Mustafa Cilasun
Well-known member
Rahmet eden,kalbi görendin,sahiptin!
Dinmez efkarın seni andıkça
Bir ömür ruhumun figanını anlamadan yaşadığım karşıma çıkınca
Kalbimle dertli olduğumu hatırladıkça,her umuda hesapsız kanıp yol da kalınca
Nefes yetmiyor söz söylemeye, gönlüm elvermiyor mahcubiyetin anbean artmasına
Nasıl bir mükellefiyet içindeydim
Aklını bilen, fikreden, keyfiyet süren, enanetiyle nefeslenendim
Zafiyetlerin birliğinde,heveslerin dirliğinde merak eder,nefsimi öncelerdim
Her işimi bu minval üzre nizama koyar, güç ve nüfus için yarışırdım, bilemedim
Kimi gördümse merakına girerdim
Her haline vakıf olmak için vakit geçiridim,usül ve adap bilmezdim
Suç işleme özgürlüğüm var diye geçinirdim, her suçun vebalinden habersizdim
Eza vermenin bazen emele uğraşmak için gerekli der,bu istikamette fetva verirdim
Akait ve muamelattan nasipsizdim
Ne derleri önceleyerek, utanmamak adına güya gayret ederdim
Nasıl bir nefestim, neden bu kadar hakikatimden uzak bir haldeydim,hederdim
Neyi ne kadar hakkıyla bildim, ruhumun lisanıyla bütünleştim, niye önemsemedim
Günün mübarekleşmesi derdim
İnananların bir telaş içinde gayret etmelerine nazar ederdim
Cemaatin dikkatsizliğini, bin bir türlü kokuların iticiliğini öne sürerdim
Bir de yardım toplamak için palazlanmalarınına çok kızardım, fırsatçılar derdim
Kul olduğumu hiç düşünmezdim
Sanki taahhüt edilen bir lahzanın içindeydim,ne kadar sefildim
Hor ve hakir görmeyi mahir birşekilde yerine getirirdim,yargılamayı severdim
Mahkum olmayı kendime hiç yediremezdim, bin bir bahaneyle sıyrılmak isterdim
Mustafa CİLASUN
Dinmez efkarın seni andıkça
Bir ömür ruhumun figanını anlamadan yaşadığım karşıma çıkınca
Kalbimle dertli olduğumu hatırladıkça,her umuda hesapsız kanıp yol da kalınca
Nefes yetmiyor söz söylemeye, gönlüm elvermiyor mahcubiyetin anbean artmasına
Nasıl bir mükellefiyet içindeydim
Aklını bilen, fikreden, keyfiyet süren, enanetiyle nefeslenendim
Zafiyetlerin birliğinde,heveslerin dirliğinde merak eder,nefsimi öncelerdim
Her işimi bu minval üzre nizama koyar, güç ve nüfus için yarışırdım, bilemedim
Kimi gördümse merakına girerdim
Her haline vakıf olmak için vakit geçiridim,usül ve adap bilmezdim
Suç işleme özgürlüğüm var diye geçinirdim, her suçun vebalinden habersizdim
Eza vermenin bazen emele uğraşmak için gerekli der,bu istikamette fetva verirdim
Akait ve muamelattan nasipsizdim
Ne derleri önceleyerek, utanmamak adına güya gayret ederdim
Nasıl bir nefestim, neden bu kadar hakikatimden uzak bir haldeydim,hederdim
Neyi ne kadar hakkıyla bildim, ruhumun lisanıyla bütünleştim, niye önemsemedim
Günün mübarekleşmesi derdim
İnananların bir telaş içinde gayret etmelerine nazar ederdim
Cemaatin dikkatsizliğini, bin bir türlü kokuların iticiliğini öne sürerdim
Bir de yardım toplamak için palazlanmalarınına çok kızardım, fırsatçılar derdim
Kul olduğumu hiç düşünmezdim
Sanki taahhüt edilen bir lahzanın içindeydim,ne kadar sefildim
Hor ve hakir görmeyi mahir birşekilde yerine getirirdim,yargılamayı severdim
Mahkum olmayı kendime hiç yediremezdim, bin bir bahaneyle sıyrılmak isterdim
Mustafa CİLASUN