Fikir kısmına değinebilir miyiz?
Bismillah deyince fikretmiş olmuyor muyuz?
Pazarcıdan meyve-sebze alıyoruz, parasını verdiğimiz halde teşekkür ediyoruz. Bu şekildeki basit alışverişlerimizi bile eşle dostla paylaşıyoruz çok zaman. "Filan yerden aldım, şu fiyata aldım" gibi küçük maceralarımızı tazelendiriyoruz. Halbuki o nimetler, bizim önümüze gelene kadar olup biten her şey, vesiledir, sebebtir. Yoksa bize nimetleri onlar veriyor değil. Hal böyle iken, en az insanlara anlatıp konuştuğumuz kadar Allahı da akla getirmek gerekir. "Bu nimeti Cenab-ı hak bana şu yolla verdi, filan kişinin eliyle verdi, yoksa ben bunu ne yapmaya, ne de Allah müsaade etmezse almaya muktedir değilim ve ne de bana getirenler O nimetlerin hakiki sahibi ve beni nimetlendiren kişiler değiller" şeklinde tefekkür yolculuğuna girmek, hem vazifemiz, hem de Mün'im-i Hakikinin bizdeki hakkıdır. Sadece zikir eksik kalır.
Önce zikir sonra fikir olması da değişik değil mi?
Esasen düşünmediğimiz şeyi söyleyemeyiz fakat zikrettiğimiz zaman da aklımıza gelir. Zikir bir alışkanlık oluyor demekki düşünmek içinde olmayabiliyor öyle mi? Belki ondan ayrılar.
Zikir anmak, hatırlamak, düşünmek manasındadır. Bu hem lisanen, hem kalben, hem de aklen mümkündür. Baştaki Bismillah ı lisanen söylüyoruz, ortada aklen zikrediyoruz..