Konuya cevap cer

Cevap: Yirmi Sekizinci Lem'a - Sayfa 468


manda ve öküz ve deve gibi büyük mahlûkat gayet derece musahhar, mutî; hattâ zayıf bir çocuğa da yularını verip itaat etmek mânâsını ifade için, 1 وَاَنْزَلَ لَكُمْ مِنَ اْلاَنْعَامِ ثَمَانِيَةَ tâbiriyle, güya bu mübârek hayvanlar dünya hayvanları değil ki, içinde tevahhuş ve zarar bulunsun. Belki mânevî bir Cennetin hayvanları gibi menfaattar, zararsızdırlar. Yukarıdan, yani, rahmet hazinesinden indirilmiştir, diye ifade ediyor.


Muhtemeldir ki, bazı müfessirlerin bu hayvanlar hakkında “Cennetten indirilmiştir” dedikleri, bu mânâdan ileri gelmiştir. Zahrında HAŞİYE-1 Kur’ân-ı Hakîmin bir harfi için bir sahife yazılsa, uzun olmuş denilmemeli. Çünkü kelâmullahtır. Onun için اَنْزَل tâbiri için iki üç sayfa yazılmakla israf edilmiş olmaz. Bazan Kur’ân’ın bir harfi, bir hazine-i mâneviyenin anahtarı olur.







[NOT]Dipnot-1 “Sizin için sekiz hayvan indirdi.” Zümer Sûresi, 39:6.

Haşiye-1 Bazı müfessirler, “Mebde’leri semâvâttan gelmişler” demelerinden muradları şudur ki: Bu en’âm denilen hayvânâtın bekàları rızık iledir ve rızıkları ottur; onların rızkı da yağmurdur. Yağmur ki, âb-ı hayattır ve rahmettir; ve rızık da semâvâttan gelir. “Ve fi’s-semâi rizgukum” âyeti buna işaret eder. Madem o hayvanların devam eden müteceddit vücutları semâvâttan gelen yağmur içindedir; semâdan indirilmiş mânâsını ifade eden “Enzele” tâbiri yerindedir.[/NOT]





 

Kur’ân-ı Hakîm: her âyet ve sûresinde sayısız hikmet ve faydalar bulunan Kur’ân 


<TBODY>
</TBODY>

 



<TBODY>
</TBODY>

 


bekâ: varlığı devam ettirme 


<TBODY>
</TBODY>

 



en’âm: deve, sığır, koyun gibi evcil hayvanlar; nimetler 
hazine-i mâneviye: mânevî hazine 
haşiye: dipnot
israf: savurganlık 
kelâmullah: Allah’ın kelâmı 
mahlûkat: yaratılanlar, yaratıklar 
mebde: başlangıç
menfaattar: faydalı, yararlı
muhtemel: ihtimal dahilinde
murad: kastedilen 
musahhar: boyun eğmiş
mutî: emre uyan, itaat eden
mübârek: hayırlı, bereketli 
müfessir: Kur’ân-ı Kerimi mânâ bakımından tefsir eden, yorumlayan kimse 
müteceddit: yenilenen
rahmet: İlâhî şefkat, merhamet 
rızık: yenip içilen şeyler 
semâ: gökyüzü 
semâvât: gökler 
tevahhuş: korkma, çekinme
vücut: beden 
âb-ı hayat: hayat suyu 
âyet: Kur’ân’da yer alan her bir cümle


<TBODY>
</TBODY>




Peygamber Efendimiz a.s.v.'ın kabri nerededir? (Sadece şehir adını küçük harfler ile giriniz)
Üst