ABDULLAH4
Forum Yöneticisi
Alemdeki Vahdet Temayülü
Hz. Mevlana (k.s.), "nefsaniyet" ve "Rûhaniyet" diye adlandırılan, birbirine zıd iki keyfiyetin, birbirleri ile mücadelelerini ve her birinin tabi olduğu cazibeyi çeşitli
misallerle anlatarak Rûhaniyetini inkişaf ettirmek isteyenlerin, ancak gerçek aşk sayesinde gayesine ulaşabileceklerini aşağıdaki hikayede şöyle izah eder:
"Mecnûn'a, Leyla'nın yolculuğa çıktığı haberi gelir.
Bunun üzerine devesine biner, Leyla'nın gideceği köye doğru süratle yol almağa çalışır.
Yeni doğmuş bir yavruya sahip olan devesinin ise gözü, arkada kalan yavrusundadır.
Mecnûn, devenin üzerinde uyumağa başladığı zaman deve, hemen yavrusunun istikametine döner.
Mecnûn, farkına varınca, telaş içinde deveyi, yine Leyla'nın köyüne çevirir.
Bu hal, defalarca tekerrür eder."
"Günün sonunda Mecnûn, nereye geldiğini merak ile etrafına bakar, ileri-geri bu hareketlerle, daha sabahleyin yola çıktıkları mahalde olduklarını, bir fersah bile yol almadıklarını görür.
O zaman Mecnûn, deveye seslenir:
Hz. Mevlana (k.s.), "nefsaniyet" ve "Rûhaniyet" diye adlandırılan, birbirine zıd iki keyfiyetin, birbirleri ile mücadelelerini ve her birinin tabi olduğu cazibeyi çeşitli
misallerle anlatarak Rûhaniyetini inkişaf ettirmek isteyenlerin, ancak gerçek aşk sayesinde gayesine ulaşabileceklerini aşağıdaki hikayede şöyle izah eder:
"Mecnûn'a, Leyla'nın yolculuğa çıktığı haberi gelir.
Bunun üzerine devesine biner, Leyla'nın gideceği köye doğru süratle yol almağa çalışır.
Yeni doğmuş bir yavruya sahip olan devesinin ise gözü, arkada kalan yavrusundadır.
Mecnûn, devenin üzerinde uyumağa başladığı zaman deve, hemen yavrusunun istikametine döner.
Mecnûn, farkına varınca, telaş içinde deveyi, yine Leyla'nın köyüne çevirir.
Bu hal, defalarca tekerrür eder."
"Günün sonunda Mecnûn, nereye geldiğini merak ile etrafına bakar, ileri-geri bu hareketlerle, daha sabahleyin yola çıktıkları mahalde olduklarını, bir fersah bile yol almadıklarını görür.
O zaman Mecnûn, deveye seslenir: