Mustafa CİLASUN Şiirleri

Mustafa Cilasun

Well-known member
İçimden geldiği nispette melalimi yazdım!
171204.jpg















Gözlerimden yaş boşalıyordu
Oysaki bu konuda pek alışkanlığım yoktu
Halin fakirliğinde, kalbin
sevgiye hasret iklimiyle nefesleniyordum


Yapraksız bir dal misaliydim
Şevksizliğe gark olan hicranı abideydim
Ne
gülmeyi bilirdim ve ne de tebessüm için yüreğimi hasredendim


Bilmek için erdemden azadeydim
Düşünmek için bilmeyi, idrakle hissetmeyi özümseyemezdim
Hoyratlığın kadrindeydi takatsiz nefesim ve çok fakirdi bildiklerim


Tekâmül adına, sevda babında
Aşksız kurak ayazlarda, poyrazın hırçınlığında
Kan çanağına dönen
gözler ve hissiz nefesler lahuti şiirler dinler


Alp götüren bir
zaman dilimine
Kahraman Tazeoğlunun sesinden arazını dinliyorum
Yüreğin burkulduğunu, dilin kuruduğunu,
gözler boşalınca hissettim


Şiir adına her ne yazılsa az dedim
Sarsılan hislerimle titremeye başladı tüm bedenim
Ben ne kadar sefilim, kalbi hissedişleri ben nereden bilirim dedim


Avuçladığım toprağı öylece sıktım
Ve
gözlerimden akan yaşlarla onu nemlendirdim
Kokusunu içime hasretle çektim ve iklimlerin seren camına kilitlendim


Hissetmek adına kalbi olmak dedim
Ruhun insicamından uzaklığımı bir bir
gözden geçirdim
Hilkatin muvacehesince, aklın mücerretliğinde nefsimi güncellemiştim


Hasreti ve
özlemi yeniden anladım
Sevda adına yanmayı,
aşk babında kanmayı tanımladım
Ötelerin hazzıyla, vuslatın kalan say
falarında, gül kokusuna yaslandım


Çaresizliğimle el açıp yakardım
Nefesin kalanlarıyla, ömrün devranında hardım
Tek başıma kala kaldım, arkama dahi bakmadan suskunluğa uzanmıştım



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Lahza ki ne düğüm,ölüm sırrında ki düğündür!
60674.jpg

















Dört harflik ve iki hecelik aşktan korkma
Sırr-ı sanatın içinde gizlediği hikmetleri bir an olsun ihmale alma
Tedbirsizliğin acziyetiyle yolda şaşkınlık yaşayan bir nefes misali soluma
Her neyi maksat eyliyorsan, halinin lisanıyla anla, yaban olmak fakirliktir anla


Aşk,halin deminden neşet eden yakarıştır
Cennet ve hurileri gaye edinmek, nefsin sofrasından kalkmayıştır
İhsan, ihlastan ilzam olan bir kavrayıştır,Hakkın rızasında yok olmak yanıştır
Aşkın narı ruhunun firkatidir, edebi nezaketi inşirahtır,tahkik etmeyen akıl acıdır


Akıbet, senin niyetin nispetinde ki vakittir
Ah etmek fakirliktir, acziyete girmek sefilliktir, mukadder olan aşk ve sevgidir
Muhabbet bunun için hasredilmeli, hilmin latifliğinde nefes müddetine erişmelidir
Zemherinin çehresi halini ürkütmemelidir, her cefada bir hikmet varlığı hakikattir


Mezar ki, bedenin o cezbesini aşikar eyler
Toprak olan her ten çürümenin vaktini bekler, ruhun firkatte ki yerini bekler
Nafile yere ağlamak kim için bir keder, akıl ve izan kime verilmiş bir aşk-ı ekber
Bir bekleyenin var olduğu, müddet-i nefesle haline arz olunduğu en yüce bir bedel


Seni kimse ateşlere salmaz, unutmayasın
Seni yaratan aşkın ve vicdanın ülfetinde tanzim etmiştir,ayette okuyasın
Furkanın vecdinden uzaklaşmayasın, seni halk edenin lisanına yaban kalmayasın
Deryanın suhuletinden gelen nazarı, düşen yaprağın teslimiyetinde ki oaşkı anasın


Kızının adına, anası niye çeyiz hazırlar
Bir ömür umudun halinde doğar, sabrın sahrasında gözlerini ovalar
Bitap düştüğü vakitler durmazi silkinip yeniden kalkar, ruhunda ki aşkla yanar
Utanmak onun halini boğar,şefkatin ve cefanın manasında ki ecirle o haline bakar




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Vakit ötenin furkanı, ruhun inşirah sevdasıdır!
59088.jpg













Akıl, haline teslim edilen farktır
Kalbin sahibinin nazargahı, ruhunun işaret eylediği senadır
Ne kadar kendindeysen, viran olmamış bir halin sahibi değilsen umudun niyazdır
Azmettiğin nispette ve vecdine haiz olduğun demde
aşk, ruhuna muhatap olacaktır


Mavera deyipte es geçme
Vakıf olduğun ne varsa, benliğin içinde narı bekleyen bedeli seçme
İradeden vazgeçiren vakti asla terk etme, gönül kapın açılacaktır, sabırla bekle
Hidayet vakitlidir, ruhun dirliği ve feysi için vazgeçilmeyendi ki,feda olmayı yeğle


Hakkın rızası ruhundadır
Lakin iradene tevdi edilen bir maceradır, akıl ve idrak bunun için vardır
Lafazan olmak, afak,ilik içinde nefesi bırakmak,hüsrana uğramak adına ne acıdır
Düşünmek
insana yakışır, ihsan, ihlasla yol almak, kula nasip olacak bir sevdadır


Düşünmeden kelam eyleme
Ne hasredeceğini öncelikle halinin sahrasında, aklınla bir derle
Neye delalat edecektir, nasıl bir maksada hizmet için sunulacaktır, dikkat eyle
Bir cezbe kapılmak için gönlünü perişan etme, gördüğün keramet olsada meyletme


Kur’anı dinlerken şehret
Ruhuna zerkedilen en kudsiyet adına ve
aşkla tevdi edilenlere dikkat et
Nefsin hergeleliğinde ikamet eyleme, nizam edilmeyen hissiyatı marifet eddetme
Tenini cazip hale getirmek için vaktini heba eyleme, çürüten o vakte karşıda gelme


Kabir ne söyler, sessizce dinle
Ruhuna malum olan ne varsa, o an ve akan
zaman içinde görmeden geçme
Hissettiğin nispette varsın ve adanmışsın, tekebbür edip, ahirini de viran eyleme
Annenin suskun halini dinle,babanın boynu bükükken çığlığını hisset ve çok görme




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ruhunda çiçek açsın, o kalbin burkulmasın!
61355.jpg












Sen ağladıkça içim acıyor
Halini teskin etmek için elimden bir şey gelmiyor, yüreğim sızlıyor
Çare adına kime baksam ve ne aradığımı bilene matlup olsam, sabır diliyor
Nasıl bir hikmetin esrarı ruhunu celbediyor, şehrine melik olamadığım ah ettiriyor


Biliyorum umut içindesin
Her kapanan günün hicranıyla bedelleşip, kanaatle serinlersin
Sabır değirmeninde vaktini bekleyen mürebbiyenin edebiyle hemhal içindesin
Lakin yinede evet, kederlisin, hangi ümidin hazan vaktine şahit olan bir nefessin


Bana derdini söyleme
Halinin deminde derlenen umutlarını ayan etme ve bekle
Kısmetin kalkma vaktini, niyetin ruhunla müşterekliğini,ihlas vecdini
İman çıplaktır,elbisesi takvadır, süsü ardır,vicdanın sadrında ki umulan
aşktır


Fikreden nefes vakıftır
Fıkhıyla amelini derleyen ehliyete sahiptir,murat etmek vakitlidir
Nerde kayboldun,hazanı resmeden melal misali soldun,dirlik evet, tedbir işidir
Her ses ve haline tesir eden nefes nasıl bir ahval içindeysen umudun beklentisididir


Kudretin nispetinde arzet
Hasrettiğin her nefesin kadrine muhtaç olduğunu düşün ve hakka iltica et
Ne kadar hevesin kalmışsa, hakikatin şiarından nasipsiz olan zanlarsa evet,azlet
Gördüğün düşünü yadsıma içinden çıkamadığın ne varsa, o vakitte ayan olur, anla


Ruhun kime muhtaçtır
Nasıl bir devranın çarkından geçmiş vuslattır,hiç yaban kalma
Kalbin ummandır,her niyetinde bir mana saklıdır, nefsin çalımlarınıda unutma
Bir nefes ve vesileler çıkacaktır karşına,öncelikle açılacak o kapıları hiç kapatma



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Gönül neylesin, akıl kimi bilsin, kul olmak için inleyesin!
60998.jpg










İçim alev, alev yanıyor, açamıyorum
Sanki öyle bir yükü, niye kaçamıyorum
Deniyorum, dertleniyorum, saçamıyorum
Yoruldum inan, artık ar edip bakamıyorum


Beni ben yapan faktörler hala ayakta
Beni benliğimden uzaklaştıranlar bir odakta
Meçhuldeyim sanki yaşadığım her mekânda
Bilinmeyenler neredesin yapış artık yakama


Dostluklar artık menfaate dayanıyor
Yoksa gücün niye hala içim yanıyor
Dermanın tükenip halsizlik kimi arıyor
İhmal ettiklerim her an beni kuşatıyor


Aklım, mantığım, azmim elbette var
Yoksa mesnetli bilgi söyle neye yarar
Manasızca devamlı koşmak evet yorar
Mihengim neredesin gel beni artık sar


Dava diye bağlanarak bir yol aldığımız
Her şeye o gözle bakarak yanıldığımız
Ön yargıdan beslenip,tebliğ sandığımız
Neredesiniz şimdi söyleyin kandıklarımız


Biz her zaman inandık ve teslim olduk
Neticesinde yalnızca niye bizler solduk
Dağıldık, şevksiz denize daldık,bocaladık
Öğrenmeyi öteleyip evet, yılana sarıldık


Her zaman mı bir kurtarıcı bekleyeceğiz
Kolayı ve rahatı ne zaman terk edeceğiz
Kendin olmaya çalış yeter artık diyeceğiz
Aklın,mantığın,senin için bir azık,bileceğiz


Rabbim derken, açziyetini ve sükûnetini
Hakikat derken zulümden uzak adaletini
Peygamber derken, sabır ve metanetini
İkmal et sanki bir hava gibi,akan su gibi



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Boynumu büküp,kalbimden seslenmeliyim!
64340.jpg

















Bilmem ki nasıl inşiraha erişeceğim
Dinmeyen şaşkınlığımla, hangi vecdin inhisarında inleyeceğim
İhmal ettiklerim aklıma düştükçe, söyle şimdi ben nereye gizleneceğim
Ruhumu teskin etmek için onun lisanını şehretmeyi, nefsime talim ettireceğim


Ey Hak dedim ve fakat habersizdim
Niyetin samimiyetinden, benliğimde yer eden lekelerden bezgindim
Kim ne yapıyorsa, ben de yapmayı arzu ettim, hangi hesaba dikkat etmedim
Ağlarken, umutlarım kanatlanırken ne kadar hafiftim, neden farkını fark etmedim


Sanki nefsimin elinde bir esirdim
Evet, aklım ve fikrim var diye kimi vakit öğünmeyi becerirdim
Etrafımdakilere nazar ederdim, daha güçlü olmak adına nasıl ter dökerdim
Fakat yanıldığımı an eb an gün geçtikçe ve ömür yumağı nihayete gelince inledim


Niçin ben bu kadar habersizdim
Hangi bedelin esaretinde, verilen bir ömür sermayesini tükettim
Ne camiye gittim ve ne de secdenin feyziyle kendimden geçtim, nerdeydim
Sanki kaobolan bir sabi gibiydim, çaresizlik ikliminde zemheriye ah edip yenildim


Ruhum ne kadar kasfetin eşiğinde
Kalbim hangi hevesin bekleyen lahzanın çehresinde ki nöbette
Dökülen kanlar, hakir görülen yaratılanlar, talan edilen masum insanlar nerde
Neden dertleriyle hemhal olmadım, kendi nefsimle bir ömür oyalandım ve kandım


Yarabbi sen bilirsin, sahibimsin
El açtıran, ruhumun yanıklığını duyan sensin, mağfiret edensin
Rahmetinle her vakit bizimlesin, ne kadar nankör olsak ta sen yine affedersin
Kapına geldik, mahcubiyetimizle seslendik, senin kulun olarak kimlere giderdik



Mustafa CİLASUN


(Her nefesin...
Kul olabilmek için dikkat eden o halin...
Farkı fark edecek kadar ihsan sahibi olan kanın...
Masumiyetini korumayı gaye edinen bir hicranın...
Mahzun nefeslerin felaha erişmeleri için niyaz ediyor...
Vesile olması adına gecenizi kutluyor ve esenlikler diliyorum efendim.M.C)
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Söyle nasıl şikayet etsin ki bu kalbim!
63498.jpg
















Bir ömür hasretinle inlerim
Sessiz ve çok derinden kendi kendimle dertleşirim, boyun bükerim
Kifayet etmeyen bu halim,umuda salınan niyetim, ruhumun firkati söyle kimin
Yüreğimi daplayan hangi lahzaya sitem edeyim, bizarlaşan nefesimi terk edeyim


Gökülen yaşlar,kandır yakar
Ne kadar hicranım varsa, sinemin her halinde çığlık çığlığa dağlar
Hüzün zerkeylediği kederle melalimi burkar, çıkacak bir kal olsa da ne yapar
Düşen yaprağın halinde,kanadı kırılmış bir kuş misali,suya hasaret bir çöl timsali


Geldim ki, gitmek için bilirim
Ruhumun sahibine sığınır, sabır dilerim,ağlayan kalbime kanaat isterim
Demek ki vakti sebeb-i değilim, meylettiğim şavkı karanlığın sukutuna gömerim
Çaresiz beklerim, nasip olacak kısmetim için sadakat ederim,
aşkın sırrıyla eririm


İnsan tabiyatı bu heveslenir
Kalbini celbeden ne ise sessizce nazar eder ve gönül dilinden imrenir
Sahiplenmek adına biraz kederlidir,hesapsız bir imtihanın eşiğinde inleyecektir
Ah etmek niyedir,ruhunun firkati elhak sahibi içindir, ah u zar etmek ne demektir


Kalbim çarpar, an be an anar
Hasretine dücar olduğum kimbilir ne kadar habersizdir,nasıl anlar
Kalbi hissediş niye var, tek t
araflı mı gönlü umut için aralar,yakan aşk mı ey nar
Beni benden almayı başaran nasıl bir yar,düşüncelerime derinlik katıyor bu efkar


Dilim sussa, gönlüm yazar
Halime düşen her damla bir b
aşka baharın şevkiyle sabahlar
Lahza ibretle bakar,düştüğüm çaresizşliğin eşkali herr bir yanımda niye var
Mefkuresi olmayan bir nefes için hevesler mi kalbi yorar, anlat sesi çıkmayan yar




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Gönlü yanan nar iledir, ar etmeyi bilir!
61997.jpg

















Geçen zaman nafile değildir
Nasip ise kalbin ve ruhunun firkatiyle birlikte olan
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liktir
Mesnetsiz nefes ne kadar edebiyledir, akıl
insan için bir ehliyet değilmidir
Düşünmek ancak fikir sahibi olan için mümkündür,boşlukta aranmak fakirliktir


Gönul kuraksa
gül açmaz
Sevginin sedası ötenin inşirah
aşkıdır,manasız duyulmaz
Umut,kalbinin ilacı, ruhunun sevdası, nefsinin kurtuluşu için fırsatıdır
Aşk,ihsan ve ihlas içinde ki farktır,edebin sahrasından hissedilen bir fermandır


İnsan azmi ve niyetiyle andır
Fakıf olduğu ne varsa hakikate tebdil edilmezse hicrandır
Tefekkür etmek,aidiyetin için adanmak, ruhunun firkatiyle yol almak yakarıştır
Aşk,korkuları zail eden bir ilhamdır,teslimiyetin nispetinde ki ihsanın muradındır


İhtiyacın hasıl olmadıkça
Gönül kapın açılıp, ruhunun ram olduğu fırsat doğmayınca
Akan
gözyaşların halinin deminde ki firkatle bedelleşip iltica etmeyince
Dirlik bulunmaz, suskunlaşan nazarların yanıklığı hiç durmaz,o vakit gelmeyince


Feda olmazsan,kanarsın
Nasıl bir vecdin içinde felaha erişeceğini de anlayamazsın
Keşkelerle oyalanırsın, bahanelere sığınmayı birşey sanırsın, yanılırsın
Vah etmenin işe yaramadığını fark edersin, lakin vaktin geçtiğini acıyla yaşarsın


Ahdine sadık kal,unutma
Ruhunu teninden kopartacak vakitten korkarak kaçınma
İnsan neden yaratılmıştır sorgula, ehliyet sahibi olmak kim için farktır, anla
Her kim çıkarsa çıksın karşına, öncelikle düşünmekten ve anlamaktan saklanma




Mustafa CİLASUN

 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ruhun aşka taliptir,kalbin sukutun kalidir!
65029.jpg

















Her lahza vaktin zuhurunda ki müddettir
Ol emri üzerine hesabidir,kainatın
aşk rehberidir ve furkanında sesidir
Bahşedilen nefes ahdin ve aklın ehliyet vecdini bekleten sıhhattir,takkik ile abattır
Kimlik sahibi, aklın ve izanın emanetçisi derdin sahibi ve
aşkında bir muhatabıdır


Halin farkında olmak,aklın vecdidir
İrfan, sadık olan nefes için bekleyen müjdedir, ancak ülfetle ilintilidir
Ruhuna bigane kalan nefes ve hukukunu bilmeyen esaretti ki can elem içindedir
Sual etmek, hak ve hakikat adına gönlünü
aşk hasretine vakfetmek ise ihsan işidir


Sabinin her feryadına açık olma
Şefkatini yalnız bunun için hasredip, sanradan bir kuraklık yaşama
Hamiyetin ve mağfiretin yegane sahibini ve bizzat melikini sakın ihmale alma
Önce sana neler bahşedilmişse ve hangi vakit için verilmişse, takkik et ve korkma


Benim dediğin ne varsa, kimindir
Çürüyecek tenin için ayırdığın o vakitler heba edilen birer bahanedir
Neden ruhun huşu içinde değildir, kalbin mütemadiyen figan eden uzv-u ülfettir
Nazargah olan halin inşirahından uzaktır, nefsin için viran edilen bir sahanlıktır


Her
gece derin bir uykunun içindesin
Gördüğün düşlerin şehredilmesi için gayret edersin ve o nefesi ararsın
Neden aklın ve istikbalin için furkanın serdettiği ibret ve hakikatlere bakmazsın
Niçin hala avuntu içinde sızlarsın, her vakir lüzumsuzluk içinde boğulup kalırsın


Kimsin, nasıl bir fertsin aorgulamazsın
Geldiğin ve ruhunun asli ikametgahın haline yıllardır uzak kalırsın
Bir
zamanlarda ki haline baktıkça hayıflanırsın, yaşlanmaktan utancını yaşarsın
Kim atltif ederse cezbine kapılarak kakkahalar atarsın, hangi hesabın ufkundasın


Dişlerin sızlar, gam içinden çıkmaz yaşar
Her aynaya baktıkça ah u zarın bir acı ile karşına çıkar ve
gözyaşların akar
Ruhunun firkati asliyesi içindir, aklın neden hale durgunluk içinde idrakine bakar
Nefesin müddetlidir ey yar, ne kadar sızlansanda her sabahın elbette ki
gecesi var



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ne kadar dertliyim bilsen, haberin var mı!
65505.jpg















İçinden çıkamadığım bir halin içindeyim
Her ne kadar nefes nefese kalsam, umutlarımın solmasını anbean yaşasam
Lahzanın açılan sahnesinde sessiz bir seyirci can olarak,
gözyaşlarımı bıraksam
Hiç bilmeyecek ve belkide hissetmeyeceksin sanki derin bir uykunun sabahındayım


Ne kadar özledim, hasretin esaretindeyim
Kuruyan dilim,fersizleşiyor artık
gözlerim,mecalini terk etti aciz bedenim
Yıllar anlatmaya yetmedi, bir ömür firkatine hasredildi,ruhumun hicranı dinmedi
Hüzün yüreğimde derin izleri serdetti, her yutkunduğumda umut halimle bedelleşti


Kimseye anlatılmazdı,müthiş bir gamdı
Kim vakıf olsa adeta bir mecnun sanardı,lakin hissettiklerimi yaşayamazdı
Akıl yolda bırakıyor, idrak çaresizce bakıyor, nefes yıllardır sevdasından geçmiyor
Nasıl ve hangi lisanın kadrinden söz edilirdi, şehredilmeyen hal ne acı bir firkatti


Ruhun dinmeyen vecdini anla ve ağla
Kalbim ne kadar hasretinde inilerse hiç duyma ve bir farkına da varma
Çile çeken benim nasıl olsa, halini, hasreden ruhumun hicranı sana ulaşmayınca
Nasibin neyse onunla kal, artık açılmayacaktır bu kapılar, içim niye acıyla sızlar

Din-i ayrı kafir olsa derdimi anlar
Lakin sana nasip olmayan bu esin,vecdini yaşatmayan bir seçim
Nasıl yargılansın ve anlaşılmaya münhal bir halin kederini sineme bıraksın
Bahtım nasıl ağlasın, yangın olan kalbim hangi yüzle yakarsın ve öyle anlaşılsın


Aynalar acziyetime
gülüp geçerler
Seyrettiğim infialime bilmem ki gönlün lisanından nasıl söz ederler
Benliğin içinde kaybolmayı nasıl bir vakit içinde haline zerkedip yadederler
Masumiyetini teslim ederek, halimin hamlığına verirler ve artık ki avunma derler


Ah ettiğim bu ömrü nasıl hicvederler
Nesillerin feryad ettikleri lahzalarda sahifeleri bir bir aşikar eylerler
Nafile figanını kim duyar anla artık diyerek, teskin etmeye gayret hasrederler
Yaşadığım acıyı ar haline getirip, hazanıın solgun çehresinden ibretle nazar ederler


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Savrulma rüzgarla, kaybolup yakınma!
67890.jpg
















Halinde ki ilk öğretileri hatırla
O pak masumiyetinden uzaklaşma,heyecana kapılıp macerada yanma
Vakti içinde sabırla sakla, birgün sanada gün açaçaktır nasıl olsa sakın unutma
Nasip,ihsandır, furkandır,
zamanın içinde saklı tutulan hicrandır bir yeise kapılma


Sen canın içindeyken umuttun
Suskun kalan bir nurdun, ruhuna vadedilen vuslat için bir sonuçtun
Bir nütfeden müteşekkil olan cenindin, mağfiretle müjdelendin,batından kurtuldun
Ağlıyordun, nefesine bahşedilen o çıplığı bırakıyordun,kimbilir neleri anlatıyordun


Ne kadar farkındaydın, sual et
Henüz zaiyat yaşamadan aidiyetini sabırla merak et ve hamdet
Senin haline erişmek ve bu hal üzre nefeslenmeyi arzu edenler o kadar çok ki
Niye asilik takıntısıyla serkeşlik yaparsın, reddi miras içinde bulunmayı sınarsın


Taktir edilmek için takı bırakmazsın
Delinmeyen bir uzvunu bırakmazsın, salkım saçak olarak pervasızlık yaparsın
Okumak adına sırnaşırsın,özgürlük diye masumiyeti kirletirsin, hiç anlamazmısın
Neden
anneyin perişanlığına bakmazsın,babanın susturan çileyi açıpta okumazsın


En çok ağrıma giden,güye örtünenedir
Flörtüyle sarmaşdolaş ve sıkıfıkı gezenedir, arlanmayı hiç bilmeyenedir
Sigara içmeyi kendine yedirenedir,boyaların içine belenenedir,ne kadar sahiplidir
Nazar etmekten sakınıyorum, ötobüse binmekten sıkılıyorum, neden anlamıyorum


Nisa, edebin rahlesinde mürebiyedir
Her ahvaliyle hakın ve hakikatin kanatlarında nefeslenen ar gibidir
Yüzü kızarır, başı hafif eğiktir, sesi ne kadar naifitir, sanki ötelerin timsalidir
Hizmet ve fedakarlık adına tavizsizdir, ilim ve irfan namina da elhak denksizdir


Anne ve babasının çilesinde erdir
Kimi vakit sessizlik içine çekilen zariftir, sabrın himmetinde ki ülfettir
Kanaatin şehredilmesinde rehberdir,azim ve ecir konusunda elbette ki rakipsizdir
Cennet ve cehennemi en çok yadedendir, hissiyatıyla müşerref olan bir aziz nefestir



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ruhum çırpınma,aşkın firkatiyle yanma!
65207.jpg
















Bir ömürdü geçen suskun zaman
Kalbin lisanıyla anlaşan, ruhun hasretiyle yanıp tutşan geçen an
Yorgun düşmüştü vicdan,sabırdı umudu soğutan, kanaatti vecdin içine sokan
Vasıl olmak için yıllarca kıvranan, sancılar içinde yalnızlığına figan edip ağlayan


İrşat ediyordu,nefesi aralıyordu
İnsan olmanın, zafiyetleriyle müşterekliği bulunmanın feryadıydı
Söylemiyordu, susuyordu, her vaktin demi için halin sahifesini sabırla açıyordu
Aşk,üç harf, bir hece düşündükçe içinden çıkamıyordu,ilhamına ömrünü veriyordu


Düşmeli gönle,yıkarak zanları
İçinde yıllarca boğulduğu korkuları, afaki şecaatları,burkan acıları
Var olmanın sessiz çığlıkları, boyun büktüren güne hasret umutları ve gamları
Bir bir sual edip araştırmalı ve vaktin şahitliğini,tahkik etmeden kuşanmamalıydı


Bir kerimenin saflığında ki arda
Suskunlaştığı nazarda,sabrın içinde ki sancılarında, kanaat tacında
Uyku halinde ki melalinde,umut ederken sevda şadında,gözyaşları nar olunca
Anlamalıydı insanlar,itip kalkan canlar, hor ve hakir gören zavallılığı soluyanlar


Aş, kimi vakit taş, kimi vakit azdır
İnsan, kul olmak için yakardıkça,hakikati için çırpındıkça itibarlıdır
Yaratan Rabbine yakın oldukça, emir ve nehiylerini hakkıyla anladıkça sadıktır
Akıl ve idrakiyle farktır azim ve ecriyle zamandır imtihanı adınada büyük adaktır


Kız evladı ne kadar zarif ve naifse
Edebin içinde şekillenen bir mürvetse,kefeni giymeye hazır olan arifeyse
Ehliyetin sahibi ve bu nispette de özgürlüğün naibidir, akıl ve izanda er’e denktir
Sosyal sebepler ötelenmeden, hor ve hakir olarak addetmeden, nizama ihtiyaçlıdır


Baba ve anne hadli melüliyetlidir
Akıl ve ehliyet sahibi olduktan sonra, tercihi sebebiyle dışlanmamalıdır
Her nefes için hesap mutlaktır, huhukunu bilmeyene eza eden ne kadar melundür
İnsan,ihsan ve fedakarlığıyla,akıl ve hakikat lehine aldığı kararla ancak furkandır



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ummana açılmış umutlar,ürkek nazarlar!
65327.jpg




















İçinden çıkılmayan sancılar
Gam içinde nefesi yoran karanlıklar, teslimiyetten ari imanlar
Taklit üzre sığınmalar, akması adına beklenen yaşlar,ferahlık vermez bu acılar
Yürek nar’a ram olmalı,ruhun firkate bir yol almalı,dilin kuruyup, hali hiçhırtmalı


Varlık senin değil, sahibinin
Rabbim deyince inlemelidir nefesin, hakikate erişmeli zerkettiğin kal’in
Azmetmelidir henüz şehrine kadir olmayan melalin,
aşka meftun kılan hasretin
Dinmeyi bilmeli içinde harap olduğun o kederin, esaret altında ki irade maslahatın


Ne kadar yakarsan,anlamasan
Vecdine malik olmadığın bir ufkun seremonisiyle, sabah akşam çırpınsan
Ruhunun hakikatini haline vaaz eden kitab-ı celili anlamadan baş üstünde tutsan
Hürmet adına eline almaktan korksan ve içinde bekleyen, sancıları asla duymasan


Her cefada ah ile yanıp tutuşsan
Feryadını hiç duymayan, o dilberin hasaretiyle bir ömür yanacak olsan
Toprağın hüznünü bağruna bassan, yağmurun hicranıyla
gece gündüz kıvransan
Sana senden ziyade yakın olan Rabbi hiç anlamak için,aklını ve azmini yormasan


Dikkat ve düşün en yakınlarını
Ve hatta senden hasıl olan evlat ve dillendirilen şefkat yakınlıklarını
Elini çeksen, himaya etmeyi biran bıraksan, ruhunu dinlendirmek adına kapansan
Nasıl bir ruh haline girerler,marazlaşan nazarlarla halini süzerler ve karşı gelirler


Emanetin ve zevcey-i hakikatin
Kuşku duymaya başlar,bin bir zan içinde sorgulamak adına anarlar
Efradınla sana ve senin adına sadakat gösterdiklerini bir çırpıda siler atarlar
Anladıkları vakit, keşkelere sığınıp bir birlerini suçlarlar, senin halini anlamazlar


Rabbine yakınlığını anlayamazlar
Mukallit olmayı ve bu hal üzre kulluk yapmayı, iman addederler
La derken, reddettiklerini, ill
allah.gif
derken kabul ve tastiklerini sual eylemezler
Etrafındakiler misali yaşamayı arzu ederler,çünki “ne derler” adınada nedensizler




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Çaresiz misin, o nefsi halini farketmelisin!
67106.jpg
















Ey müddet-i nefesin naibi
Çakınlığın içinde çırpınan sahibi,neden sual etmekten çekinirsin
Esir olmayı kenidine yakın görürsün, şevkini ve azmini birilerine bırakırsın
Neden anlamak için edebin halinde yol almazsın, sancılarını bir meziyet sanırsın


Başarının sırrı içinde saklıdır
Baş arı olmak neden ve kimler için farklıdır,düşünmek amaçtır
Miskinlik zillettir, sefil bir hal üzre yaşamak ise bizzat kendi tercihlerindir
Akıl neden senindir,şehrine malik olmadığın o kalbin, niçin sahibini beklemektedir


Ruhun bir bak bizarlık içindedir
Zafiyetlerinde talan ettiğin hazan misalidir,yaprak ağlamaktadır
Kar, umutsuz sinende yer almaktadır, tütmeye hasret ocak mağdur bırakmaktadır
En yakınların dahi bu halini anlayamamaktadır,bir silkin kendine gel,yol yakındır


Modernizim adına haykıranlar
Binlerce nefeslere düşkırıklığı yaşatanlar, hülyalarını yakanlar
Saltanatlarından vazgeçmemek adına her türlü desisenin içinde yol alan azınlıklar
Nasıl bir hesabın yakınında ve verdikleri ezanın farkındalar, ar adına sıkılmazlar


Hak ve adaletin dillendiği mecralar
Nüfus edilip kollanan soluklar, dışarda bekleyen aç ve bizar canlar
Evlenme yaşına gelmiş ve fakat takati yetmeyen yavrular, nasıl burukturlar
Korkmayın,yalnız değilsiniz, bir umudun içinde filizlenmiş en masum nefeslersiniz


Bereket ve ihsan alinizi bulacaktır
Hiç bilmediğiniz kapılar
aşkla açılıp, ruhunuza inşirah sunacaktır
Kalbinizin çığlığı duyulacaktır, yıllara hasret hıçkırıklarınız sürura gark olacaktır
Sevginin, muhabbetin saflığı gönüllerinizde taht kuracaktır,ağlamak yakışacaktır


Yeret ki murat edin ve iltica eyleyin
Kalbinizin sesinden ve vicdanınızın halinden uzaklaştıranlara yakın durmayın
Sakın bir mecara için meraka dalmayın, hayrı,şerri ay
ırmak için talimi unutmayın
Sabır ve kanaatle gönül kapınız açılması için yakarın,ilim adına azimle yol alın



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Birgün ölürsem sana hasret yaşamakla!
68186.jpg

















O zaman hiç ağlama
Hicranın bendinde yol alıp, yeis içinde soluma,firkat nedir anla
Suskun kalan nazarlarıma saklanan yadımı anma,yutkunduran sancıları aralama
O an ve alıp götüren vakte darılma, kabrimin mahzunluğunda ki hicrana kapılma


Bir ömür ne çektim
Her lahzada ümitlendim,
gözyaşlarımı hiç ar etmeden döktüm
Gönlümde hüznün hisarını inşa ettim, her nazarımda hasretinle nefeslendim
Nereye boynumu çevirsem, sessizliğin lisanını ruhumda işitsem, hicran ile inlesem


Hiç dumayacaksın
Bir an olsun bile bu çileme el atmayacaksın,yalnız bırakacaksın
Ruhumun figanına kanmadan, kalbin dağlayan çığlığını duymadan yaşayacaksın
Ömrümün hicran sahrasında mahzun bırakıp,bi,lmem ki nasıl şevke kavuşacaksın


Her
gece b,ilsen nasıl bir bilmece
Gönlüm yakarıyor
hecehece, dilegelen hüznüm hissedilmeyince
Burukluk yaşıyorum sessiz ve derinliğin ağlatan o sahnelerinde ve gizlice
Sual ederim ses çıkmaz,nazar eylerim kapım çalınmaz,umut yüreğimde yine açmaz


Okuduğum
kitaplar halini anlatmaz
İçinde kaybolduğum yıllar içimden çıkmaz,elem yakamı bırakmaz
Ne kadar derin olsa da,gün yavaş yavaş ağarsa,suskunluk her vakit
aşk yaşatmaz
Ne
zaman şaşkınlığım artsa, bakındığım saikler sinemde kale olsa da, can çıkmaz


Neyleyim artık,lal oldu melalim
Hiç birşey hissetmez oldu bu tenim, demek ki vakit şimdi benim
Gideceğim yeri nasıl hesap ederim,ürperten sahnelere hangi yüzle selam veririm
Yaram ne kadar derin, titreten kalbin hasretinden eminim,ama duymaz neyleyeyim



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Çölün o sessizliğinde yaşadım hicran aşkını!
68349.jpg















Ne kadar vezih bir dili vardı
Tüm uzuvlarımı bir bir etkileyerek kendi melalini
hüzünle yaşattı
Sessiz ve reinden hissettiğiğm tınılar vardı, ötenin senasından bahsediyorlardı
Ruhum hiç yabancılık yaşamadı,kalbim yaşadığı ş
aşkınlığı üzerinden hiç atamadı


Her lahzasında feyiz sardı
Sualler sukut ettiren bir nazardı,kalbim inşiraha nasıl adaydı
Neden bu hal yıllar sonra halimin fakirliğinde yaşanan en latif duygulardı
Sanki umutlar kanatlanmış, vecdim anbean artmış, hiçbir esaretimde kalmamıştı


Bir b
aşka alemin içindeydim
Dilegelen terennümler için ne kadar sefildim, neden bilgisizdim
Müddetin ramında olan bir nefestim,nasıl bir hesabı fark edemeden tükendim
Nedamet
zamanıydı, hıçkırıklarım durmuyor,medet etmek kifayet etmiyor dedim


İçimde sakladığım nehiyler
Kalbime reva gördüğüm lekeler, o an günyüzüne çıkıyordu
Ne kadar çırpısam ve mahçup olsam da halim buna kifayet etmeye erişemiyordu
Zaman
zaman sual ettim, acaba rüyada mıyım dedim ve neden kendimden geçtim


Ahir
zamandan bahsederler
İçinde yaşadığı vakti, neden hakkıyla akledip bilemezler
Alıp götüren
zamana, hesap edilemeyen feryada,ah ettiren hicrana ne söylerler
Vah etmekle, keşkeler güruhuna girmekleve böyle teselli olmayıda ihmal etmezler


Her nefesin aziz olduğunu
Hidayetin elbette ki bir vakti olduğun, mağfiret edildiğini göremezler
Can çıkmadan,tevbe kapısı kapanmadan nihayet’e kal edilmez, ilkesini bilmezler
Ulu orta konuşmayı,hukuk adına yıllardır yaptıkları katliamı, neden düşünmezler



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Gülüp geçti, içim sızladı,yüreğim yandı!
68452.jpg

















Perişan halim suskun kaldı
Gönlümü dağlayan o an, hissiyatıma fırtınayı anlattı
Kalbim sessizlik içinde feryadına kandı,burkulan umutlarım hazanlaştı
Sanki lahza halimde
kitaplaştı, ruhumun hicran damlalarını bir bir sızıyla yazdı


Nereye sığınsam ağır geliyor
Bakındığım rıhtımlar artık sessizliğin çığlığından bir umut yok diyor
İçimde ki dalgalar dinmek bikmiyor,
gözyaşlarım kendi haline boyun büküyor
Hüzzam bir eser ne
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL] yadediyor,melalimde demlenen figan artık çıkmak istiyor


Demek ki hak etmedim
Nafileyere umut besledim, ruhumun firkatinden nasıl söz edetyim
Alıp götüren hicrana hangi takat ile sesleneyim, yeter artık deyip,iltica edeyim
Benliğimde ne varsa, ruhumun feryadı hasretine ram olmasa da, sabırla yetineyim


Çürüyor bak
zamanlı tenim
Vaktinde açmayan ümitlerim,kalbimi hicrana gark eden uktelerim
Söyle nasıl bu hal üzre ruhumun sahibiyle yüzleşeyim, edebin içinde eriyeyim
Müddet-i nefes olan halimin felahı için hangi kapıya yüz sürüp, şefaat dileyeyim


Kapandı kapılar vaz mı geçeyim
Şehrine malik olmadığım halin hasret, hissiyatını nasıl bileceğim
Kederle mi göçeçeğim, yalnızlığın hançeriyle mi öleceğim, kime ülfet besleyeceğim
Bir ömür
hüzün içinde çileyle mi yüzleşeceğim, ruhumun ahıyla toprağa gireceğim


Damlalar niye
gözyaşım oldu
Günyüzüne hasret umutlarım yeşerip, ruhuma sürur katmadı
Nasıl bir günahım vardı, alıp götüren
zaman, halimin sefilliğini aydınlatmadı
Acziyetin içine kapattı,esir olan feryadımı kimseye duyurmadı,anbean hep sızlattı




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Sessizce nazar ettin, sineme sürur ektin!
62923.jpg















Gözlerin nazar ederken meftun bırakıyor
Seni âlemler içinde ne çok manalaştırıyor
Bir b
aşkalaştırıyor tutkuyu elan yaşatıyor
Ummanın seyrinde badirelere duçar kılıyor


Bir masumluğun izlerini sürüyorum seninle
Bir yaprağın teslimiyetinde şadırvan izinde
Kuşların ürkekliğinde
gülün [URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL] renginde
Senin gizemlerinde ki engin sabrı cemilinde


Ne kadar berraksın aksın şefkatin bağrısın
Sanki toprağın mayası gök kubbenin ağısın
Sen bir b
aşkasın sevdalar deryasının karısın
Sen cihanın payesi
aşkın kalesi can deryasın


Sen
gülünce çiçekler bir başkalaşıyor coşuyor
Mefkûrem daha muhkem oluyor, anlam buluyor
Bulutlar birbirleriyle koklaşıyor
rahmet sunuyor
Çınar gölgesinde mazi muhayyilem,
aşka geliyor


Sessiz soluklu mücerret iklimin idrak sayfasında
Yazgımın manasında bahtımın hicran yarasında
Nağmelerin bir anlam bulan nakşeden anılarında
Senin ahında halin bahtında umudun manasında




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Yüreğimi susturdun,umudumu kuruttun!
50386.jpg















Nefessiz kalmayım dedim
Boğulmamak için nasıl bir çabanın halinde kendimden geçtim
Ya sabır dedim,kanaat etmeyi gaye edinmiştim,yıllardır sancıları derledim
Belki vakit henüz erişmemiş, kalbin umuduyla kesişmemiş diyerek öyle bekledim


Neden bu halin içine girdim
Cezbeden firkatin narıyla halleştim,ruhumu
aşkına verdim
Sanki cansız bir ten misaliydim, hissetmeyi ve nazar eylemeyi terk ettim
Loş bir duygunun rengindeydim,bazen alaca karanlıklar sakini olan bir nefestim


Solduran sualler kar etmedi
Hazan içimde ki feryadın arıyla yüzleşti,kederim dinmedi
Nereye gitsem, boynunu büken başaklar misali ötenin halinde nefeslensem
Umudun sessizlik içinde bekleyen vaktini hesap etsem, gamım ile göçüp tükensem


Kalbim itminan haline hasret
Ruhum
aşkın şehrine malik olmak için firkatine namzet
Okuduğum furkan,manasına haiz olmadığım can nasıl bir imana kurban
Müteredditlik hali yanımdadır heran, neden inşiraha haiz olmuyor kalbim anbean


Anlamadan
sevgi hasredilmez
Nekadar dillense de
aşk, kalbin ve ruhun lisanından söz edemez
Halin sahrasında, umudun maverasında vucut bulan bir sevda, ürperti vermez
Ne kadar gamın olsa,içinde bizar kaldığın lahzalar akıl ve idrakinide men edemez


Aidiyetin ihmali ihanettir
Hilkatine yabancılık çeken bir nefes nasıl bir
aşka namzettir
Nefsin heva ve heveslerine kapılan,hesapsız bir hayatı ömür sayan canidir
Ruh ve kalp sahibiyle birlikteyse azizdir, muhteremdir, faziletlidir ve ihlas iledir



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Güzellik ki ne manadır!
69893.jpg












Dilegelen meslekler...

Bunların hepsi
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]
Geleceğin meslekleri olabilir

Yalnız
insanlar
Evresellik öğretilerimiz
Kul olma gerçekliğimiz

Sürekli asimile ye
Tabi tutulduğunu

Görmemezlikten
Asla gelemeyiz
Hem de gelmemeliyiz

Yaratılma hilkatimin
Evrensel öğretileri

Sadece vicdana
Mahkûm edilirse

Yaşamadığımı z
annetmem
Hakikatle ne kadar örtüşür

Her geçen gün
insanları
Tahammül olgusundan
Hoş görü öğretisinden

Uzaklaştıklarını g
özlemlerken
Nasıl bir yorum getireceğiz

Beni yaratan bir öğretici
Bir rehber ve mürebbi göndermiş

Öğreten kimliğinin yanı sıra
Rahmet
peygamberi olması
Ayetleri ve ilahi öğretiyi

Bizzat hayatının
İşaret taşları sayması
Bunu azimetle uygulamasını

Önemsemeyelim mi
Bu gerçeği görmeyelim mi

Bu manevi iklim atmosferinde
Yetişmeyi reddeden bir kimlik

Mesleki noktada
Gösterdiği hassasiyet kadar

Kendini mazi ve atisini
Önemsemediği müddetçe

Bir anlam bulacağını
Asla ve kata farz etmiyorum

Fani olan her şey
Nereye gideceğini
Bilmek zorundadır

Bunu önemsemeyenler
Sadece cazibe karşısında
Kalabalık oluşturanlardır

Oysaki
Maddeyi de tanımlayan
Ve anlam katan
Terk edilen manadır



Mustafa CİLASUN
 
Üst