"Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir."

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.


KÖLENİN MUHAYYERLİĞİ


Semüre İbnu Cündüb radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "(Satılan) kölenin uhdesi (yani alıcısının muhayyerliği veya satıcısının zimmetinde olduğu müddet) üç gündür."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

MALIN KUSURU SÖYLENİR

Vâsile İbnu'l-Eska' radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Kirn bir şeyi ayıbını açıklamadan satarsa daima Allah'ın gadabına ve meleklerin lânetine maruz kalır:"
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

ESİR AİLE EFRADI BİRBİRİNDEN AYRILMAZ

Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a esirler getirildiği zaman, aile efradını birbirinden ayırmak istemediği için hepsini bir kişiye verirdi."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

FAİZ

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Mirac gecesi, bir kavme uğradım ki, karınları evler gibi iri idi. Bu karınların içi yılanlarla dolu idi ve yılanlar dışardan gözüküyorlardı. Ben: "Ey Cibril bunlar kimlerdir?"diye sordum. "Bunlar faiz yiyenler!" dedi."

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Faiz yetrniş çeşit günaha sebeptir. En hafifi kişinin anasıyla zina yapması gibidir."

Abdullah (İbnu Mes'ud) radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Faiz yetmişüç kapı (çeşit)dir: '

Hz. Ömer radıyallahu anh anlatıyor: "Enson inen ayet, faizle ilgili olan ayettir. Resûlullah aleyhissâlatu vesselâm onu bize açıklamadan vefat etti. Öyleyse faizi de faiz şüphesi olan muameleyi de bırakın."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

VERESİYEDE BELLİ MİKTAR BELLİ MÜDDET ŞART

Abdullah İbnu Selam radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissâlatu vesselâm'a bir adam gelip:

"Yahudilerden bir aileyi kastederek "Falanın oğulları müslüman oldular. Ancak pek acıktılar, tekrar İslâm'dan dönmelerinden korkuyorum" dedi.

Aleyhissalâtu vesselâm: "Kimin yanında birşeyler var?" diye sordu. Yahudilerden biri: "Benim yanımda şu şu kadar nakit var, -zannedersem üçyüz dinar demişti- Falan ailenin bahçesinden (alınacak meyve için) şu fiyatla selem akdini yaparım)" dedi. Aleyhissalâtu vesselâm da: "Şu kadar vade ile şu fiyata" olur, "falan ailenin bahçesinden (elde edilecek meyve" kaydı) olmaz" buyurdu."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

ORTAKLIK VE MUDÂRABE

Salih İbnu Süheyb, babası Süheyb (İbnu Sinan)'dan naklediyor: "Resûlullah aleyhissâlatu vesselâm buyurdular ki: "Üç şey vardır ki onlarda bereket vardır: "Belli bir vade ile olan satış, Mukâraza (denilen ortaklık çeşidi), satmak için değil, ev için buğday-arpa karışımı."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

EVLADIN MALINDA BABANIN HAKKI

Hz. Câbir İbnu Abdillah radıyallahu anhüma anlatıyor: "Bir adam: "Ey Allah'ın Resûlü! Benim mal ve çocuğum var. Babam da malımı kökünden kurutmak, tüketmek ister" dedi. Aleyhissâlatu vesselâm: "Sen de malın da babana aitsiniz" buyurdular."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

RASTLANAN SÜRÜ VE BAHÇEDEN İSTİFADE

Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Bir çobanın (sürüsünün) yanına geldiğin vakit, ona üç kere nida et! (Çoban) cevap verirse ne âla, vermezse, fesada sebep olmadan (sürü sağıp götürmeden) sütünden iç. Bir bahçenin duvarına geldin mi, bahçe sahibini üç kere çağır. Cevap verirse ne âla, (kendinden isteyerek ihtiyacını gör), aksi taktirde fesada sebep olmadan yiyebilirsin."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

SIDK VE EMÂNET (GÜVEN)

Ebu Sa'id el-Hudrî (radıyallahu anh) anlatıyor: Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle buyurdu: "Emin ve doğruluktan ayrılmayan ticaret ehli (ayette sırat-ı müstakim ashabı olarak zikredilen) peygamberler, sıddikler, şehidler ve sâlihlerle beraberdir."

Tirmizî, Büyû 4, (1209); İbnu Mâce, Ticârât 1, (2139).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

ALIŞ-VERİŞTE VE İKALE'DE (AKDİ BOZMA) KOLAYLIK

Hz. Câbir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Satışında, satın alışında, borcunu ödeyişinde cömert ve kolaylaştırıcı davranan kimseye Allah rahmetini bol kılsın".

Buhârî, Büyû 16; Tirmizî Büyû 75, (1320).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

Huzeyfe ve Ebu Mes'ud el-Bedrî (radıyallahu anh) Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın şöyle söylediğini işittiklerini anlatır: "Sizden önce yaşamış olan birisine, ruhunu kabzetmek üzere melek gelmiş idi, sordu:

"-Bir hayır işledin mi?" Adam:

"-Bilmiyorum" diye cevapladı. Kendisine tekrar:

"-Hele bir düşün (belki hatırlarsın) dendi. Adam:

"-Bir şey hatırlamıyorum, ancak dünyada iken, insanlarla alış-veriş yapardım. Bu muâmelelerimde zengine ödeme müddetini uzatır, fakire de (ödeme işlerinde müsâmaha ve bazı eksikliklerini bağışlamak sûretiyle) kolaylık gösterirdim" dedi.

Allah onu (bu kadarcık iyiliği sebebiyle affedip) cennetine koydu."


Buhârî, Büyû 17-18, Enbiyâ 50, İstikrâz 5; Müslim, Müsâkât 26-31, (1560).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

NECASETLER

Hz. Câbir (radıyallahu anh) anlatıyor: Mekke'nin fethedildiği sene Hz. Peygamber (aleyhissâlatu vesselâm)'i Mekke'de işittim, şöyle buyuruyordu: "Cenab-ı Allah içki, ölmüş hayvan, domuz ve putun alım-satımını yasakladı."

Bunun üzerine: "Ey Allah'ın Resûlü "ölmüş hayvanların iç yağı hakkında ne buyurursunuz, zîra onunla gemiler yağların, derilere sürülür, kandiller aydınlatılır" dendi. Cevâben: "O (nun satışı) haramdır" buyurdu ve ilâve etti: "Allah Yahudilerin canını alsın. Allah onlara ölmüş hayvanların iç yağını haram kıldığı vakit bu yağı erittiler, sonra satıp parasını yediler."

Buhârî, Büyû 112, Meğâzî 50; Müslim, Müsâkât 71 (1581); Ebu Dâvud, Büyû 66 (3486); Tirmizî, Büyû 93, (7, 309-310); İbnu Mâce, Ticarât 11, (2167).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

Abdurrahman İbnu Va'le'nin anlattığına göre, İbnu Abbas (radıyallahu anh)'dan üzüm şırası hakkında sorunca ondan şu cevabı almıştır: "Adamın biri Resûlullah (aleyhissâlatu vesselâm)'a bir şarap dağarcığı hediye etmişti, kendisine "Allah'ın bunu haram kıldığını bilmiyor musun?" dedi.

Adam: "Hayır bilmiyorum" cevabını verdi ve yanında bulunan birisine birşeyler fısıldadı. Resûlullah (aleyhissâlatu vesselâm) adama "Ona ne fısıldadın?" diye sorunca adam: "Onu satmasını emrettim" dedi. Resûlullah (aleyhissâlatu vesselâm): "İçilmesi haram olanın satılması da haramdır" buyurdu ve iki şarap dağarcığının ağızlarını açarak içlerini boşalttı."


Müslim, Musâkat 68, (1579); Muvatta, Eşribe 12, (2, 846), Nesâî, Büyû 90, (7, 307-308).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

ALIM-SATIMI CAİZ OLMAYAN EŞYALAR HAKKINDA


İbnu Ömer (radıyallahu anh) anlatıyor: "Hz. Ömer (radıyallahu anh) buyurdu ki: "Efendisinden çocuk doğuran cariyeyi efendisi artık satamaz, hibe edemez, miras olarak da bırakamaz. Hayatta kaldığı müddetçe ondan istifade eder. Ölecek olursa cariye hür olur."

Muvatta, Itk 6, (2, 776).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.


FİYAT KIZIŞTIRMAYA DAİR


Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) efendimiz buyurdular ki: "(Alıcı olmadığınız hâlde, fiyatları kızıştırmak için) müşteri ile satıcının aralarına girmeyin."

Buhârî, Büyû 58; Müslim, Büyû 11, (1515), Nikâh 52 (1413); Ebu Dâvud, Büyû 46, (3438); Tirmizî, Büyû 65, (1304); Nesâî, Büyû 21 (7, 1259); İbnu Mâce, Ticârât 14, (2174).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

ŞARTLAR VE İSTİSNA HAKKINDA

İbnu Mes'ud (radıyallahu anh)'un anlattığına göre: "Kendisi, hanımından bir cariye satın alır. Ancak karısı bir şart koşarak der ki: "Şayet cariyeyi satacak olursan, satın aldığın fiyatla ben alacağım." Bu hususta Hz. Ömer (radıyallahu anh)'e sordum. Bana: "Câriyeye yaklaşma. Onda başka birisi için şart var" dedi.


Muvatta, Büyû5, (2, 616).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

Amr İbnu Şuayb İbni Muhammed İbni Abdillah İbni Amr İbni'l-As babası tarikiyle ceddi Abdullah'tan rivayet ettiğine göre, "Hz. Peygamber (aleyhissâlatu vesselâm), bey'u'l-urban'ı yasaklamıştır."

Ebu Dâvud, Büyû 69, (3502); Muvatta, Büyû 1, (2, 609); İbnu Mâce, Ticârât 22, (2192).

İmam Mâlik bey'ul-urbân'ı şöyle tarif eder: "Kişinin bir köle veya cariyeyi satın alıp veya bir hayvanı kiralayıp, sonra satan veya kiralayan kimseye: "Sana şu kadar dirhem veya dinar veriyorum, şu şartla ki, ben bu malı satın alır veya senden kiraladığım hayvana binersem sana vermiş olduğum para, malın bedelinden veya hayvanın kirasından sayılacaktır. Şayet malı almaktan, veya hayvanı kiralamaktan vazgeçersem, sana önceden vermiş olduğum para senin olsun" der.
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

ALLAH KORKUSUYLA AĞLAMAK

Abdullah İbnu'z-Zübeyr radıyallahu anhüma'nın anlattığına göre, "Kendilerinin müslümanlığı kabul etmeleri ile, Allah'ın onları azarladığına dair (şu) ayetin inmesi arasında dört yıldan fazla zaman olmamıştır."

"Onlar, daha önce kendilerıne kitap verilen ve zaman geçtikçe kalpleri katılaşan kimseler gibi olmasınlar. Çünkü onların çoğu yoldan çıkmış kimselerdi" (Hadid 16).
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Çok gülmeyin, çünkü çok gülmek kalbi öldürür."
 

ASHAB-I BEDR

Well-known member
Cevap: "Fesadı ümmetim zamanında kim benim sünnetime temessük etse , yüz şehidin ecrini kazanabilir.

Berâ radıyallahu anh anlatıyor:

"Biz Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'la birlikte bir cenazede beraberdik. Aleyhissalâtu vesselâm kabrin kenarına oturup ağladılar, öyle ki (göz yaşlarıyla) toprak ıslandı. Sonra da: "Ey kardeşlerim İşte (başımıza gelecek) bu aynı (ölüm hadisesi) için iyi hazırlanın" buyurdular."
 
Üst