayalım:

      görmek ve bakmak cok çeşitleri vardır.

      1-Corbanın tadına bak dediklerinde …. Gözümüzle bakmayız. Dilimizle bakarız.

      2-Şu sobanın sıçaklığına bak dediklerinde elimizle bakarız.

      3-Çiceğin kokusuna bak dediklerinde burnumuzla bakarız.

      NOT : Sobaya elinizi çok yaklaştırmayın eliniz yanar.

      Bunun gibide ahiret meselelerine bakarken, bazı hakikatları görmek ve anlamak akılla olur.

      Aklın anlayışının yetişmediği yerlerede nasılki uzanamadığımız yere çıkmak için merdiven kullanıyoruz. Öylede örnekleme ve misalle anlaşılmaz hakikatları anlaşılır hale getiriyoruz.

      Bu kısımdada bu yola baş vurulmuş olduğunu görüyoruz. Elinize sağlık

      #720232
      Anonim
        yunus44;80085 wrote:
        Bu meselede bakmak ve görmek ilgili olduğu için;
        bakmak ve görmek nedemek onu biraz açıklayalım:

        görmek ve bakmak cok çeşitleri vardır.

        1-Corbanın tadına bak dediklerinde …. Gözümüzle bakmayız. Dilimizle bakarız.

        2-Şu sobanın sıçaklığına bak dediklerinde elimizle bakarız.

        3-Çiceğin kokusuna bak dediklerinde burnumuzla bakarız.

        NOT : Sobaya elinizi çok yaklaştırmayın eliniz yanar.

        Bunun gibide ahiret meselelerine bakarken, bazı hakikatları görmek ve anlamak akılla olur.

        Aklın anlayışının yetişmediği yerlerede nasılki uzanamadığımız yere çıkmak için merdiven kullanıyoruz. Öylede örnekleme ve misalle anlaşılmaz hakikatları anlaşılır hale getiriyoruz.

        Bu kısımdada bu yola baş vurulmuş olduğunu görüyoruz. Elinize sağlık

        teşekkürler, katkılarınızdan dolayı da ben teşekkür ederim..

        #720264
        Anonim

          bu konuda kitap önerebilrim harika ötesi alacağınız çok şey var birçok kitap gibi……..YENER ÖZTÜRK hocanın KUR’ANDA AHİRET ….. şiddetle tavsiye ediyorum……….dua ile…


          tarihçi yazmaya üşeniyor gibiyim ama okusalr daha iyi olur deyu didim:015::005:

          #720280
          Anonim
            Hanne;80352 wrote:
            bu konuda kitap önerebilrim harika ötesi alacağınız çok şey var birçok kitap gibi……..YENER ÖZTÜRK hocanın KUR’ANDA AHİRET ….. şiddetle tavsiye ediyorum……….dua ile…

            tarihçi yazmaya üşeniyor gibiyim ama okusalr daha iyi olur deyu didim:015::005:

            tabi tabi öyledir mutlaka :038:

            #720282
            Anonim
              Tarihci;80381 wrote:
              tabi tabi öyledir mutlaka :038:

              değil mi???

              irticali kısım yapılmış aynı şeylerin etrafında dönmektense akademik boyutuna yönlendirdim. elbette istifade etmek isteyenlere…..:008: yoksa kitaptan bi kaç cümle beni asla yormazzzzzzzzzzzz:038::038:

              #720284
              Anonim
                Hanne;80384 wrote:
                değil mi???

                irticali kısım yapılmış aynı şeylerin etrafında dönmektense akademik boyutuna yönlendirdim. elbette istifade etmek isteyenlere…..:008: yoksa kitaptan bi kaç cümle beni asla yormazzzzzzzzzzzz:038::038:

                tabikii yahu..

                #720322
                Anonim

                  Yani, insan der: “Çürümüş kemikleri kim diriltecek?” Sen, de: “Kim onları bidâyeten inşâ edip hayat vermiş ise, o diriltecek.” (YASİN SURESİnden)

                  Bir zât, göz önünde bir günde yeniden büyük bir orduyu teşkil ettiği halde, biri dese, “Şu zât,fertleri istirahat için dağılmış olan bir taburu bir boru ile toplar; tabur tekrar düzen altına getirebilir.”

                  Sen, ey insan, desen: “İnanmam”; ne kadar divânece bir inkâr olduğunu bilirsin.
                  Aynen onun gibi, hiçlikten, yeniden ordu-misâl bütün hayvanlar ve baska hayat sahiplerinin tabur-misâl cesedlerini mükemmel bir düzenle o bedenlerin zerreleri ve duygularını emr-i “KÜNFEYEKÜN”(OL DER OLUVERİR) ile kaydedip yerleştiren ve her baharda zemin yüzünde yüz binler ordu-misâl hayat sahibinin çeşitlerini ve tâifelerini icad eden bir Zât-ı Kadîr-i Alîm, tabur-misâl bir cesedin nizâmı altına girmekle birbiriyle tanışan esas zerreleri ve asli eczaları bir sayha ile Sûr-u İsrâfilin borusuyla nasıl toplayabilir, inat sûretinde, denilir mi? Denilse, cahilce bir divâneliktir.

                  bu noktada Kuran evvelâ, neş’e-yi ûlâyı(önceki yaratılış) nazara verir, der ki: “Nutfeden alâkaya, alâkadan mudgaya, mudgadan tâ insanın yaratılısına kadar olan neş’etinizi görüyorsunuz. Nasıl oluyor ki, sonraki yaratılısı inkâr ediyorsunuz? O, onun misli, belki daha ehvenidir.” sonrasında tenefüse çıkmış ordu ferdlerini toplamaya benzer ikinci yaratılısı yani öldükten sonra dirilişi ispat eder.

                  evet nasıl topraga düşmüş bir tohum baharda yeniden hayat bulur dirilir ağaç olur,aynen öyle de;hayatı son bulup topraga düşen insan zamanı gelince nasıl olur da tekrar dirilir denilir mi?

                  #720331
                  Anonim

                    Allah razi olsun

                    #720367
                    Anonim
                      KAMİL;80512 wrote:
                      Allah razi olsun

                      ecmain olsun kardeşim, ayşe esenkal size de katkılarınızdan ötürü çok teşekkürler..

                      #684962
                      Anonim

                        Allah hepimizden razı olur inşaallah…

                        #720464
                        Anonim
                          ayşe esenkal;80589 wrote:
                          Allah hepimizden razı olur inşaallah…

                          aminnnn…

                        11 yazı görüntüleniyor - 16 ile 26 arası (toplam 26)
                        • Bu konuyu yanıtlamak için giriş yapmış olmalısınız.