Konuya cevap cer

Birinci Kısım - İlk hayatı - Sayfa 49


“Şeyh efendi, bunlara söyleyiniz, benimle dövüştükleri vakit dördü birden olmasınlar, ikişer ikişer gelsinler.”


Seyyid Nur Muhammed, küçük Said’in bu mertliğinden hoşlanarak,


“Sen benim talebemsin, kimse sana ilişemez” buyurdu.


Bu hâdiseden sonra “Şeyh talebesi” diye yâd edildi. Burada bir müddet kaldıktan sonra, biraderi Molla Abdullah ile beraber Nurşin köyüne geldiler. Yaz olması dolayısıyla, ahali ve talebelerle birlikte Şeyhan Yaylâsına gittiler. Orada, biraderi Molla Abdullah ile birgün dövüşmüş. Tâğî Medresesi Müderrisi Mehmed Emin Efendi, küçük Said’e,


“Niçin kardeşinin emrinden çıkıyorsun?” diye işe karışmış.


Bulundukları medrese, meşhur Şeyh Abdurrahman Hazretlerinin olması dolayısıyla, hocasına şu yolda cevap verir:


“Efendim, şu tekyede bulunmak hasebiyle, siz de benim gibi talebesiniz. Şu halde burada hocalık hakkınız yoktur” diyerek, gündüz vakti bile herkesin güçlükle geçebileceği cesîm bir ormandan geceleyin geçerek Nurşin’e gelir.


Şarkî Anadolu’da medrese teşkilâtındaki hususiyetlerden birisi şudur ki: İcazet almış bir âlim, istediği köyde hasbeten lillâh bir medrese açar. Medrese talebelerinin ihtiyacı, iktidarı olursa medrese sahibi tarafından, iktidarı yoksa halk tarafından temin edilir; hoca meccanen ders verir, talebelerin iaşe ve levazımatını da halk deruhte ederdi. Bunların içinde yalnız Molla Said, hiçbir suretle zekât almıyordu. Zekât ve başkasının eser-i minneti olan bir parayı kat’iyen kabul etmiyordu.[SUB]HAŞİYE-1[/SUB]


[NOT]Haşiye-1 Zekât ve sadaka ve mukabilsiz hiç birşey almadığının sebep ve hikmeti, Risale-i Nur’dan İkinci Mektup ve sair risalelerde beyan edilmiştir. Evet, Molla Said’in istikbalde Risale-i Nur’la göreceği hizmet-i imaniyeyi kemâl-i ihlâsla ifası ve bu hizmetin meydana gelebilmesi için “uhrevî hizmetin mukabilinde hiç bir şey talep etmemek” olan kudsî düsturun icmâlî bir fihristesi, daha küçük yaşında iken rahmet-i İlâhiye tarafından ruhunda yerleştirilmişti.[/NOT]




Küçük Said: Bediüzzaman Said NursîMehmed Emin Efendi: (bk. bilgiler)
Molla Abdullah: (bk. bilgiler)Molla Said: Bediüzzaman Said Nursî
Nurşin: (bk. bilgiler)Said: Bediüzzaman Said Nursî
Seyyid Nur Muhammed: (bk. bilgiler)Tâğî Medresesi: (bk. bilgiler – Şeyh Abdurrahmanı Tâğî)
ahali: halkbeyan etme: açıklama
birader: erkek kardeşcesîm: çok büyük
deruhte etme: üstlenmedüstur: kâide, kural
eser-i minnet: minnet eseri; kişiyi minnet altında bırakacak davranış ve uygulamafihriste: indeks, özet
hasbeten lillâh: Allah rızası içinhasebiyle: dolayısıyla
haşiye: dipnot, açıklayıcı nothikmet: sebep, ince sır
hizmet-i imaniye: iman hakikatlerini muhtaç insanlara ulaştırma hizmetihususiyet: özellik
iaşe: besleme, yedirip içirmeicazet: medrese eğitim sisteminde eğitimini tamamlayan bir kişinin eğitim verebileceğine dair verilen izin belgesi, diploma
icmâlî: özetifa etme: yerine getirme
iktidar: kuvvet; maddî imkânistikbal: gelecek
kat’iyen: kesin olarakkemâl-i ihlâs: tam bir ihlâs; sadece Allah rızâsını gözeterek hizmet etme
kudsî: mukaddes, kutsallevazımat: gerekli olan şeyler
meccanen: ücretsiz; karşılıksızmedrese: din ilimlerinin ders verildiği eğitim kurumu
medrese teşkilâtı: din ilimlerinin ders verildiği eğitim kurumlarının yapılanması, genel yapısımukabil: karşılık
müderris: medresede ders veren âlimrahmet-i İlâhî: Allah’ın rahmeti, şefkat ve merhameti
sadaka: Allah rızası için ihtiyaç sahibi kişilere yapılan yardımsair: diğer, başka
suret: biçim, şekiltalebe: öğrenci
talep etme: istemetekye: tarikat ehlinin bulunduğu ve ibadet ettiği yer, dergâh
temin etme: sağlama, elde etmeuhrevî: âhiretle ilgili, âhirete dair
Şarkî Anadolu: (bk. bilgiler – Anadolu)Şeyh Abdurrahman Hazretleri: (bk. bilgiler – Şeyh Abdurrahman-ı Tâğî)
 


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst