ALLAH dostlarindan inciler..Hikmet esintileri..

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.


Kadı Iyaz -rahimehullah- buyurdu:

-Zikir iki kısımdır, bir zikr-i kalbî, diğeri de zikr-i lisanîdir. Zikr-i kalbî de iki kısımdır.

Birisi zikirlerin en yükseği ve alâsıdır ki, Allah zü'l-celâl hazretlerinin azamet ve celâlini, ceberut ve melekût âyâtını tefekkürdür.

Kıyamet günü olub da, Cenâb-ı Hak mahlûkatını hesaba çektiği vakitde hafaza melekleri, kulun hasenât ve seyyiat defterlerini getirirler. Cenâb-ı Hak buyurur ki;

-Kulumun amâlinden bir amel kaldı mı? Melekler de:

-Ya Rabb! Biz bir şey bırakmadık. Bildiğimiz şeyleri saydık ve yazdık.

O vakit Cenâb-ı Hak ve tekaddes hazretleri buyurur ki:

-Benim yanımda kulumun bir hasenesi vardır. Ben o hasene ile o kuluma mükâfat veririm. O da o kulumun hafî olarak zikridir ki meleklerimin işitmediği bir zikirdir.

musa topbaş
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



Abdülkadir Geylâni kuddise sirruh buyurur:

- Hizmet eden sonunda kendisi de hizmet edilen durumuna gelir. Itâat eden sonunda kendisi de itâat olunan kisi seviyesine yükselir. Ikram eden sonunda ikram olunan kisi durumuna gelir. Allah'a yaklasan yakinlasdirilir. Tevâzu gösteren yüceltilir. Kerem ve ihsan sahibi olmaga gayret eden sereflendirilir. Güzel edeb sahibi olan, Allah'a yakinlasir. Güzel edeb, seni Allah'a yakinlasdirir. Güzel edeb, Allah'a tâatdir. Çirkin davranislar ise ona karsi günahkârlikdir.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.


Şeyh Salih Ebu Zür'a b. el-Hafız Ebi'l-Fadl Muhammed b. Tâhir el-Makdisi Âişe radıyallahu anhâ'dan şu hadis-i şerifi nakleder:

-Mekârim-i ahlâk ondur; Babada bulunur, oğlunda bulunmaz. Oğlunda olur, babasında olmaz. Kölede olur, efendisinde olmaz. Allah Teâlâ saâdet murad ettiği kimselere onu taksim etmiştir. Onlar da:

Doğru sözlülük, Ümidsizlik halinde bile doğruluk,

Komşusu ve arkadaşı aç iken karnını doyurmamak, onları da düşünmek,

İsteyene vermek,

İyiliğe iyilikle mukabele,

Emâneti korumak,

Sıla-ı rahm yapmak,

Arkadaşının kusurlarını örtmek,

Misafiri ağırlamak,

Ve hepsinin başı hayâ. (Muvatta, Kelâm 17; İbn Hanbel, II/177)
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.


Abdülkadir Geylanî kuddise sirruh buyurur:

"Ey oğul! Musibetler, üzerine yağdığı günlerde bile daima Allahü Teâlâ ve tekaddes Hazretlerinin huzurunda ol. Sen, O'nun sevgisinin basamağında duruyorsun.

Bu Allah'ın huzurunda bulunuş ve sevgi basamağında oluş halini hiç bozma. Rüzgarlar ve fırtınalar seni yıkmasın.

Süngüler seni delmesin. Sana dehşet vermesin. Bu takdirde gerek dış halinde, gerek iç aleminde sabit olursun.

Öyle bir makamda bulunursun ki, orada yaratılanlar yoktur.

Dünya yoktur. Allah Teâlâ'dan başka hiçbir şey yoktur.

Fanileri (yaratılmışları) görmek ve aile efradının geçimi sana dert olmaz.

Nail olduğun nimetlerin azlığı veya çokluğu, övülmek veya zemmedilmek, ikbale kavuşmak veya ikbalden olmak sebebleriyle bu halini değiştirme.

O zaman insanların, cinlerin, meleklerin ve diğer varlıkların, idrakinin ötesinde Allahü Teâlâ ile beraber olursun.

Sana daha önceleri îzah ettiğim gibi, sabır, ihlas, doğruluk, samimiyet esasdır.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



Süfyan bin Uyeyne kuddise sirruh derdi ki:

-Bir kimse başına gelen belaya razı olur, kader-i ilahîye rıza gösterirse, onun durumu tamdır.

Kemal derecesini bulmuştur.

İbrahim Düssûkî kuddise sirruh Hazretlerinin tavsiyeleri şöyledir:

-Bir Hak yolcusu, fakr halini kolay bulamaz. Ta şu halleri özüne sindirinceye kadar:

Cümle kulların işini görürken, eziyetlerini bir taşıyıcı olacak... ki bu hali, Allah Teâlâ'nın kullarına bir ikram sayılır.

Niyetinde başka bir şey yoktur.

Sonra kendisine eziyet edene, eziyet etmez.

Üzerine düşmeyen, dünya ve ahirete faydası olmayan sözü de söylemez.

Bir musîbete uğradığı zaman bağırıp çağırmaz.

Hiç kimsenin gıybetini etmez.. ki bunu yapmakla harama dalmaktan korunmak ister.

Şüphelere dalmamak için kendisini gıybet etmemek suretiyle tutar..

İmtahan yoluyla bir belaya uğradığı zaman sabreder.

İntikam almağa gücü yettiği halde bağışlar, bırakır.

Dik başlı gezmek adeti değildir.

Yeryüzü onun maddî varlığı ile mamur olur.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
Abdullah bin mübarek kuddise sirruh:

-Musibet birdir. Musibetin geldiği kişi feryad, figan eder, sızlanırsa iki olur:

Biri musîbet, diğeri sevabın gitmesi. Bu musibet öncekinden daha büyüktür.

Sabredenin karşılığı ise hesapsızdır. Yani sabredenlere verilen sevabın miktarını Allah Teâlâ'dan başka kimse bilmez.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



Abdülkadir Geylanî kuddise sirruh buyurur:

Ey amelleri ile övünenler!

Ey amellerine mağrur olanlar!

Ey amelleri ile böbürlenenler!

Ne de cahilsiniz!

Ne de bilgisizsiniz!

Eğer Allah'ın tevfiki olmasaydı, ne namaz kılmağa muktedir olabilirdiniz ,ne oruç tutmağa ne sabırlı olmağa,sizler öğünme mevkiinde değil, şükretme durumundasınız, övünmeğe hakkınız yok, şükretme vazifeniz var.

Allahü Teâlâ ve tekaddes hazretleri, bazı kullarına ittika yolunu gösterir, haram ve helal üzerine tir tir titrerler.

Cenab-ı Hakkı hem çok severler hem de çok korkarlar.

Her hattı hareketleri Kur'an-ı Mübîn ahkamına uygun olur.

Bu zümrede acizliklerini itiraf eder, bu meziyetleri verenin, Hakk celle ve ala hazretlerinin olduğunu bilerek, nefislerini hakîr görerek tevazu, sabır ve şükür yolunda devamlı olurlarsa felaha erenlerden olurlar.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.


İmam Şa'ranî hazretlerinin nasîhatları şöyledir.

- Ey oğlum! bilmelisin ki, bu yolun sıhhatle devam etmesi esası, insanı önde tutanı,

kuvvet verip tahkim edeni açlıktır, yani haddinden fazla yememek.

Şayet arzun, saadeti bulmak, saîdler defterine yazılmaksa sana açlık gerek,

yani çok yememek yemeklerin ancak bir zaruretini gidermek için olsun.

Yani açlığını giderecek kadar yemelisin.

Şunu iyi bil ki, lüzumu kadar yeyip, ötesini bırakıp kalkmak bedendeki şeytana ait yerleri temizler.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



Süleyman Daranî - kuddise sırruhu da açlık hakkında şöyle buyurur.

- Her şeyin bir pası vardır.

Kalbin pası karın tokluğudur.

- Açlık, ulu ve yüce Allah nezdinde saklı bir hazînedir.

Bunu sevdiğinden başkasına vermez.

- Açlık ahiretin anahtarı, tokluk (kesret-i taam) dünyanın anahtarıdır.

- Geceleri helal yemekten bir lokma az yemeyi, sabaha kadar namaz kılmaktan daha çok severim.

Çünkü güneş battığı vakit gece gelir.

Ama mü'min için kalbin gecesi mide dolduğu vakit gelir.

- İbadetten en çok zevk aldığım zaman açlıktan karnınım sırtıma yapıştığı vakittir.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
Ahmed erRifaf -kuddusi sırruhu- buyuruyor:

-"Akıllı olmanın alametleri şunlardır:

- Darlık zamanında sabır

- Genişlikte tevazu sahibi olmak

- Her işte itidali muhafaza etmek

- Bazı cahiller sanır ki, bu tarikat dedi ve dendi gibi sözlerle, para, mal, dıştan yapılan amellerle elde edilir.

Hayır, Allah'a yemin ederim ki, ona ancak sadakat ve tevazu, kalb kırıklığı ile erilir.

Yani doğruluk, tevazu, engin gönül, cihan süsünden geçmek ve varlığı Allah yoluna harcamakla erilir.
Halkın ağırlığını yüklen, tevazuun iyi olsun.

- Mürüvvet sahibi olmak şu dört temele dayanır:

- İyi huya sahip olmak

- Mütevazi olmak

- Cömert olmak

- Nefse muhalif davranmak

-Tevazu sevgi doğurur, kanaat rahatlık getirir.

Yusuf esbat -kuddise sırruhu-

-"Tevazuun son noktası, evden dışarı çıktığın karşılaştığın her şahsın senden daha üstün olduğunu bilmendir" ve

-"Az vera'a çok amele verilen sevabı verirler. Az tevazua çok mücahedeye verilen ecri verirler" buyurmuşlardır.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.

Yahya îbn-i Muaz -kuddise sırruhu-

-"En yüksek takva tevazudur" buyurmuştur.


Hamdun Kassar -kuddise sırruhu-

-"Tevazu, ne dünyada ne de ahirette hiç kimseyi kendine muhtaç görmemendir" buyurmuşlardır.

Tevazu hakkında, Ahmed-el-Farukî Serhendî -kuddise sırruhu-
-"Toprak ol toprak ki, gül bitsin sende topraktan başka kansan yok güle" buyurmuşlardır.

İsa -aleyhisselam- buyuruyor:

-"Mahsul, ovadaki sulu ve yumuşak toprakta yetişir.

Dağlarda, sert topraklarda yetişmez.

Bunun gibi hikmet de mütevazi olanların kalblerinde gelişir, kibirlilerin kalblerinde gelişmez.

Bir kimse başını yükseğe kaldırırsa tavana değer ve yaralanır.

Fakat başını eğerse tavan ona gölgelik olur ve kendini korur" buyurmuşlardır.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.


Amr İbn'i Şeybe -kuddise sırruhu- anlatır:

-"Mekke'de Safa ile Merve arasında bulunuyorduk.


Bir adamın katır üzerinde geldiğini, etrafındaki hizmetçilerin herkese karşı sert davrandıklarını,

adamın da heybet ve ithişam içinde olduğunu gördük.

Aradan yıllar geçti, deve üzerinde Bağdat'a girdim.

Orada başı açık, yalın ayak, uzun saçlı, pejmürde bir adam gördüm.

Tanıyacak gibi oldum. Kendisine dikkatle bakıyordum.

Adam bakışımın sebebini sordu.

Ben de kendisine "seni birisine benzetiyorum" dedim ve kime benzettiğimi anlattım.

O adam da: "İşte o gördüğün benim. Tevazu gösterilmesi gereken yerde kibirlendim. Şimdi bu hale düştüm" dedi.
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.


Lokman-i Hekim Hazretleri yanına bir torba hardal tanesi alarak oğluna öğüt vermeye başlar. Her öğüt verdiğinde torbadan bir hardal tanesi çıkarır.

Sonunda torbadaki hardal tükenir ve oğluna da şöyle der:

"Ey oğul! Sana o kadar öğüt verdim ki, şayet bu öğütler bir dağa verilseydi, dağ yarılırdı."




İbni Kesîr Tercümesi


1.Gün

Allah'a Ortak Koşma!

"Ey Oğul! Allah'a ortak koşma. Muhakkak ki şirk pek büyük bir zulümdür."
2.Gün

Allah her yaptığını ortaya çıkarır!

"Ey Oğul! Eğer yaptığın iş hardal tanesi kadar bile olsa ve bir taş içine girse, Allah onu ortaya çıkarır. Muhakkak ki, Allah en gizli işleri bütün inceliğiyle bilir, O her şeyden hakkıyla haberdardır.".
3.Gün

Namazını dosdoğru kıl!

"Ey Oğul! Namazını dosdoğru kıl. İyiliği tavsiye et, kötülükten sakındır. Başına gelene sabret. Şüphesiz ki bunlar uğrunda azim ve sebat edilmeye değer işlerdendir.".
4.Gün

Kasılarak yürüme!


"Ey Oğul! Gururlanıp insanlardan yüzünü çevirme. Yeryüzünde kasılarak yürüme. Çünkü Allah büyüklük taslayan ve övünenleri sevmez."


5.Gün

Yavaş konuş!


"Ey Oğul! Sesini alçalt. Seslerin en çirkini, şüphesiz ki, eşeklerin sesidir."
6.Gün

Takvayı esas al!


"Ey Oğul! Takvayı kendin için kârlı bir ticaret olarak kabul et. Çünkü böyle ticaretler sonsuz kazançlar temin eder."

7.Gün

Merasimlere katıl!


"Ey Oğul! Cenaze merasimlerine katıl. Düğün merasimlerinden de uzak durmaya çalış. Çünkü cenaze sana âhireti hatırlatır; düğün ise dünyaya çeker. "

 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
-



8.Gün

Horozdan geri kalma!
"Ey Oğul! Horozdan daha geri kalma. Çünkü sen uykunun derinliklerinde iken, o dünyayı sese vererek insanları uykudan uyandırmaya çalışır. "
9.Gün

Tevbeyi geciktirme!


"Ey Oğul! Tevbeyi geciktirme. Çünkü ölüm ansızın geliverir.


.
10.Gün

Cahille dost olma!


"Ey Oğul! Cahil kimselerle dostluk kurma. Çünkü onunla dost olursan, kendi yaptıklarını senin hoş karşıladığını sanar."

11.Gün

Allah'tan kork!


"Ey Oğul! Allah'tan hakkıyla kork. Kalbinin bozuk olduğunu bildiğin halde başkalarının sana saygı göstermesi için takva ehli olduğunu ihsas ettirme. "
12.Gün

Susmak altındır!


"Ey Oğul! Şimdiye kadar susmaktan dolayı hiç pişmanlık duymadım. Çünkü söz gümüşse, sükût altındır. "

13.Gün

Günahlardan sakın!


"Ey Oğul! Kötülük ve günahlar senden sakındığı gibi, yani işlemedikçe sana dokunmadığı gibi, sen de onlardan sakın. Çünkü kötülük kötülüğü, günah da günahı çeker. "


14.Gün

İlim meclislerine katıl!


"Ey Oğul! Âlimlerin meclisinde bulun. Hikmet ehlinin sohbetlerini dinle. Çünkü Allah kuru toprağı yağmurla nasıl canlandırırsa, ölmüş kalbleri de hikmetli sözlerle öyle diriltir."

15.Gün

Yalandan sakın!


"Ey Oğul! Allah, yalancının yüz suyunu kurutur, haya duygusunu giderir. Ahlâksız kimsenin de sıkıntısı hiç eksik olmaz."

"Ey Oğul! Allah'tan hakkıyla kork. Kalbinin bozuk olduğunu bildiğin halde başkalarının sana saygı göstermesi için takva ehli olduğunu ihsas ettirme. "
 
Son düzenleme:

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.


16.Gün

Ahmak adamdan uzak dur!


"Ey Oğul! Kayaları uzaklara taşımak, ahmak adama laf anlatmaktan daha kolaydır."
17.Gün

Kendi işini kendin gör!


"Ey Oğul! Cahili vasıta olarak kullanmaktan, işini gördürmekten uzak dur. Şayet akıllı birisini bulamazsan kendi işini kendin gör."
18.Gün

Kendi milletinin kızıyla evlen!


19.Gün

Allah'ın anıldığı meclislere katıl!



"Ey Oğul! Katılacağın meclisleri kendin ara bul. Allah'ın anıldığı meclisleri bulunca hemen oturuver. Çünkü âlim isen ilmin artar, cahil isen yeni bir şeyi öğrenmiş olursun. Oraya inen rahmetten sen de payını alırsın. Allah'ın anılmadığı meclislere hiç katılma. Çünkü âlim de olsan, cahil de olsan zarar görürsün. Ayrıca oraya inecek olan İlâhî gazaptan sen de nasibini alırsın
20.Gün

Yemeğini muttakilere, iyilere yedir!


"Ey Oğul! Sofrana takva ehli mü'minleri davet et."

"Ey Oğul! Kendi milletinden olmayan bir kızla evlenme. Aksi takdirde çocukların ileride sıkıntıdan kurtulamazlar

21.Gün

Tecrübe sahipleriyle istişare et!


"Ey Oğul! Her işinde ilim ve tecrübe sahibi kimselerle istişare et, onların fikrini almaya çalış."
22.Gün

Takvadan bir gemi edin!


"Ey Oğul! Dünya dipsiz bir denizdir. Onda niceleri boğulmuştur.
Bunun için takvadan bir gemi edin.
İçine îmânı yükle.
Tevekkül yelkeniyle açıl.
Ancak bu şekilde selâmetle yol alır, sahile çıkarsın."


23.Gün

Kötü komşudan uzak dur!


"Ey Oğul! Nice ağır yükler taşıdım. Fakat kötü komşu kadar ağır bir yüke rastlamadım. Nice acılar tattım, fakat fakirlikten daha şiddetli bir acı tatmadım."
24.Gün

İlimden nasibini al!


"Ey Oğul! İnsan fakir de olsa ilim ve hikmetiyle hükümdarların meclisinde yer alır."


25.Gün

Arkadaş seçimine dikkat et!


"Ey Oğul! Birisiyle dostluk kurmak istiyorsan, önce onu öfkelendirecek bir şey yap. Şayet öfkeli iken sana insaflı davranırsa ona yaklaş, insafsız davranırsa uzak dur. "

26.Gün

Âhirete hazırlan!



"Ey Oğul! Dünyaya geldin geleli âhirete doğru yol alıyorsun. Bunun için âhiret yurdu, sana dünya yurdundan daha yakındır."27.Gün

Dilini duaya alıştır!


28.Gün

Borçlanmaktan uzak dur!


"Ey Oğul! Borçlanmaktan uzak dur. Çünkü borç, seni gündüz zillete sürükler, gece de üzüntüye boğar."
29.Gün

Günah işlemeye cesaretin olmasın!


30.Gün

Önce selâm ver!


"Ey Oğul! Bir cemaatin bulunduğu yere gittiğin vakit, önce onlara İslâmın okunu at, yani selâm ver. Sonra bir köşeye otur, onları konuşuyor halde görmedikçe sen de konuşma. Şayet Allah'ın zikrine dalacak olurlarsa sen de onlara katıl. Fakat başka bir söze geçerlerse oradan ayrıl."

"Ey Oğul! Allah'tan öyle bir şey iste ki, günah işlemeye cesaretin olmasın. Ve Allah'tan öyle kork ki, rahmetinden hiçbir zaman ümidin kesilmesin

"Ey Oğul! Dilini 'Allah'ım, beni affet' demeye alıştır. Çünkü öyle anlar vardır ki, o saatlerde Allah duaları reddetmez, istediğini ihsan eder

 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
,



"Kulun Allahü teâlâyı sevmesinde samîmi olup olmadığı, başına belâ ve musîbet geldiği zaman ortaya çıkar."

Abdülkâdir Geylânî Hazretleri (radiyallahu anh)
 

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
.



"Birkaç günlük zamânı büyük nîmet bilerek, Allahü teâlânın beğendiği şeyleri yapmağa çalışmalıdır."

-İmâm-ı Rabbânî Hazretleri (radiyallahu anh)-
 
Üst