günün ayeti

harp

Well-known member
Hiçbir çalışanın ameli zayi edilmez
21 Kasım 2010 / 05:00
Günün Ayet-i Kerime meali...

Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak, Âl-i İmrân Sûresinin 195. Ayetinde mealen şöyle buyuruyor:
Rableri onlara şu karşılığı verdi: “Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet görenler, savaşanlar ve öldürülenlerin de andolsun, günahlarını elbette örteceğim. Allah katından bir mükafat olmak üzere, onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Mükafatın en güzeli Allah katındadır.”
 

harp

Well-known member
Sabır ve namazla yardım isteyin
22 Kasım 2010 / 05:00
Günün Ayet-i Kerime meali...

Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak, Bakara Sûresinin 153. Ayetinde mealen şöyle buyuruyor:
Ey iman edenler, sabır ve namazla yardım isteyin. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "Gündüzün güneş dönüp gecenin karanlığı bastırıncaya kadar belli vakitlerde namaz kıl ve özellikle sabah namazını! Zira sabah namazı meşhuddur." [İsrâ Suresi 17,78]
Hem gece hem de gündüz melekleri sabah namazında hazır olurlar, şahid olurlar. Sabahleyin bütün kâinat uyanır.
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "Sana mahsus bir namaz olmak üzere gecenin bir kısmında kalkıp Kur'ân oku, teheccüd namazı kıl. Böylece Rabbinin seni makam-ı mahmûda eriştireceğini umabilirsin." [İsrâ Suresi 17,79]
Bu âyette beş vakit namaz mücmel olarak yer alır. Vakitleri ayrıntılı olarak Hz.Peygamber (a.s.) bildirmiştir. Böylece miraç gecesi bildirilen beş vakit namaz, miraç ile en çok ilgili İsra sûresinde Peygamberimize öğretilmiş, o da "Benim nasıl namaz kıldığımı görüyorsanız siz de öyle kılın" buyurmuştur. Aksi halde namazı Allah'ın istediği tarzda eda etmenin mümkün olmadığına böylece dikkat çekmiştir. Gece uykudan uyanmak suretiyle kılınan teheccüd namazı Hz.Peygambere farz, ümmete sünnettir. Makam-i mahmud: Allah'a yakınlık ve âhiretteki en büyük şefaat makamıdır.
 

harp

Well-known member
"Ey milletim! Buna karşılık ben sizden bir mal da istemiyorum. Benim ücretim Allah'a aittir; inananları da kovacak değilim; çünkü onlar Rableriyle karşılaşacaklar; fakat ben sizi cahil bir millet olarak görüyorum." (29) "Ey milletim! Onları kovarsam, Allah'a karşı beni kim savunur? Düşünmez misiniz?" (30) "Size, Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum; gaybı da bilmem; doğrusu melek olduğumu da söylemiyorum; küçük gördüklerinize Allah iyilik vermeyecektir diyemem; içlerinde olanı Allah daha iyi bilir. Yoksa şüphesiz haksızlık edenlerden olurum." (31) "Ey Nuh! Bizimle cidden tartıştın; hem de çok tartıştın. Doğru sözlülerden isen tehdit ettiğin azabı başımıza getir" dediler. (32) "Ancak Allah dilerse onu başınıza getirir, siz O'nu aciz bırakamazsınız. Allah sizi azdırmak isterse, ben size öğüt vermek istesem de faydası olmaz. O, sizin Rabbinizdir, O'na döndürüleceksiniz" dedi. (33–34) Sana "Kuran'ı kendiliğinden uydurdu" derler, de ki: "Uydurdumsa suçu bana aittir; oysa ben sizin işlediğiniz günahlardan uzağım." (35) Nuh'a, "Senin milletinden, inanmış olanlardan başkası inanmayacaktır; onların yapageldiklerine üzülme; nezaretimiz altında, sana bildirdiğimiz gibi gemiyi yap. Haksızlık yapanlar için Bana baş vurma, çünkü onlar suda boğulacaklardır" diye Allah tarafından vahyolundu. (36–37)
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "De ki: "Ya Rabbî, gireceğim yere dürüst olarak girmemi, çıkacağım yerden de dürüst olarak çıkmamı nasib et ve Kendi katından beni destekleyecek kuvvetli bir delil ver bana!"[İsrâ Suresi 17,80]
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . De ki: "Yemin ederim! Eğer insanlar ve cinler, bu Kur'ân'ın benzerini yapmak için bir araya toplansalar, hatta birbirlerine destek olup güçlerini birleştirseler bile, yine de onun gibi bir Kitap meydana getiremezler."[İsrâ Suresi 17,88]
Bu âyet i'caz konusunda meydan okumanın en kapsamlı ifade edildiği âyettir. Kısaca şunları ihtiva eder:
1. Üslubu, delilleri, konuları, öğretileri, muhtevasının zenginliği, gaybe dair verdiği haberler gibi yönlerden mûcizedir. Değil bir insan, bütün insanlar ve cinler bir araya toplansalar da Kur'ân'ın benzerini yapamazlar.
2. Hz. Muhammed daha önce içinizde kırk yıl yaşadı, bu misyonunun en ufak bir emaresi bile onda görülmedi. 3. Vahiy hali dışında söylediği sözlerle vahiy olduğunu bildirdiklerini kıyaslayın. Arapçaya vakıf olan herkes, hadîslerle Kur'ân'ın ayrı ayrı zatların sözleri olduğunu kabul eder.
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . Zaten, insanların ekserisinin, kendilerine hidâyet geldiği halde iman etmemelerinin başlıca sebebi: "Allah bula bula bir insan mı seçip halka elçi gönderdi?" demeleridir. De onlara: "Eğer yeryüzünde uslu uslu yürüyen melekler olsaydı, ancak o takdirde Biz onlara melek elçi gönderirdik." [İsrâ Suresi 17,94,95]
 

harp

Well-known member
Allah'ın adının anıldığı evlerde...
03 Aralık 2010 / 05:00
Günün Ayet-i Kerime meali...

Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak, Nûr Sûresinin 36 ve 37. Ayetlerinde mealen şöyle buyuruyor:
Allah’ın, yüceltilmesine ve içlerinde adının anılmasına izin verdiği evlerde hiçbir ticaretin ve hiçbir alış verişin kendilerini, Allah’ı anmaktan, namazı kılmaktan, zekatı vermekten alıkoymadığı birtakım adamlar buralarda sabah akşam O’nu tesbih ederler. Onlar, kalplerin ve gözlerin dikilip kalacağı bir günden korkarlar.
 

Abidin1

Well-known member
Bismillahirrahmanirrahim
O, gökleri ve yeri yaratandır. Size kendinizden eşler, hayvanlardan da (kendilerine) eşler yaratmıştır. Bu sûretle sizi üretiyor. O’nun benzeri hiçbir şey yoktur. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir. Şura - 11
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "Biz Kur'ân'ı hak olarak indirdik. O da hakkın ve gerçeğin ta kendisi olarak indi. Seni de ey Resulüm, sadece rahmetle müjdelemen ve inanmayanları ise azapla uyarman için gönderdik." [İsrâ Suresi 17,105]
 

harp

Well-known member
Doğrusu Allah, inananları ve yararlı işler işleyenleri, içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyar. Allah, şüphesiz, istediğini yapar.
 

harp

Well-known member
İnsanlar başlangıçta tek bir ümmet idiler
06 Aralık 2010 / 05:00
Günün Ayet-i Kerime meali...

Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak, Yunus Sûresinin 19. Ayetlerinde mealen şöyle buyuruyor:
İnsanlar (başlangıçta tevhit inancına bağlı) tek bir ümmet idiler; sonra ayrılığa düştüler. Eğer (azabın ertelenmesiyle ilgili olarak ezelde) Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, ayrılığa düştükleri hususlarda aralarında derhal hüküm verilir (işleri bitirilir)di.
 

harp

Well-known member
Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır
05 Aralık 2010 / 05:00
Günün Ayet-i Kerime meali...

Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak, Hadîd Sûresinin 10. Ayetlerinde mealen şöyle buyuruyor:
Size ne oluyor da, Allah yolunda harcama yapmıyorsunuz? Halbuki göklerin ve yerin mirası Allah’ındır. İçinizden, fetihten (Mekke fethinden) önce harcayanlar ve savaşanlar, (diğerleri ile) bir değildir. Onların derecesi, sonradan harcayan ve savaşanlardan daha yüksektir. Bununla beraber Allah hepsine de en güzel olanı (cenneti) vadetmiştir. Allah bütün yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
 

harp

Well-known member
Kim onlara düşman olursa...
07 Aralık 2010 / 05:00
Günün Ayet-i Kerime meali...

Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak, Bakara Sûresinin 98. Ayetlerinde mealen şöyle buyuruyor:
Her kim Allah’a, meleklerine, peygamberlerine, Cebrail’e ve Mîkâil’e düşman olursa bilsin ki, Allah da inkar edenlerin düşmanıdır.
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "Hem o vahyi, insanların zihinlerine sindire sindire okuman için zaman zaman gelen Kur'ân dersleri halinde indirdik."[İsrâ Suresi 17,106]
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . -Muhakkak ki müminler, mutluluk ve başarıya erdiler.Onlar namazlarında tam bir saygı ve tevazu içindedirler.Onlar boş şeylerden uzak dururlar.Onlar zekâtı ifa ederler.Onlar mahrem yerlerini günahlardan korurlar. Yalnız eşleri ve cariyeleri ile ilişki kurarlar. Çünkü bunu yapanlar ayıplanamazlar. Ama bu sınırın ötesine geçmek peşinde olanlar, işte onlardır haddi aşanlar! O müminler üzerlerindeki emanetleri gözetirler, verdikleri sözleri (*) tam tamına tutarlar. Onlar namazlarını vaktinde eda edip zayi etmekten korurlar. İşte varis olanlar,ebedi kalacakları Firdevs cennetine varis olanlar onlardır onlar." [Mu'minun Suresi 23,1-11]
(*) Gerek kendi aralarında verdikleri sözler, gerekse Allah Teâlaya karşı verdikleri sözler.
(**) Namazlarını vakti vaktine, huşû içinde devam ettirirler.
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "Şu bir gerçektir ki Biz insanı süzme çamurdan yaratırız.(*)Sonra onu nutfe (sperm) halinde sağlam bir yere yerleştiririz.Sonra nutfeyi alakaya (yapışkan döllenmiş hücreye), alakayı mudgaya, yani bir çiğnem et görünümündeki varlığa, mudgayı kemiklere dönüştürür, sonra da kemiklere et giydirip, derken yeni bir yaratılışa mazhar ederiz. İşte bak da Allah'ın ne mükemmel yaratan olduğunu bir düşün!Ve bütün bunlardan sonra, siz ey insanlar, ölürsünüz.Sonra büyük duruşma (kıyamet) günü diriltilirsiniz." [Mu'minun Suresi 23,12-16]
(*) İnsanın süzme çamurdan, yani balçığın özünden yaratıldığını bildiren âyetler, insan bedeninin toprakta yetişen ya da toprağın bileşiminde bulunan çeşitli organik veya inorganik maddelerden oluştuğuna, toprakta yetişen besinlerin özümlenmesi yoluyla bu unsurların sürekli olarak canlı hücrelere dönüştüğüne işaret etmektedir. Böylesi bir vücuda bunca imkânları ve sistemleri lütfeden Allah'a şükretme gereğini hatırlatmaktadır. 12-14. âyetlerde geçen mazi sigaları, bu yaratılış başından kıyamete kadar devam ettiğinden, muzari (geniş zaman) anlamı taşımaktadırlar.
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "Yine şu da bir gerçektir ki Biz sizin üstünüzde yedi tabaka yarattık. Biz yaratmadan da, yarattıklarımızdan da habersiz değiliz." [Mu'minun Suresi 23,17]
"Tarâik" tarîkanın çoğuludur. Bu, göklerin, Allah katında inen emirlerin geçtiği yer olması itibariyledir (Talak,12). Müfessirlerin çoğu burayı yedi gök diye açıklarlar. Elmalılı M. H. Yazır ise "İnsanın yedi idrâk yolu, yani görme, işitme, tatma, koklama ve dokunmanın yanında akıl ve vahiy yolları" olduğunu düşünür.
 

harp

Well-known member
. . . : Kur'an'dan Bir Mesaj : . . . "Biz gökten belirlediğimiz bir ölçüye göre su indirir ve onu yerde dinlendiririz.(*) Ama dilersek onu yerden gidermeye de kadiriz.O su ile sizin için hurma ve üzüm bağları yetiştirdik ki onlarda size çok faydalar vardır, onlardan yersiniz de. (**)Sina Dağından çıkan bir nebat da yetiştirdik ki o ağaç hem yağ, hem de yiyenlere bir katık çıkarır. (***)" [Mu'minun Suresi 23,18-20]
(*) Âyette geçen "eskennâhu" yağmur sularının durgunlaştırılmasını ve yerde dinlendirilmesini ifade eder. Yağmur suları toprak tarafından yavaş yavaş emilerek dibe iner. Eğer böyle olmayıp birden inseydi veya sel halinde akıp gitseydi hem büyük zararlara sebep olur, hem de canlılar, yağmurun hayat veren faydalarından mahrum kalırlardı. Diğer taraftan Zümer, 21 âyetinin beyan buyurduğu üzere Allah, gökten indirdiği yağmur sularını yerde süzdürüp menbalara yerleştirmekte, oralarda dinlendirmekte, sonra o depolardan yeryüzüne çıkartıp canlıların istifadesine vermektedir. Dikkat etmeli ki yağmur, bütün kâinat içinde, milyonlarca yıldız arasında yalnız dünyada mevcuttur. Bu su olmasaydı, hayat düşünülemezdi. Bu büyük nimet elbette tesadüfî değildir.
(**) Hurma ve üzüm Araplarca en marûf meyveler olduğundan, misal olarak yalnız bunlar zikredilmiştir.
(***) Bu ağaç zeytin ağacıdır.
 
Üst