EzBer bir HazineDir

Garib

Well-known member
“EZBER BİRİKMİŞ BİR HAZİNEDİR“



Husrev Efendi talebelerinden yazı yazmalarını istemekle beraber Risale-i Nur’un temel eserlerinin ezber edilmesini de tavsiye ediyordu. Bu sayede iman hakikatlerinin hafızalara nakşolacağını ve imanların sarsılmaz bir hale gelecegini söylüyordu. Ayrıca ezberin hafızayı keskinleştirecegini, konuşma kabiliyetini geliştirecegini ve okumayı hızlandıracağını ifade etmekteydi. Ona göre her bir ezber edilen risale ile aynı zamanda bir Kur’an hakikatini sarsılmaz bir şekilde ögrenmek ezberin en mühim faydası idi.

Talebelerine zaman zaman “Ezber, birikmiş bir hazinedir. Ezberle hakikatler bütün latifelere yerleşir, çikmaz. Azda olsa ezber yapın!“ diyor ve “Efendim unutuyoruz, hafızamızdan siliniyor efendim!“ diyen talebelerine “Varsın silinsin, vakti gelince kendini gösterir kardeşim. Parmağınızla suya yazı yazdığınızda bile suda bir iz bırakırsınız; siz ezberinizi unutsaniz bile mutlaka hafızanızda bir iz kalır. Bu muarızla karşılaştığınız zaman ona bir şey söylemeyin, Risale-i Nur’dan ezber okuyun“ şeklinde cevap veriyordu.

Yine bir gün bir çocuk Birinci Söz’ün birinci sayfasını ezberden okuduğunda Husrev Efendi, “Bakın kardeşim, bu çocuk bir sayfayı ezberledi, diğer sayfalarıda ezberleyecek. Artık bu çocuktan hiçbir kötülük beklenmez. Daima iyilik beklenir. Çünkü bu hakikatler bunun ruhuna, kalbine nüfuz etti“ dedi.

Talebelerine öncelikle Risale-i Nur’un Fihristi diye tavsif ettiği ‘Beş Risale’yi ezberleten Husrev Efendi, Beş Risale’deki ‘Mucizat-ı Ahmediye Risalesi’ni ezberleyen talebelerinin Resulallah Aleyhissalatü Vesselam’a olan imanı, muhabbeti ve iştiyakı çok artacağından mutlaka O’nu rüyasında göreceğini söylerdi. Nitekim bu risaleyi ezberleyen pek çok talebe gördüğü sadık rüyarla bu müjdeyi te’yid etmekteydi. Yine Beş Risale’den ’Tabiat Risale’ sini (23. Lem’a) ezberleyenin imanının sarsılmayacagını söyleyen Husrev Efendi’ye gören iman hakikatleri insanın kalbine ruhuna yerleştikten sonra artık ona namaz kıl, oruç tut demeye ihtiyaç kalmayacağını ifade ediyor ve bu insanın nereye giderse gitsin, isterse inkarın devletleştiği memleketlere gitsin (o zamanlar Rusya’yi misal getirdi) mutlaka imanla kabre gireceğini söylerdi. Beş Risale’den başka Ayetü’l-Kübra Risalesi (7. Şua), 21. Söz ve Haşir Risalesi (10. Söz) gibi risaleleri de talebelerine ezberletirdi.
 
Üst