Mustafa CİLASUN Şiirleri

Mustafa Cilasun

Well-known member
Umut etmek,niyetin asliyesine erişmektir!


Ne kadar çok, hak etmeyi dilerdim
Tarafından, tensip buyrulan sevgiyi
Yılların hasretiyle terennüm etmeyi
Senin sevmeni, çileye selam vermeni

Lakin o gayretler kifayetsiz kalınca
Aşk, semanın nazarında hale bakınca
Sevda sinede devran hazzı yaşayınca
Sessiz yutkunmaların dönemi başlıyor

Hasret, ne kadar muazzam bir ülfet
Kanaat içinde sabrın ilzamı bir sebep
Kudret, kimler için bir nasibi hakikat
Şükret dertlerin içinde haline meylet

İdrakindeyim heveslerin ben hederiyim
Divana durmak için bahaneler içindeyim
Seher vakti, miskinleşen bir bencileyim
Hamdı nerden bilirim, ben ne serseriyim

Şimdi, geçen onca zaman beyhude geçti
Kederler içinde tefekkürde çok ötelendi
Zevkler şekillendi kültürler telakki edildi
Renkler ki türlü bahanelere alabora edildi


Mustafa CİLASUN

 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ne söylenir o ana, içinden çıkılmaz zamana!



Bağrımı yakan ateş nedir, harı hangi bedelin nişanesidir
Gönlüm hasrete ram olurken, firkatine muştuyla bağlanırken, nasıl şikâyet edeyim
Derd-i gamımla demleneyim, lal olan dilimi kanaatin kollarına terk edeyim, kime ne söylerim
Nar olmasa, haşyet kalbimi yormasa, umut gönlümle anlam bulmasa, aşk neye yarar, kelam edin


Seni sen yapan, suhuletini ruhumda uyandıran kimdir
Hangi vaktin gerekçesidir, mazluma ah ettiren, mağdurun çanına tak ettiren an nedir
Gün açmaz, gece hicranıyla sinemden ayrılmaz, hüzün bahçeleri neden şimdi hiç açmaz deyim
Sessizce hasretine kanıyorum, feryat eden hıçkırıklarımı saklıyorum, sabrı aşkta arıyorum, ah edin


Artık çekiniyorum nazar etmekten, fark edilmekten
Kimsenin sualine cevap vermekten, zanları def etmekten, kaygıları felaha erdirmekten, söyleyin
Çaresiz bir dert olur mu, aczime gülen iflah bulunur mu, niyet asliyesinden maada bulunur mu, deyin
Yakan bühtanlarım mı, emele ram olan feryadım mı hakikate kapı aralayan maceram mı merak edeyim


Nasıl bir yolun yolcusuyum, kimden sual edeyim
Vakti saati gelen, bahtıma elveren, gönlümü derdest eden, sancıları sineme zerk edeni, ayan edin
İrademin aczi yetini, aklımın kifayetsizliğini, azmimin absürt halini, yakından temaşa edin ve söyleyin
Kim gelmiş, nefes hangi muradına erişmiş, imtina etmeden kalbim için hikâye edin, ibreti işaretleyin


Şekli yet niyedir, cazibe merkezi kalmak nedendir
Duymayan ve görmeyen, farkın farkına eriştirmeyen meyan nasıl haldir, uzlet neden faziletlidir
Düşünmek kime çaredir, tefekkür etmek, fikre makûs bir melaldir, bilmem ki o akıl hesabın değilmidir
Vakti saadet neden fetret bir mecaldedir, sahralar suskun kaldı, kin ve hamaset paye yaptı, nicedir


Mazlumun sahibi kimdir, neden sahipsiz gibidir
Buruk nefesler arzın her köşesinde feryat içindedir, teslimiyet demek ki erdem değil, bir çiledir
Kimi seçersen seç, hangi lideri takdir edersen, muhakkak ki hakikatin nazarından bir nebze nazar et
Devşirilen vaatler, salkım saçak ortaklıkta dile gelen umutlar, arlanmadan söz verilen nutuklar, şirret


Açma kapını her vuruldukça, muhatabını tanı
Ruhunda taşıdığın yıllara sâri hicranı, dinmeyen sessiz yakarışları, boynunu büktüren o saatleri
Suskunlaşan nazarlarını, içini çektiren o ahu zarını, seni senden koparan onca yediğin vurgunları
Asla bir hiçe sayma, nutuklara aldanıp fakirlik edebiyatı yapma, azim ve irfan sende var oldukça


İnsan şuur ve idrakiyle namdır, itibarlıdır
Adamlık hususunda bir kanaatin farkında olan şandır, kul olmaya yakışır adaydır, aşk niye vardır
Sevdalaşmayan her ne varsa azınlıktır, azim ve mefkûre gayeyi murat için şarttır, insan muazzamdır
Manasına duçar olan en sadıktır, hangi bahaneye baksam, tak iye’nin rantı olacaktır, o ne marazdır



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Takiyyeler azimeti karartan maslahattır!



Şimdi nerden başlamalıyım sana anlatmaya
Halimin bedbinliğinde baş gösteren yozluğa
Nefsimin nizam edilmeyen hoyratlığı olsa da
Ruhum bizarlığın hengâmesinde hicran solusa


Yıllar sonra öğrendim şefkat eşiğinde ferdim
Hilkatimin seyrinde mükellefiyeti bilemezdim
Yıllarca sabi kimliğinde ürkekliğe sürüklendim
Tahkik için solgun kimliğimle sürekli oyalandım


Ne anadan ne babadan idraki hiç kuşanmadım
Hakikatin nedenlerinde yol almadan saklandım
Maslahat tüccarlığında yozluğa doğru uzandım
Ne derlerse inandım hiç anlamadan bağırandım


Şimdi ön yargıların prangasında boğulan candım
Tahkikten azade marazdım, gülden ne anlardım
Öteler hikâyesinde matraklık arayan bühtandım
Ben hamiyetten neyi anlardım sühuneti dışlardım


Okunan tilavetin makamında kalan anlamayandım
Çöl ikliminde bedeviliğin serencamını yaşayandım
Muhabbetin hikmetinde tebaalaşmayı soluyandım
Mürebbinin ülfetinden feyzi alamayan zavallıydım


Âdem, adamsa makbuldür yoksa beşerin hükmüdür
Adamlıkta takiyyeler azimeti karartan maslahattır
Eren kimliğinde dirayet sabrın kuşatıcılığına adımdır
Vuslat için şart olan aşk adımlarıyla rıza solumaktır


İptidai bir kamıştan husule gelen ney’in haz nağmesi
Renklerin zenginliğinde heveslerin derlenerek silinmesi
Saadet için hedefsiz kefalete zevk için meyil edilmesi
Aşkın hakikatinden azade kimlikle ruhi açılım dilenmesi


Ölümde dirilmenin adresi nefsi köleliğe son adımlardır
Ömrün sayfalarında hasiyetle yaşamak vefa iştiyakıdır
Mekânlar, sadece anlık hazların yaşanacağı yargılardır
Mezar nihayetin bestesini anlamlaştıran hazin hicrandır



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Dinler misin!



Hani
Bir söz vardır nesillerdir
Söz gümüşse sukut altındır diye hatırladın mı?

Anlamaya
Ulaşmadan ve kanmadan
Avuntulara bulaşmadan ve kalbide yormadan

Ruhi muvazeneyi
Zorlamadan, idrake inan
Meşveretteki taze kanlara dayan ve yılmadan

Anneni hakir görme
Babanı da asla solgun bulma
Halden uzaklaşarak, mekânsızlığa rağbet etme

Nerede gün
Orada akşam dersen rasgelesin
Bir başka ifadeyle, kimliğinden azade nefessin

Yalnızca
Bir his değilsin, zevkler için
Hasredilen bir sefil misin, hangi rengin fidesisin

Ezel ve ebet
Zahir ve batın birlikte kuvvet
İnsana tevdi edilen o akıl niye en önemli sıhhat

Bilmeden
Yol almak kimler için nazar et
Ahir için nefesin müddetini hakkıyla bir hesap et

Caziben
Bir ömürlük değil idrak et
Hücreler halinde eriyecek hisset hilme tevessül et

En az haftada
Bir gün hastaları ziyaret et
Darülacezenin müdavimleri kimler meraktan dert

Morglar
Neden boş değil sinede halvet
Kalbine rağbet et, mevt nedir onun dirliğine rağbet

Her sancı
İnşirah için sana çok yabancı
Ruhun kimliğine yabancı, sen olmayacaksın bir hancı


MuStafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Etmedim itibar, neden figan eder ki bu nazar!




Yılların umudunu içimde demledim, sabırla bütünleştim
Kimseyi kem gözle temaşa etmedim, vakti saati vardır dedim, Rabbime iltica ettim
Aczi yet içinde, nefesin müddetinde, ehl-i hal olmak meylinde, şirazesi kaybolmamış muradıyla
Kul olmayı istedim, nasibim için muhakemeyi önceldim, azmi bu minval üzre şehrettim ve üzülmedim


Murat sahibi olmak istiyorsan, ilmi tahsil et
Şayet bir şikâyetin var ise ulu orta bırakma, öncelikle kim verdiyse, aşkla ona meylet
Kader sensin, bahtınla müştereklik içindesin, akıl ve izan sahibisin, niyetin aşkla koksun, şükret
Bahaneler kalbini fakirleştirir, elzem olmayan haller, kederini artırır, lüzumsuz merak aşkı azaltır, ar et


Hangi yaratılış üzerine olursan ol, kalbin var
Ruhun evvel emirde akitleşti, bu andan habersiz kalan nasıl bir insandır ve aşk aranır, ey yar
Vakit süret-i zamandır, keyfiyet için sancıdır, zaruret için ihtiyaçtır, ikmalini bu nispette yap, ey nazar
Neme lazım deme, gün ola harman ne ola, batıracak tipiyi erkenden yaşama, tedbirde, bir takdir var


Zamansız öten her nefes, dikkate muciptir
Oysa ne kadar zavallı birisidir, ne korkunç bir yalnızlık içindedir, iliklerine kadar kar yağar, sefildir
Hangi badirenin solgun yolcusudur, kimliksiz muştusudur, varoşların sahibidir, bir düşün ne eziyettir
Yuvasız olmak, kanatsız çırpınan kuşun dramını yaşamaktır, vakitsiz solmak, bahtın tezkeresindedir


Öncelikle nasıl bir ehliyet sahibisin, bilmelisin
Hukukunu bilmeyen her nefes, taklide muttali olan keder mertebesindedir, kalbin sahibin demisin
Akıl, deşifre sanatıdır, merak bu minval üzre arzdır, sual etmeyi bilmeyen can niyazdadır, görmelisin
Her insanın nasibi farklıdır, azminde saklanan nazdır, niyeti mukabilinde taksim edilen bir nefestir


Anneni bir düşün, ne kadar sabrı var, ar edin
Ne kadar geçim ehliyse, feveran etmekten çekiniyorsa, hissiyatı çok kuvvetlidir, ihmal etmeyesin
Yar derken, nefsini öncelememeyi öğrenmelisin, kar derken, şüpheden arîleşmeyi talim edinmelisin
İlimsiz nefes, fıkratmayan her ses, zikrinde zafiyet içindedir, şüphe ve zan onun sinesinde, erişesin


Dünya yalan derler, lakin neler yaparlar
Hiç ölmeyecekler gibi mi hakikati anlarlar, yoksa o an ve akan içinde avunan canlar mı, kim anlar
Kalbin inşirah erişmedikçe, ruhun ihsan üzre temaşa etmenin firkatine erişmeyince, gönül nasıl ağlar
Bir bak ummana, sesi senden alan o aşk-ı zamana, hakikati şehreden nazara, ah o umutsuz insanlar


Hak ve hukukun senin bizzat ehliyetindir
Akıl ve irfanın için vazgeçilmeyecek mihenktir, vuslatın için nevalendir, aşkın için gerekçendir
Nefis hayvan gibidir, iraden o nispette zarurettir, lakin bilmeden talim ettirmek nasıl bir avdettir
Bu minval üzre sevda ve muhabbet kalbinden uzaklaşan ahenktir, eza edilen kim varsa, derttir



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Vefa gücün sahibine yönelmektir!



Bahşedilen gücümün serencamında
Hakkı tespit, batılı ret olgusu vardır
İnsan, âdem kemaliyetinde manadır
Ölüm haktır nefsin nizamı hakikattir


Hareket ve gücün kullanılan manası
Hayrı tavsiye edip, kötülüğü mendir
Umudun seyrinde, şer bir çoraklıktır
Akıl ulviyet için vardır kalp hakkındır


Hattizatında, akli nazar kalbi olandır
Zira ihsan, onun nezaretinde adımdır
Kanlar şahadet için akacaksa felahtır
İnsan kul olmalıdır, aşkla susamalıdır


Kendi nefsimde hâkimiyetim zaferdir
Bunun için irademde demim fazilettir
Dirayet bilgiyledir cehalet vehimindir
Akide birliği muhabbet içinde sevgidir


Dikkat et husumetler hiddet nedenidir
Hiddet dirlik için nöbetleşen hazinliktir
Şecaat rızada aranmalıdır zaaf zarardır
Düşünmek bilmenin aynası bir sanattır


Kendi halinde habersizse insan hamdır
Olgunlaşmak merakın gayrete adımıdır
Hissetmek, ruhun vuzuhunda kalmaktır
Aşkın tefekkürü umutların haz baharıdır


En kadirşinas sanatçı haddini bilecektir
Çünkü kendiside bahşedilen bir sağlıktır
Ancak kulsa vuslatın hazzına ulaşacaktır
Hakk rızasında manalaşıp haşr olacaktır


Evlatlar, neslin teminatıdır ancak şartla
Mefkûrede hakkın aşkı idrakte olacaksa
Yaşamak sanatı ruhi nizama ulaşacaksa
Edebin hazzı nefisle yarışıp kurtulacaksa


Her can sınırlı bir hukukun sahibi olandır
Yarışmak için rekabet gerekçesi elzemdir
Rıza’nın maslahatı azimeti ötelemeyendir
Kendi içinde çürümeden şevki solumaktır



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Bilesin
Yazi_2485_492874134219.jpg






Öncelikle
Kabullenmelisin
Ben her şeyimi sana hasredemem

Yalnızca
Seni düşünerek
İla nihayet nefeslenerek yürümem

Kimliğinde
Nefsinin hükmünde
Heveslerin renklerinde kaybolmam

Tekabülü
Erdem addederim
Bilinçlenmeyi elzem telakki ederim

Yozlukta
Sefilleşir eririm
Zamanı anlamadan tükenir körelirim

İnsansın
Bazen kızarsın veya nazsın
Yaşamak adına tercihlerinle baş başasın

İradenle
Anlam kazanacak yaştasın
Günah lekeleriyle yakarışlara adanırsın

Veyahut
Nemelazımcısın
Mizan kaygısından azade olan varlıksın

Belli olmaz
Hayat insanla anlamlı
İnsan zaman içinde farklı düşlere sancılı

Değişkenlik
Tabiatın ilgasında farklı
Fetret insan kanında şanlı akılda zamanlı

Elbet severim
Ancak bir ölçüye hasrederim
Kalbin sahibinde anlamlaşmayı yeğlerim

Aşkların
Hizmet nevinde sezgim
Heveslere olmaz ilgim düşünmeyi yeğlerim

Ölüme gülerim
Tebessümün hazzına ererim
Bildiğimin vuzuhuyla meşk etmeyi severim

Nisadan dileğim
Edep içinde zarafeti öncelerim
Özünde var olan şefkati hasretle nefeslenirim

Emanetim
Neslimde yıllara sâri düşlerim
Ancak onunla şerefe ererim, haysiyeti öncelerim



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Bekleyerek tükenme!



Ne olur...
Bana sen kahretme
Her duyduğuna serilip öylece serpilme



Hani ...
Aklın nerede
Tahkik kimlerin emanetinde haydi söyle



Bakın...
Her şeyin ucuzu
Fakir halin yolculuğuna adanan korkudur



Merak...
İnsan kimliğinde
Nizam edilerek olgunlaşmaya ilk adımdır



Düşünmek...
Ancak bilgiyle kardır
Cahil insan düşünmeden akıl satan hardır



Dostun...
Evla olanı haktır
Her yakınlık gösterende maksatlı aranandır



Hayır...
İhsanın eşiğinde
İhlâsın badiresinde terennüm edilen sanattır



Her yerde...
Zikredilen zelil nefesler
Kendi kimliklerinde çaresiz olan fakirlerdir



Adam...
Olmak âdem içindir
Âdemliğin farkında olan, ise güzide zakirdir



Ne yatta...
Ve nede katlarda
Fazilet vardır akide fakirliği yaşayan yatırdadır



Niyaz...
Yalnızca Hakkadır
Muğlâk akideyle dağınıklık yaşamak zavallılıktır



Ecdat...
Sekenatla anlamlıdır
Anlamsız yakarışlar cahiliyetin bendine koşmaktır



Muttaki...
İnsan, halinde kavrulandır
Şefaat dağıtmak bu kadar kolay mı sanılmaktadır



Aşk...
Dirilten ölümdür
Farkı akide ikliminde azimetle yol alarak koşmadır



Maslahat ...
Tekeli kaldırılmalıdır
Zavallı saf nefesler tahkikten uzaklaştırmamalıdır



Şecaat...
Duyarlılığı ihsanındır
Hafiflik arzın nefeslerinde var olmak sevdasıdır



Varlık ...
Fazilete endekslidir
Oda eren kimliğinde has fikirlerin ülfete tevdiidir



Sabır ...
Elden gelmeyene değil
Varlık içinde rızaya koşarak ihtiyaçlıyı bulmaktır



Fakir...
Dilenen değildir
Kalbinin sesinden bihaber olan nefesin hazinidir



Tahammül...
Hukuksuzluğa değil
Nizam edilmesi yönünde ki gayretlerin nedenidir



Rekabet...
Sünnetullahın rüknüdür
Âdem kimliği kuvvetin nedenleriyle muvazenelidir



Nihayet...
Ölümle değildir
Aslolan ruhi iklimde hesabı önceleyerek yürümektir



Çünkü...
Sonsuzluk başlayacak
Haşr insanın nefsiyle baş başa kalarak konuşacaktır



O vakit ...
Mezarların tabiiliği
Ahir için ahengi, haşyetin her rengi seninle olacaktır



Kul hakkı ...
Seni sana bırakmayacak
Hasenatının yetersizliği ziyadesiyle seni korkutacaktır



Cennet ...
Aşksız kokmayacak
Cehennem gerekçesiz seni senden asla almayacaktır



Amelin...
Seninle anlamlaşacak
O vakit ihsan bilinçle yoğrularak netliği arayacaktır




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ne hata ettim, ülfetine yenildim!




Senin...
Haklılığın karşısında
Halimde söyleyecek hiçbir söz bulamıyorum


Biliyorum...
Sana karşı hissizliğimi
Günlerdir neler çektirdiğimi hiddetli nefsimi

Sende ki...
Naifliğin karşısında
Yozluğu buluyorum, nedense kendi halimde

Ne kadar...
Üzülsem de ne ifade edecek
Bilemiyorum şimdi vicdanımla dağlanıyorum

Sessizce...
Hıçkırıklara boğularak
Sabahlara dek hayıflanıyor affına sığınıyorum

Gel ne olur...
Ben ettim bir hadsizlik
Sen münevverliğinle mukabele etme suhuletine

Nefsi ...
Cehaletime yenilerek gitme
Hamiyetinle, haysiyeti şerefinle bir kez de dinle

Nedamet etme...
Benim halime gönüllenme
Çünkü hiddeti cehalet bende erdemi ülfet seninle

Ruhum bizar...
Artık kalbimde kalmadı hal
Sana muhtaçlığıma ne olur bir kez de nazarını sal

Sensiz...
Yaşanan hayat çok dar
Zihnim hayli tarumar, hislerimde solgunluğa duçar

Duyduğum...
Şarkılar sanki bir intizar
Ölmek nasibe bakar lakin halim şevksiz bir bahar

Gel ne olur...
Renklerinle şevke yine sar
Billahi söz veriyorum artık sana veremem bir zarar

Vefa hakla var...
Nisa kimliğinde hiç solmaz bahar
Aşk, fedakârlık içinde terennüm edilen nur’u hilal




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Yürek yangını!



Şayet ihsan edeceksen acıma
Halimin sefilliğine bakarak sende diğerleri gibi aldanma
Ruhunla barışık anla ve kalbinin itminanlığında hakkaniyet varsa


Nefesler sahibine kefildir
Kuvvet, kudretin temsili rengidir ve emaneti sermayedir
Kim kendini bilir ve ruhuyla müşterekliği kavileştirir hakka erişir


Teslim edilen har bahanedir
Öteler kimler için vuslatın namütenahi umutlar hazinesidir
Hayat her iki alem içinde gerekçeli bilinçtir, hukuka riayet erktir


Yıllar öncesini şöyle bir an
Yoksa kalan anlarda şimdilerde sana korkulara mı yeksan
Ne olur muhabbetle nazar edebilmeyi hakkıyla anlayarak coşsan


Kalbinden hasrettiğin tebessüm
O kadar bereketlidir ki keşke kanaat getirerek nefeslensen
Serdettiğin ihsanı hakkıyla bir bilsen ve inayet için ruhunu versen


Aşkın ritüelleriyle temaşa etsen
Sabrın güzelliğine erişerek himmeti azimet olarak hasretsen
Her kim olursa olsun iyiliği yüceltsen ve sevginle aciz ruha erişsen


Varlık vaat içinde yakınlık mı
Hissiyat mor salkımların ahuyla yüzleşen sefil bir tanıdık mı
Tensel hazlar ne olur söyle aşk mı yoksa avuntular içinde anılandı


Bir bak etrafına neler oluyor
Nefeslerin boğuculuğu ruhunda ezaya dönüşüyor ve kokuyor
Oysa kutsiyet nefesin şiddetinde ki güzelliğin rıza ölçeğinde kovuyor


Neden kendini ispatlamak istiyor
Etrafına alaycı nazarlarla pes ettiriyor ve edebide hiçliyor
Kim av oluyor ve avcı kendini kandırarak ruhundan habersiz kalıyor


Ey yar cananı kalbinde ara
Her ne kadar bahaneler içinde solusan da dönüş mutlaka ona
Lakin ne olur bir solukta korkma ve kimliğindeki hikmeti arayıp yokla


Zalim sadece döven deldir
Hakları gasp eten kepazenin sadece renklerinden bir ölçüdür
Ruhunun ve kalbinin dirliğinden habersiz olan emaneti canda küçülür



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Seni anlayamazken!


Günler
Ardı sıra tükenirken
Sen hasretin bağrında nefes darlığındaydın

Geceler
Seni tutsağı yapmıştı
Pervazlar kuşları misafir ediyorken sızıydın

Hicran
Senin makûs talihin
Hüzün göz pençelerinden sızan yağmur oldu

Kalbin
Hazanı anlatan hıçkırık
Ruhun serencamında solgunluğa maruz umut

Niyetlensen
Çaresizlik adına yelkensen
Nasip kalkmayınca yutkunma sukutu anlatınca

Yazmak
Hali yanmaya kanmayınca
Kim ne derse desin yılgınlığı çıkıyordu karşıma

Derler ya
Sabır solunmayınca
Kanaati niteliğinde kavurmayınca acizlik başımda

Anlatmak
İçinde haşr olmadan konuşmak
Aklıevvel olmayı başarmaktan ötede bir şey değil

Henüz
Seni anlayamazken
Halinde ruhumu sorgulamadan kaçarken sevdaya

Kelam
Etmeye cüret etmem
Bedevice haslete bürünmem hoyratlığa uzanmamdır

Zarafetini
Terennüm edemeden
Kalbinin ürpertilerini hissetmeden seni anmak çaremi

Bütünlüğünde
Eksikliğimi telafi edemeden
Edebin ikliminde nefeslenmeyi beceremeden gelmek

Seni
Sessizliğin uğultusunda
Görmeden, kalbinde yeşermeyi dilemeden düşünmek


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Yürekte esince!


İşte
Sevmek
Yürekte yeşermek için gayrettir

Halinde
Hazla nefeslenmek
Muhabbete vasıl olarak halleşmek

Çok
Uzaklardan olsa bile
Gaybilik Her yanımızı kuşatsa da

Merak
Hasrete kansa da
Akmak niyaz için yarışmak olunca

Selamda
En güzelini aramak
Kelamda manasıyla konuşur olmak

Hayatı
Anlamıyla yaşamak
Hasredilen edebi teneffüs edebilmek

Misafire
Gönlünü açarak
Ülfete gark ederek hamiyet göstermek

Fakire
Lütfederek
Tenezzüle gıptayı nazarı sevk eylemek

Ak
Yüreğin
Mertlikteki yiğitliğin cihanda payesidir

Dostlukta
Vefanın kaygısıyla
Yaşamak sanatının niteliği sevdasıdır

Bu
Haslette
Size pek çok yakışmıştır teslim edelim

Baki
Muhabbetler
Diliyorum güzel dost, hürmetim sonsuz


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Umut aşktır ve sevdalaşan bir niyazdır!













Kalp ve akıl niye vardır


Ar, hangi ruhun nazarında vuslattır, edebi ihsandır, aşk için kardır


Düşüne bilmek için ilim sahibi olmak fırsattır, yadsınılmayacak bir furkandır


İnsan aklı ve tercihleriyle e alınandır, manasına dücar olmamış kul kim için gamdır







Haydi derken, azim aşktır


Emel bilmem ki nasıl bir niyazdır, prangalar ne kadar an be an yakındır


İdrak ve irfan adabı muaşeretin farkıdır, örf ve anane itikadın için nasıl bir bidat tır


Sosyoloji her daim tekâmül eden sevdadır, vakit niye vardır, fikretmek ise ihlâs için şarttır







Kitap okumak haktır, anlamak farktır


Manasına meftun olmadan yaşamak ise fukaralıktır, aşktan yoksun kalmaktır


Takva ne için irfandır, zarurettir, kul için vazgeçilmeyen farktır, kalbin için cenahtır


An kime sadıktır, zaman insana vakfedilen fırsattır tahkik etmek idrakin için en büyük aşktır







Sahrayı bir düşün, ne ıssız ve kuraktır


Her anı sanki seraptır, gönül için ne müthiş sayıklamadır, umut için yaşamaktır


Sual et sakiye veya han malikine, yolcular neye muhtaçtır, hasret kimin içinde firkattir


Sevdasına erişmeyen, nefsinin takati kesilen, gözlerinin feri sönen söyle nasıl bir arayıştadır







İnsan umut için yaşar, yeise kapı aralar


Nasıl bir tercihin istikametinde ise, bahtına fırsat tanır, aklı tabi olma noktasındadır


Yüreğinin içinde gizlenen kalp nasıl bir aşkın nazarıyla anlam bulmaktadır ve umutla vardır


İnsan tercihleri ve niyetiyle hasrolunacak candır, vakit tevdi edilenler için aşikârdır ve ardır







Korku ve panik hata işletir, ne merettir


Aklıselim içinde nefeslenmek ise mübarektir, tercih edilen asudeliktir, bir ülfet-i payedir


Merak etmeye için ilim nasıl bir gerekçedir, hukuku bilmek, tahsil etmek imani gerekçedir


Rabbini zikretmeyen, hakikat içinde meşke fırsat vermeyen, ne ile iştigal etmektedir, rezildir​







Varlık sahibi olmak, lüks içinde yaşamak kim için farktır


Aidiyetine yabancı olan, mazisinden ibret almayan, emri bilmağrufu umursamayan acıdır

Nefis her insanda vardır, Sünnetullah üzre hesap edilen nazardır, akıl ve irade kime fırsattır


Kendi nefsinden kaçan, nizam etmek için gönlünü aşkın vecdine kandırmayan, nasıl candır







Mustafa CİLASUN​
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Bir Sual İle Vecde Gelen Kalbin Ne Söyler
Yazi_2485_28812755823.jpg









Muhakkak ki ...
Düşünmeliyim lakin niteliğim
Neyi ve hangi istikamette olacağını netleştirmediğim

Kanaatim...
İdrak ve tecrübeden oluşan
Meşveretle nizam olunan, vehimleri dışlayarak kalan

Zulmü ...
Tekebbürlük sayan
Adamlığa bulaşmayan âdemi hakikatinden soyutlanan

Yanmayı....
Halde anlayan can
Kanı kurutmadan anlamı bulan, cehennemide algılayan

Cenneti ...
Sevdaya hasrederek
Umutların yeşilliğinde serinleyerek düşleyen olacaksan

Varlık...
Ve yokluğu yalnızca
Ceza ve bağışa tevdi etme kulluktaki gerekçeleri önemse

Yaratan Hak...
Hiç zulmeder mi kuluna
Kulun açmazları mizanı getirecektir hesap için tek başına

Yaslanma ...
Taklit içinde paslanma
Heveslerini anlıyorsan, sıratı anlamaktan da hiç bizar olma

Sanma ...
Nefesin müddetine abanma
O an ne zaman geleceği şayet bir farksa ruhunu anlasana

Kalbinde ...
Sahipsizliği kovarak arınma
Yegâne güç kimin anla, tefekkürle savma, halinde kalsana

İşte o vakit ...
Sen varlığın adı, sürurun şiarısın
Aşkın tahtı sevdanın sancısısın zahirde oyalanıp kalmayasın

Varlığını ...
Hasrederek anlamlaşmalısın
Kulluğunda azimle soluyarak hilmi kuşanmalısın abdi acizsin

Şecaati ...
Müsaadesi nispetinde göstermelisin
Şahadeti hedefleyerek nefsinden geçmelisin çünkü sen nefsin


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Hislenmek, gönül yaşını sessizce dökmek!





75362.jpg






Bazen....
Nasılsa kendimi
Alamıyorum doyasıya hıçkırmaktan


Silik ...
Duvarlara bakarak
Anlam aramaktan mana solumaktan


Korkarım...
Hiddetle derinliğimde
Kaybolmaktan, ben zaafı bakımından


Boğulmadan...
Darlığı yaşatan ağadan
Ve sızarak ortalığı yasa boğdurmaktan


Hiç bir...
Hevesim olmadı
Ne bağda ve nede bahçelerin şahında


Hissedilen...
Susuzluğun çardağında
Mumla oralarda yetinerek kalırsam da


Anamın...
Ahına kalmadan
Hazzı yaşamaya doymadan solsam da


Babamın...
Nazarında atiye
Uzanıp baksam da, düşlerime kansam


Gelen gitti ...
Silinmeyenlerde
Desenler, umuda nefesleri bak hasretti


Murat...
O nefesler için
Sukuta haiz olacak hikmetli olan vakitti


Kimlikler...
Azimle silikleşti
Kelimeler devşirildi elbette ki çok hazindi


Lakin...
Bir zamana nakşeden
Hakikatti, nisyan bizim şenliğimizde şevkti


Sabiler...
Mefkûreli nesillerin
Rengârenk açan hasbi çiçekleriydi bir filizdi


Henüz...
Takate ermeden kalpleri
Bir düşünelim kimler tarafından şeritlenmişti


Tahkiki...
Mütemadiyen ötelendi
Mukallit kimliği payelenerek onlara öğütlendi


Umut...
Solgunluğu vehmedildi
Sabi zihinlerine zerk edilen varlık asliye dendi



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
O an ve hissedilen bir zamandı bu hicran!
84713.jpg










Tefekkür panayırının sakinleri
Çok farklılıklar oluşturuyorlardı

Bu farklılıklar tabidi
Hiç sarfı nazar
Etmeyeceğimiz zenginlikti

Argümanlar, söylemler
Örfler, net değildi
Sanki bir karmaşaydı

En’ler, ben’ler, latifeler
Taltifler, hüccetler, akıl danelerdi
Oysaki panayır bir çeşitlilikti

Tabilikti, hoş görüydü,
sevgiydi
Panayırın müdavimleri akran değillerdi
Farklı yaşlardaydı

Ortak payda durumunda ki lisan
Azami dikkatten uzak kalmıştı
Nasıl anlaşılırdı… Anlaşılmalıydı

Zorlanmak kaçınılmazdı
Kitaplar mahzundu
Hakkıyla okunmuyorlardı
Yalnızdı

Kültürün bir hazine olduğu
Sadece birilerince söyleniyordu
Oysaki hiç aranmıyordu

Aslında banknotu
Metali her bir değeri ancak
Onun sayesinde bulabilirdik

Bu günlerde kültür
Sadece yarışma aracı
Gösteri merkezi oluyordu

Onsuz bir sevda
Onsuz bir
aşk ne kadar
Manalı olurdu kim bilir belki

Kişinin kendini
Kimliğini, mazisini
Atisini bilmesi bir zarurettir

İşte anlayamadığım
Zaruret
kelimesinin
Gereğince anlaşılmamasıydı

Aynı azimet ve ruhsat gibi
Madde ve mana gibi
Âlim ve cahil gibi

Adabı muaşeretin
Satın alınamaz olduğu
Kim bilir ne kadar biliniyordu

Edep artık aranır
Bir haslet olmaktan çıkmıştı
Arsızlık bir sosyallikti

Öyle anlaşılıyordu
Yapılar, mevhumlar
Kabul ve retler enteresandı

Parklar, mezarlar
Banklar artık düşüncenin değil
Zevklerin barınağı olmuştu

Akıl, nesil, din
Can ve mal emniyeti
Canın kuvvetine göreydi

Hak nerdeydi
Tüketim hat safhadaydı
Zevk doruktaydı

Aşk mı
Sadece bedendeydi
Tabiî ki onunla başlar

Manalaşır
Ahenkleşir
Meşkte netleşir

Anlaşılır olmak
Hasret kalmak
Manaya dalmak

Bir gün belki
İşte sizin farkınız
Hissiyatınızla buradaydı

Siz yazılarınızda
Uykusuz
geceleri işlerken
Adeta manalaşıyordunuz

Tefekkür zenginliğiniz
Seçiciliğinizi önceliyordu
Siz tefekkür panayırın bir buketisiniz

Yüreğinizde neşet eden
Her hasret, sürura ve mesruriyete
Her daim sizinle kapı aralasın
Siz bir dareyn sevdalısınız



Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Güneş uykunda doğmasın, kalbine adansın!



Gönül hasredilmeli cefaya, vefaya ve ilham-ı aşka
Nefes müddetliyse, ömür vakitliyse, ecel o an ve vasıl olacak zaman da hakikatse
Neden haşyet sinemde yol almalı, inşirah kalbime yabancı kalmalı, aklım bizar olmalı
İradem aczi yet içinde boğulmalı, ruhum prangaların girdabında bitap kalarak mı usanmalı


Hiç mey içmedim, sakinin derdini dinlemedim
Terk edilen hanların hengâmesinde nefesimi hicranın ah ettiren lisanına vermedim
O ağacın altında yıllarımı figan ederek geçirmedim, hüzün içindeydim, kalbimi dinledim
Gözyaşlarımla serinledim, kanatsız kuşları göründe nasıl irkilirdim, görmeyen göz gibiydim


Neden terk edilendim, muhabbeti talim etmedim
Ne derlere göre nefesimi nizam edemedim, önüme kim gelirse, sukut ederek eğilmedim
Neyin gayesindeydim, yoksa mefkûresiz nefes miydim, ötenin hikâyesini kimden dinledim
Neden takati kendimden bildim hareket ve kuvvetin malikini hakkıyla ve aşkla zikretmedim


Nasip, umudunda gizlidir, niyetinle eftaldır
İlim, merakın bir şubesidir, akıl ile nizam edilirse ne kadar asude bir gayey-i azimdir
Fikretmek için muhakkak ki ilmi talim gereklidir, ilimsiz tefekkür nasıl bir ülfettir, edeptir
Ehliyet sahibi olmak neyi gerektirir sosyolojik tekâmüller insan için muhakkak ki muteberdir


Geçmiş bizzat senindir, elhak hakikatindir
Ati sahibi olmak istiyorsan nasıl imtina edeceksin, hangi hak ve aşkınla vazgeçeceksin
Nefsini hakkıyla tanımadan, edebin ve sevdanın aşkıyla yoğrulmadan, kime nazar edeceksin
Aldanan kim, aldatan ne kadar vahim, istikameti müstakim olmayan an, kime zülüm edecek


Rıhtımlar ne kadar sakin, dalgalar ne salim
Hangi an ve saklanan zaman müddet-i nefesim için nasibe kapı aralayacak, umut kimin
Vecdim ah ediyor, nefesim takatine muhtaç bir vaziyette içini çekiyor, kalbim lekeli sefilim
Ruhumun firkati, ecrin adresi, zihnimin yegânesi niye bu kadar vahim bir ahvalin içindeyim


Sala verilirken, ezanlar okunurken nerdeydim
Kayıp olan bir zamanın içinde miydim, hangi karaları giysem, nasıl söz etsem dinler miydin
İnsan yapan esrarın vecdiyle kalbime ilhamı verir miydin, nefsinden emin ana getirir miydin
Vakit daraldıkça, ruhum içinden çıkılmaz bir hali yaşadıkça, kalbimi inşiraha erdirir miydin


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Güneş uykunda doğmasın, kalbine adansın!



Gönül hasredilmeli cefaya, vefaya ve ilham-ı aşka
Nefes müddetliyse, ömür vakitliyse, ecel o an ve vasıl olacak zaman da hakikatse
Neden haşyet sinemde yol almalı, inşirah kalbime yabancı kalmalı, aklım bizar olmalı
İradem aczi yet içinde boğulmalı, ruhum prangaların girdabında bitap kalarak mı usanmalı


Hiç mey içmedim, sakinin derdini dinlemedim
Terk edilen hanların hengâmesinde nefesimi hicranın ah ettiren lisanına vermedim
O ağacın altında yıllarımı figan ederek geçirmedim, hüzün içindeydim, kalbimi dinledim
Gözyaşlarımla serinledim, kanatsız kuşları göründe nasıl irkilirdim, görmeyen göz gibiydim


Neden terk edilendim, muhabbeti talim etmedim
Ne derlere göre nefesimi nizam edemedim, önüme kim gelirse, sukut ederek eğilmedim
Neyin gayesindeydim, yoksa mefkûresiz nefes miydim, ötenin hikâyesini kimden dinledim
Neden takati kendimden bildim hareket ve kuvvetin malikini hakkıyla ve aşkla zikretmedim


Nasip, umudunda gizlidir, niyetinle eftaldır
İlim, merakın bir şubesidir, akıl ile nizam edilirse ne kadar asude bir gayey-i azimdir
Fikretmek için muhakkak ki ilmi talim gereklidir, ilimsiz tefekkür nasıl bir ülfettir, edeptir
Ehliyet sahibi olmak neyi gerektirir sosyolojik tekâmüller insan için muhakkak ki muteberdir


Geçmiş bizzat senindir, elhak hakikatindir
Ati sahibi olmak istiyorsan nasıl imtina edeceksin, hangi hak ve aşkınla vazgeçeceksin
Nefsini hakkıyla tanımadan, edebin ve sevdanın aşkıyla yoğrulmadan, kime nazar edeceksin
Aldanan kim, aldatan ne kadar vahim, istikameti müstakim olmayan an, kime zülüm edecek


Rıhtımlar ne kadar sakin, dalgalar ne salim
Hangi an ve saklanan zaman müddet-i nefesim için nasibe kapı aralayacak, umut kimin
Vecdim ah ediyor, nefesim takatine muhtaç bir vaziyette içini çekiyor, kalbim lekeli sefilim
Ruhumun firkati, ecrin adresi, zihnimin yegânesi niye bu kadar vahim bir ahvalin içindeyim


Sala verilirken, ezanlar okunurken nerdeydim
Kayıp olan bir zamanın içinde miydim, hangi karaları giysem, nasıl söz etsem dinler miydin
İnsan yapan esrarın vecdiyle kalbime ilhamı verir miydin, nefsinden emin ana getirir miydin
Vakit daraldıkça, ruhum içinden çıkılmaz bir hali yaşadıkça, kalbimi inşiraha erdirir miydin


Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Emenet-i nefes ki elbet sorulacak ve hesaplanacaktır!
65945.jpg










Soluklanmak buna ihraçlı bulunmak
Anlamak içinde durmaksızın koşmak
Meramın erdemiyle hemhal bulunmak
Mana mevkiinde coşmak ona ulaşmak


Neyi seversek kimleri öncelersek sanki
Her hareketin kuvvetini idrak eden saki
Hedefsiz bir merakın için zekâ elzem mi
Halin sebebi niyetin bedeli çok mu afakî


Bilmelisin zorunda olan badiresin nefessin
Sen
[URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]liğin içinde tercih edilen zarifsin
Nerdesin nelerin demindesin sarf edilensin
Ne bilmecesin ne
hecesin nasıl gideceksin


Derlerin vehmiyle hedefsizliğinde fevkinde
Sarih olamayan bir kaderin muhayyilesiyle
İradenin zafiyet kifayet edecek denkliğinde
Bilincin yetersizliğinde aktiflerin esenliğinde


Hissiyat muamelat maksat ayrışan denktir
Terbiye sebebi en elzem olan bir hakikattir
Lüzumsuz sarfiyat kime ne yarardır zarardır
Edep bunun için idraki mutlak olan
sanattır


Kimde ne kadar vardır hal esenliğe doyacaktır
Tefekkür mesnetsizlik girdabında nasıl olacaktır
Mana kaybolacak anlamsızlık galebe çalacaktır
Asliyet unutulacak mukallitlik paye kazanacaktır




Mustafa CİLASUN
 

Mustafa Cilasun

Well-known member
Ne Gül ve Nede Bülbül, Yar artık güldür!!











Yine
Tazelendi yüreğimin yarası
Meğer bilsem ki yârin elinden olsa çaresi

Çok
Hasretlik çektim bağrım ezik
Ey bülbül sen olsun seslenme güle yazık

Didar
İle muhabbete doyum olur mu
Bu muhabbetten kaçan bir insan sayılır mı

Düştü
Yüreğimin içine bir kıvılcım
Ne çare ki yârin derdinden ben susuzum

Viran
İçinde sabahlayan bahtsızım
Dalları kırılmış bir ağaç misali muratsızım

Temine
Temas eden esen meltemde
Halime işlediğin en güzide olan nefeslerinle

Sana
Olan tükenmez bir hasretle
İlkbaharda hazan olurum sensiz mahzunlaşırım

Nefesler
Tükenecektir dinmez hevesler
Dirliğime sunduğun en mütekâmil olan [URL="http://www.edebiyatdefteri.com/guzel/siirleri/"]güzel[/URL]likler

Solsunlar
Güller, açmasın çiçekler
Laleyle dem bulan lahutiliği anlatan kıdemli sazlar

Her dem
Ancak ruhuyla olacaktır muhkem
Bizzat ötelerden sual edilirken aşk teneffüs edilirken

Ha yar
Bahtiyar, ha vicdanlar kanar
Aranmayınca idrak, insan olsa bilmem ki ne işe yarar

Kan
Karası olan haykırışlar
Nasipten uzak serzeniş vehmeden şimdiki sefiller



Mustafa CİLASUN
 
Üst