Mustafa CİLASUN Şiirleri

Mustafa Cilasun

Well-known member
Hasretin prandasında, firkatin ruhumun ahuzarında!
24444.jpg












Ne yapayım ki
Senden sonra ruhum sancılar sağanağında
Kalbim burukluğuyla
hüzün karasında ve gözlerim boşalınca

Başımı öne eğiyorum
Hissiyatımı demleyerek hicrana adımlıyorum
Yalnızlığın ayazında ve korkular karşısında hasreti anıyorum

Çaresizlik sökün ediyor
İliklerim tenimin titremelerini başlatıyor
Ruhum dalgalar arasında solgun baharın insicamında ağlıyor

Gel desem gelmesin
Fakir halime nazar ederek şevk veremezsin
Biliyorum ki
özlemle zarafeti terennüm ederek ulvileşiyorsun

Nisasın bir nazsın
Edebin ikliminde nefeslerini anlamlaştıransın
Hak adına şakıyan bir pervazsın, umman için coşkun nazarsın

Nefesinde feyzin
Kalbi dirliğinde müşahhas hikmet yanı başında
Bereketin yağmurları mütemadiyen senin
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL] halini andıkça

Sefilliğim nüksediyor
Kalbimin kuraklığı
gözlerimin önünde seyrediyor
Sana olan muhabbetim ve sessizliğimde terk etmeyen düşlerim

Beni bana bırakmıyor
Sürekli yeni say
falar açarak [URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liğini anlatıyor
Nisa kimliğinde anlamlaşan edebin naifliğini fevkalade yazdırıyor

Nereye baksam
Ve sana hasretimi solgunluğumla anlatamasam
Çaresizliğimle ve
sokakların öksüzlüğünde dertlerimle anlamlaşsam

Senin yokluğuna alışsam
Hasretin toprağında muhabbetle nefes alsam
Ve hazin sancılarımı ruhumun coşkusuyla semanın hazzına bıraksam




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Sen ağlayınca, yüreğim hicran sağnağında!
24929.jpg













Ne kadar zarif ağlıyorsun
Letafetle temaşa ederek sileri yılmadan demliyorsun
Kefen
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liğinde ve ötelerin dirliğinde suhuleti ruhuma zerk ediyorsun

Lakin ne kadar layıkım
Biliyorumki an ve
zamanda bedbin ve yılgın yolcuyum
Umutların kadresinde ve geleceğin
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liğinde hicranla sürekli arkadaşım

Baharlar neler anlatıyor
Anlayanlar için idrak say
falarını kalbi hazla açıyor
Sahil sukun içinde, dalgalar kendi derinliğinde vuslatın şarkısını söylüyor

Bilirim kalbim çok mahsun
Ruhum serancamında girdabın hüznüyle
aşktan yoksun
Dilim sukut ikliminde ve hazanın tüm dilimlerinde yaprağı ve anı yokluyor

Aşk halin toprağında bahardır
Sevda haz ikliminde kalbi tavlayan müstesna bir hardır
İhsan ihlasa muhtaç, irade bilgi ve zihnin dirliğinde okyanuslara hasırdır

Sevmeden önce nedenini tanı
Kimliğin loşluğunda prangaların tuzağında ruhu yoklayan anı
Kalbin ülfetinde ve zarirliğin naif düğümlerinde, edebin kadrine ram ol

Kızmadan, kalbi daraltmadan
Ruhun hilkatini yılgınlığa maruz bırakmadan anlamak için çalış
Sevmek için nedenlere aldanma, hizmetin bendinde boyanmak hakkı kokla

Kudretin sahibini bilmiyorsan
Aşka hasret kalacaksın sakın riyakarlığa bulaşarak yorulma
Aldanıyorsan bile aldatmak için yolun girdabına maruz kalma kalbini yokla

Sevmeden ve teslim etmeden hakikati
Aşkın namütenahi dirliğinde ölmeye yakışan hazzı yaşamayı
Fani kitabın ve arzı endam edilen say
faları okumadan kabri aydınlatamazsın



Mustafa CİLASUN

 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Sokaklar yılgın,insanlar bilmem ki niye çılgın!
24004.jpg














Masumiyeti ne kadar çok arzuluyorum
Kaybolan kalbi ahengi, zihni muvazeneyi, ruhi muhayyileyi bulamıyorum
Herşeyin basit olanını sevemiyorum,neden niteliğin bu kadar üzerinde duruyorum
Mizan için ne kadar dertleniyorum, hala heveslerinin peşinden mi sürükleniyorum



Gençtir, kanı dikine akar diye öğütlediler
Bir sınır tanımamazlığı zihnimde filizlendirdiler,illegaliteye niye özendirdiler
Neden edebi, tefekkür edebilmeyi, fikir için istikametimi belirtmemi hiç istemediler
Talan etmeyi, av veya avcı olmayı önüme ibretle serdiler,
insandım önemsemediler



Nereye koşsam ve akranlarıma anlatsam
Anlaşılmak adına bir düzenbazlık vardı, kapıp kaçan, vurup kıran her t
araftaydı
Yetmedi
sokaklarda nara atan hak hukuk adına her yanı tarumar eden yanımdaydı
Arkama bakmam veya boşver diyerek uzaklaşmam ağrıma gidiyordu, nefsim hardı



İnsanları bu hale getirenler ortadaydı
Çıkar uğruna ne kadar canlara kıyıldı, bilmem ki dava adına daha bir şey kaldı mı
Umutları soldurdular, hücrelerde nefesleri kuruttular, vicdanları evet,yok saydılar
Neslin emniyetini ve haysiyetini hiçe saydılar,iki asırdır zulmetmekten bıkmadılar



Cenabı Hakka sonsuz hamdolsun
Sabrın bir direniş olduğunu,
aşk ve himmetin ne kadar farklı olduğunu yaşattı
İnsanların ve nesli derin uykularından uyandırdı, hak ve hukuk adına neler anlattı
Vesileler ikliminde ve
zamanı geldiği müddetçe umutların yeşermesine ramak kaldı



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ne kadar yalnızdım, bir ömür hicranla yaşadım!
25422.jpg













Sanki muttluluk saklanan bir esrardı
Her zaman umut etmek, sabırla nefeslenmek ahirim için kardı
Şikayetlenmek ne kadar kalbim için manidardı, edep ile yol almak muhakkaktı
Demek ki bir tebessüm veya gülmeye meyil ahvalim, bir ömür kanaati yaşayacaktı



Hangi hülyalara dalsam, ahım yanımda
Murat içinde beslenmek hakikatim için vuslatsa, gözyaşlarım evet, arkamda
Ne de olsa heves solmayacak, umut kararmayacak, işret taşları kaybolmayacak
Bir zaman gün benim içinde ağaracak,kalbim hicrandan kurtulacak ve şad olacak



Niye saygı duydum, aşkın önünde eğildim
Hak eden ve yaşayan gönüllere bir ömür imrendim, ruhuma ne söyleyebilirdim
Kalbimi muhakkak ki nazargah bilirdim, demek ki henüz vakti gelmemiştir dedim
Sessizliğin kabrini ziyaret ettim, hazanın perdelerinde gezindim halim için inledim



Ve sonra içimden geldiği nispette niyaz ettim
Sinemde neler varsa edebin çehresiyle hasrettim, burukluğumu sessizce söyledim
Ben yaşayamadım, bari hak edenler için uzun ömürler ve saadetin nasibini diledim
Boyun büktüm, sahibimsin dedim, kalbime hayır olmayacaksa, razıyımla bitirdim



Yakatimin ve nefesimin maline iman ettim
Bahtım için hangi hakla şikayete yönelirdim, neyi hakkıyla bilen bir nefestim
Ne kadar acizlik içindeydim onca zamanın hesabını anlamadan ömrümü tükettim
Neden hala bir mazurat içindeydim, keder ve hüzünle birlikte yol alan bencileydim



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Söyle bana ne oldu, kalbimi hicran vurdu!
23151.jpg















Gözyaşlarım hiç durmadı
Hasret sineme ne derin bir sızı bıraktı,firkatin ruhumdaydı
Ne müşkil bir sancıymış yıllarca peşimi bırakmadı, yalnızlığın ahını yaşattı
Nereye baksam göçüp gidene ağlasam, ruhumun hicranıyle başbaşa kalsam ne ahtı


Ne
zaman andımda seni
Derin bir keder alıyor yüreğimi, yaşadıttığın çaresizliği
Yadımla gelen ümitleri, hazanı anlatan elemimi, sessizleşen hal fakirliğimi
Kime anlatırdım, hasretin sahrasından çıkmak için bahtımın kalemine sığındım


Çaresiz sabır diledim
Kanaat etmeyi öğrendim,kaderi ben yazmıyorum dedim
Kalbimin sahibine iltica ettim,yarab sen bilirsin dedim,lal olan halimi söyledim
Bilmem ki daha b
aşka ne yapabilirdim hülyalarınla mı bu ömrümü tüketmeliydim


Hiç sevdanın karası olur mu
Aklıma tutukluluk yaşatan an ve
zaman hala vurgun mu
Alıp götüren lahza idrakim için sorgu mu,bu ruhumun tufanı hiç yargılamır mı
Kime teslim olmalıyım yüreğimin ahından arınmalıyım hakikat
aşkına akmalıyım


İşte o vakit dirilmeliyim
Ne kadar yeisim varsa, elemin şadı sinem için arsa, nihayetinde kurtuluş vuslatta
İhmal ettiğim, ibretiyle nefeslenmediğim, nefesi lekelerim, karşıma çıkacak acıysa
Vecdiyle filizlenmeliyim, inayet ve ihsanın ne olduğunu öğrenmeliyim,
aşk farkıyla


Hiçbir vakit heves biter mi
Nefsim nizama ermedikçe kemal sıfatıyla refakat eder mi,iradem azimet içinde mi
Farkı fark ettiren idrakim ruhumun yetisi değil mi, kalbin inşiraha aç, hak değil mi
Artık ne söylersen söyle kabulumdür, o firkatin farkı fark ettiren suhulet esinimdir




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Düşündükçe içim sızlar ve yüreğim ağlar!
22078.jpg
















Hayli uzaktan fark ettim
Bir kalabalığın sessizliğine doğru merak ederek ilerledim
Nefesler tutulmuş, dikkatler kesilmiş, ş
aşkınlık hat safhaya ulaşmıştı fark ettim
Şahit olduğum manzara karşısında irkildim, niye tepkisiz
insanlar diye söylendim


Dar bir
sokaktı mekan
Sessizliğin ve ş
aşkınlığın kuşatmışlığındaydı, o an düşünebilen birçok insan
Akşamın karanlığında, henüz gercenin başlangıçında ne istiyordu densizlik yapan
Çaresizlik içinde kıvranan ve feryad eden zavallı ve acziyet içinde ki nisa olan can


Sual ettim, bir
insana
Başımı ağrıtamam, belanın içine banamam, derdime yeni bir dert katamam dedi
Ziyadesiyle kenara çekildi darp edilen gariban için belki de çok hak ediyordur dedi
Hukuku ve hakkı öteledi,
insan olmanın şiarından demek ki nasipsizdi, seslenmedi


Birçok sualler aklıma geldi
Bu akadar kayıtsız kalmak hangi izanın afakı olmalıydı,sinirlenmemek gerekti
Siren sesleri kulağımıza ilişti, demek ki çok geç olmasına rağmen gelebilmişlerdi
Lakin takat mi kaldı, akıl ve vicdan nereye bırakıldı,talan eden mi kazanmalıydı


Tekme tokat arabaya bindiriyordu
zavallının heryanı kanrevan içinde kalmıştı, nihayetinde bir genç o an atılmıştı
Kendine gelen şahitlerde katılmıştı ve o caniyi kıskıvrak yakalamayı başarmıştı
Kadın yere yığıldı, hıçkırıklar sağanağı durmuyordu ve o an nasıl medet umuyordu


Her ta
arafı yarabere içindeydi
İnsan denen onca kalabalığın şahitliği refakatinde canın katline ramak kalmıştı
Nesil ne kadar farklılaşmıştı, millet olmanın sürur ve kıvançı mı kalpten alınmıştı
Hukuk niye vardı,
insanınsuş işlemesi bu kadar futursuz mu olmalıydı, niye ayıptı




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Firkatin gözyaşlarımın ahuzarı oldu!
22746.jpg















Bilmem ki hala nerdesin
Bilinmeyenlerin adresinde bir sersin, sessizliğin kadirinde seyredensin
İçimi burkan, nefesimi sarsan ve ruhuma ızdırap yaşatan bir
aşk-ı nefessin
Söyle hala neden imtina edersin,çekincelerinin kıskacında kalmış bir asudesin


Hiç düşünmez misin
Bir can olduğumu neden ihmal edersin, merakıma elemin sabcılarını zerkedersin
Kalbinin şehrine malik olamadım, meramımı niye anlatamadım, yıllardır ağladım
Birgün karşıma çıkarsın sandım, yazdığım
mektupları bir sır gibi anbean sakladım


Kalbimi hicran bırakmıyor
Ruhum
hüzünle artık başedemiyor, takatim çekiliyor, gözlerim de fersizleşiyor
Nereye baksam, bir ses duyacağım diye etrafıma bakınsam, umudum bedelleşmiyor
Bir ses ver veya kelamın lisanıyla hissiyatını hasret,göçüm başladı ibret söylüyor


Sukut etmeyi
aşk saydım
Sabretmenin rüknüyle barıştım, bahtımın kazasına kanaat etmeyi başardım
Ne kadar hasretim varsa ummanın nazarına bıraktım,yadımla umudu yaşadım
Lahza kimin, nefes mefkuresiz mi neyleyim,kim diliyorsa hevesimi teslim edeyim


Hazanın nazarında azadeyim
Keyfiyeti artık neyleyeyim, nefsi muarızlarımdan koşulsuz arileşmeliyim
Emellerin hülyasından vazgeçmeliyim, düşlerim çıkacaktır diye beklelemeliyim
Kalbimin sahibine iltica ederek, tefekkür etmeyi ve sabırla dirilmeyi öğrenmeliyim


Ne kadar vaktim kalmışsa
Cehtiyle ram olmaya Rabbim sağlık verirse, azmiyle canhıraş namzet olacağım
Ecrin ve infakın ülfetini yaşamaya gark olacağım, bir kimseye bağlanmayacağım
Yalın bir ümmet olmayı, asabiyetlerden korunmanın umuduyla
aşkla yol alacağım




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Her lahza sineme açık açık neler söylüyor!
23883.jpg














Her vakit gün çekiliyor
Yeniden dirilişin
aşkıyle sessizliğin edebine bürünüyor
Düşünmek yetmiyor, tefekkür fikiriyat istiyor, muhayyilem iflas ediyor
Anlamak, vecdine kanmak, aklın ve idrakin aidiyetiyle tevdi edilenler hıçkırıyor


Nedenler karşıma çıkıyor
Sual etmek kifayet etmiyor, ihlas erbabı uzlet iştiyakıyla bekliyor
Ruhum niçin sessizliğin ikliminde bekliyor, kalbim nazargah olduğunu biliyor
Neden zafiyetler bir afat misali irademi törpülüyor, nefsim hala neleri emrediyor


Nefes elhak müddetlidir
Akıl ve izan bunu fark etmek için bahşedilen en nadide ülfettir
İdrak ruhun yetisi, vicdan mizanın asudesi, vakit bahtın kazasında ki iradidir
Neye meyledersen, niyetine ne kadar kefilsen, tercihlerinde hürsün, hesabın kimedir


Ömür su misali akıyor
Okumaya imtina ettiğim onca say
faların hicranı karşıma çıkıyor
Kalbimi
hüzün kaplıyor,sessiz çığlıklarım sancı veriyor, üzülmek niye yetmiyor
Ruhumun hicran damlaları durmak bilmiyor, onca
kelimeler imdadıma yetişiyor


Aşk,kalbi inşirahtır
Ruhunu idrake kavuşturan payesidir,ihsan üzere ne latiftir
Kalbinin farkını yüreğinden arileştiren ancak bilir, her nefesin hesabında erktir
Vuslat için mihenktir,sırat için vecdir,kabir için hilmdir,
ölüm için ne muhabbettir


Gönül yarasını çok görme
Vurgun yemiş bir nefes görürsen sakın ola ve asla kibirlenme
Bir kadae mahkumuymuş da deme, kader mahkum etmez, hayır nerdedir bilinmez
Hamdına erişmediğin, halini acziliğin kefenine bürümediğin taktirde kulla eğlenme




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ey hak diyordun,ben ise gelip geçiyordum!
20470.jpg
















Anlıyamıyordum, bazen acaba diyordum
Kimi
zaman tedirginliğimi saklayamıyordum,fakat aşikar eylemiyordum
Kimi vakit gizlice bakıyordum, tepkin nasıl olacak diye merak içinde bekliyordum
Hasrettiğimiz vecdimizin kesişmediğini biliyordum niye farklı letaiflerden besleniyordum



Aynı lisanı konuşuyorduk ama, fakat’ı vardı
An ve vucut bulan
zaman suallerimiz için bir çözüm olmadı, yıllardır gözyaşı aktı
Sabır demek ki hakkıyle anlaşılamayan fırsattı, kanaat etmek ruhum için nasıl vuslattı
Kırgın bir kalp, bitap olmuş bir ruh yeniden canlanırmıydı,umut ziyadesiyle niye hicrandı



Bir ömür söyleyemedim, sabır içindirendim
Kim ne söylerse eyv
allah.gif
demeyi gaye edindim, muhakkak ki bir hikmeti vardır dedim
Nisa kimnliğinde gizlenen suhuleti yıllarca bekledim, o kaygılarından arınmanı bekledim
Elbet biz de
gülebileceğiz birgün diye her sancı ve elemi halde demledim, şikayetlenmedim



Ahdimin takipçisiydim, taviz vermedim
Fakat gerekçesiz yargılanmayı hiç beklemezdim,zanların hasmı olan bir zadeydim
İtilaftan maksat nedir diye sual eylemiştim,sen ise nedense o sessizliğine bürünmüştün
Şer-i delillerin hülasasında hakkı tespit ve batılı reddetmek değil mi diye tekrar etmiştim



Fakat sen, hiç seslenmeden çekilmiştin
Kuytu köşende sanki bir elemin içindeydin,adeta sahipsiz biriydin, ne kadar üzerdin
Kendimi yıllarca mahkum ettim, neden meram-ı halini anlayamıyorum diye söylenirdim
Çünki sen benin emanetimdin kimsaye serdimi ayan edemezdim sabır içinde nefeslenirdim



O an kendi kendime bir söz vermiştim
Kendisi
gülene kadar asla gülmeyeceğim diye kanaate eriştim,yaşamak adına üzgündüm
Bahtım böyleymiş mi demeliydim, neden gerekçeleri için gayret etmemeliydim, direndim
Üzülmeni nedense istemedim, mahkum eden
gözlerinden, bir ömür muhabbet beklemiştim




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ne vakit hıçkırığa kansam, yadınla avunsam!
19894.jpg

















Gün geçmiyordu ki naif halini anmayayım
Hasretmiş olduğun ülfetin şadıyla ağlamayayım,bu yalnızlığıma kızmamayım
İçime dert olan kederi ummanın suhuletine bırakmayayım, yıllarsa sır gibi saklayayım
Umudun vecdiyle, ufkumun mecaliyle yeniden başlayayım, şu derd-i gamımı da unutayım



O zarif parmaklarınla yazdığım nameler
İçinde alıp sürükleyen hareler, ruhumu mest eden payeler sanki kalbimi okşuyordu
Hiç bırakmak istemiyordum, mütemadiyen içinde ve o nefesinin islerinde kalıyordum
Sessiz bir şekilde
gözlerimden gelen melalimi bırakıyordum, fakat sen artık duymuyordun



Ram olduğum, eşiğinde vucut bulduğum an
Gönlümü enginliğine kavuşturan
zaman, mefkureme anlam katan ibretli furkan
Ancak teskin ediyordu, ruhumu bizarlığından kurtarıyordu, hicranı ne
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL] anlatıyordu
İbretin her sahnesi o an önüme seriliyordu,evet, bilgisizliğim hüznümlekarşıma çıkıyordu



Neden firkatinin prangasında yalnızım
Fevkalade perişan ve mecalsizim,adeta bahtının savurduğu bir dilenci mesabesindeyim
Nazar eden
gözlerden himmet bekleyen, kör kuyuyu sessizce suya gark edenin eşiğindeyim
Artık bu vakitten sonra aciz köşeme çekilirim, kimseye söz etmeden nefeslenmeyi dilerim



Aklıma gelen ne varsa, umut kalbimin olacaksa
Elhak sahibime iltica ederim hakkın ve hakikatin didarında ömrü vakfetmeye dua ederim
Yadettiğim kim varda, nefein sahibi her vakit en yakınımdaysa söyle nasıl şikayetlenirim
Boynumu bükerim, bahtıma kanaat ederim, zafiyetlerim içinde affı mağfireti talep ederim




Mustafa CİLASUN

 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ağlama kalbim, hicranın ahıyla burkulma!
20896.jpg














Her lahza geçip gidiyor seslenmeden
Simende bir iz bırakıyor lal olmuş halinden, mütrebessim çehresinden
İdrakinm bu ahval üzere hayli fakirken, bilmem ki ne gelir hala şikayet etmekten
Bir ömür nedamet bu sinemdeyken, sürurun o izleri yüreğimden sessizce kaybolmuşken



Kime ne söylerim,kuytu köşemdeyim
Gelenin halinden ,geçip gidenin melalinden ne anlarım, kanadı kırılmış azadeyim
Hazanın rengiyim, hüznün müdavimiyim, toprağın yadettiği yalnız kalan bir nefesim
Nerdeyim, hangi hal üzereyim, kıt aklımla sanki sarhoş olmuş zavallı bir can-ı avareyim



Sığınırım efkarıma ve derd-i gamıma
Aman vermeyen her bir sızıya, yüreğimin dinmeyen sancısıyla, sukut ettiren ahuzarımla
Umut besledim yıllarca, hülyalar derledim yalnızlığımla, yadına eriştiğim yarin nazıyla
Başbaşa kaldım anılarla, okumaya çekindiğim mektuplarıyla,hasret kaldığım o kelamına



Artık bir çare olmadığına kani geldim
Şikayetlenmek ve nedamet içinde nefeslenmekten badirelerin sahraya anbean eriştim
Hangi devanın adresinde nefeslendim ve gönlümün şehredilmesine ırsat verdim, inledim
Yıllarca kime ne söyledim, en yakınlarımdan gizledim o sessizliğin yalnız müdavimiydim



Yıllara ne istiyorsunuz benden dedim
Figan eden halimi aşikar eyledim, bahtıma çaresiz kanaat ederek susmayı öğrendim
Kuytu köşelere meylettim, kanadı kırılım bir kuş misaliydim, gözyaşalarımla yürüdüm
Lafazanlığı hiç sevmezdim, ne derlerin furyasında kefilsizdim,dramatik bir hal üzereydim



Dinlediğim şarkılar içimi açıyordu
Sanki yıllara sari suskunluğumu şehreden birer tanıktı,içinde saklanılan bir zaman
Kiminin derdi, kiminin emeli, kiminin tükenmeyen hevesi vardı,bir an içinde ki harmandı
Giden ahıyla gitti, kalan umudun prangalarında tutulu kaldı, kalp neden hiç anlaşılmadı



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Geriye ne kaldı, ruhumun hicranı niye farktı!
20178.jpg













Artık silmek istiyorum bu gözyaşlarımı
İçinden çıkamadığım bin bir sıkıntıları, yüreğimi sağlayan derin acıyı
Susmak kifayet etmiyor, direnmek alıp uzaklara götürüyor, sabır imdadıma yetişiyor
Meşkaleye dalsam, herşeyi unutmak için uğraşsam, düşlerin furyası peşimi bırakmıyor


Yoksa ben kendimle barışık mı değilim
Hala bin hüzün ile suallerin takibindeyim, sanki bir hafiye misali yalnılaşan nefesim
Muhakemem ne kadar istikaemetimi belirler, istişarem hangi vadinin izlerini işaret eder
Gönül neye meyleder, ukteleşen feryatlar neden kemaliyet için derdest olmayı elan öteler


Nefesin sahibi bu fakir halimden ne bekler
Tevdi edilen emanetler ihmalkarlığıma şahitlik eder, kalbi lekelerim arileşmeyi bekler
Hangi nefen halime kefil olmayı teyit eder, bu kadar viranelik ahuzarlığıma elbette yeter
Nereye baksam, içinden çıkılmaz zamana dinmeyen figanımı anlatsam, dinecek bu keder


Gözlerim günlerdir neden uykuya hasret
Vecdiyle felaha erişeceğim, ümidiyle beslendiğim, sabrıyla filizlendiğim hangi fedret
Sanki içimde yaşıyorum medceziri, sinsice esaretiyle nefeslendiğim hevesleri ve o ukteleri
Nizama nuhtaç ahvalimi, fikretmeye fevki yetişmeyen kıt aklımı, korkutan elem sancıları


Bir aziklik var içimde, yılların hamasetiyle
Dile gelen kelamın ahıyla, medet uman serabıyla, hikayeleşen ayetlerin ibretli yadıyla
Hangi lisanı öğrenmeliyim, hal dilini mi talim etmeliyim ve gönül kırmamanın umuduyla
Çaresizlik ne kadar bedbah bir bedelmiş, ihmal edilenlerin beklediği umut turabı namıyla


Aklım çok karışık, izanım evet, bulanık
Niçin hesabım bu kadar açık, mizan mefkuresi içimden çıkmayan uyanık ve tanıdık
Bir söz vermiştik, sanki bedelsiz bir ömür tükettik, mağfireti hangi manada nefeslendik
Müddetin aşkıyla neye şahitlik ettik, ecrin harıyla nevakit vicdanımızla yüzleştikmiştik



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Sinemde bir sersin, hasretin payasinde ülfetsin!
288225.jpg







Gün gelir unutursun demiştim
Sana halin çetrefilliğinden hazinle bahsetmiştim
Kalbimin ikliminde
sevginle serinleyerek seni tembihlemiştim


Lakin akan
zaman harmanında
Ve hasadın cenahında yalnızlığımla yine andım
Senden kalan an ve hazları terennüm ederek öyle sabahladım


Yalan desem de içim el vermiyor
Mütemadiyen vefayı sorgulayarak seni yad ediyor
Muhabbet dirliğinde ve kalbin erdemliğinde seni hiç bulamıyor


Öyle zor ki bu anı ve hali yaşamak
Ummanın dehlizlerinde kulaç atmak misali bir kor
İçimden atmak ve ruhumun sancılarından çıkartmak kolay mı


Ah titremelerimle ateşte yanıyorum
Ürpertiler zerresinde kalbimin hicranına kanıyorum
Öylece savruluyorum ve umutlarımla hazanı haz ile kokluyorum


Umut işte dinmek bilmiyor ve arıyor
Aşkın türabında ve gönlün cenahında sürurla anıyor
Gıyabında yüreğim ah çekerek, halinin ikliminde bahtını diliyor


Şimdi ne yaparım,
hüzün için varım
Sevdanın harında sayıklarım ve sevileni
aşkla anarım
Kimliğimin pervazlarında ve hasretin dergahında vefayı sorarım


Yaralı bir kuş misali şimdi kanatsızım
Ufuklar bendinde şevksiz yaşayan solgun bir baharım
Ömür sayfamda ve kalan anlarımla tefekkür dirliğinde yaşarım


Aşk ikliminde bahardır ve çok anlamlıdır
Her kim hakikatle dilerse her mevsim
aşkla başkadır
Kalbi hicran vuslat içinde tazeliğini koruyan sevdanın salasıdır


Ölümle
aşk anlamlaşan bir bahtiyarlıktır
Korkular kalbin dirliğinde anlamını kaybeden zandır
Muhabbet ve nitelik şuur birliğinde şenlenen renklerin şahıdır


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Hiç bilmesen, yadetip firkatine eriştirmesen de!
285204.jpg








Ne söylesem nafile biliyorum
Bizzat yaşamadan ve halde demini bulmadan
Kalbin itminana doymadan ruhun sancıdan arınmadan olmuyor işte


O hal bir b
aşka melal diyorum
Hissiyatımın renklerinde fevkalade haz alıyorum
Lakin her nasılsa onu anlatmaya muaf fak olamıyorum ve susuyorum


O vakit kalbimde asudeleşiyor
Ruhum bir seyyah olarak adeta kıtaları dolaşıyor
Sevdam mütemadiyen harlaşıyor ve kudret halimde azimle korlaşıyor


Biliyorum edepten anlamam
Ve
edebiyatın rüknüyle nefesimi anlamlaştıramam
Halimde derlediğim ve yıllara sari sefilliğimle varlığımı hasredenim


Nefesten ziyade sermayem yok
Edepten maada keyfiyetim dirliğimde nedense yok
Tefekkür muhayyilem fevkalade çok ve umutlarda gerekçelerde ne ok


Öğrenmek meraka tabiidir
İdrak
insan ikliminde fevkaladeleşen gülü badiredir
İzan kulluk birliğinde ve zihin kalbin sezgisiyle inkişaf içinde sebeptir


Nice güftelerde ne gizlidir
Aşk neden mevsimlere tabii olmayan hazzı
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liktir
Gönül ikliminde ritmini bulan suhulettir ve bir ahenk içinde haysiyettir


Gel korkularını yenerek dinle
Urbasız tende
aşk bir bahane ve kalbin fakirliği senle
Ruhun asudeliği anlam bütünlüğünde ve hakiki
aşk sor kiminle derdinde



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Halime duçar olur nefesin, sessizliğin lal olan dilisin!
254455.jpg











Henüz titreşimler başlıyordu
Hissiyatım renklerin birliğinde edep diliyordu
Kalbim yıllara sâri suskunluğunu terk ederek şevke erişiyordu

Meğerse gönülde ne baharlar
Hazanın mahzunluğunu anlatan sessiz çığlıklar
Baharın sancısıyla ses vermez ağıtlar vaktin zuhurunu bekliyor

Ne vakit seni ansam yağmurun
Meltem asudeliğinde hazzın ve bekleyen bahtın
Tecellisi aklıma geliyor ve derin düşüncelere doğru yol aldırıyor

An ve vaki olacak
zamanını anan
Aşk için çırpınarak sevdanın rahlesinden kaçan
Ecrin pervazlarından içtinap ederek heveslerine boğulan her can

Neler anlatıyor kalbime bilsen
Nefesin müddetiyle bütünleşerek hicranı yensem
Ölüm için nefesi zikredip irfanı seçsem ve senin ülfetine erişsem

Kalbinin derinliğinde seyretsem
Haiz olduğun z
arafeti temaşa ederek nefeslensem
Gönlümün umutlarını çok görmesen ve bir şevk ile seslenip yücelsen

Ne kaybettirir sana anlayabilsem
O vakit çekilirim sinemin derinliğine ve sessizliğimle
Nefesim her ne kadar seni zikrederek kalbime
hüzün tohumu ekse

Gam değil razıyım virane halime
Yeter ki sen serzenişlerinle kalbimi titretip nefeslenme
Razıyım senden gelecek sitemli her nefese hicran hali yâd etse de

Görünme artık fersiz
gözlerime
Kalbim her ne kadar darbı mesel ederek sırrını derlese
Ruhum ruhunun müstesna
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liğinde ve senin saadetin için sukutta

Niyazım
aşk seninle anlamlaşsın
Sevda harıyla semaları aydınlatsın ve yıldızlara anlatsın
Her sırrın saklı kalsın, mefkûren tefekkürünle nur salsın ve anılsın
Halime duçar olur nefesin, sessizliğin lal olan dilisin!
254455.jpg











Henüz titreşimler başlıyordu
Hissiyatım renklerin birliğinde edep diliyordu
Kalbim yıllara sâri suskunluğunu terk ederek şevke erişiyordu

Meğerse gönülde ne baharlar
Hazanın mahzunluğunu anlatan sessiz çığlıklar
Baharın sancısıyla ses vermez ağıtlar vaktin zuhurunu bekliyor

Ne vakit seni ansam yağmurun
Meltem asudeliğinde hazzın ve bekleyen bahtın
Tecellisi aklıma geliyor ve derin düşüncelere doğru yol aldırıyor

An ve vaki olacak
zamanını anan
Aşk için çırpınarak sevdanın rahlesinden kaçan
Ecrin pervazlarından içtinap ederek heveslerine boğulan her can

Neler anlatıyor kalbime bilsen
Nefesin müddetiyle bütünleşerek hicranı yensem
Ölüm için nefesi zikredip irfanı seçsem ve senin ülfetine erişsem

Kalbinin derinliğinde seyretsem
Haiz olduğun z
arafeti temaşa ederek nefeslensem
Gönlümün umutlarını çok görmesen ve bir şevk ile seslenip yücelsen

Ne kaybettirir sana anlayabilsem
O vakit çekilirim sinemin derinliğine ve sessizliğimle
Nefesim her ne kadar seni zikrederek kalbime
hüzün tohumu ekse

Gam değil razıyım virane halime
Yeter ki sen serzenişlerinle kalbimi titretip nefeslenme
Razıyım senden gelecek sitemli her nefese hicran hali yâd etse de

Görünme artık fersiz
gözlerime
Kalbim her ne kadar darbı mesel ederek sırrını derlese
Ruhum ruhunun müstesna
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liğinde ve senin saadetin için sukutta

Niyazım
aşk seninle anlamlaşsın
Sevda harıyla semaları aydınlatsın ve yıldızlara anlatsın
Her sırrın saklı kalsın, mefkûren tefekkürünle nur salsın ve anılsın


Mustafa CİLASUN

Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Müddet-i nefesin dirdarında ki ey yolcu!
307203.jpg








Vuslatın serabından içersin
Kalbinin letafetleriyle sinenden sahifeler seçersin
Kim bilir hangi umutta demsin ve sabrın vuzuhunda kedersin
Zihnin girdaplarında çilesin, azimetin bağrında sefilsin ve iradene kefilsin


Nice bahtlar umuda kanıyor
Yağmur damlaları ötelerden ikramla hicranı anıyor
Sevda mevsimlerinde gönül yol alarak
aşkın serencamına uzanıyor
Umut kanaat ikliminde pervazlarda yeşeriyor ve
güle tebessüm gönderiyor


Aşkın çemberi ihata ediyor
Dil her ne kadar bizar kalsa da, edebiyle anlamlaşıyor
Yol yolcularını bekliyor, han yalnızlıktan korkuyor, kalbin ne diyor
Öyle bir
aşk rıhtımı ki ruhumu okşuyor ve rüzgârların muştusu haz veriyor


Haklısın ki bahar sürurdur
Hazan umutlar sofrasında solgunluğa giden nağmedir
İşte o vakit kalbin biçaredir,
geceler senin için anlaşılmaz kederdir
Karanlık duygular ve arza akseden umutlar çare adına muhabbeti bekliyor


Bilir misin şairin ağıtını
Yanmadan yazan çaresizliği, hevesler için hederliğini
Nedensizlik yokuşunda yudumlanan sefilliği ve fersiz
gözlerde şevki
Söyler misin hesapsız ne var kâinatta nitelik ruhun hakikatinde niye nöbetçi


Ey yolcu rüzgâr arkadaşın
Biliyorum ki umutların sırdaşın, Süreyya yıldızı hazzın
Tefekkür sevdan, kanaat urban,
ölüm ancak halinde sürurlu sayfan
İzlerinle anlamlaşan, melalinde çığlık çığlığa şafaklara umutla bağlanan
Nefesin kadrinde ve hevesin renklerinde tuval üzerinde resmettiğin manzaran


Gönlün sanki bir çağlayan
Aşk sessizlik yortusunda kalbi inşiraha soyunan muazzam
İhsan sadakatinde, ihlâs kendi saadetinde, tevazuu nefsin kadrinde gam
Ey ayan olan, nefesin mühletinde çare arayan, umut filizlerini hakka yollayan


Ne olur bir an yese kapılma
Ruhun hissettirdiklerinde uzak kalma ve illaki kalbini anla
Aşikâr olan ayetlerden korkma, hikâye edilen hakikatlerden uzaklaşma
Artık vuslatın tınısını anla, hesabın neticesini unutma ve yolun başlangıcında



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Sinemi meftun bırakan o firkatin ve sessizliğin!
166550.jpg













Bazen
Can çıkmadan huy çıkmaz derler ya
Ruhun daralmalarında ayazlar kuşatır anla

Kalp
Sahibinden azade olunca nahoş umutla,
Sevda kuraklığında aşk derin acılar tadında

Senin
Huyuna, umut için solgunluğuna aşığım
Halinde taşıdığın o mefkûrenin sancısındayım

Teninin
Naifliğinde ben soluksuz devrancıyım
Ben tenimde kiracıyım, ancak seninle hancıyım

Bizi
Muhabbete gark eden ziyadesiyle manadır
Aşk, nur ikliminde taliplisini arayan kervancıdır

Gülün
Kokusunda, ötenin sultasında aranacaktır
Şayet murattan bahsedilecekse şaşılmayacaktır

Renklerin
Envai çeşitleriyle heveslerini destele
Zevklerin azamisinde düşün nefeslerini tüketme

Nihayet
Ömrün takip edileceği zaman hanesinde
Ruhun ilk adresin kayıplarında gidiyor adımlarla

Ben
Seninle bahtiyarım ancak sol yanım ağrısa da
Hicran şarkıları beyhudeliğime bir selam salsa da

Hasret
Damarlarımda kuruyan kanın tek ahı olsa da
Ruhum kendi sarhoşluğunda, kalbim Hakkın yolunda…


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Kalbim, hilkatim, hakikatim ve gerçeğim!
166435.jpg











Hepimiz

Gelmiştik bir şekliyle
Nasip olunacak dirliğin alınacak nefesleriyle



Hilkatin

Takip edilecek izlerinden giderken
özlemi çekilen, yüreği ısıtan, sevgiye kavuşmak


Bu sayede

Aşılmayacak bir engel çıkar mı
Katlanılmayacak çile ve çıkarılmayacak bir varlık



Mefkûreleşen,

Umutlar yumağı olarak sineleri coşturan

Aşk ve sevdayla vakfedilen canla inzivayla gidilir


Yoksa

Asırlarca onca çileler niye çekilir
Yaratan eza etmek için mi bizleri halk etmiştir



Niçin

Tebliğ eden mübelliği göndermiştir,

Neden kızgın çöller ikliminde
gülü işaret etmiştir



Kalpleri

Neden iman hakikatine erdirmiştir,

Hiç esirgemediği tebessümü hoşgörüyü öğretmiştir


Onu yaratan,

Aynı anda tuğyana sabırla bakandır
Mühleti anlamlandıran ve hikâyelerle uyaran haktır



Sadece

Ve yalnızca mürebbiyelerle,

Vesilelerle aklı, izanı gerçeğe davet eden z
arafetti



İnsan

Fıtratına uygun olmayan,

Edebi ve zihni tarumar eden zilleti haberdar ederek…


Azabın

Nihayetinde temizlenecek
Ona duçar olmayanlar, sabrı bir erdem sayan canlar



Efendiler

Efendisinin sancağı altında nefeslenerek
Dirilişin,
ölümde süzülüşün itminanlığıyla göçüp gitmek

O an ve

Zaman kavramının anlamının manalaştığı
Batın içinde zahire kapı aralayan ummanın denkliğinde



Vuslatın işaretleri,

Faziletin hikmeti ve çilenin keyfiyeti

Aşkla işliği anlaşılacak ve bahar gün gibi açığa çıkacak




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Yadettiğim bir an, ruhuma işleyen zaman!
171826.jpg













O an çok çaresizdim

Suskunluğa mahkûm olacak kadar halsizdim

Kime ne diyebilirdim, terennüm ettiğim derdin esiriydim



Babam hayli saftı

Anam mutfak adına mütemadiyen kaygılıydı

Yokluk yanı başımızda, hicran her
zaman karşımızdaydı



Maaş vakti gelince

Münhal olduğu üzere babam hiç bulunmazdı

Anam sabaha kadar uykusuz kalır ve beni de uyandırırdı



Gün ışımadan

Çarşıda ne kadar sabahçı kahve varsa bakardık

Korkuyla barışık yaşardık, henüz
okul başlangıcına uzaktık



Ne derman vardı

Ve ne de binecek bir vasıta için karşılık vardı

Soğuk ve kaygı, korku ve ön yargı bir telaşla yanımızdaydı



Bu o kadar acıydı ki

Babam namına sinemde buharlaşan bir sancıydı

Aile niye vardı, efrat kim için kutsiyet cenahında hayâydı



Çok susamıştım

Yürümekten bizardım lakin
anneme söylemezdim

Onun hicranını artırmamak adına çaresiz sukuta geçerdim



Aramak nafileydi

Yorgunluk her halimizde serzenişlerin habercisiydi

Annem nedameti davet ederek bedduaların refakatindeydi



Ne sıcak bir ekmek

Ve ne de hasreti çekilen bir yudum çay bulunmazdı

Her
zaman denesiz çorba ve bir haftalık pişen ekmek vardı



Babam maaşı bitirince

Arkadaşlarının tavsiyesiyle bir âlemin keyfiyetinde

İki gün sonra karşımızdaydı, lakin ne para ve ne de ar hardı





Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Bilmem ki ne haldeydim, yitik bir nefes misaliydim!
171204.jpg


-





Gözlerimden yaş boşalıyordu.
Oysaki bu konuda pek alışkanlığım yoktu.
Halin fakirliğinde, kalbin
sevgiye hasret iklimiyle nefesleniyordum.

Yapraksız bir dal misaliydim.
Şevksizliğe gark olan hicranı abideydim.
Ne
gülmeyi bilirdim ve ne de tebessüm için yüreğimi hasredendim.

Bilmek için erdemden azadeydim.
Düşünmek için bilmeyi, idrakle hissetmeyi özümseyemezdim.
Hoyratlığın kadrindeydi takatsiz nefesim ve çok fakirdi bildiklerim.

Tekâmül adına, sevda babında,
Aşksız kurak ayazlarda, poyrazın hırçınlığında,
Kan çanağına dönen
gözler ve hissiz nefesler lahuti şiirler dinler.

Alp götüre bir
zaman dilimine,
Kahraman Tazeoğlunun sesinden arazını dinliyorum.
Yüreğin burkulduğunu, dilin kuruduğunu,
gözler boşalınca hissettim

Şiir adına her ne yazılsa az dedim.
Sarsılan hislerimle titremeye başladı tüm bedenim.
Ben ne kadar sefilim, kalbi hissedişleri ben nereden bilirim dedim.

Avuçladığım toprağı öylece sıktım,
Ve
gözlerimden akan yaşlarla onu nemlendirdim.
Kokusunu içime hasretle çektim ve iklimlerin seren camına kilitlendim.

Hissetmek adına kalbi olmak dedim.
Ruhun insicamından uzaklığımı bir bir
gözden geçirdim.
Hilkatin muvacehesince, aklın mücerretliğinde nefsimi güncellemiştim

Hasreti ve
özlemi yeniden anladım
Sevda adına yanmayı,
aşk babında kanmayı tanımladım.
Ötelerin hazzıyla, vuslatın kalan say
falarında, gül kokusuna yaslandım.

Çaresizliğimle el açıp yakardım.
Nefesin kalanlarıyla, ömrün devranında hardım.
Tek başıma kala kaldım, arkama dahi bakmadan suskunluğa uzanmıştım.


Mustafa CİLASUN
 
Üst