genc_kalem
Okumak,Yaþamaktýr
Sorularla Peygamberimiz(S.A.V)
Soru: Cahiliye Dönemi Tam olarak hangi dönemdir? Eğer Peygamber Efendimizden önceki dönem ise bu dönem ne kadar geriye gitmektedir? Hz. İsa’dan sonraki bütün dönem (Tüm o zaman, fetret dönemi olarak kabul edilebilir mi?) Cahiliye dönemi midir? Fetret ile Cahiliye dönemi arasında bir bağ var mıdır? Bedevi Araplarla, yani onların yaşayış ve inanışları ile bu dönem özdeş kabul edilebilir mi?
Cevap - Dr. Casim Avcı (İSAM): Câhiliye dönemi, özel ve yaygın anlamıyla İslâm'dan önce Araplar'ın dinî ve sosyal hayat telakkilerini ifade eder. Bu dönem "ilah olarak sadece Allah'ı kabul etmek, ondan başkasına asla tapmamak" anlamındaki tevhidin yerini "Allah'a ortak koşmak, onun yanısıra putlara vb. şeylere tapmak" anlamındaki şirkin aldığı; adaletin yerini zulme bıraktığı; güçlünün güçsüzü ezdiği; kölelerin insandan sayılmadığı; kız çocuklarına sahip olmanın utanç vesilesi olarak görüldüğü ve hatta bazan diri diri toprağa gömüldüğü; mal, can ve namus güvenliğinin kalmadığı; üstünlüğün soy sop, zenginlik, kabile, ırk ve renklerde arandığı; kısacası hem dinî hem de ferdî ve toplumsal açıdan kötülüklerin hâkim olduğu bir dönemdir. Bu dönem Hz. Peygamber'den (önceki dönem olup Hz. Peygamber'e vahyin indirilişiyle sona ermiştir. (Bu dönemin Câhiliye zihniyetinin merkezi haline gelen Mekke'nin fethiyle (h. 8/m. 630 yılı) son bulduğunu ileri sürenler de olmuştur.) Bununla birlikte İslâm'dan sonra da yukarıda sayılan olumsuz tavır, anlayış ve davranışların fert veya toplum bazında kendisini hakim bir şekilde göstermesi Câhiliye terimi ile ifade edilir. Bu açıdan bakıldığında Câhiliye özelde bir zaman dilimini yani Hz. Peygamber'den önceki dönemi ifade etmekle birlikte esasen genel olarak olumsuz nitelikleri ve kötülüklerin hâkim olmasını ifade eder ve İslâm'dan sanra da söz konusu olabilir. Kısacası buradaki vurgu döneme ve zamana değil, nitelikleredir.
Câhiliye döneminin ne kadar geriye gittiği konusunda ise farklı görüşler bulunmaktadır: Genel ve yaygın kullanıma göre Câhiliye dönemi Hz. İsa'dan sonra başlayıp Peygamber Efendimiz arasında geçen dönem veya İslâmiyet'in zuhurundan az önceki, yani V. yüzyıldan Hz. Peygamber'in İslâm'ı tebliğe başladığı zaman dilimidir. Bununla birlikte Ahzâb sûresinin 33. âyetinde geçen "ilk câhiliye" (el-câhiliyyetü'l-ûlâ) tabirinin açıklanmasında bazı müfessirler tarafından "İlk Câhiliye"nin Hz. Âdem-Nuh, Hz. Âdem-İbrahim, Hz. Huh-İdris, Hz. Nuh-İbrahim, Hz. Dâvûd-Süleyman veya Hz. Mûsa-İsa arasında geçen dönemleri ihtiva ettiği şeklinde değişik zaman dilimleri ileri sürülmüştür.
Fetret ise "iki peygamber arasında hak dine davetin kesintiye uğradığı dönem" demektir. Daha ziyade Hz. İsa'dan sonra Hz. Peygamber dönemine kadar geçen tebliğsiz dönemi ifade eder. Bu haliyle Hz. İsa'dan sonra başlayıp Peygamber Efendimiz arasında geçen dönemi ifade eden Câhiliye dönemi ile aynıdır. Nitekim Câhiliye döneminde yaşadığı halde tevhid ehli olup putlara tapmayan ve Hanîfler diye anılan kimselere bunları müşrik Câhiliye halkından ayırmak için "fetret ehli" denilmiştir.
Câhiliye sadece bedevî Araplarla ilgili olmayıp göçebe (bedevî) veya yerleşik (hadarî) olsun ferdî veya toplumsal anlamda kötülüklerin galip geldiği müşrik Araplar'la ilgilidir.
Daha geniş bilgi için Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi'ndeki (DİA) şu maddelere bakılabilir. Mustafa Fayda, "Câhiliye", DİA, c. VII, s. 17-19; Metin Yurdagür, "Fetret", DİA, c. XII, s. 475-480.
Kaynak: www.sonpeygamber.info
Soru: Cahiliye Dönemi Tam olarak hangi dönemdir? Eğer Peygamber Efendimizden önceki dönem ise bu dönem ne kadar geriye gitmektedir? Hz. İsa’dan sonraki bütün dönem (Tüm o zaman, fetret dönemi olarak kabul edilebilir mi?) Cahiliye dönemi midir? Fetret ile Cahiliye dönemi arasında bir bağ var mıdır? Bedevi Araplarla, yani onların yaşayış ve inanışları ile bu dönem özdeş kabul edilebilir mi?
Cevap - Dr. Casim Avcı (İSAM): Câhiliye dönemi, özel ve yaygın anlamıyla İslâm'dan önce Araplar'ın dinî ve sosyal hayat telakkilerini ifade eder. Bu dönem "ilah olarak sadece Allah'ı kabul etmek, ondan başkasına asla tapmamak" anlamındaki tevhidin yerini "Allah'a ortak koşmak, onun yanısıra putlara vb. şeylere tapmak" anlamındaki şirkin aldığı; adaletin yerini zulme bıraktığı; güçlünün güçsüzü ezdiği; kölelerin insandan sayılmadığı; kız çocuklarına sahip olmanın utanç vesilesi olarak görüldüğü ve hatta bazan diri diri toprağa gömüldüğü; mal, can ve namus güvenliğinin kalmadığı; üstünlüğün soy sop, zenginlik, kabile, ırk ve renklerde arandığı; kısacası hem dinî hem de ferdî ve toplumsal açıdan kötülüklerin hâkim olduğu bir dönemdir. Bu dönem Hz. Peygamber'den (önceki dönem olup Hz. Peygamber'e vahyin indirilişiyle sona ermiştir. (Bu dönemin Câhiliye zihniyetinin merkezi haline gelen Mekke'nin fethiyle (h. 8/m. 630 yılı) son bulduğunu ileri sürenler de olmuştur.) Bununla birlikte İslâm'dan sonra da yukarıda sayılan olumsuz tavır, anlayış ve davranışların fert veya toplum bazında kendisini hakim bir şekilde göstermesi Câhiliye terimi ile ifade edilir. Bu açıdan bakıldığında Câhiliye özelde bir zaman dilimini yani Hz. Peygamber'den önceki dönemi ifade etmekle birlikte esasen genel olarak olumsuz nitelikleri ve kötülüklerin hâkim olmasını ifade eder ve İslâm'dan sanra da söz konusu olabilir. Kısacası buradaki vurgu döneme ve zamana değil, nitelikleredir.
Câhiliye döneminin ne kadar geriye gittiği konusunda ise farklı görüşler bulunmaktadır: Genel ve yaygın kullanıma göre Câhiliye dönemi Hz. İsa'dan sonra başlayıp Peygamber Efendimiz arasında geçen dönem veya İslâmiyet'in zuhurundan az önceki, yani V. yüzyıldan Hz. Peygamber'in İslâm'ı tebliğe başladığı zaman dilimidir. Bununla birlikte Ahzâb sûresinin 33. âyetinde geçen "ilk câhiliye" (el-câhiliyyetü'l-ûlâ) tabirinin açıklanmasında bazı müfessirler tarafından "İlk Câhiliye"nin Hz. Âdem-Nuh, Hz. Âdem-İbrahim, Hz. Huh-İdris, Hz. Nuh-İbrahim, Hz. Dâvûd-Süleyman veya Hz. Mûsa-İsa arasında geçen dönemleri ihtiva ettiği şeklinde değişik zaman dilimleri ileri sürülmüştür.
Fetret ise "iki peygamber arasında hak dine davetin kesintiye uğradığı dönem" demektir. Daha ziyade Hz. İsa'dan sonra Hz. Peygamber dönemine kadar geçen tebliğsiz dönemi ifade eder. Bu haliyle Hz. İsa'dan sonra başlayıp Peygamber Efendimiz arasında geçen dönemi ifade eden Câhiliye dönemi ile aynıdır. Nitekim Câhiliye döneminde yaşadığı halde tevhid ehli olup putlara tapmayan ve Hanîfler diye anılan kimselere bunları müşrik Câhiliye halkından ayırmak için "fetret ehli" denilmiştir.
Câhiliye sadece bedevî Araplarla ilgili olmayıp göçebe (bedevî) veya yerleşik (hadarî) olsun ferdî veya toplumsal anlamda kötülüklerin galip geldiği müşrik Araplar'la ilgilidir.
Daha geniş bilgi için Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi'ndeki (DİA) şu maddelere bakılabilir. Mustafa Fayda, "Câhiliye", DİA, c. VII, s. 17-19; Metin Yurdagür, "Fetret", DİA, c. XII, s. 475-480.
Kaynak: www.sonpeygamber.info