Konuya cevap cer

Cevap: Yirmi Sekizinci Lem'a - Sayfa 452


Yirminci Nükte



اِنَّمَآ اَمْرُهُ اِذَآ اَرَادَ شَيْئًا اَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكوُنُ 1




Âyet-i kerîmenin işaretiyle, emir ile îcâd oluyor. Ve Kudret hazineleriك-ن ’dadır. Bu sırr-ı dakîkin vücûh-u kesîresinden birkaç veçhi Risalelerde zikredilmiştir. Burada, hurûf-u Kur’ân’ın, hususan sûrelerin başlarındaki mukattaât-ı hurûfun hâsiyetlerine ve fezâillerine ve tesirât-ı maddiyelerine dâir vürûd eden hadisleri, şu asrın nazar-ı maddîsine takrib etmek için, maddî bir misâl üzerinde o sırrın tefhîmine çalışacağız. Şöyle ki:


Zât-ı Zülcelâl olan Sahib-i Arş-ı Âzamın, mânevî bir merkez-i âlem ve kalb ve kıble-i kâinat hükmünde olan küre-i arzdaki mahlûkatın tedbirine medar dört arş-ı İlâhîsi var:


Biri, hıfz ve hayat arşıdır ki, topraktır. İsm-i Hafîzin ve Muhyînin mazharıdır.

İkinci arş, fazl ve rahmet arşıdır ki, su unsurudur.

Üçüncüsü, ilim ve hikmet arşıdır ki, unsur-u nurdur.

Dördüncüsü, emir ve irâdenin arşıdır ki, unsur-u havadır.


Basit topraktan, hadsiz hâcât-ı hayvâniye ve insâniyeye medâr olan maâdin ve hadsiz muhtelif nebâtâtın basit bir unsurdan, kemâl-i intizam ile, vahdetten hadsiz



[NOT]Dipnot-1 “Birşeyin olmasını murad ettiği zaman, Onun işi sadece ‘Ol’ demektir; o da oluverir.” Yâsin Sûresi, 36:82.[/NOT]







Kudret: Allah’ın bütün varlığı kuşatan güç ve iktidarı
Muhyî: bütün canlılara hayat veren Allah
Sahib-i Arş-ı Âzam: kâinatın payitahtı ve merkezi olan büyük Arşın sahibi
Zât-ı Zülcelâl: sonsuz büyüklük, yücelik ve haşmet sahibi olan Zât, Allah
arş/arş-ı İlâhî: Cenânb-ı Hakkın isim ve sıfatlarının hükmettiği makam, taht
fazl: cömertlik, ihsan
fezâil: faziletler, üstün özellikler
hadis: Peygamber Efendimizin (a.s.m.) mübarek söz, fiil ve hareketi veya onun onayladığı başkasına ait söz, iş veya davranış
hadsiz: sınırsız, sayısız
hikmet: herşeyin belirli gayelere yönelik olarak, mânâlı, faydalı ve tam yerli yerinde olması
hurûf-u Kur’ân: Kur’ân harfleri
hususan: özellikle
hâcât-ı hayvâniye ve insâniyeye: insanların ve hayvanların ihtiyaçları
hâsiyet: özellik
hıfz: koruma, saklama
irâde: dileme, tercih etme ve seçme gücü
ism-i Hafîz: Cenâb-ı Hakkın muhafaza eden, koruyan mânâsına gelen ismi
kemâl-i intizam: mükemmel bir düzen
küre-i arz: yerküre, dünya
kıble-i kâinat: bütün evrenin yöneldiği kıble
mahlûkat: varlıklar
mazhar: ayna, görüntü yeri
maâdin: madenler
medar: kaynak
merkez-i âlem: bütün varlıklar âleminin merkezi
muhtelif: çeşitli
mukattaât-ı hurûf: Kur’ân’da sûrelerin başında zikredilen tek harfler (Elif, lam, mim gibi)
nazar-ı maddî: olayları ve varlıkları sadece dış görünüşüne göre değerlendirme
nebâtât: bitkiler
nükte: ince ve derin anlamlı söz
rahmet: şefkat, merhamet
risale: Risale-i Nur’u oluşturan bölümlerden herbiri
sırr-ı dakîk: ince sır
takrib etmek: yakınlaştırmak
tedbir: çekip çevirme, ihtiyacını karşılama
tefhim: anlatma
tesirât-ı maddiye: maddî etkiler
unsur: bir şeyi oluşturan temel öğe
unsur-u hava: hava unsuru
unsur-u nur: nur unsuru
vahdet: birlik
vecih: şekil, yön
vücûh-u kesîre: pek çok yönler; çok yönlülük
vürûd eden: söylenen, ifade edilen
zikredilmek: anılmak, belirtilmek
âyet-i kerime: şerefli âyet, Kur’an’ın herbir cümlesi
îcâd olunmak: yaratılmak, var edilmek


<TBODY>
</TBODY>


Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst