Ukbaa
Well-known member
Yirmi Sekizinci Lem’a
Birinci Nükte
Risale-i Nur’dan haber veren İkinci Keramet-i Aleviye Risalesi 2
İkinci Nükte
Hakikatli bir teselli
Risale-i Nur’dan haber veren İkinci Keramet-i Aleviye Risalesi 2
İkinci Nükte
Hakikatli bir teselli
Eskişehir'de tevkifhânede Risale-i Nur şakirdlerine yazılan fıkralardır.
Aziz kardeşlerim,
Sizin için pek çok müteessirdim, elem beni eziyordu. Fakat bana ihtar edildi ki; kader ve kısmetinizde, beraber bu hapishânenin suyunu içmek ve ekmeğini yemek vardı. Bir eser-i rahmet-i İlâhiye ve bir cilve-i inâyet-i Rabbâniyye olarak bu suyu ve bu ekmeği beraber yememizin ve içmemizin en kolayı ve en hafifi ve en hayırlısı ve sevablısı ve Risale-i Nur şakirdlerinin en menfaatli bir dershâneleri ve en feyizli bir çilehâneleri ve düşmanlarına karşı ne derece ihtiyatlı davranmak lâzım geldiğini tâlim eden en hassas bir imtihan meydanı ve her birinde ayrı ayrı güzel meziyetleri bulunan bu arkadaşların birbirinin âlî meziyetlerinden ve güzel hasletlerinden ve birbiriyle tesis ve tecdid-i uhuvvetlerinden istifade etmek ve ders almak için en nurlu bir dershâne, bir tekke suretinde gördüğümden, bu vaziyetten değil şekvâ, belki bütün ruhumla şükür ettim. Evet, mesleğimiz şükürdür. Ve her şeyde bir vech-i rahmeti, bir cihet-i nimeti görmektir.
Umumunuzun elemleriyle müteellim kardeşiniz Said Nursî
[NOT]Dipnot-1 Risale-i Nur’un telifinden sonra Üstad Bediüzzaman’ın bizzat kendisinin yazdığı ve bazılarını da talebelerine yazdırdığı Risale-i Nur’un fihristesindeki tanzime göre 28. Lem’a sıraya konulmuştur. Nâşirler
Dipnot-2 İkinci Keramet-i Aleviye Risalesi Sikke-i Tasdik-i Gaybî ve teksir Lem’alar’da yer aldığından buraya konulmamıştır.[/NOT]
<TBODY>
</TBODY>
Dipnot-2 İkinci Keramet-i Aleviye Risalesi Sikke-i Tasdik-i Gaybî ve teksir Lem’alar’da yer aldığından buraya konulmamıştır.[/NOT]
Eskişehir Hapishanesi/Eskişehir: (bk. bilgiler – Eskişehir) | Said Nursî: (bk. bilgiler – Bediüzzaman Said Nursî) |
aziz: çok değerli, izzetli | cihet-i nimet: nimet yönü |
cilve-i inâyet-i İlâhiye: Allah’ın inâyetinin, yardımının bir yansıması | elem: acı, keder |
eser-i rahmet-i İlâhiye: Allah’ın herşeyi kuşatan sonsuz rahmetinin eseri | feyiz: ilim, irfan, mânevî gıda |
fıkra: bölüm, ifade | haslet: huy, özellik, karakter |
ihtilat: karışıp görüşmek | ihtiyatlı: tedbirli |
istifade etmek: faydalanmak, yararlanmak | kader: Allah’ın meydana gelecek şeyleri olmadan önce takdir edip planlaması |
memnu’: yasaklı | meslek: gidilen yol, metod |
müteellim: elemlenen, acı çeken | müteessir: üzüntülü, kederli |
tekke: zikir ve ibâdet için toplanılan yer | tesis ve tecdid-i uhuvvet: kardeşliği kurma ve devamlı pekiştirme |
tevkifhâne: tutukevi, hapishane | tâlim eden: ders veren, öğreten |
umum: herkes | vech-i rahmet: rahmet yönü |
âli: yüksek | çilehane: yalnız başına ve çile içinde ibadet edilen yer |
şakird: talebe, öğrenci | şekvâ: şikayet |
şükür: teşekkür etme, Allah’ın nimetlerine karşı minnet duyma |
<TBODY>
</TBODY>